"Ey ölümden ve hayattan olma çocuk
Suna'yı ve denizi bildin
Şimdi bir başka soru bul kendine
bir yakamoz neden durup durup bir dubayı kovalar
gibi örneğin,
Ölümden ve hayattan çok bahsettik
suskun, ağızsız, sözsüz
ilahi bir koronun gülümsemesini istiyorum ben
yerli yersiz
hem neden küçük bir gülümseme için
büyük espriler gerekli bize
ve neden cinnet beşinci kattayken yakalar insanı
ve bu mermer insanlar nasıl olur da
romatizmadan bahsederler?
Ey ölümden ve hayattan olma çocuk
hüt hüt kuşunu ve göz yaşını bildin
peki, niçin bir New york bulur kendine
tatar çağrışımlı ve balkonlu kızlar
saçlarını taşırken çınar altının serin sabahlarına
ve bir şairin yüzüne niçin kurtlar iner her akşam
durup dururken bir koridor ıssızlığına..."
Kaybolanlar için Yanıp Durma Ayini,
Birhan Keskin.
Her ne olursa olsun pes etme. "Yapamıyorum, olmayacak" gibi sonları düşünmek yerine, "neden?" sorusunu daima sor. Elbet cevabın vardır. Eğer tek başına bir şeyleri yapamıyorsan, bu hata tamamen sana aittir. Eğer ikili ilişki hatası ise, önce kendinde ara hatayı. Karşı tarafı suçlamak elbette ki çok kolay ve insanoğlunun işine gelecek temiz yoldur. Ancak, gerçeği düşün. Ve, unutma ki; Hayat yalnızca senin yaptığın hatalardan gelişir.
"Hep denedin, hep yenildin. Olsun. Gene dene, gene yenil. Daha iyi yenil."
