Her fakulteyi bilmiyorum ama okudugum hukuk fakultesinde var bu iktisat dersi. Amina koydugumunun pezevenkleri bu dersi koymuslar, diger dersler yetmiyo gibi bi tane de ustune agir orospu cocugu bir hoca bulmuslar. gireni cikani sikiyor yarrak kafali. Ulan vicdansiz gotveren ne gerek var senin bu kadar zorlamana. Diger dersler ebesinin ami gibi zaten senin ne derdin var dokuyosun milleti yavsak oglu yavsak.
şu 10 gündür gezi parkı olayları o kadar gündemde ki. ilk günlerde ilgisini göstermese de şu an için basının ve ilk günden beri sözlüklerin gündemi gezi parkı olaylarıdır. iStanbul'da veya Ankara'da olanlar için bir sorun teşkil etmiyordur ve etmemelidir bu olayların içinde oldukları için. Fakat ben gibi küçük illerde kalan ve gündemi her an takip eden yazarlar eminim artık aynı şeyleri okumaktan sıkılmışlardır. Olaylarda bir farklılık yok kimin ne yapacağı belli. insan ister istemez sıkılıyor.
bazı zamanlar oluyor, insan doluyor. Çevresindeki insanlarla ne konuşsa, onlara ne anlatsa anlamayacaklarını biliyor. O an kalem kağıt öyle çekici geliyor ki insana sarılıyor hemen dünyanın en kutsal iki gerecine. içini döküyor, anlatıyor, siliyor rahatlıyor.
hemen önyargıyla yaklaşmayın. Sol kesime hakaret, küfür vs bir şey etmiyorum, demiyorum. Burada yakındığım kesim bağnaz kesim. Sol kesimin ve sağ kesimin başını bu kadar ağrıtan şey bağnazlıktır. Önce bağnazın sözlük anlamına bakalım.
bağnaz: bir düşünceye, bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen, mutaassıp, fanatik.
Sol kesimin bağnazları , akplileri direk koyun hatta o....u ç....u olarak nitelendiriyor. Öyle ki akplilerin düşünme yetisi olduğunu unutuyor. Bu insanları aşağılıyor. Bir yandan ifade özgürlüğü diye diretirken bu insanların görüşüne saygı dahi gösteremiyor. Bağnaz Sağ kesim de sol kesimi dinsiz diye yaftalıyor. Orta hal bulunamaz oluyor bu şekilde. insanlar biraz açık fikirli olabilse o kadar şey çözüme kavuşacak ki. Bu insanlara lazım olan birazcık dinleme,birazcık anlama, birazcık empati o kadar.
Sağ kesimin bağnazları daha aşırı bağnaz olduğu için sol kesimden daha fazla empatı, dinleme, anlama yetilerini kullanmaları bekleniyor kanımca.
Bugün bir arkadaştan duyduğum söylem. kurulan istiklal mahkemelerini ve bu istiklal mahkemelerinin adeletsizliğini , farklı görüşte olanların vatan haini ilan edilip asılmasını, mecliste 6 ay boyunca tam yetkiyle donatılmasını ve birkaç nedeni daha ortaya kuyup m.kemalle diktatörlüğü bağdaştırmıştır. haklı mıdır değil midir karar sizin.
insanlarım,ah benim insanlarım,
antenler yalan söylüyorsa,
yalan söylüyorsa rotatifler,
kitaplar yalan söylüyorsa,
duvarda afiş,sütunda ilan yalan söylüyorsa
............................. ......
bu bezirgan saltanatı,bu zulüm bitmesin diyedir!...
Barajı geçemeyen partilerimi nereye gidiyor olarak akıllardan çıkmayan soru?
Örneğin yüzde 3 civarı oy alan Saadet partisini oyu hangi partiye gidiyor. Oyların çoğu iktidara, az bir kısmı da muhalefete gidiyor diye duydum ama bu durumu tam anlatacak arkadaş varsa memnun eder beni.
Bizim insanımız bir şeyi yapar, hoşuna gider ve olumlu sonuç alırsa bunu alışkanlık haline getirir. Boşbakan tayyip'in işi bundan sonra daha zordur. Zira uyanık fakat yataktan kalkamayan halk bugünlerde ayağa kalkıp silkelenmiştir. Bundan sonra yapılacak her hatada karşısında bu halk vardır ve gereken cevabı bizzat kendisi verecektir.
Bugun kim milyoner olmak ister izlerken farkettigim gercek. Cocugu kapamis bi yere kimseyle konusturmamis , cocuk ne diyecek diye beklemis insafsiz. Deneymis, cocuklarin heba edildigi deneyin sonuca bakalim bir de. Cocuk frigce ekmek dedigi icin, friglerin misirlilardan daha eski bir millet oldugu kanisina varmis. Deger mi heredot!
Bir kaç kemalist arkadaşımın zaman zaman dile getirdiği söylem. Yalnız şöyle bir şey var, bizim tarih kitaplarımız asla Mustafa Kemal Atatürk'e kötü bir laf söylemek bir kenara , onu eleştiremez dahi. Hatta bu kitaplarda Türk milletinin emekleri bir kenara atılıp bütün başarılar Mustafa Kemal Atatürk'e atfedilmiştir. En basitinden bir örnek vericek olursak:
Tarih kitapları bize öğretmiştir ki kadınlara seçme ve seçilme hakkını mustafa Kemal Atatürk verdi. Doğrudur fakat hiç bir tarih kitabımız bu haklar için canla başla uğraşan nezihe muhiddini yazmaz. Bu hakkı Atatürk kendi başına verdi gibi öğrenmişizdir. Bu durum sadece Atatürk için değil Osmanlı için de aynıdır.
Elbette ki burada atatürk'ü eleştirmiyorum. fakat tarih kitaplarında ki bu eksikliğe rağmen kemalistlerin bu kitapların abd kaynaklı olduğunu düşünmesine şaşırıyorum.
ibni Ömer radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir adam din kardeşine, ey kâfir derse, bu söz ikisinden birine döner. Eğer böyle denilen kişi söylenildiği gibi ise söz doğrudur; yerini bulmuş olur. Aksi takdirde bu söz söyleyene geri döner. "
Müslümanların öğrenmesi ve dikkat etmesi gereken durum.
Dışarıdan bakan bir insanın bile birkaç dakikada anlayacağı durumdur. Ara sıra aklıma geliyor. Bir buraya bakıyorum bi ekşiye. Burada daha çok kafasına göre takılmak için gelen yazarlar var. Yazarların çoğu ekşide sıra bekliyor zaten. Bu sırada da boş durmayalım diye buraya üye olup laf olsun diye yazıyorlar. Durum budur uludağ sözlük halkı. Çözüm sizde.
sözlükte başını alıp yürümüş ilgidir. bu ne oğlum yazar nickinden tahmin yapmak gibi saçma sapan konular çok fena ilgi görüyorlar ama biraz adamakıllı konulara entry giren yok. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
evet anladınız siz beni kimse açtığım konulara entry girmiyor. ayıp ediyorsunuz valla.
yobaz yazardır. kendisi muhtemelen islama inanırken sonradan ateist veya deist olmuştur. bunu yaparken çok düşündüğü ve buhranlı zamanlar geçirdiği için dine inananları ( yani kendisinin düşündüğü şeyleri düşünmeyenleri yahut düşünüp doğru yolun dine inanmak olduğunu kabul edenleri ) küçük görür. kibirlidir. yanlış yoldadır.
inanmamasına bir şey dediğimiz yok fakat bütün dincileri düşüncesizlikle suçlamak yobazca bir harekettir.