Böyle bir arama girişimini, 20 senedir Ankara’da yaşayan biri olarak, ne gördüm ne duydum. Arayan varsa da psikolojik destek almasını tavsiye ederim. Finansal olarak arıyordur arayan, başka sebebi de yoktur adım gibi eminim. Parti mevzularını bir kenara koyun ve ardından; kazan yolu üzerinde, etimesgut yolunda, şaşmaz yolu üzerinde yapılan alt geçitlere bakın. Yapılan çalışmalar neredeyse bu bölgelerdeki trafiği sıfıra indirdi. Diğer yapılanları saymıyorum bile. Mansur başkan kısacık sürede bunları başardı. Uzun vadede ankara’yı cazibe merkezi haline getirecektir.
annemi üzdüğüm her zaman başıma bir iş geldi. birinde daha 2 yaşındaki arabam motor arızası verdi, diğerinde garanti dediğim çok önemli bir yerle olan iş görüşmesinden red yedim. daha birçok örneği var. kısacası, (bkz: denemeyin) derim.
arkadaşıma "lastik bakıyorum." dedikten hemen sonrasında instagram'da karşıma pirelli reklamı çıktığı günden beri takip ediyorum bu konuyu. bazı teknoloji firmaları kişiselleştirilmiş reklamlar konusunda kafayı bozmuş durumda. aslında haksız da değiller, muhtemelen bu reklam tipi sayesinde reklam gelirleri büyük ölçüde katlanmıştır.
Ancak, kişisel verilerin ortalıkta yayılabileceği endişesi kaplıyor pek çoğumuzu. en çok da bizi telefondan arayan abuk subuk numaraların sayılarının artması gerçekten rahatsız edici. aramaların artmasının sebebi belki de bu reklamları yayınlamak bahanesiyle toplanıp satılan verilerimizin sonucudur.
yılların eskitemediği mmorpg oyunu. grafikleri ne kadar eskirse eskisin, ah bir arkadaş grubuyla tekrar başlasak mı dedirtir ara ara.
aslında çok fazla eşya, silah, kombo ve yetenek kombinasyonu kurulabilecek bir oyundur.
ses ve görüntü açısından zengin olmasa da, bir şekilde bağımlılık yapar.
efsane replik. oyunu açar açmaz bizi karşılayan "iey sıports tınıgeym" sesi hala kulaklarımda. ps1'in yeni piyasaya sürüldüğü ve bu sesi duyduğunuz zamanları hatırlıyorsanız bence futbol oyunlarının en keyifli olduğu yıllarını yaşamışsınız demektir.
"eh işte" tadında (daha doğrusu tatsız tuzsuz) geçiyor son günler. ama her düşüşün bir çıkışı olduğunu düşünerek az da olsa motive ediyorum kendimi bu dönemde.
herkes su tüketiminden bahsetmiş, kimse uyurken terlediğini hesaba katmamış. sonuçta ter yoluyla da vücudumuz su atıyor. Gece yatmadan önce su içmek konusunda pek çok bilimsel çalışmanın yanı sıra gazete haberleri de bulunmaktadır. Örneğin:
MythBusters ekibi "Running in the rain" bölümünde bu konuyu detaylı bir şekilde ele almıştır. ama daha fazla kara geçmek istiyorsanız, bir ağaç altına sığınıp bir bilimsel deney de siz yapabilirsiniz.