fransız edebiyatından tutun da rus edebiyatına kadar, her edebi türünde gördüüm de inanmadıım bir olaydı bu.
lakin doğru. çok doğru. büyüdükçe gözlemliyorum etrafımdaki yaşlıları. ve evet. insan yaşlandıkça cimrileşiyor.
kişiliği de karakteri de nihat doğan'a çok benzeyen gazeteci.
tiksindiren insan.
adam demeye dilim varmıyor. başbakana nasıl dalkavukluk yapacağını şaşırmış. türk gazetecilerinin yüz karası olmakla beraber nihat doğan'dan bile daha çok sever tayyip erdoğan'ı.
Sevismeden zibaralim
Ter atmadan sizalim
Eforsuz uzanalim
Cunkusu
Sabah 5 bucuk isbai
Arti servis yolu degisti
20 dagka evvel uyanmam ilazim
Obursu turlu
Ayakta uyuyom
Butun gun hamur kazanina
dusuvercem gibi oluyom
Kurcalama dumbek yar
Hatirlar misin bilmem
Bir siir yazmistim sana
2 yil once ve boyle baslamisti
Devler liindeki askimiz
Hatirlar misin o siiri
Okuyunca nasil da gozyaslari ile
Atilivermistin seni seven girtlagima
Ve hemen o gece
Sezai abilerin yazlikta benim olmustun
Eski model bir nokya gibi
Sanki sarjini bulmustun
Bir elimde siirim, okuyup okuyup
benim ediyordum seni sabaglara kadar
Hatirlar misin o siiri
Lutfen hatirlar misin o siiri
Hic mi hatirlamiyorsun o siiri
Bir kiz var sirkette tam o siirlik
Onu ayiklicam o siirle
Hic mi harf cikmamis eski ciktigim
Olumu ye dogru soyle
dünkü odatv yazısında: nevruzun kürtlerin bayramı olduğunu iddia etmiş insandır.
bu ne cahiliktir?
nevruz türklerin de çok eski bir bayramıdır. nitekim kürtler ve türkler kardeş halktır, bayramlarının da yaslı günlerinin de bir olması çok normaldir.
hatta almanya ve isviçre gibi yerlerden getirilen çikolatalarda bile görülen bir şey. yani sadece türkiye ile ilgili değil. ucuz çikolata. her yerde ucuz çikolata.
o kadın ağlarken yüzü asla buruşmaz. mimiksizdir. sadece yanaklarından damla damla yaş süzülür. ööyle donakalırlar.
hiiç salya sümük ağlamazlar. hareketsizdirler. tek hareketleri asilce akan yaşı yanağından tek parmak hamlesiyle silmektir.
mesela ben, salyam sümüğüme karışmış ağlarken bir yandan sanki çok acı ve ekşi bir şey yemiş gibi yüüzmü buruşturup "hhüüğğğh" efekti veririm. tabii göz yaşlarım ööyle asilce değil, şelale gibi akar. bir yandan da arada bir elimi yüzüme kapatır, saçlarımın da yüzüme yapışmasını sağlarım. tamamen insanı hareketler bunlar. özel çaba sarfetmiyorum vallahi. 3 saniyede gerçekleşiyor.
mesele şu ki, eğer bir iş aklımıza geldiğinde hemen yapmazsak sonradan yapacak cesaretimiz olmaz.
mesela toplum içindeki bir espri, derste çözdüğün sorunun cevabını söyleme, "acaba selam versem mi?" diye düşünmeden selam verme gibi durumlardan bahsediyorum.
hani kızdığınızda bıçağı saplamak gibi durumlardan bahsetmiyorum.