konya müftüsü denen dingilin bir başka sapıtık açıklaması.. kurbana ne kadar çok para yatırırsak o kadar çok sevap alırmışız.. bunu da ücrete tabi tuttular ya..
2014 kurban sevap tarifesi:
100-250tl arası: 10 sevap
250-500tl arası: 25 sevap
500-1000tl arası: 75 sevap+çekilişle yeni sevap kazanma şansı
1000tl üzeri: 125 sevap+iki çekiliş hakkı+iki gece üç gün ultra herşey dahil sevap bonusu..
feysbukta bulunan, üye olunası bir grup. hadis dincileri pek sevmez gerçi, zira adam gibi kuranı anlamaya uğraşan, dini zırvalıklardan çıkarmaya çalışan bir grup..
daha ucuza mal edilebildiği için deri olarak domuz hayvanınınkini kullanmışlar belli ki.. işin ilginci, domuz eti yemek haram diye derisinden yapılan botu da giymeyi haram sananların olmasıdır.. ayakkabıyı da mı yiyorsunuz yoksa?
am/göt/meme/şöyle kız/böyle sik/kürt/türk/islam/din/başı açık/türban vb vb adlar altında troller tarafından açılan saçmasapan ve içerik olarak hiçbir işe yaramayan vakit kaybı başlıkları eksileme butonunun oluşturulması ve belli sayıda eksi alan başlıkların kapatılıp, onları açan yazarların da belli süre/koşul ile çaylaklığa düşürülmesini sağlayacak bir öneridir.. moderasyonun dikkate alması beklenmektedir..
sol frame e şöyle bir bakıyorum da, ne kadar sapık, ne kadar abaza, ne kadar eli s*kinde, beyni s*kinde varsa başlık açıyor.. şöyle giyimli kızlar, böyle sakso çekmeler, öyle kızı dışarı salan* gavatlar, işyerinde g*tü başı sergileyenler vs vs.. daha yazmaya gerek yok, zira arada bir sol taraftaki başlık sıçmıklarına bir bakmak yeterli.. mına koyim, doğru dürüst bi başlık kalmamış bu sanal salak dünyada da..
aşk üzerinde düşünmelerdir.. illaki aşk ın tanımını gerektirmez..
"bir aşk bir aşk daha ne eder? yok olan sevdanın dehlizlerinde, karanlık suların içinde bırakmıştın kalbimin küçücük çırpınışlarını ve iki aşkın toplamının bir yarım etmediğinden bihaber.."
soma daki "toplu cinayet"i de paralel yapıya, darbe girişimine, gezici çapulculara, pensilvanya ya ve trafoya giren kediye bağlayacak olan zihniyetin standart yorumudur.. allah evlerine ateşler sal... neyse beddua etmek yakışmaz bize.. allah bildiği gibi yapar zaten..
ahlakın giyim kuşamda, başını örtmede, evde oturmada vs olmadığını, ahlakın bir düşünce/duygu/karakter meselesi olduğunu bilen ve belirten bir yazarın söylemi.. tabi adam olmayanlar bunu anlamazlar hiç..
çalıştığın ofisteki siyah bluzlu kırmızı etekli kumral hatundur.. iyi hoş bacım da ne diye işkence eder gibi sürekli bi aşağı kata bi yukarı kata gözümün önünde.. off, bi hoş oluyor içim.. bakma bi de öyle iç gıcıklayarak..
kuantum sinirbilimi; beyindeki sinirler arası iletişimin oluşturduğu emd* den yola çıkarak düşünce gücünü de araştıran bilimdalı.. düşünmek; beynimizdeki sinir hücrelerinin* birbirleri arasındaki iletişimdir.. sinirbilim* e göre beyindeki nöronlar arası iletişim de elektriksel atım/akım vasıtasıyla olmaktadır.. elektrik akımının olduğu heryerde de elektromanyetik ışınım oluşur, çevreye emd yayılır.. yani, 100%düşünce gücü, secret, tanrılar okulu gibi kitaplarda, kutsal kitaplarda, meditatik öğretilerdeki dua, auralar vb. yöntemlerde bahsedilen "düşünerek herşeyi yapabilir/başarabilirsiniz" olgusu bilimsel olarak da mevcuttur ve gerçektir..
çanakkale seçmeninin oyları için içkiye olan bakışını bile değiştiren akepe nin seçim afişlerinde rakı kadehi olduğundan ötürü ceza alması durumudur.. içkiye binbir dereden yasak getirme yanlısı olan birinin seçim afişinde içki, üstelik muhabbet içkisi olan rakı yı kullanması ironik ve de manidardır..
barınç ın açıklamalarından biridir.. güzel abimizin dediğine göre tweeter yasaklanmamış, hele ki hökümetin bu konuyla hiç ilgisi yokmuş, tib tarafından geçici olarak erişim engeli konmuşş.. tib zaten başlıbaşına, bağımsız, kimseden emir almayan, son derece makul yüce bir kurumdu.. he canım..
tanım: hepi topu bir güzel hikaye işte, ne tanımı..
devamının getirileceğini umduğum, gelmezse de olsun be mna koym diyeceğim bir hikayedir.. girişi aşağıdaki gibidir..
hepi topu bir güzel hikaye
çimenlerin yeni kesildiği bahçenin kenarından bisikletiyle geçiyordu. kokusunu derin derin içine çekti. güneşin tam karşıdan vurduğu sabah saatleriydi. bahar gelmiş, ağaçlar çiçeklerini yeni yeni açmaya başlamıştı. çocuklar vardı yolun karşısında, koşuşturan. ve dondurmacı, arabasını itekliyordu kasabanın meydanına gidebilmek için. denize paralel ilerliyordu yol ama evlerden dolayı arada bir görünüyordu. hava temiz ve serinceydi. içi kıpır kıpırdı çünkü uzunca bi aradan sonra ilk defa ailesini görecekti. heyecanla beraber garip bir sıkıntı hissediyordu, ama çok önemsemedi.. (bkz: to be continued)
akepe tebaasının 17 aralıktan beri meydana gelen olaylara, yolsuzluk iddialarına, telefon kayıtlarına, din ve kitapla dalga geçilmesine, ülkenin bir kaç kişiye peşkeş çekilmesine, boğazdaki koruların yandaşlara bedelsiz devredilmesine, sit alanlarına imar izinlerine, antik bir şehrin üzerine* hiper market kurdurulmasına, yüzlerce minibüs kullanılarak mitinglere adam toplanmasına vs gibi şeylere bakış açısıdır. hala daha cemaat, montaj, cehape, türbanlı bacımıza yapılanlar, paraleller.. bi kafanızı çalıştırın azcık diyesi geliyor insan olanın..
çok düşündüm ama bir tanım bulamadım.. çok alakasız geldi bi an çünkü!.. yine de tanım: akepe tebaasında bulunup da düşünebilen, sorgulayabilen, yorum getirip karar verebilen insandır..*
sözlük yazarlarının kimi zaman trollük adına, kimi zaman cidden fikri ve zikri olduğu gerekçesiyle atıp tuttuğu "şunun şunu yaptığı gerçeği, bunların burayı alacağı gerçeği, bilmemnesporun tırt olduğu gerçeği, şöyle kızların yollu olduğu gerçeği" vs zırvalamalara verilecek cevaplardan biridir.. trollerin trollüklerine müsade etmek yerine bkz verilip s*ktir edilmelidir..
tanımadığı bir erkekle aynı kaldırımda da yürümüş, başka bi tanımadığı adam ile yaya geçidinden karşıya da geçmiş, bir başka üstelik de evli bi adamla aynı avm ye aynı kapıdan girip alışverişe de girmiş ve hatta aynı marketten süt bile almıştır şimdi bu zındık kadın.. gafil, terbiyesiz, yollu, ırıspı..
Şunca sözlükte onca yazı yazılıyor, fikir üretiliyor, atıp tutuluyor, itiraflarda, iftiralarda, ittifaklarda, içtihatlarda, itikatlarda, in da club* larda bulunuluyor, bilgi veriliyor ama fakat lakin sen gelip hiçbirşey yazmıyorsun.. onca başlık açılıyor binbir hevesle, sırf sen** yazmıyorsun diye beş dk içinde eriyip gidiyor.. ayıp değil mi bilaader?! Yaz bir iki kelam şuraya, uyuma..
Tanım: yazı yazmayan yazarlara yazı yazmaktır..
sosyal medya üzerinden ölen bir çocuğa ana avrat küfreden polisin görevden alındığı haberidir..
berkin öldüğü için yapılan gösteriler nedeniyle izinleri kaldırılmış garip polisimizin, yazık tabi.. ölmüş de olsa küfrü haketmiş! resmen..
sen tam izin zamanı ne diye ölüyorsun bre piç, bekle biraz, abimiz iznini yapsın paşa paşa sonra öl.. dimi ama ya..
"kafasına sıkan çeviğin ellerinden öperim" nasıl bir kafadasınız arkadaşım siz? türk polisi deyip güveneceğimiz kimseler bunlar mı?!!!