bir dışarı çıkıyoruz, yemeği var, çayı var, sigarası var, kahvesi var. tatlı da istiyor. bir de sürekli en son ne zaman kardeşine harçlık verdin diyerek günde iki kez para aldığı bile oluyor.
kısadan hisse bütçe düşmanıdırlar ama vazgeçilemezlerdir de. kötü alışkanlık gibi bir şey.
içinde bulunduğum durumdur. Ailenin tüm üyeleriyle iyi anlaşılsa da bir süre sonra aileyle yaşamak zor hale gelebiliyor.
Yaş 27. insan kendine ait bir ev istiyor. Daha doğrusu bir yere evim demek. istediği zaman yemek yemek, istediği zaman temizlik yapmak istiyor. istiyor da istiyor. Bunlar aileyle yaşayınca pek mümkün olmuyor.
Aralarında benim de bulunduğumu düşündüğüm yazarlar topluluğu. iki sebebi var, yazacak kayda değer bir başlık yok, ikincisi de okumak insanların düşüncelerini öğrenmek daha zevkli.
Taş atıp kolun mu yoruluyor sanki. Oku geç.
Çok geniş bir mutfak değildir. Ama olan yemekleri çok güzeldir.
Karalahana sarması, karalahana çorbası, guliya, kuymak, Mısır ekmeği, hamsikoli, hamsili pilav, Turşu kavurması, Melocan, kaygana, pepeçura... daha aklıma gelmiyor. Bunların hepsi iyi lezzetlerdir.
Entrylerden asla çıkarımlarda bulunamadım. Biri salak salak hareketler yapıyorsa ciddidir, diğeri ciddi değildir demiş. Bence hepsinin kafası karışık.
Anlaşılamıyor sanırım.
Kendi akrabaların yetmiyormuş gibi, her şey ikiyle çarpılıyor.
Bir sürü insanla tanışma, kaynaşma zorunluluğu.
Hayatın müşterek olduğunu algılayamayan insanlarla uğraşma.
Evlenilen insanın sadık olamayabileceği düşüncesi.
Olur. Kendimden birçok örnek verebilirim.
Üniversiteden arkadaşım, dünyadaki en kaliteli insandır. Bir tane yanlış hareketi yoktur. Hiçbir zaman beni hayal kırıklığına uğratmayacağından adım kadar eminim.
işyerinde bir arkadaşım var. Tanıdığım insanlar arasında en merhametlisi. Üzgün olduğunu sezsin, sana hissettirmeden bile seni iyileştirebilir. Derdini dinler, destek olur.
Kadınla kadının nasıl arkadaş olması mümkünse, kadınla erkek de arkadaş olabilir. ikisinin hiçbir farkı yok gözümde.
Ben kullanıyorum. Bazı bölgelerde gerilim yükseliyor. Mesela istinye’de garanti tartışma çıkıyor. Bırakacağım artık seni kenarda falan diyorum. Sonra yumuşuyor. Hep aynı taktik.
Bilemiyorum. Etmem gerekir. Haksızlığa karşı susmak dilsiz şeytanlıktır demişler. Susmaktan çok korkarım. Ama böyle bir olay görsem donup da kalabilirim.
Müdahale etmek dileğiyle.
Bu aralarda internette sık sık gördüğüm muhabbettir.
Arkadaşlar nedir bu Trabzonlu insanlara takıntınız? Biz de insanız. Gülebiliyoruz, eğlenebiliyoruz, her zaman piçak atacak halimiz yok.
