+ evet arkadaşlar dünya üzerinde g.t korkusunun nelere kadir olduğunu gösteren en devasal yapıtı bitirdik, emeği geçen herkesi kutlarım; tebrikler.
- aferim bize !
-+ ne g.t varmış ama bizde di mi?
++ vuu vay anasını yahu..
+- bu da büzülcek mi biz korkunca şimdi ?
müthiş bir para tuzağıdır. türkiyeden bir sürü zengin ve özenti insanın parasını göfleyip, kendilerini antartikada yaşayan foklar için boğaz köprüsüne zincirlerler. yok ne alakası var? kel aynak kuşları var, vaşaklar var, türkiye ile alakalı protesto edilmesi gereken binlerce doğa olayı var.
eylemlerini yapacak olanları güzel kız ve erkeklerden özellikle seçerler; çünkü eylemler greenpeace örgütünün/kuruluşunun/para tuzağının vitrinidir.
bu vitrin kendisine üye ve dolayısıyla para kazandıracaktır. dünyanın hiç bir yerinde yararlı bir tek eylemleri yoktur. sadece vitrin yaparlar, para kazanırlar, partiler verirler, gemiler alırlar.
bir de utanmadan üzerlerine greenpeace hedesi giyip sokakta üye arayan montofollar vardır ki, sopalıklardır, gördüğüm yerde rezil rüsva ederim, ettim.
türk milletinin liderliğe bakış açısı biraz garip olduğundan, esasında saf olmayan, epey de haklı olan insandır.
nedir bu gariplik? adnan menderes desteklendi; ne oldu? erbakan desteklendi; ne oldu? vs vs.
türk milletine önderlik ediyor isen, güçlü olacaksın. darbelerle yıkılmayacaksın. millete sığınmayacaksın. türk milleti senin peşinden gelir; ama sen onların peşinden gidemez veya onlara sığınamazsın. bunun idrakı önemlidir.
liderliği en zor milletlerdendir türkler. tek başına çok güçlü olmak gerekir idare için.
allah kelamının arapça el-ilah tan geldiğini bilen; ingilizcesinin the god, türkçesinin tanrı olduğunu idrak etmiş insan evlatlarının devinimidir.
bunun böyle olmasına karşı çıkan zerzevatlar; allah lafzını özel isim zannederek insanı güldürürler. cehaletin bu kadarı olmaz dedirtirler. aynı safsatacılar, tanrının 99 sıfatına da allahın 99 ismi derler misal.
ismin, sıfatın ne olduğunu idrak edememiş ve yaşı kemale erdiği halde hala birbirine karıştıran bünyelerden de, allahın arapça tanrı demek olduğunu anlamaları zaten beklenemez. (ilkokulda da mı dilbilgisi dersi görmedin be adam?)
babasına hayatı boyunca ismiyle hitap etmemiş kişilerin tanrılarına ismiyle hitap ettiklerini zannetmeleride ne ironi-komik bir yanılgıdır, bu ne cehalettir, nedir yarab?
+ abi ben kuranın tefsirini okudum , hatta gittim said kürdiden 15 ciltlik kuran ansiklopedisi okudum
- aferim
+ ama anlamadım.
- yazıyo, bakara 99 da misal, kuran apaçıktır diye and içiyo allah, sen niye tefsir okudun da kuran okumadın?
+ açıklamalı daha iyi abi insan aklı ermezmiş yoksa.
- zuhruf 2-3 te siz anlayın diye gönderdik diyor? sana bu insan aklı ermezmişleri öğretenler islamiyeti allahtan iyi biliyor galiba ? maşallah.
+ ama abi 15 ciltlik kuran ansiklopedisi basmış adamlar?
- e dinci onlar din satıyolar, ticaretini yapıyolar bu işin.
+ bu bana mantıksız geldi. tefsirde okudum mantıksız geldi ateist olucam ben.
- iyi ol, ama duru ol. gidipte tefsirden , 15 ciltlik risaleden, bilmemneden çakma müslüman olacağına, git kekevan ateist ol, daha iyidir. öteki tarafta inanmadım, mantıksız geldi der geçersin. yüzün olur. kuranı okumadım, allahın lafzından ziyade, kulun yazdığına tamah ettim, allahın lafzına değil, kulunun dediğine taptım demezsin.
+ efendim abi?
- ateist olursan , "peygamber; bizim ona söylediklerimizin üzerine tek bir kelime katamaz" denen kuranın 15 ciltlik ansiklopedisini alan, satan, tamah eden, cuma namazı kılıp müslüman olan yumurta kafalılardan; sözde müslümanlardan, allahın lafzıyla*fasıklardan olmazsın diyorum. allahın lafzını çarpıtanlardan, onun dinini sulandıranlardan, islamı yanlış yaşamakta ısrar edenlerden ki onlar lanetlenmiştir; olmazsın diyorum en azından.
+ nasıl ya?
- yok bir şey, devam..
allah tarafından gönderildiği iddia edileni okuyarak, yazıtın ilahi değil kul yazımı olduğuna kanaat getirmiş kişi söylemidir.
lakin; bu insanlar kuranı okumasalar da, okuduklarını iddia etmektedirler. komik olan; müslüman olduğunu iddia edenler kuranı genel anlamda okumamışlardır. bu tarz bir ateist ile oturup düşünsel mücadele edebilmek için, turan dursun ve ilhan arsel gibi dişli ateistlerin yazıtlarını okumak ve onlara kuran ile cevap verebilmek gerekir.
bunu yapamayan müslümanın zaten ne derece müslüman olduğu, aşağılamaya çalıştığı ateistten tanrı katında ne derece üstün olduğu tartışılabilir. ilk ayeti oku olan bir kitabı okumayan adamın, tanrının ilk sözünü sallamayan kişinin çıkıp müslümanım demesi, cehaletin dik alasıdır.
orta öğrenim din ve ahlak bilgisi kitaplarından dinini öğrenenlere, aynı dersten 60 alarak geçip; her cuma namaza gidip müslüman olduğunu zannedenlere selam ederim.
bu düşünce kurana dayandırılacak olunursa ; kuranın arapça indirilme sebebi; arapların 6-7 yaşında oğlan çocuklarına tecavüz etmesi, kız çocuklarını gömmesi, ensest ilişkinin ve gaylığın başını alıp yürümesi, tecavüzün bininin bir para olması, zorbalık sisteminin hızla yükselmesi vs gibi; kısacası arapların kuran inerken dünya üzerinde yaşayan en sapık toplum olması gösterilebilir.
diğer taraftan bu sapık toplumun anlayacağı dilden indirilme sebebi ise; kuranın anlaşılmasının istenmesidir (zuhruf 2-3). yani tanrı der ki, ben size hiç bilmediğiniz bir dilde indirirdim, siz gene de buna mucize demezdiniz.
türklerle ve türklükle dalga geçmeye çalışmanın son raddesidir. biz öyle büyük bir milletiz ki, bu tarz şeylerle güldük eğlendik senelerce; ancak artık altında ki art niyeti idrak etmiş bulunmaktayız.
gördük ki; biz şuyuz biz buyuz , türk değiliz diye bir taraflarını yırtan, bu memleketin güvenlik güçlerine saldıran; bayrağa, ataya küfreden şerefsizlerin önemli kısmı konu türklerle dalga geçmek olunca; "biz türkler" gibi cümleler kurabilmekte veyahut türk ayağına yatarak türkleri aşağılamaya çalışabilmektedir.
bu tatlı su kurnazları, bu homoseksüel çakalların yanında bir takım safça ve temiz duygularla türklükle dalga geçen ergen kardeşlerim de vardır pek tabi.
bilimsellikten uzak, saçma sapan lafzlarla, koskoca bir milletin mevcudiyetini ağza almak; ne eşrefle bağdaşır, ne haysiyetle bağdaşır. egemen bir milletin; kanıyla, soyuyla, sopuyla alakalı t.şak çevrilemez.
hah, konu nedir? amerikada bulunan türk kafatasıdır. lakota cumhuriyetinden bir heyet türkiyeye gelmiş, türkologlarla ve antropologlarla görüşmüş, seminerler düzenlenmiş, ortak kültür ve dil teğetleri tespit edilmiştir.
yani; sen değil g.tünü, bütün bedenini boydan boya yırtsan, dalga geçmek için hangi edayı takınırsan takın; amerikada türk etkisi olduğunu, kızıl derililerin şaman bir toplum olduğunu, apaçi kelimesinin ön türkçede savaşçı demek olduğunu bilmemnesini, yüzlerce binlerce bilimsel kanıtı harcayamazsın.
ne olucaksın? oturup iç dünyana, çocukluğuna ineceksin, üzerinden ezikliğini atıp, bu yüce milletin boyunduruğu altında yaşadığına dua edeceksin.
türkiye üzerinde barışçılık, hümanizm gibi kavramların kime ve kimlere hizmet ettiğinin idrak edilebilmesi açısından çok önemli olan yürüyüştür.
barış türkülerini türkçe söylerken, kürtçe dağa çıkalım özgür kalalım türküleri yakanların; terör örgütü destekçilerinin ve türk devletini işgalci olarak tanımlayanların, amerikan kapitalizminin birebir türkiye içerisinde bayraktarlığını yapanların yürüyüşüdür.
içerisinde bulunan sosyalist hede hödö isimli dernekler, kuruluşlar sebebiyle rahatça tekrar tekrar anlaşılacağı üzere; yüzyıl evvelsinden kalma çağdışı bir zihniyet olan enternasyonalizm, kendisini geliştirememiş ve kapitalist emperyalizmin kucağına oturarak onun güdülerine hizmet etmektedir.
maksat darbe karşıtlığı falan değil, türkiye cumhuriyetinin onuru olan ; türk milletinin 2200 yıllık haysiyetini temsil eden türk silahlı kuvvetlerine ağızdan salyalar püskürtmek suretiyle saldırmaktır.
akademisyenlerin ve sanatçıların ancak çok az bir kısmının tanrı inancına sahip olmasıyla alakalı olarak ortaya atılan ilginç istatistik.
evet; normal halktan ve toplumdan daha zeki olduğu kesin olan bu güruhun, çoğunluğunda tanrı inancı olmaması gibi bir durum vardır; kabul edilmesi gerekir.
diğer taraftan bakkal hüsmen emminin iq seviyesinin prof.dr.hüseyin abiden düşük olduğunu kim neresinden uydurmaktadır, oturup düşünmek lazımdır.
dünyanın ilk android'ini yaptıklarını iddia eden ve bunu online olarak satma girişiminde bulunan, 2 sene evvel Etienne Fresse ve Yoichi Yamato tarafından kurulmuş ve hürriyet gazetesine haber olan, ancak benim sayfalarındaki fotomontajlı fotoğraflar yüzünden komik ve güvenilmez bulduğum şirket.
kadınların ne olduğunu bilen erkek için tiksindirici, rezil kadın tipidir.
bir kadın seviştikten sonra ağlıyor ise, seks sonrası sizden şefkat beklentisi vardır. ama bunun açılımı çocukça bir şefkattir; hani annenizin önemli bir eşyasını kırmışsınızdır da, anneniz size kızmasın diye ağlayarak ona sarılırsınız ya, onun gibi.
pişmanlık ve yalan, en önemlisi son derece sahtekar gözyaşlarıdır. sizden beklediği şefkati görür görmez, yalanlarını dizelemeye başlayacaktır. inanılmaz hikayelerle karşılaşabilirsiniz, iyi dinleyin; ve bozmayın.
çünkü hikayesi biten, ve ağlayarak duygusal deşarj olan kadın müthiş sevişecektir.
cinsel konularda erkeğine bir şekilde yalan söylemiş veyahut müthiş pişmanlıkları bünyesinde barındıran kadındır.
seninle sevişir, orgazm olur, seni de boşaltır ve daha sonra ağlar.
ağlamanın çeşitli halleri vardır; bir kısmı bir şeyler anlatarak ağlarken*, bir kısmı ise banyoya kaçarak ağlar.
ama sonuç aynıdır; her iki halde de şefkat göstermek ve anlayışla karşılamak akabinde müthiş bir sevişme getirecek, kadın ilginç bir şekilde (zannımca bir takım duygusal prangalardan kurtulmuş olarak) son derece istekli sevişecektir.
başarı kazandıkça, bir şeyler başardıkça; dünya toplumlarının gözünde eski saygınlığımızı ve bize duyulan hayranlığı geri alacağımıza dair küçücük bir ipucu içeren "the sun" manşeti.
fatih terim'in yaptığı son derece doğru tespittir. ülkede özgürlük kantarının topuzu kaçmıştır. devlet hemen hiç bir şeye hakim değildir. rejimin süratle, ivedi olarak sıkılaştırılması ve daha otoriter bir hale getirilmesi, toplumun daha fazla parçaya bölünmemesi açısından mühimdir.
maçın son dakikasında stadın orta yerine bir ufo inse ve kendisini kaçırsa, 3 dakika sonra geri getirse değerine değer katacak olan kaleci.
eğer maçın son dakikasında alman nazi birlikleri avrupayı işgal etse , eğer maçın son dakikasında çin amerikaya savaş açsa, eğer maçın son dakikasında bütün çekler birleşip kendisine sahanın ortasında tecavüz etse, eğer maçın son dakikasında tuncay dakikada 14 gol yese ve maç 89-3 bitse, eğer maçın son dakikasında herkes çıkartıp sahanın ortasına.. eğer, eğer, miş, muş , müş..
bir saniye ! ağzımın salyalarını sileyim, daha sonra dönüp g.tümün sınırlarını zorlayarak oluşturduğum çeşitli olasılıklar üzerine bir adamın şimdiye kadar verdiği emeklerini hiçe saymaya devam edip onu çok çok daha pis yericem. öyle olsaydı, böyle olsaydı diyerek bir insanı küçük düşürmeye çabalıycam. evet.
15 haziran 2008 tarihli; çek-türkiye maçında koller isimli kişiyi iterek 92nci dakikada kırmızı kart gören milli takım kalecisi.
olayın özeti yukarıdaki gibi olsa da; altı üstü itti volkan koller isimli çakalı, ağzına vurmadı, tekme atmadı; itti. koller kendini yere attı. hakem bunu gayet net gördü. bu hakemi kandırmaya yönelik bir hareketti. ama hakem bile bile kandı; ve volkan'a kırmızı kart gösterdi.
burda volkan duygularına yenik düşmüştür diyebilir miyiz? volkanı direkt olarak suçlayabilir miyiz? evveliyatında şahsımca bile bile yanlış verilen bir karar var; sonra rol yapma mevzusu var. bunlar aşşağılıkça hareketler; peki insanın sinirine yenilerek başkasını itlemesi aşşağılık bir hareket mi?
bence bu mevzuda ki en aşşağılık hareket; gerektiğinde hayatını tehlikeye atarak o kaleyi koruyan bir adama 1 saniyelik kumpasla kart gösterenler karşısında yaptıklarının tümünü hiçe saymak; işte aşşağılık hareket budur. sonra koller, akabinde hakem gelir.
volkan türk milli takımında oynayan gelmiş geçmiş en iyi kalecidir.
Ünlü türk savaş taktiği, müslümanlıktan sonra hilal taktiği olarak ta bilinir. kurtların tuzak kurarak avlanma sistemleri temel alınarak oluşturulmuştur.
Kış mevsiminin ortasında yiyecek bulmak zor olduğu için aç kalan kurt sürüsü, civarda bulunan köylerin köpeklerini avlayarak karnını doyurmak için bu oyuna başvurur. Sürü, köyün yakınındaki ormanın içinde beklerken, genç dişi kurtlardan biri köye iyice yaklaşarak köpeklerin kendisini farketmelerini sağlar. Köydeki erkek köpekler dişi kurdu gördükleri anda üzerine doğru koşmaya başlarlar. Dişi kurt kaçar fakat köpeklerin kendisini kaybetmemeleri için aradaki mesafeyi fazla açmamaya özen gösterir. Dişi kurt önde, köpekler arkada hep birlikte ormana daldıklarında, pusuda bekleyen kurt sürüsü köpeklerin üzerine çullanıp işlerini bitirir.
esas ismi börü oyunudur. türklerin karşısında bulunan ordular tarafından turan taktiği de denmiştir. müslüman olunduktan sonra dinsel semboller ile alakalı olarak hilal taktiği denmiştir. en iyi uygulayıcılarından birisi büyük türk komutanı selahaddin eyyübidir.
bir takım duyguların parmaklardan geçerek ekranda hayat bulması sebebiyle çok fazla sallanmayan bozukluklardır. sonuçta mevzu imla kuralları veyahut edebiyat değil; duygu anlatımıdır.
zira herkes edebiyat öğretmeni değildir, herkes düşüncesini imla kurallarına %100 uyarak yazacak diye bir kaide de yoktur. türkçe'nin içerisine yabancı dil sokuşturmadıktan sonra, bir takım enternasyonalist, milliyetsiz, cibiliyetsiz şahsiyetler haricinde kimseye batmayacak olan noktalama bozukluklarıdır.
kemalist yaftasının ingilizler tarafından ülkeyi kurtarmak için yola çıkan insanlara; yani osmanlı taraftarı olmayanlara yapıştırıldığını bilmeyen insan serzenişi.
"o takımın hepsi kemalist koçum, kafanı yorma sen." denilerek omzuna hafif hafif dokulunup taytaylanması gerekir söyleyen kişinin.
etrafında bulunan kadını ruhsal bunalım halinde görüp meraklanan insan evladıdır.
+ sen bu gün iyi görünmüyosun neyin var tatlım?
- hastayım..
+ aaaa neyin var?
- hastayım dedim ya..
+ iyi de neyin var ne hastasısın?!
- karnım ağrıyo..
+ aa bi doktora falan gidelim ya neden oldu ki..
- salaksın sen ya ..
bu örnek dialogta salak, gerizekalı ve embesil olan esasında kız tarafıdır. erkek milleti denilen insan toplumu öyle alengirli lafları hörelenk diye anlayabilecek şekilde tasarlanmamıştır. hastayım, antinim, kuntinim, oram buram ağrıyo gibi şifreli cümleler kuracağına "regl dönemindeyim" gibi son derece anlaşılabilir bir cümle kurulsa ısrarla neyin var sorusundan kurtulunacak ve rahat edilecektir. alt bölgelerden çıkan kanın beyne gitmekte olan kandan bağımsız olduğunu zannediyor, bütün regl tripli hatunlara sitem ediyorum.
bu sene patlaması beklenilen muhteşem shantel şarkısı. ancak işin acaip yanı bu parça disco partizani ile aynı albümdeydi, nasıl gözden kaçırdık, adam bir sene bizi tek şarkıyla oyaladı; şimdi ikinci sene de tek şarkıyla oyalayacak; vay canına !
zamanında insanları oğluna veya başkasına jetski aldı diye yerin dibine elele sokan medyanın ; oğluna o jetskinin bilmemkaç katı büyüklüğünde gemi alanların karşısında gıkı çıkmadığını gözler önüne seren; insanların şerefini , haysiyetini, satılmışlıklarını ortaya koyan muhteşem bir anı, bu anlamda harika bir skeç.
bu 10-12 yıllık süreçte görülmektedir ki; medya bütün kurum ve kuruluşlarıyla , bir kısım güçlerle işbirliği içerisindedir.
