eğer evinize gelip gidecek arkadaşlarınız varsa, dünyanın en harika şeyi olsa gerek. 1 haftadır yalnızım, olmadığım kadar mutluyum!
tamam abarttım ama mutluyum yani..
ses yaptın derdi yok, ışığı kapattın derdi yok, ortalığı dağıttın derdi yok..
anaaam pek güzel!*
en yalnızlık anlarında, gece yatağa giripte birinin koynuna sokulma isteğinin doğduduğu anda meydana gelen istek.
hani sokulmak değil sadece, ait olmak, sahip olmak..
özgür olmak aynı zamanda..
düzene koymak bazı şeyleri..
eğer ilişki devam "etmiyorsa", kurulan en aptal cümlelerden biridir.
neyi bekliyoruz arkadaş, kimi bekliyoruz, niçin bekliyoruz?!
ben beklerken sen ne yapacaksın hem?!
seven adam bekletmez ki, tutar kolundan seni de götürür gittiği yere..suratında "ehe" yle gidersin zaten..
seven adam sevdiğiyle toplanır, toparlanır...
seven adam hiç gitmez ki zaten, gidemez..
seven adam bırakamaz ki...1500 km uzağa bile gitse seni de götürür yüreğinde..
neyse benden size tavsiye;
böyle bir şey duyduysanız ayrılık arefesindeki sevdiceğinizden, bırakın gitsin o sevdiceği..
nasılsa her türlü onu beklemekle geçecek ömrünüz, bir de "gün gelip te bir gün geleceği yanılgısına" düşüp umutlanmayın, acıtmayın canınızı..
kabullenin "o hiç gelmeyecek, hem de hiç"!!
jennifer gibi kalçalara, scarlett gibi göğüslere, adriana gibi bacaklara, bilmem kim gibi dudaklara, bilmem kim gibi burna vs. sahip olmaktır.
gerisi faso fiso..
(bkz: acı gerçekler hemcinslerim acı gerçekler)
"erkeklik gururu" gibi saçma sapan şeyleri büyütmeyen, içinden geldiği gibi davranan, uuu diye sevilesi öpülesi erkektir.
ama tabi dakka başı ağlarsa da anında tekmeyi yiyecek olan erkektir.
erkek adam ağlarsa kırk yılda bir ağlar, ağlarsa cidden acıdığı için ağlar..
(bkz: lucency konuştu)