uludağ sözlük halkın genel kitlesini yansıtır, ekşide de buradaki tiplerin benzerleri olmakla birlikte, çok fazla alanında uzman yazar var(mesela akademisyen,sosyolog,psikiyatr) var. şahsen kaç tane makale okudum ekşide, kaynakları belirtilmiş. uludağ da 1 tane görmedim daha böyle bir şey. hoş yazılsa da çıkıp kimse okumaz. ancak uludağ ın daha samimi olduğu da bir gerçektir. bilimsel,akademik konuları tartışma yeri değil sadece.
Dünyada hepimiz sallantılı, korkuluksuz bir köprüde yürür gibiyiz. Tutunacak bir şey olmadı mı insan yuvarlanır. Tramvaydaki tutamaklar gibi. Uzanır tutunurlar. Kimi zenginliğine tutunur; kimi müdürlüğüne; kimi işine; sanatına. Çocuklarına tutunanlar vardır. Herkes kendi tutmağının en iyi, en yüksek olduğuna inanır. Gülünçlüğünü fark etmez. Kağızman köylerinden birinde bir çift öküzüne tutunan bir adam tanıdım. Öküzleri besiliydi , pırıl pırıldı. Herkesin, “- Veli ağanın öküzleri gibi öküz, yoktur, ” demesini isterdi. Daha gülünçleri de vardır. Ben, toplumdaki değerlerin ikiyüzlülüğünü, sahteliğini, gülünçlüğünü göreli beri, gülünç olmayan tek tutamağı arıyorum: Gerçek sevgiyi! Bir kadın. Birbirimize yeteceğimiz, benimle birlik düşünen, duyan, seven bir kadın!
insanların en çok kullandığını düşündüğüm savunma mekanizması.zira kendi suçunu başkasın aktarma veya kişisel bir özelliği başkalarına yansıtarak rencide etme gibi davranışları kullanan çok fazla tanıdığım var.
birey merkezli terapiye göre insanlar, içgüdüsel olarak kendini gerçekleştirme eğilimi güder. ancak bunun önünde bir takım engeller bulunmaktadır. danışan, danışmana bu engelleri aşması için yardımcı olur.kişinin kendine olumlu saygısı gelişir, öz farkındalığı artarsa kendine gerçekleştirme için büyük bir adım atmış olur.
birey merkezli terapinin kurucusu . aynı zamanda psikolojide hümanistik yaklaşımların temelini atan kişi. insanın gelişme potansiyelinin sınırsız olduğunu ancak çoğu kişinin bunu ortaya çıkarmak için gerekli farkındalığı kazanmadığını düşünür. "hasta" kelimesi yerine "danışan" kelimesini kullanan ilk kişidir. ona göre bir danışan size hangi problemle gelirse gelsin, sevgi ve güven ortamı oluşturur onu kabul ederseniz kendiliğinden iyileşir.
parçalara değil olayların bütününe bakılır. danışanın yaptığı davranışların sorumluluğunu alması beklenir. gerektiğinde yüzleştirme yapılarak danışanın farkındalığı arttırılarak iç görü kazandırılmaya çalışılır. varolşçu ve fenomolojik yaklaşımlardan etkilenmiştir gestalt terapi. danışman danışandan".... için sorumluluk alırım" gibi cümleler kurmasını ister. Bu teknik, farkındalığı arttırmak ve genişletmek için danışanın, duygularını başkalarına yansıtmak yerine kabul etmeleri ve tanımaları temeline dayanır.
antidepresan başlığında da ekşideki bir yazarın detaylı incelemesi paylaşılmıştı. hayır hadi kendin yazmadın bari kaynak göster .illaki uyarması mı lazım birilerinin. sonuçta adam emek harcayıp makale yazmış resmen.
ilk entry de bahsi geçen 5 shot bile zevk vermiyor artık. zira alkolün sersemletmekten başka bir etkisi yok üzerimde.bence olay zevk alamamak falanda değil. olay sizi mutlu edecek şeyi bilip onu elde edememek.
(bkz: #30521082) sağlam yazar yazmış herkes. en beğenilen entryisde bu. acaba neresi sağlam merak ettim ben. yazıları olmadığına göre uzuvları olabilir. iyi yazmalar diliyorum kendisine, aman fotoğraf paylaşımlarını eksik etmesin . size de kolay gelsin abazalar. yalamaya devam edin.