nerede olduğunuzun pek bir önemi yoktur. çok küçük bir yerde bile eğlenceli sizin kafanıza uygun arkadaşlarla olduktan sonra her yer güzeldir, yapılan her şey eğlencelidir.
5 aydır telefonu elime almayan ve lazım olduğunda yerini çaldırarak bulan ben gerçekten yeni bi sorumluluk almaya hazır mıyım bilmiyorum bunu düşünüyorum sürekli. değer mi ? ya bu kişi içinde yapacağım her şey günün birinde 'boşunaymış' dedirtirse.
beni bir kez unutmuştun. öyle anlık kaçışlar gibi değil, öyle küçük savruluşlar ve geri dönüşler gibi değil, öyle küçük vazgeçişler ve sonra yeniden sarılışlar gibi değil... sen beni bir kez ve gerçekten unutmuştun.
yokluğu huzur veren insanın varlığı doğal olarak dert, tasa, sıkıntı, gereksiz tartışmaları beraberinde getirir fakat öyle insanlarda vardır ki yokluğunda daha huzurlu olacağınızı bildiğiniz halde yine de hayatınızda olmama ihtimalini düşünemezsiniz, düşünmek istemezsiniz. kötüdür bu, zordur.
baba ya hep seninle filmlerdeki gibi önemli çook önemli yalnız bir konuşamız olsun istiyorum. şöyle flashback yapınca hatırlayabileceğim cinsten birşey hani.
bu başlığa yazanlara yazıyorum bu yazıyı. buradaki yazıları okuyunca dünyada ki tek sorunlu, tek seven, tek özleyen, tek pişmanlık duyan insan olmadığımı hatırlıyorum. sizi seviyorum.
bazı insanlar yemek yesede hiç geçmeyen bir ağız kokuları vardır. aynı anda bir şeyler yemişsinizdir yani arkadaşınızında aç olmadığına eminsinizdir. bu koku nerden geliyor diye düşündürür insanı.
mustafa ceceli ve iskender paydaşın sensiz olmaz ki adlı şarkısının klibinin nightwish çakması olduğunu düşünmüşümüdür çıktığı günden beri. her görüşümde beni güldürür, bu ne benzerlik kardeşim tamam klibi sevdin madem de bir baksana şarkına uygun mu o hareketler diye.
kahvaltı var kahvaltı var şimdi. bir evde tek başına yapılan sıradan bir kahvaltıyı düşünelim, birde kordonda en sevilen arkadaşlarla yapılan ve oraya sınırsız çay yazan işletmeciyi pişman etmeye yetecek kadar çay içerek güle oynaya kahvaltı yapmayı.. maksat midemize birşeyler girmesiyse eğer ikisi de aynı kapıya çıkar, fakat alınan haz çok başkadır.
4 aydır sözlük yazarlarının itiraflarına yazsın diye bekliyordum. yazdı sonunda ve büyük bir heyecanla baktım, hani söyle pişmanım, hata yaptım falan der belki buraya itiraf eder diye.. ne büyük bi ümitti içimdeki. gel gör ki öyle saçma öyle alakasız bir konu hakkında yazmış ki bi kez daha anladım ondan ne köy olur ne kasaba.
bu paraya bu ayakkabı olur mu yahu? eşek derisinin üstüne marka yapıştırsınlar bir dakika düşünmez alırsınız. size marka olsunda nolursa olsun. şeklinde satıcının önünde yapılan bir azarlama sonunda kıyılamaz alınır o ayakkabı.