ideolojinin esir aldığı zevatın anlamayacağı veya anlamak istemeyeceği şeylerdir. hakkaniyet ölçüsünde kalıp iyi ve kötü yaptıkları şeyleri bir bir sayacağım. ancak şu bilinmelidir ki iktarı elinde bulunduranlar hem iyi hem de kötü şeyler yapmışlardır. sırf bazıları gibi kuru muhalefet olsun diye konuşmayacağım. boş konuşmalara ne zamanız ne de enerjimiz var. önce yapılan iyi şeylerden bahsetmek istiyorum genel hatlarıyla. detaya inip özü kaçırmamak gerekir. buyrun;
- köydes ve beldes gibi yerel projelerle taşraya hizmet götürülmüştür.
- türkiye'nin nihai hedefi olan ab üyeliğinde cumhuriyet tarihinin en uzun soluklu mesafesi katedilmiştir.
- türkiyenin en büyük sıkıntılarından biri olan konut sıkıntısı toki öncülüğünde kabul edilebilir sınırlara getirilmiştir.
- doğuanadolu ve güneydoğuanadolu bölgelerimizde okullaşma ve teknolojik altyapı, batı bölgelerimizin ortalamasına yaklaşmıştır.
- dış ve iç borçlar artmasına karşın gsmh artmış ve kişi başına düşen milli gelir 10 bin dolar sevyelerine gelmiştir.( özellikle borçlar konsunda kasıtlı olarak çarpıtmalar yapılmaktadır. 200 liira borcu olan birisinin 100 lira geliri varsa; kişinin borcu gelirinin 2 katıdır. eğer 500 lira borcu ve 400 lira geliri varsa; kişinin borcu gelirinin 1,25 katıdır. burada görüldüğü üzre önemli olan ne kadar borcunuzun olduğu değil, borcu ödeyebilme gücünüzün ne kadar olduğudur.)
- faizler ve enflasyon değerleri düşürülmüş ve belli aralıklarda seyretmesi sağlanmıştır.
- türkiye ihracat rakamları rekor sevyelere gelmiş ve ihracat yapılan ülke sayısı artmıştır.
- türkiye'ye gelen turist sayısı ve turizm gelirleri rekor sevyelere çıkmıştır.
- zarar etmekte olan bazı kamu kurumları özelleştirilmiş ve kar yapar duruma getirilmiştir.
- karayolu ve diğer üstyapı çalışmaları herkesimden insanın takdirini kazanabilmiştir.
- uluslararası arenada türkiye tanınan ve saygın bir ülke haline gelmiştir.
- türkiye'nin makus kaderi gibi algılanan darbelere hiç bir iktidarın yapamadığı direnişi akp hükümeti yapmıştır. özellikle 27 nisan muhtırasından sonra cemil çiçek'in yaptığı konuşma bu makus kaderi değiştiren yegane ilk adım olmuştur. ergenekon sürecinden bahsetmek dahi istemiyorum... belgeler herşeyi anlatıyor. söz uçar, yazı kalır.
- milli bir ekonomi siyaseti benimsenmemiştir. hep dışa bağımlı ya da yarı bağımlı ekonomik politikalar arzu edilen ekonomik sevyeye ulaşmada büyük engeller oluşturmuştur. özellikle baca ekonomisine sarılıp, ülkenin asıl dinamik ekonomi motorları ihmal edilmiştir.
- milli bir mimarileşme politikası üretilememiştir. yine kaçak yapılar, yine adam kayırmalar...
- tarım politikaları tarım sektörünü adeta yoketmiştir. dünya bankası yetkilileri bizim bürokratlarımızdan daha fazla bu konuda insiyatif kullanmışlardır.
- eğitim politikaları adeta çökmüştür. bir başörtüsü, bir katsayı derken asıl ihmal edilmemesi gereken efektif eğitim ve öğretim ihmal edilmiş ve sonucunda boş bir eğitim sistemi bize armağan edilmiştir.
- öğretmen adaylarının mağduriyetleri ayyuka çıkmıştır. atamalar konsunda eli sıkı olan hükümet arkada 350 bin işssiz öğretmen bırakmıştır.
- anayasa çalışmaları göz boyamaktan öteye geçmemiştir. simgesel konulara takılıp ülke kaderini değiştirecek yasalar ıskalanmıştır.
- polislerin adeta eli kolu bağlanmıştır. polisler hiç olmadığı kadar güçsüzleştirilmiş, adeta konu mankeni moduna sokulmuştur.
- ergenekon süreci iyi yönetilmemiş ve bir şüphe imparatorluna doğru gidilmektedir.
- abd'ye olan yalakalık tavrı ayyuka çıkmıştır.
- siyasi söylem ve davranışlarla ülke gündemi değiştirilmiş ve oy avcılığı yapılmıştır.
- demokratik açılım iyi bir fikir olmasına rağmen iyi yönetilememiştir. ülkede faşizmin yayılmasına adeta önayak olmuştur.
biyolojide evrim, canlı türlerinin nesilden nesile kalıtsal değişime uğrayarak ilk halinden farklı özellikler kazanması.
doğal seleksiyon:
dış ortama uyum sağlamakta sorunlar yaşayan bireyler ve genler organizma popülasyonundan tasfiye edilmiş olmasıdır.
kaynak: tr.wikipedia.org
kapitalizm:
özü; sömür, yaşat ve yok et olan sistem.
gelelim sentez kısmına;
şimdi efenim görüldüğü gibi kapitalizm evrim terorisinin doğal bir sonucu. yani güçlü olanın güçsüz olanı bir şekilde elemesi, yok etmesi. o zaman evrimi savunan arkadaşlar neden, sürekli olarak kapitalizm'e karşı çıkıyorlar. oysa kapitalizm de aynen doğal seleksiyonda olduğu gibi, güçlü olanların güçlü olmayanları elemine ediyor. evrimle, daha doğrusu doğal seleksiyonla kapitalizm aynı kaynaktan besleniyor.
günümüzde de görüldüğü üzere gücü elinde bulunduran şirketler, yerel şirketleri ademe mahkum ediyor. rekabet vahşi hayvanlar arasındaki rekabetten daha katı ve yok edici. şimdi bütün bunlara bakıldığında kapitalizm evrime hizmet etmiş olmuyor mu?
kapitalizm savunucusu değilim. aksine bu sistemin tescilli düşmanlarından biriyim. ancak hal böyle iken evrimci arkadaşların kapitalizme olan düşmanlıklarına bir anlam veremiyorum. kendi dinlerinin doğal sonucu olan kapitalizme düşman olmaları beni şaşırtıyor.
hatta yine evrime göre bazı insan ırkları yok olmak zorunda. nedeni de gayet açık; kapitalizmin ülkleri vahşi birer hayvana dönüştürmesi. bu arada bu ırklar arasında türkler de var. mental yapısı avrupalıya göre zayıf olan türkler evrime göre yokalmak zorunda.
işte evrimci dostlarım durum bu. neye hizmet ettiğinizi bilmeden elinden şekeri alınmış çocuklar gibi kapitalizme saldırmayın. kapitalizm sizin dininizin bir gereği.
insanı insanlıktan çıkarıp sinir harbine sebep olabilen sığırdır. ulan godoş, bi de istanbul'da yaşıyorsun, azcık medeniyet öğren. yolculuktan önce leş mi yedin nedir bu koku. adamın ağzından öle bir koku yayılıyordu ki valla radrasyona maruz kaldığımı sandım.( iki güne bir radrasyona maruz kalıyorum da). kafamı çeviriyorum yok, uyumaya çalışıyorum yok, burnumu pet bardağa sokuyorum yok, yok yok yok... ulan sizin gibi sığırları millete ibret olsun diye araç seyir halindeyken tekmeyi basıp dışarı atacan. yav hiçbir şey yapamıyorsan bari kafanı çevir öbür tarafa. ne yüzüme yüzüme üflüyon kokuşmuş nefesini. ya dedim şu adama bi laf çakim, ama tırstım. götü oldukça büyüktü. ters mers yapar diye korktum. yani anlayacağın sözlük, 10 saatlik yolculuğum zehir oldu. molalar da olmasa ne bok yerdim ben.
allah'a inanmayan birisinin neden bu kadar merak ettiğini düşündüğüm yemek. yoksa o da mı acaba diye düşünüyor. herzamanki bluevelve davranışları. haklısın, biz belki bozulmuş balık ciğeri yiyeceğiz ama sen öbür tarafta ne yiyeceksin onu çok merak ediyorum.
ancak her inanan kul gibi kimsenin cehennem azabına uğramasını istemem. burda iki laf çakıp egolarımızı tatmin ettiğimize bakmayın.
+ ehliyet?
- buyur abi.
+ ruhsat?
- buyur abi.
+ muayene?
- buyur abi
+ sigorta?
- buyur abi.
+ ?&?&?... hmmm. mezneke kasedi?
- ?! var abi.
+ çal.
- buyur abi.
+ (polis göbek atmaya başlar) ve eşşek değilsin ya, bir 20'lik yapıştırırsın artık.