Başka yollardan reisi diz çöktüremeyen tavuklar, ekonomik olarak reisimizi zor durumda bırakmak için, az yumurtluyorlar. Yumurta fiyatları bundan iki katına çıktı.
Sultan Seyyid Muhammed Raşid (ksa) zatı şahanelerinin sözüdür.
Bizim takımız topumuz misvak ile tasbihimizidir.
Bu nasıl bir kafa yapısıdır be. Tsk çok yanlış yapılanmış. Ya da çok sevdikleri Fatih sultan mehmet boşuna şahi toplarını döktürmüş. Misvak ve tesbih ile de oluyormuş zaten bu işler.
iyice sayko ülke olduk çıktık. Sansür, baskı, haksızlık, yeğencilik, ötekileştirme ama yine de buna tepkisiz kalan bir millet. Bu ülkeden bi bok olmaz.
Roma imparatorluğunun altın çağının kısaca "pax romana" (roma barışı) olarak adlandırılmasına benzer şekilde, çağımızda barışın, atomların gücüyle tesis edildiği anlamına gelen söz.
"romalılar yenilmeye alışıktı. tarihteki çoğu büyük imparatorluğun yöneticileri gibi üst üste pek çok muharebe kaybedip yine de savaşı kazanabiliyorlardı. aldığı darbeyi hazmedip ayakta kalamayan bir imparatorluk zaten imparatorluk sayılamaz. fakat romalılar bile mö 2. yüzyılda kuzey ıberya’dan gelen haberleri kolayca hazmedemezdi. adanın yerlisi keltlerin yoğun olarak bulunduğu numantia adındaki küçük ve önemsiz bir dağ kasabası, roma boyunduruğundan kurtulmaya cüret etmişti.
o sıralar roma tüm akdeniz havzasının tartışmasız gücüydü. makedonya ve selefki imparatorluğu’nu yenmiş, yunanistan’ın küçük ama gururlu şehir devletlerine boyun eğdirmiş ve kartaca’yı dumanlan tüten bir yıkıntıya çevirmişti. numantialılann ellerinde elverişsiz topraklan ve özgürlüğe olan sevdalanndan başka hiçbir şeyleri olmamasına rağmen, ardı arkası kesilmeyen lejyonlan teslim olmaya veya utanç içinde geri çekilmeye zorladılar.
nihayet mö 134 yılında roma’mn sabrı taştı. senato roma’nın en önde gelen generallerinden, kartaca’yı yerle bir etmiş scipio aemilianus’u numantialılarla baş etmesi için bölgeye gönderme karan aldı. numantialıların savaşma azmini ve savaş tekniklerini takdir eden scipio, 30 bin kişilik dev ordusuna rağmen askerlerini gereksiz şekilde harcamak istemedi. numantia’yı bir dizi müstahkem mevkiyle çevreleyerek kasabamn dış dünyayla ilişkisini kesti. onun işini açlık yapmış oldu; yaklaşık bir yıl sonra gıda stokları tükenen numantialılar, tüm umutları söndüğünde kendi şehirlerini yakıp yıkarak roma kölesi olmamak için kendi canlarına kıydılar."
Bu başlık nasıl açılmaz hayretler içerisindeyim sözlük.
Günümüzden 10-12 bin yıl önce, bereketli hilal çevresindeki avcı toplayıcı insanlar tarafından icat edilmiş bir kavramdır. Bu icat sayesinde insanoğlu yemek arama, karın doyurma derdinden büyük ölçüde kurtulmuş ve geriye kalan vaktini, kültürünü zenginleştirmek için kullanmıştır. insanlık için ateşin kontrol edilmesi, tarımın icadı ve tekerleğin icadı çok büyük adımlardır.
Osmanlı Devleti, 1770 yılında rus Baltık donanmasının kendilerine taarruz maksadıyla yola çıktığını haber veren fransız elçisi kont st. Priest'e, Akdeniz kapalı bir deniz olduğu için herhangi bir tehlikenin mevcut olmadığını cevabını verebilecek kadar cehaletin pençesine düşmüştür. (1)
Hatta rus donanması Akdeniz'e varlıktan sonra Babıali, Venedik baylosunu çağırarak. Ruslar için adriyatik'e açılan özel bir kanal katıldığını ve ancak bu suretle rus donanmasının baltıktan Akdenize vasil olabildiğini dolayısıyla osmanlı imparatorluğunun Venedik Cumhuriyetine eseflerini bildirmiştir.(2)
Kaynaklar.
(1) danişmend, i.h. 1972, izahlı osmanlı tarihi kronolojisi 4. Cilt 48. Sayfa
Metin Özata'nın yazdığı Tübitak yayınlarının bastığı kitaptır.
~
Kapak ve önsöz kısımları gayret iyi ancak içerik olarak çok zayıf bir kitap. Tamamen mustafa Kemalin sözlerinden oluşan kopyala yapıştır tekniği ile yazılmış daha doğrusu bir araya getirilmiş kitap. Bir iki cümle sonra, ''Atatürk bu konuda şunu söylemiştir'' kalıbı ardından uzun bir alıntı sizi bekler. Araştırma sentez kitabı gibi dursada işin aslı öyle değil. Okumak isteyenler buyursun ama bir süre sonra bu format çok sıkıcı geliyor.
~
Zamanında akp'yi desteklediniz, Ergenekon ve balyoz davaları ile haksız yere yıkılan ocaklara göz yumdunuz. onca mağdura yok gözüyle baktınız umursamadınız. Şimdi iş size dönünce mi yapılanlar zulüm oldu. Kim bir belaya suskun kalırsa o bela döner dolaşır o kişiyi bulur.
oruç tutma zamanı ve bayram günleri için birlik sağlamak amacıyla kabul edilen takvim.
artık bir gün erken veya geç oruca başlama muhabbeti bitiyormuş.
1400 yıl sonra akıllarına geldi. baya gelişme var belli.
vizyona gireli 3 gün olmasına rağmen hala bütün sinemalarda düğün dernek filmi kapalı gişe oynuyor. bütün salonlarda düğün dernek gösterimde ve hepside dolmuş vaziyette. sivas galası biletleri ise karaborsada. (bkz: bu ne açlıktır arkadaş)
Üniversiteye girmek icin ygs-lys ile uğraşmak, ardından da universite de derslere katılmama handikapı. Geceleri film, gündüzleri uykuya ayırma formatıyla yasama tutanma harekatı.
Garip ama gerçek.