en az alman malavurumculuğu kadar gerçek olan dışavurumculuktur. yürek burkar. hatta bazılarını ağlatır. konudan bihaber olanların bile merhamet damarını kabartır. kabartmışken bi de kabasını alır, üstlerden alıp yanlardan bırakır.
yarım açık bir ağız, kuşku ve umut dolu gözler ve karaktere geçici olarak sinmiş yalancı bir kibarlığın eşlik ettiği bakış şeklidir. insanı ikilemde bırakır.
evrensel insan davranışları kataloğu diye bir şey olsa, kesinlikle osuruktan sonra bürünülen dört yaşındaki çocuk şaşkınlığı eylemi ile başa güreşir.
az önce sorulan bir soru vasıtasıyla bu eylemin azı için yani "az geç kalmak" için azerice'de ayrı bir kelime olduğunu öğrendim.
bana sorulan ise türkçe'de böyle bir sözcüğün olup olmadığıydı. Sizlerden gelecek fikirlere açığım. Gün türkçe'nin zenginliğini gösterme günüdür. Davranın bre sözlükçüler.
zahmet edip, başarılı şikayetlerim sekmesi altında şikayet durumunu "kapalı/doğru" olarak işaretledikleri entrylerin neden ispiyonlanmış halleriyle durduğunu açıklarlarsa çok müteşekkir olacağım.
"yeni yapılan araştırmalara göre h1n1 virüsünün broca merkezi ne olumsuz etki ettiği saptanmıştır " argümanıyla savuşturulup diğer sözlüklere meze olmaktan bir nebze de olsa kurtulabileceğimiz faciadır.
şaka bir yana, bu kadar kıyamet koparılınca açıkçası zall ın verdiği röportaja benzer şeyler beklemiştim. Elemanlar her ne kadar argümanlarının mantıklılığı konusunda ( taksit ve zirvelerde sanat konuşulması vb. ) bekleneni verememiş olsa da (gerçi bir beklenti içine girmek bile saçma da neyse) fikirlerini ifade noktasında sıkıntı yaşamamışlar yahu. Kıçımızdan facia uyduruyoruz sanki.
hayvanlarda ve bitkilerde de özgüven olacağını düşünen ve bu nedenle "insanlarda özgüven artıran durumlar" şeklinde başlık açan bir yazara "özgüven arttıran durumlar" şeklinde bir başlık açmasını önermek.
fb tv'de bu kisiyi babamla birlikte seyrettigim gun dun gibi aklimdadir.
hem cinsleri icin ofsayti anlamak bile gayet buyuk bir challenge iken kendisi yaptigi gayet mantikli yorumlar ve derinlemesine teknik analizler ile pek bir begenimizi kazanmisti. o an babama dondum ve:
- baba her turlu iddiasina girerim bu kiz muhendislik okumustur.
dedim. babamla birlikte bilgisayarin basina gecip kisa bir aramadan sonra da ablamizin bogazici elektronik mezunu oldugunu gordugumuzde yasadigim benzersiz tatmin duygusunu kelimelere aktarmanin imkansizligi ile entryme son verirken, bu kafa insanla karsilikli koyusundan bir fenerbahce geyigi cevirmenin de olmeden once yapmak istediklerim listesinde bulundugunu belirtmek isterim.
benim aklımda 2-1 sonrası fenerbahçe serbest vuruş kullanırken taraftarın "üç,üç,üç..." şeklinde tezahürat yapması karşısında bir galatasaray taraftarının gerçekten samimi bir şekilde
wilson : if u need to talk, if u need more help..
house : i'm just tired!
wilson : i'm right here..
house : great! can you be "right here" somewhere else?
ntv ve taraf'in mutually exclusive iki gazete oldugunu varsaydigimizda birinin hakli olma durumunda digerinin haksiz oldugu infer edilebilecekken gereksiz yere uzatilmis ve dolayisiyla redundancy iceren soylemdir.
- tanıtım klibinde zorunluluktan dolayı oynattığımız elemanı eşek sudan gelinceye kadar döv, "bir daha tanıtımlarda, kliplerde ya da dizilerde boy gösterirsem allah benim belamı versin" dedirt.
