4 ayak üstüne düşmek istiyorsan bu yasalardan etkilenmeden, bir nba oyuncusu gibi olmalısın ey uludagsozluk.com kullanıcısı. asisti yaparken sağa bakıp pasını sola verecksin ki bu mörfi denilen tesir mekanizması seni çarpmasın.
her olayda bi bokluk arayan insanların doğal şüphesidir: aşırı olanlar diğer tersi istikametteki aşırıların ajanı olabilir düşüncesi. olayı böyle düşündükçe bi paradoksun içine dalabiliyor insan. sinüzoidal bir eğride dolanır gibi bir altta bir üstte çalkalanıyor insanın düşüncesi. kafam karmakarışık...
bakanların başıdır. bakanlar kuruluna başkanlık yapar, bakanlar arası koordinasyonu sağlar. bunların danışmanlarına * kıyak geçenleri de mevcuttur. dokunulmazlıkları olduğundan, ancak vekillikleri düştükten sonra yargı karşısına geçebilirler. yargı huzurunda, zaman aşımından dolayı aklananları da mevcuttur. * bunlar da nihayetinde insandır eğitimleri, hayat görüşleri doğrultusunda hareket edebilirler. halk bu mevkiye getireceği insanları bir havuzdan seçmektedir doğal olarak. o havuzda pek fazla alternatif kalmadığı vakit halk başka açılımlara gidebilir. * ancak bizim gibi kaderci toplumlarda bu açılımı genellikle ordu yapmaktadır. ** görülen örneklerinde ordu normal hayata dönüldükten sonra (kendi değerlendirmesine göre tabi) tekrardan rejimi demokratik düzen rayına çekmektedir. bazı memleketlerde (örn. latin amerika) normal hayat askeri rejim olarak kabul ettirilir. kıyaslanır bazen işi kalmamış insanlar tarafından hangi memlekette refah seviyesi daha fazladır diye. görülür ki latin amerikan olunası geliyor bazen insanın; görülür ki bi yerlerde yanlışlıklar vardır. sonra görmezden gelinir. nihayetinde herkes insandır ve insanoğlu yapısı gereği herşeylere alışmaktadır yavaş yavaş.
- galatasaray türk futboluna mı hizmet ediyor; fransız kültürünü mü yaymaya çalışıyor; taraftarlarını mutlu mu etmek istiyor; fenerbahçeyle mi çekişmek isitiyor...
-israil amerikaya mı hizmet ediyor; amerika mı israile hizmet ediyor; dünya mı amerikayı zengin yapıyor; amerika mı dünyayı fakirleştiriyor...
-internet mi bize hizmet ediyor; internet sayesinde asosyal mi oluyoruz; internet sayesinde fikirlerimiz mi öğreniliyor bazı mercilerce; fikirlerimiz mi değiştiriliyor...
... ....
tarzı ikilem, üçlem her neyse içine bizleri sokan bilememe durumu...
hastalığı nedeniyle halsizleşen freddie, arkadaşlarına "beni en verimli şekilde kullanın" talimatı vermiştir. ki bu esnada innuendo albümü ortaya çıkmıştır. öleceğini bile bile işine olan aşkı, bağlılığı allah vergisi sesi gibi benzersiz olan "innuendo" şarkısıyla hayatını özetleyen, hayranları için bişeyler yapan, onlar için yaşayan, zamanın ötesine geçmiş, uydurma olmayan star.
adını bulgar halk kahramanı levski'den almaktadır. levski'nin mücadelesi osmanlılarla olmuştur ve uydurulan bir çok efsanede levski arkadaşımız zekasıyla osmanlıları dize getirmektedir. biz de bu takımın barcelona ve chelsea'yi dize getirmesini beklemekteyiz.
şair ismet Özel, TRT-2'de program yapmaya başladı. 23.09.2006 tarihinde ilk bölümü yayınlanan "Şiir, Türkün iklimi" adlı program her Cumartesi 21.30 da yayınlanacak.
tezgahtar garibim teen boy ve girllerin şaşkın bakışlarıyla beraber diğer müşterilerin ortak payda oluşturup kahkaha patlatabileceği denenerek ispatlanmış eylemdir.
bu edavatı kullanıp görüş açısı daralmasından muzdarip olan canlı türüne bulunulabilecek yegane tavsiye; boyunları tutuyorsa, başlarını çevirip bakmalarını önermektir.
her naneden pay almaya alışmış dünyanın kan emici gruplarının, insanlığın faydasına olacak ilerlemelerin önüne geçme hastalığının kurbanı olmuş, "bütün insanlığa bedava elektrik" çalışmaları yaparken harcanmış, gelmiş geçmiş en dahi bilim adamı, kullandığımız bilgisayarın, elektriğin, radyonun, internetin, teknoloji dediğimiz herşeylerin içinde sonsuz payı olan insan gibi insan.
kitleleri 1900 lü yıllarda elektrikle tanıştıran, aletrnatif akım motorunu bulan nikola tesla'nın arkadaşı olmayı hak eden bulunmaz hint kumaşı, trifaze elektrik verilerek bütün elektrik ihtiyacı giderilesi sevgili motifi.
konjonktüre bakıldığı vakit galatasaray'ın fark yemesinin beklendiği, ancak biz duygusal türk milletinin her zamanki gibi mucize beklediği ama beklentisinin adına mucize demediği ( 3 ihtimalli dediği) maçtır.
kendisinde şeytan tüyü olan sihirli futbolcudur. baston yutmuş ademoğlu gibi bir yürüyüşü vardır, lakin ne yapıp edip golünü atar. başka bir özelliği de galatasaray'a gelmiş en kaliteli futbolcudur kendileri.
kitleleri harekete geçirebilme potansiyeli olan sporları yapan insanlar, efsane olmak istiyorlarsa zvonimir boban'ın 1990 yılında kendi vatandaşlarını joplayan sırp polise attığı tekmeyi bilmelidirler. boban bu olayda futbolcu olmasından ziyade önce insan olduğunu hatırlamıştır ve bir duruş sergilemiştir. bu olaydan 1 yıl kadar sonra hırvatistan yugoslavya'dan ayrılarak bağımsızlığını ilan etmiştir.
80lerin tatlı sesli starı. çıkış yıllarında modern talking'in bestekar çocuğu dieter bohlen tarafından desteklenmiş, gün yüzüne çıkartılmıştır ki en nadide eserleri dieter bohlen'in besteleridir aynı zamanda.
kendisini anlayanların, dahi mertebesini kendisine layık gördüğü; anlamayanların salak deyip geçtiği, bana göre kemal sunal'dan sonra en doğal türk komedyen. youtubede videolarını paylaşmaktan zevk aldığım güldürü üstadı.
mezunu olduğum, yollarında 3-4 vesait değiştirdiğim ona ulaşabilmek için hergün, ilk aşkımı yaşadığım, ilk aşk acısını çektiğim, adam olmakta olduğum izlenimini ilk edindiğim, devamını belki sonra yazacağım, acısıyla, tatlısıyla değişemeyeceğim üniversitem...