(bkz: batılı yakışıklı erkekler) bu kadınların erkek versiyonudur. tatlarından yenmez. bir kadının da bir insan olduğu temel gerçeğini akıllarından çıkarmazlar. kendilerine biçtikleri hakların doğal olarak karşısındaki için de geçerli olduğunu temel akıl ve vicdan ilkelerine dayanarak hemencecik kabul ederler. hem yakışıklı, herm akıllı, hem anlayışlı olma yetenekleri vardır; türk erkeklerinden sonra karşılaşıldıklarında şaşkına çevirirler insanı. nerdeydin, kimleydin, ne giydin, beni evde bekle, çok okuma vb. manyakça laflar etmezler. kendilerinden daha yetenekli olduğunuz alanlarda, ne hoş, derler. güzelliğinize güzellik katan bir bakışları vardır. daha çok şey denir de...
çok muhtemeldir. polislerin kadınları her türlü aşağıladığı, tacizi ve hatta tecavüzü olağanlaştırdığı bir ülkedeyiz. yani ne yazık ki şiddetlerinde son nokta değil. hele biz susmaya devam edersek...
çocuklarının gözü önünde ana babalarını vahşice öldüren bir devletin terörüne karşı, bir süre sonra direniş ayar bozar. ona örnektir. ama "göze göz, bütün dünya kör kalır." kör etmeye çalışan bir devlet karşısında, körleşmeye engel olacak direniş yöntemleri geliştirmek gerekir. devlet-hükümetlerinin manyaklığını yoksaymayı marifet bilen safdillere karşı bile...
kendi başlığı altına bir neden olmaksızın yazmaya anlam veremeyen yazar. bir neden olmaksızın yazanı da bu açıdan anlayamayan yazar. dürtme kavramı üzerine düşünecek olan yazar. *
herhangi bir inanmamayı saplantılı bir inanma nesnesi haline getirenlerin yanında, inanç adına sunulan dümdüz ölçütleri bombalayarak ortaya çıkan çatlaktan varlığı gerçekten sorgulayan ve böylece dini kendisine yükseltenler de olabilir. ve bu ikincilerin zekası, elbette birincilerin zekasını fersah fersah aşar. ki bu ikinciler için zeka vb. hiyerarşik tabirler çoktan değerlerini yitirmiştir. ve gol atar gibi zeka ölçüştürmenin kendisinin bir gelişmemişlik göstergesi olduğunu da söyleyebiliriz.
(bkz: başkasının sevgilisi olmuş erkeğe aşkım diyebilmek) anlamsızdır elbet. aşk, bir başkasının bedenini-ruhunu satın aldığımız bir şeydir. bizden önce başkasının kullanmış olmasına katlanamamamız doğaldır. ben erkeğimi bakir isterim. **
recep tayyip erdoğan'ın buram buram zaman kokması, olması gereken ifade.
(bkz: klavye sürçmesi)
rte tam bu zamanın adamı. güzelim dinsel değerlerin piyasa ekonomisinde küçük imgelere indirgenip piç edildiği zamanların iktidar iştahına köle efendisi.
(bkz: ucuz kötülüğüne milli duygu süsü veren işkence iştahlıları)
ve bir öneri: buradaki bir kaç yazamayan yazarla zorla söyleşi yaptırmak. en etkili işkencelerden biri olur.
"alnım fazla lekeli; zaten öpmenize neden olacak eylemi yapmayacağım da" diye konuşsaydı (malum, ihtimal dışı), dürüst ve nazik biri haline gelecek olan başbakanımızın uyduruk söz manevralarından biri.
çok yorucu bu adam ya. fazla yavan çünkü...
parayı bulunca burjuva olur zaten (özel transfer girişimine gerek yoktur). parayı bulma derdine sahip olana devrimci denmez bu arada. devrimci, paradan daha önemli bir "eksiğe" sahiptir; para kazanma iştahı yoktur.
rte ve çevresi devlet terörünü bitirmeyecektir. öncüllerinden bu açıdan hiçbir farkı yoktur.
ve ne yazık ki bu da yine silahlı halk direnişi ile yanıt bulacaktır.
ve yıllardır bu kanlı oyundan nemalananlar işine gücüne devam edecektir.
bir de işin komik tarafı: ak parti "demokratik açılım" derken "savulun kürtler, açılın uleyn" demeye getiriyordu. ağırlıklı olarak derdi kürt aktörleri sahneden silip, kürt coğrafyasında oy toplamaktı. "kürtler olmasa kürt sorunu kalmaz" yollu komik bir formdaydı siyaseti.
ama ama...
aptal ulusalcılar kürtçülükle suçluyordu. şimdi de çok yavan -ama kemalist öncülünü takip ettiğinden daha kendisinden bir parça olacak- biçimde türkçülük oynuyor. bunu da vatan sevgisine, terör nefretine bağlayan dangalaklar çıkıyor.