sevgi,saygı,güven gibi kavramların zaten ilişkide olması gerektiği için beklentisine girilmemeli. bunlar yoksa zaten ilişki de yoktur. şahsi görüşüm sevgiliyle aynı zamanda en yakın arkadaş olabilmek. sadece aşkım,bebeğim,yerim den ibaret olunca ilişki ekşimiş mercimek çorbası tadı veriyo.
bugün yüzüme tokat gibi vuran durum. annemi de çok severim ama oldum olası babacıydım ben. boyu kısadır babamın ama tam bir cep herkülü. eli ağırdır ama ne anneme ne kardeşlerimle bana daha elini kaldırmışlığı yoktur. 99 depreminde uyanıktım ben. annem babamı deprem oluyo diye uyandırdığında ilk iş bizim üstümüze atlamıştı babam, tavan falan çökerse diye bizi korumak için.
o dağ gibi adamın yavaş yavaş sağlığının bozulmaya başladığını duymak boğazımı düğümlüyo. bi kulağına cihaz takmışlar işitme kaybı varmış. annem anlatırken "e yaşlandı artık" diyince bi kaç saniye boş boş karşıya baktım.
birinin entrysini gördüm bunları yazmadan önce. onlardan önce ölme isteğinden bahsediyordu. gerçekten düşününce nasıl dayanırım yokluklarına diye,nefesim kesiliyo. allah başımızdan eksik etmesin hiç birini.
yıllar önce bi dönem depresif nöbet diyip ilaç vermişti daktır. ilaçlar işe yaramak yerine daha kötü yaptı beni. psikolojik şiddet gördüğüm bi döneme denk geliyor. kendimi bi arabanın önüne atarken falan görüyordum rüyamda sürekli. evden dışarı çıkamıyordum. insanlar sanki bana bakıp aralarında konuşuyor gibi geliyordu. ama geçti çok şükür. kendimi zorladım biraz ama aştım.
hepsi ayrı bi dadlı ayrı bi güzeldir. gördüm mü bebek poposu gibi yumuşacık oluyorum. bi şerefsiz de bende var. kurban olurum iyi ki sahiplendim. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2377911/+
daha önce karabasan falan görmüştüm ama bir kere bir rüya gördüm. 1 ay sabah ezanını duymadan uyuyamadım.
rüyamda bizim evde ve komşu evde çocuklar vardı. onları korumak için karanlık bi odaya gittik çocukların annesiyle. sonra kadına dedim ki şimdi ben gözlerimi kapatıp yere oturacağım arkamda bişey belirecek gözlerimi açmiycam neye benzediğini söyle dedim. sonra hem rüyamda hem gerçekte kanımın çekildiğini hissettim. bişey geldi odaya. kaburgalarımı kırmasına ramak kalmış gibi sıktı. sonra anlamadığım bi dilde sinirli ve yüksek sesle bişeyler söylemeye başladı. o konuştukça ben de dua etmeye çalıştım. daha önce de böyle rüyamdan dolayı besmele çekmeye çalıştığım oldu ama bu sefer şehadet getirdim. dedim herhalde ölüyorum ben. bi uyandım ağlıyorum. aynanın karşısına gidip baktığımda da omuzlarımda parmak izleri gördüm.
bu ne biçim rüya diyebilirsiniz ama gördüğümde çok korkmuştum.
herkesin bir sırrı vardır. benimki de lanetkel videolarına karnım ağrıyana kadar gülmek. utanıyorum arkadaşlarımın yanında söylemeye bazen ama napalım işte. düştük bi kere bu batağa.
videolarının neredeyse hepsi bel altı şakalardan oluşan hesap.
kökeni çocukluğa kadar dayanan hadise. ömrüm anamı babamı memnun etmeye çalışmakla geçti. hayır diyememeye alıştım falan. bu kadar yılın üstüne ilk ciddi hayırımı söyleyince yaşadığım rahatlamayı unutamıyorum.
Salak arkadaşım yüzünden şu sıralar instagram keşfetimi rehin alan, anladığım kadarıyla babasının rehberliğinde şarkı söyleyen,süt dişlerini yeni döken küçük kız. bu yaşta ben olsam çocuğumu bu işlere hiç sokmazdım ama memnunlar hallerinden gibi duruyor.
Dalsırık babası millete borcu takıp kaçınca evine haciz gelen gariban esas kızımızın, kaderin cilvesiyle eski bir tapınağa yolu düşer. Burada dünyalar ve yeryüzlerinin en muhteşem tilki iblisiyle birlikte yaşamaya başlar. 2. sezonunu beklerken 3 yıl 3 asır gibi geçmiştir. hikaye çok da iyi ilerlemese de tomoe için beklemiştim. ama değdi mi derseniz ben de bilmiyorum. okuduğum,izlediğim şeylerdeki karakterlere aşık olmak gibi bir huyum olduğu için o dönem aşk gözümü kör etmişti. ama bir şans verilebilir. sırf tomoe için mangasını da biriktirmeye başladım. bakalım paramız kaç bölüme yetecek.
ilk izlediğimde bu sahneye çok gülmüştüm . o zamanki erkek arkadaşımla baya goygoyunu yapmıştık. sonra böyle kaldı. ben de sözlüğü bıraktım zaten. https://youtu.be/sWqTiz8caoM
30'dan önce benim için bitmiş hadise. ailesiyle arası gayet iyi olan arkadaşlar olabilir burada. benim de çok iyi olsa ayrı evle uğraşmaz mis gibi aile evimde yaşardım. ama insan bi yerden sonra kendi düzeni olsun istiyo. her şeyine karışılmasından gına geliyo. bi de benim anacım hem temizlik takıntılı hem kontrol takıntılı. ayrı eve bi çıktım yüzüme renk geldi. annemi de babamı da çok severim o ayrı ama uzaktan daha tatlılar.
Son zamanlarda çalışma saatlerimden dolayı sabaha karşı uyuyorum. Ama bu sabah uyuyamadım döndüm durdum yatakta. Sebebi de aşağıya linkini bırakacağım garip. Şimdi diyeceksiniz ki bebeklere,çocuklara,kadınlara bunları yapanlar hayvanlara neler yapmaz. Ama biz neden sürekli bu durumları kabullenmek veya normalleştirmek zorundayız. Bu evcil hayvanlar oyuncak değil senin benim gibi can. Sen evine al kendine alıştır sonra da eşim istemiyo diye sokağa at. Hadi o vicdansız attı sokağa. Sokakta gördüğü kediyi dövenler iyiden canavar. Böyle bi dünyada sakin kalmaya mutlu olmaya yaşamaya çalışıyoruz. https://www.instagram.com/p/DAEd6CPuWPG/
sonunda bu sene kedi sahiplendim. herkese tavsiye ederim. ekonominin hali ne olacak derken bi yoğuruyosunuz bunu dert tasa kalmıyo bir dahaki haber okumanıza kadar. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2377669/+