dolmuşçusuyla, simitçisiyle, fotoğrafçısıyla, dübürcüsüyle ** gelen yerli ve yabancı turistlere "ayak üstü cima servisi" uygulayan yer. ten sevap points go to.. kuşadası!
laura branigan'ın self control klibini de yönetmiş, bu bünye bunu yeni öğrendi. ulan ben de "niye bu klibi izlerken korkuyorum ben lan?" diye sorup dururdum kendime, sebebi buymuş. bol alt mesajlı, bir hayli zihin sikici ve bir o kadar da güzel bir klip. şimdilerde böyle klipler ve böyle şarkılar yapılmıyor azizim..
gta vice city çılgınlığının sembollerinden olan harika şarkı. harika şarkı, harika klip. böylesi müzik piyasasına bir daha gelmez. "seksenler, seksenler" diye iç çektirir. garip bir hüzne boğar ayrıca.
--spoiler--
Come away, O human child!
To the waters and the wild
With a faery, hand in hand.
For the world's more full of weeping than you can understand.
--spoiler--
kumarın, günahın ve şampanyanın buz gibi aktığı gece hayatıdır. saatin unutulduğu, "no more bets!" nidalarının yankılandığı ve her gece girdabında meşk ettiğim gece hayatıdır. sizleri de bekleriz. teşekkürler.
68 neslinin çocukları olarak, özgürlükçü hippie kankalarım '"göbeği açık sally", "amsalak grace", "uzun saç johnny" ve "yürek yemiş kevin" ile beraber halaya doyduğumuz, kafamızı dumanladığımız ve lsd'nin dibine vurduğumuz konserdir. fakirdik tabii o zamanlar, yoktu kumarhanelerimiz. las vegas'tan konsere gidebilmek için 3 aylık üniversite harçlığımı biriktirmiştim, tey tey.. anılar, anılar..
bugün oynanan maçta bandırmaspor'u 2-0 yenerek turlayıp 1. lige yükselmek adına bir önemli basamağı daha atlamıştır. yarı finaldeki rakibimiz ise deplasmanda 5 attığımız alanya.
bilet almadan girdiğim ilk ankaragücü maçı olması sebebi ile tam bir ankaralı olma yolunda önemli bir yol katettiğimi işaret etmesi maksadı ile tarihe not düşülsün bu entry.
tabii bilet almamamın sebebini de belirtmem gerek. stadın yüzde 20'si boş olmasına rağmen gişede bize biletlerin tükendiği söylendi. biz de, el mahkûm.. yine de tek adamın geçebileceği aralıktaki demir parmaklıklardan iki adam geçmek güzeldi.. teşekkürler.
22 mayıs'ta 17 inci ankara caz festivali kapsamında congresium'da konser verecek olan, italyanca hocamın sevmediğini öğrenmemle şok geçirmemi sağlamış müthiş grup. kim bilebilirdi kendilerini 8 ay sonra tekrar canlı dinleyeceğimi.. (#21426747)
lise ortamından farkı olmayan üniversitedir. ahahaha. güldürmüştür.
"tüm öğrencilerimize başarılar dileriz, dekan" yazılı pankart ile şahsımı yarım yarım yarmıştır. nasıl bir amatör ruh lan bu. ya "dilerim" yazarsın oraya, ya da "dekanlık" diye düzeltirsin. gerçi onu kim akıl edecek.. daha makûl olanı ikincisidir. ayrıca daha trajikomik olan ise bunu yazanın bölümünün türkçe öğretmenliği olması.
sınıfların yıla göre 1-2-3-4 şeklinde numara ve a-b-c-d gibisinden şube aldığını öğrendiğimde ise sandalyeden düşmemek için kendimi zor tuttum.
evet, aynen bunun gibisinden bir cümle sarf edildi mezuniyet törenlerinde!
ayrıca bir de reisleri var. mezuniyet töreninin ortasında, evet, tam ortasında, "en büyük reis, bizim reis" gibisinden sloganlar atılmasına mı güleyim, yoksa okul reisi denen adamın sırası geldiğinde amsalak çığlıkların ardından gelen "umur başkan bozkurt çek" sloganının ardından söz konusu kişinin böylesine ciddi olması gereken ve bütün akademik kadronun orada bulunduğu bir etkinlikte talebe cevap vererek bir defa değil, hem de iki defa bozkurt işareti yapmasına mı güleyim bunu da bilemedim.
bir de değinmemek olmaz, reisi mezuniyetten sonra 10 kişi tutup havaya atıyor, ardından da suyla ıslıyor. lan oğlum, nasıl amsalaklarsınız, biz onu ilkokulda yapardık lan! ahahaha!
türbanlı bayan öğrencilerin diplomasını veren erkek hocalarına mı dokunmamalarına, yoksa türbanlı bayan öğretmenin erkek öğrencilerine diplomalarını verirken mi dokunmamasına güleyim bunu da bilemedim. bir başka bilemediğim şey ise az önce sözünü ettiğim eylemler gerçekleşirken fotoğraf çekildiği anda etkileşimin, yani temasın diplomanın bir ucunun öğretmen; diğer ucunun da öğrenci tarafından tutulması şeklinde olmasına gülüp gülmemem gerektiği..
bir başka yarıldığım şey ise basketbol potalarının başındaki görüntüyü en son lisede görmüş olmam; herkesin doluşup sokak basketbolu gibisinden bir şey oynaması ve kimin elinin kimin cebinde olduğunun belli olmayıp karmaşık bir ortamın olması.
bir de değinmek gerek. kızların güzellik ortalaması o kadar düşük ki, azıcık güzel olan kız kendini matah bir bok sanıp milano'da catwalk yapıyormuş gibi tavırlara bürünüyor. ahahaha, komiksiniz amk, tek kelime komiksiniz. ayrıca ayı götü kadar kocaman gözlükleriniz ve de kemik gözlükleriniz bir tarafınıza girsin; alenen gözüme tecavüz ediyorsunuz!
ac/dc tişörtüyle girdiğim ve dayak yemeden çıktığım için ulu tengri'ye teşekkürlerimi sunduğum bu günün benim için en zirve noktası ise mezuniyet törenine katılıp diplomasını alan insancıklardan birine yaptığım şu espriydi:
--spoiler--
"şimdi sizin lise-8 mi bitmiş oluyor?"
--spoiler--
Harbi harbi garip bir semt. Az önce telaşlı teyzenin biri, şahsım yol kenarında bekler iken tek kolu takılı olan çantamı -nasıl becerdiyse artık- sırtımdan düşürüp arkasına bakmadan, umarsızca karşıya geçti. Sonrasında da liselinin teki okul bahçesinden çıkan arkadaşının peşinden giderken arkadaşına "senin babanın amına koyim" diye küfretti. Öte yandan marketin önünde oturan dayı tesbihini sallarken diğer elindeki havuçtan büyükçe bir ısırık aldı. Yolun yukarısından takım elbise giymiş bir liseli koşarak geliyor şimdi de. Burası gitgide enteresan bir hâl almaya başlıyor. Hasılı, ilginç yer amk. Gelmeyin.
gün boyu içilen iki litre süt, bilimum güzel mezeler ve gecenin sonuna doğru bir sarhoş tarafından ısmarlanmış ellilik bira kafasıyla girilen entry:
odtü'de bahar şenlikleri kapsamında bu akşam konser vermiş, gür, mükemmel bir sese sahip bay sakal. konser her ne kadar tam bir sol propagandası maiyetinde ve sloganlar eşliğinde geçse de -sebebi şenliklerin üçüncü gününün "devrim günü" olarak kutlanması (imiş)- tatmin edici bir konsere imza attı. şu ana dek olan konserlerden aylin aslım konserinden sonra beni en çok memnun eden konser oldu. bir odtülü imiş kendisi de. sahneyi zor bıraktı konser sonuna doğru. buradan ugt ve rektörlüğü bir kez daha tebrik ediyorum. 1 saat kadar süren konserin ardından resmen apar topar sahneden kovuyoruz gelen sanatçıları. yazık..