malum kişinin oluşturduğu fikir akımı. nihatizm, saçmalamak, zırlamak ve dert yanmak temellerine oturtulmuş ve aptal olmak şart koşulmuştur. nihatizm akımına grenlere, nihatist denir.
nihatistler, tv'lere çıkar saçmalar, ağlar ve bağırırlar. reyting getirme araçları olarak da kullanılabilirler. türleri tükenmek üzeredir.
kurandan mucize çıkartma yöntemini kullanarak, partisinin kuruluş yıl dönümünü hesaplamıştır.
onu çıkart, sonra onu şuna böl. böldün mü? çok güzel, iyi bok yedin. şimdi böldüğün sayıyı aklında tuttuğun sayı ile çarp, sonra arkadaşının boyu ile topla. kaç buldun söyle bana? ha, işte bu sayı bizim partinin yaşını verdi.
genellemeler yanlıştır. kemalistin teki böyle dedi diye, tüm kemalistleri aynı kefeye koyan insan olsa olsa moron olur. o insanın sorunudur bu, kendisi öyle düşünüyordur.
o halde şöylede diyebiliriz. bu adam türk ne de olsa. bir türkün, çüğ köfteye bakış açısı da diyebilirdin, neden demedin? çünkü amacın kötülemekti. sadece istediğin yönde genelleme yapıyorsun, bu da senin ya farkında olmadığını(salak olduğunu) ya da sahtekarın teki olduğunu göstermekte.
en çok kullanılan teselli cümlesidir. neden başka birşey söylemeyiz de hep bu dandik ikinci el cümleyi söyleriz diye düşünmüştürüm çokça, sanırım başka kullanılacak kelime yok; kullansan kullansan benzerlerini kullanıcan. ne beter şeymiş ha' dedirtiyor düşünen insana.
mesela bi diyalog:
- neden ağlıyorsun?
ekek arkadaşımla kavga ettim...
- Üzülme geçer(?)
arkadaşımdan duyduğum güzel bir tekerlemedir. saçmalama ayten, çocuk olmaz göttendir bu tekerleme. nitekim doğrudurda. imkansızı isteyenler için sorun teşkil edebilecek şeydir de.
hayata dair düşüncelerin ve hayallerin hala umutla dolmasıdır. umutlanır insa en kötü anda bile ve bu da yaşamdan kopmak için en büyük engeli teşkil eder. en kötü karar kararsızlıktan iyidirden feyz almalıdır insan. yoksa sürekli bi intihar bi yaşama sevinci arasında kalakalır, depresyonla, karamsarlıkla yaşamaya devam eder.
bulunduğu ortamı benimseyen, diğer ortamları dışlayan insanların aynı şeyi sözlüklerde de uygulamasıdır.
milliyetçilik, çalışmayan aklın sonucu gelişen duygudur. bulunduğu anı düşünür, empati kuramaz, farklılıklara düşman olur; çünkü onları anlayamaz. bu nedenledir ki, her konuda milliyetçiliğe benzer düşünceler olur. bunu dine, ideolojiye ve ırka kadar da düşünebilirsiniz rahatça. genel bir formül verdim size, iyi kullanın.*
ilkokuldaydı sanırım, bizim kadın din öğretmenimiz vardı. başı açıktı normalde de. her dn öğretmeni gibi sadece muhabbet ederdik din dersinde. okul hayatım boyunca ders işleyen bir din öğretmeni görmedim.
Heinsberg'in belirsizlik ilkesiyle ve nonlineer matematik denklemleriyle beraber anlamını yitirmiş, bir nevi yanlışlanmış olan varsayım.
laplace'in şeytani determinizmi anlatmak amaçlı kullanılmıştır. evrende herşey neden-sonuç ilişkisi barındırır der. şu an ki mevcut nedensel durum ve olaylar geçmişin neticesi, geleceğin de belirleyicisi/nedenidir der.
tam olarak yanlışlanıp yanlışlanmadığı aslında felsefenin ilgileneceği bir olay haline gelmiş. eğer heinsberg'in ilkesi tek başına indeterministlik kabul edilirse, laplace'nin şeytanı yanlışlanmış olur.
Ve şu cümleler de okunasıdır, laplace'in kendisine aittir:
"Evrenin halihazırdaki durumunu geçmişin bir etkisi ve geleceğin nedeni olarak görebiliriz. Dolayısıyla her bir anda doğaya etkimekte olan güçlerin tamamının bilgisine ulaşıp doğayı oluşturan varlıkların birbirleriyle olan etkileşimlerinden haberdar olabilen, bununla da kalmayıp bu uçsuz bucaksız bilgiyi analiz edebilen bir akıl, evrendeki en görkemli ve ağır cisimlerden en hafif atoma kadar herşeyi tek bir formülde toparlayıp geleceği de şimdinin kesinliğiyle bilebilecektir."- (bkz: Marquis Pierre Simon de Laplace)
nietzsche'ye göre 'en son kötülüktür' ne demek istemiştir nietzsche bununla? şunu demek istemiştir; siz umut ettikçe hayata bağlanırsınız, ama umutlarınız boşa çıktığı zaman, bir daha yıkılırsınız, kendinize bir kötülük daha yapmış olursunuz.