lanet olasica federal
1125 (öncelikli)
dokuzuncu nesil yazar 45 takipçi 121.32 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    tilki sesi

    1.
  1. bir bilinmezliktir.

    küçüklükten beri köpeğin havladığını, kuşun öttüğünü, ineğin mö'lediğini, kedinin miyavladığını, atın kişnediğini, fokun tam olarak yazamayacagım ama kulaklarınızda çınlayacagını düşündüğüm sesini ve diğer çoğu hayvanın nasıl ses çıkardıgını duymuş veya bir yerlerden öğrenmişizdir. peki ya tilki?

    tilkinin nasıl bir ses çıkardıgını tam olarak bilememekteyiz. bilsek de hiç adlandırmamışız galiba. kitaplarda ördeğin vakladığından, kurbağanın vrakladıgından, hindinin gulugululadığından bahsedilir. ama tilki öyle mi? hiç bir şey yok. adeta ketumluk abidesi. sanki bu yüzyıla kadar sesizlik yemini edip, hiç ses çıkarmamışlar da insanoglu olarak bir tanı, isim koyamamamışız. olacak iş değil.

    tilki nasıl ses çıkarır hakkaten? ne yapar bu hayvan? havlar mı, kükrer mi? ne eder? yoksa kurda az biraz benzediği için ulur mu? allahım her sey cok karısık.. bu hayvan nasıl ses çıkarır, ne der, biz nasıl adlandırırız bulana veya getirene yüzbinlira veriyorum.
    2 ...
  2. düşerek ölme konusunda insanların ikiyüzlülüğü

    1.
  3. bizim insanımızın ikiyüzlülüğüdür.

    bu ülkede bir polis eğer bir eyleme müdahele esnasında köprüden düşerek öldüyse, insan haklarını savunduklarını iddia eden eylemciler kesinlikle ne bir video, ne bir görgü tanıgı olmadan bu ölümün düşmeye baglı olduguna inanırlar. inanmayanları ise inanmaya zorlarlar. ayrıca sosyal medya üzerinden "düşmüş ölmüş işte ya, daha ne" minvalinde gündem oluşturarak bir insanın ölümünü değersizleştirdiklerini görebilirsiniz. ve hatta adi siyasetlerini bir adım daha ileri götürerek vefat eden komiserin şehitliğini tartışmaya başlayacak kadar insanlıktan çıkabilirler.
    (bkz: mustafa sarı)

    fakat aynı kişilerin, düşmeye bağlı ölüme kat'i delil oluşturacak video ve otopsi raporu ayan beyan ortada olmasına rağmen, vefat eden kişi bir eylemci oldugu zaman buna inanmayı her halükarda reddederek, ölümün polis tarafından oldugunu iddia ettiklerini ve sırf kendi çıkarları için masum bir beden üzerinden rant kaygısına girdiklerini rahatça görebilirisiniz.

    soruyorum şimdi size eğer gerçekten bir can'ın yitirilmesi, bir ananın ağlaması sizi bu kadar derinden etkiliyorsa ölen kişi bir polis oldugu zaman niye içiniz sızlamadı?

    olayın sıcaklığıyla ortada delil yokken bir polisin kendisinin düşebileceğine inanıp, ortada kesin deliller varken bir eylemcinin düşerek öldüğüne inanmamak ve hala bu üzüntü veren olayı kullanacak kadar nasıl bayağılaşabiliyorsunuz? bu insanlık dışı davranışı gerçekleştirirken nasıl utanmadan hala 'ama biz insan haklarını savunuyoruz' diyebiliyorsunuz?
    ve yine soruyorum; sırf kendiniz gibi düşünmeyenleri suçlamak adına Dün ortalığı ayağa kaldırırken, bugün AhmetAtakan'ı polisin öldürmediği anlaşılınca onu umursamayacak kadar nasıl ikiyüzlü olabiliyorsunuz?
    2 ...
  4. romanya voleybol takımı

    1.
  5. romanya'dayken görme olanagı buldugum takım.
    ülkenin güzellik ortalamasının altında kaldıklarını bile söyleyebilirim.
    0 ...
  6. telefonda söyleneni anlamayıp anlamış gibi yapmak

    1.
  7. Telefonda karsidakini anlamayip, 2 defa 'anlamadim' dedikten sonra gene anlamayinca utancindan anlamis gibi yapmaktır.
    bu davranış telefondaki muhabbeti dipsiz kör kuyulara götürebilir. başını kaçırdğınız konu karşı taraftakinin sizin kendisini anladığınızı düşündüğü için iyiden iyiye dallanıp budaklanır. fakat siz kamyon farına tutulmuş tavşan gibi konudan bi haber kalakaldığınız için 'hıhı', 'evet', 'anlıyorum' gibi kelimelerle konuşmayı savuşturup, telefonun kapanmasını arzularsınız.

    öte yandan genelde telefonda karşıdakini anlamış gibi yapan bu insanlar dışarda birini beklerken sap gibi görünmemek için telefonla konuşuyor numarası da yaparlar.
    6 ...
  8. the godfather serisindeki esrarengiz portakallar

    1.
  9. klasiklerin arasında yer alan the godfather üçlemesinin herhangi bir sahnesinde yer bulan portakallardır.

    bu seride portakal olgusu ölümle özdeşleşmiştir. şöyle ki; sicilyanın simgesi olduğu için kullanıldıgını düşündüğüm portakallarla beraber aynı sahnede görülen herkes ** ya ölmüş ya da öldürülmüştür. ilk duyuldugunda 'yoh canım, ne alakası var' denilebilecek türden olsa da, şimdi bu iddiayı örneklerle inceleyeceğiz sevgi pıtırcıkları;

    --spoiler--
    manavdan portakal alan don vito corleone vurulmuştur. fakat bu sahnenin sonrasında bildiğimiz gibi ölmemiştir. ölümü torunuyla bahçeden oynarlarken gerçekleşir ve gariptir ki ölmeden önce corleone potakaldan takma diş yaparak torununa şirinlikler yapmaktadır.

    ilk sahnede corleone tetikçileri farkedip kaçmaya çalışırken portakallar yere saçılır. portakallarin ondan uzaklasmasi, bir saldiriya ugrayacagini, fakat sonunda kurtulacagina dair ipucu vermektedir.
    bu fikri uçuk bulanları micheal örneklerini incelemeye davet ediyorum.

    godfather 2'de micheal'e portakal sunulur fakat geri çevirir. o günün gecesinde micheal'e bir saldırı düzenlenir lakin ki başarıya ulaşamazlar.

    godfather 3'te mafya liderlerinin katıldıgı mecliste micheal otururken masa sallanmaya başlar ve micheal'in önündeki portakal yuvarlanarak kendinden uzaklaşır. tam bu anda kurşunlar yağmaya başlar. portakal micheal'den uzaklaşmış ve saldırıdan kurtulmuştur.

    michael`in düsüp ölmeden önceki son görüntüsü incelendiginde ise elinde tuttugu portakal farkedilecektir.

    ayrıca;
    sal karakteriyle tanıştığımız ilk sahnede sal portakal soymaktadır ve sal ilerde ölecektir.

    woltz bir sepet portakalla görüntülenir ve daha sonra woltz atının kafasını kesik halde yatagında bulur.

    bes ailenin katildigi toplantida tattaglia ve barzininin önune birer kase portakal konur, bu kisiler ölür.

    fanucci öldürülmeden önce eline portakal alir.

    pol'un düğün sahnesinde kendisine atılan portakallar görülecektir.

    filmin başındaki düğünde,tessiomasada otururken, bir portakalı atıp tutmaktadır.

    --spoiler--

    görüldüğü üzere portakal ve ölüm ilişkisi tesadüf denilemeyecek kadar bol miktarda. neden böyle bir yola başvuruldugunu bilmiyorum ama godfather gibi bir şaheser ortaya koyan yönetmenler ve senaristler elbet bir şeyler düşünmüşlerdir. yoksa da illuminati yaptırtmıştır diyerek tüm çözülemeyen olaylarda oldugu gibi topu oraya atabiliriz.

    halen daha şüphe duyan varsa elimde vtr'ler var. buyrun.
    bu videosu;



    bu da ingilizce şeysi;
    http://www.jgeoff.com/godfather/oranges.html
    6 ...
  10. muharrem ince tarzı meclis konuşması

    1.
  11. Tesekkur ederim sayin baskan, sayin milletvekilleri. Hepinzi saygiyla selamliyorum...deyip;
    hepinizin agzına sıcayım, ibnetorlar, batirdiniz lan ulkeyi... minvalinde devam eden konuşma tarzıdır.
    7 ...
  12. rastalı insan cool luğu

    1.
  13. rastalı saça sahip olan insanların dışarıdan cool görünmelerini ifade eder.

    bu insanların sanki dünya umurlarında değilmiş gibi serkeş bir havaları vardır. amazon ormanlarının vahşiliği ve niagara şelalelerinin rahatlatıcılığını bir potada eritmişlerdir. karşılarında dünya yansa, yanarsa ekime yanmazsa rastama kadar diyerek bacak bacak üstüne atıtıktan sonra sigarasını yakıp bu manzarayı izleyebilecek rahatlıktalarmış gibi görünürler.

    mesela çocuk otostopla dünyayı gezmiş. bence olay tamamen rastada. saçında rasta yoksa gezemezsin. çocuğun rastası var mıydı; vardı. rasta olunca her şey oluyor.
    ayrıcanak (bkz: bob marley)
    2 ...
  14. pahalı giyim mağazası çalışanı artistliği

    1.
  15. nereden geldiğini anlayamadığım artistlilktir.
    bir afra tafralar, kibirli hareketler. 'berfuu hanıım, müşteriii' diye çığırıp, size bile bakmadan elindeki ürünle ilgilenmeye devam etmeler.

    Sanki Tommy'nin hisselerine ortak. asgari ücretle çalışan adamsın havan kıme olum?
    8 ...
  16. ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin diyen bakkal

    1.
  17. ekmeğinin bitmesi üzerine krizi fırsata çevirmeye çalışıp, müşterilerine komiklikler şakalar yapan bakkaldır.

    Lan sen para üstünü sakızla veren bi insansın. Ne ara öğrendin bunları?*
    0 ...
  18. sahura ah istanbul la kaldıran davulcu

    1.


  19. elazığ'daki bir mahallenin davulcusudur.
    yanındaki saz arkadaşı klarnetçiyle ah istanbul ezgilerini başarıyla icray-ı vuku eyleyerek oruç tutacakları sahura kaldırıyorlarmış.

    bizim mahallenin davulcusundan iyi olduğu aşikar. Milletin davulcusu 'ah istanbul' çalıyor, bizimki de bir çalıyor sanırsın afrika kabilesiyiz de sahurda adam yiyeceğiz.
    7 ...
  20. bir komiserin eylem hakkındaki düşünceleri

    3.
  21. ne olursa olsun değişmeyecek olan düşüncelerdir.
    0 ...
  22. gençler bi el atın da sözlüğü taşıyalım

    ?.
  23. zall'ın gecenin ilerleyen saatlerinde herhangi bir problem olması halinde gelişmeler bölümünden yazarlara yapacağı duyurudur.

    (bkz: gençler bi el atın da vurduralım)
    (bkz: bir operasyon var bu gece)
    2 ...
  24. vatan mı sag olsun birey mi paradoksu

    1.
  25. nerdeyse artık her sehıt haberınden sonra yuzlestiğimiz yüzleşmek zorunda hissettiğimiz dilemmadır.

    öncelikle vatan sağolmasın dıyenlere sunu hatırlatmak ıstıyorum; bu vatan uzerınde bugune kadar yasayan tek ınsanlar sızler degılsınız. sızler ve bızler bu topraklarda yasayabılelım dıye kendı canını veren, kanlarıyla bu topragı sulayan ecdadınızı bir çırpıda silip atamazsınız. onların bu emanetıne boylesıne hıyanet edemezsınız. vatan sadece toprak parcası degıldır. bu ulkede bugune kadar yasayıp, yasayanların ortak töresidir, örfüdür, türküsüdür, kültürdür. yanı sadece ınsanlardan fedakarlık beklemek, ugruna ölmelerini istemek amacıyla olsuturulmus bır aygıt, bir kavram degıldır vatan. kimse yalnızca bu vatan uzerınde kendinin bır payı varmışçasına bu kadar kolay bır sekılde vazgecme lüksüne sahıp degıl..

    öte yandan birey önemlidir, esastır. insan olmazsa ne vatanın ne de milletin değeri olur. vatan da zaten bu milletin toprakları uzerınde rahat, huzur ve refah ıcerısınde yasamsı ıcın vardır. bu vatanı yasatabılecek olan da vatan sagolmasın dedırttirenler de gene bu insanlar değil midir? böylesine iç içe geçmiş iki kavramı birbirinden uzaklastırıp, ikisi arasında seçim yapmaya zorlamak mantıksız bir davranıştır.
    somuta indirgeyecek olursak şöyle ki; eger sen gıdıp istihbaratını aldıgın halde sırf ülkedeki güç dengelerını bozmak ıcın askerını gözgöre şehit ettirirsen, üç bes kurusluk menfaatin adına doğuda teröristle işbirliği yaparsan, şehit anaları ağlarken terörsitle kucaklasanlara ses etmez, sırtını sıvazlarasan, 60 yıldır terörle mücadele halınde olmana ragmen hala askerini ölümü bekler halde karakollara dizer de bir önlem almazsan elbette bu ınsalar da 'ne için?' diye sorarlar.

    vatan elbette sagolsun ama sagolmaya da degsın..
    2 ...
  26. afyon patlamasının bir paravan olay olması

    1.
  27. afyonda yaşanan patlamanın daha önce verilen fakat gizlenen şehitlerin burada ölmüş gibi gösterilmesini sağlayacak bir düzmece olabileceğini ifade eden iddiadır.
    yanı bugune kadar şırnakta,hakkarıde vanda ve buradakı o geniş çaplı operasyonlarda şehitler verildi fakat halka açıklanmadı. "terörsitlerle girilen çatışmada 10 terörist etkisiz hale getirilirken, 2 askerımız hafıf yaralandı" tarzı haberın aslında belkıde 4-5 hatta 6 askerımız şehit oldu fakat bu gizlendi. böyle bir göstermelik, düzmece kaza ile de bır nevı bu 'sayı' denklestirlmiş oldu. kualağa çok sürreal gelse de doğuda sıfır noktasında görev yapmıs insanlardan 'şehitlermiz, yaralılarımız var ama söylemiyorlar' denildiği bilinen bir gerçek.

    herhangi bir operasyonda veya çatışmada askerlerimiz şehit olmuş olup da kamuoyunun gazını almak ve tepki vermesini önnlemek amacıya bunu medyaya duyurmamıs ve dolayısıyla kamuoyunu bılgılendırmemıs olabılırler. zaten başbakanın terör olayları ile ilgili medyaya bir sansür koydugunu biliyoruz. yanı kamuoyu saglıklı bir biçimde bilgilenemiyor. bırakın kamuoyunu vekıllerın cogu bıle daha dune kadar son 1-1,5 aydır şemdinli'de neler oldugunu ögrenemıyordu. bu sayede terör olaylarında ve şehit haberleri gibi hassas konularda bir karartma oldugu aşikar.

    öte yandan emeklı bır generalın o saatte tasnif yapılmayacagını, yapılsa bile o kadar kişiyle yapılmayacagını,
    bombaların patlamaları için fünye ile bir araya gelmesi gerektiğini,
    bombaların düşmeye, çarpmaya dayanıklı oldugunu soyleyıp kaza olma ıhtımalının dusuk oldugu belirtmesı bu patlamanın bır paravan patlama olabılecegı ıhtımalını akıllara getırıyor.

    ek olarak olaydan sag kurtulan yaralı bir askerin, 60-70 metre yakınlardaki mescide namaz kılmaya gıtmesı bu sayede kurtuldugunu söylemesi gene ayrı bir soru işareti olmuş. çünkü 5 km yakınındakı evlerın camlarını kıracak, evleri tahrip edecek şiddette bir patlamanın 50 metre yakınına zarar vermemesi inandırıcılktan bıraz uzak. öte yandan askerin ezbere konusuyormus gibi görünmesi de söylemesi gereken şeylerin telkin edildiği izlenimini yaratmakta.*
    valinin daha henüz yangın söndürülmeden çıkıp bu bir kaza dıye acıklama yapması da şüphe uyandıran bır diğer etmen.

    yok artık, bu kadar da olur mu denilebilir. fakat bu ulkenın uzerınde oynana senaryolar artık sadece "işte hep bunlar amerıkanın oyunu" tarzı yaklasımlarla acıklanmaktan cok uzak. aklımızın dahı ucuna gelmeyecek, extrem olaylar yasıyoruz malesef. surıye'nın dusurdugu ıddıa edılen ucakla ılgılı onlarca senaryo cıkmadı mı ortaya ve halen daha o ucaga ne oldugunu bılıyor muyuz?
    veya da yol kenarında yan yatan bir askeri araçtan araç devrildiği için 9 şehit çıkması size de hiç şüphe uyandırcı gelmedi mi? bunlar her ne kadar spekülatif olsa da 93-96 arası sınır ötesi harekat zamanlarında da benzer ıddıalarda bulunulmustu.

    bu senaryoyu bozan tek olay şehit aileleri. evlatları hakkari'de şırnak'ta görev yapan ailelere oglunuz şehit oldu ama afyon'da denildiği takdirde bunun mantıklı bir açıklamasının da bulunması güç. fakat yine buna da karsı bir tez olarak 2 ay önce hakkarı'de şehit olan 8 askerin asıl görev yeri tekirdağken, hakkarıye takvıye bırlık olarak gönderilmiş oldukları ve bu sırada sehıt oldukları belırtılmıstı. yanı kamuoyuna ve şehitlerin ailelerine bu sekılde soylenmıstı, biz de bu sekılde ınanmıstık. afyon ıcınde benzer bır durum söz konusu olup ailelere bu tarz bır acıklama yapılmıs olabilir.

    tabi ki tüm bunlar birer spekülasyon. gerçeğe ulasmak adına ortaya surulen iddialar. ama gercek yanları ama gercekten cok uzak yanları elbette olabilir. fakat tarihe baktıgımızda bundan cok daha komplike ve aşağılık senaryolar oynandığını biliyoruz.

    bu iddia burusturulup bır kenara da atılsa şu bir gerçek ki; olaylarda şehit sayıları az gösterilirken, terörist leşlerinin sayıları ya oldugu kadar ya da fazla gösterilebiliyor. bu psikolojik üstünlük için gerekli görülebilir elbet. ama enınde sonunda o az gösterilen şehit sayılarının hesabının bır yerde verılmesı gerekıyor. bu da bu tarz bır senaryoyu guclendıren sebeplerden. ama en önemlı soru ise tüm bu iddiaları gerçeğe dökecek kadar haysiyetten uzak siyasilerimizin olup olmaması..

    edit; sadece ilk paragrafı okuyup kendısını zeka parıltısı içerisinde görenler olmuş. ailelerle ilgili senın soyledıgını ben yazmamısmıyım sankı oraya e einstein. okumaktan korkmayın bu kadar.
    8 ...
  28. enis berberoğlu nun şemdinli de kahve içmesi

    1.
  29. hürriyet genel yayın yönetmeni enis berberoğlu'nun şemdinli'yi ziyaret edip, dağ yamacına masasını kurarak kahvesini yudumlamasıdır.

    somut bır eylemden cok ilettiği mesaj çok daha önemlidir. bu ülkenın 700 kilometrekarelik kısmını pkk kontrol ediyor diyenlere kanlı canlı kapak olmustur.

    bdp'lilere itafen; "Ne demiştin kardeşim sen? Payandası olduğun terör teşkilatı bu ülkenin 700 kilometresini kontrolünde tutuyor palavrasını atmıştın değil mi?
    Nah tutuyor."

    enis berberoğlu'nun yazısı; http://www.hurriyet.com.tr/pazar/21362872.asp
    ertuğrul özkök'ün analizi; http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21364260.asp
    2 ...
  30. şaka maka yazın bitmesi

    1.
  31. 2012 sonbaharının şu ilk gününde suratıma çarpan gerçektir.

    serdar ortaç, demet akalın ve hande yener, 'istemeden dile dolanan' şarkılarla gündemi sarsmadıkları için bu sene yazın gelip geçtiğinin farkına varamadık pek.

    gene çoğu kişi için 'ulan yaz gelsin sosyalleşmenin dibine vurucam, kurslara gidicem, vücut çalışıcam, yabancı dili geliştiricem, tatilde ortamalara akıcam' gibi bir çok plan yerini geceye kadar sözlükte takılma ve ertesi gün öğlene kadar uyumaya bıraktı. 2013 yazında planlarınızı gerçekleştirmeniz dileğiyle, siz gene yazı bekleyin hafızlar..
    1 ...
  32. sosyal medyada gösterilen tepkinin hafife alınması

    1.
  33. yaşanan her olumsuz gelişmenin ardından facebook, twitter ve sözlükler gibi sosyal platformlarda dile getirilen tepkinin hafife alınmasıdır.

    öncelikle sosyal medya dedıgın olay kitlelere çok kolay sekilde ulasmanızı saglayıp normalde sesınızı kati suretle duyaramayacagınız hanelere ve beyinlere girmenizi sağlayabilen bir platform. hal böyle olunca sizin herhangi bir şeye vermiş oldugunuz tepki dünyanın öteki ucundan yankılamabilmekte. yani sesinizi olabildiğince duyarabileceğiniz yegane yerlerin basında geliyor sosyal medya.

    şimdi anlamadıgm nokta su; sosyal medyayı kendı fıkırlerını baskalarına duyurmak, bilgi alışverişi için kullanan bazı ınsanların, diğer insanları verdikleri tepkilerden dolayı elestirmesi nasıl bir ikiyüzlülüktür? tamam arkadaşım ben buradan bir entry girince veya bir tweet atınca elbette o olay çözlümüyor fakat suya atılan taşın çıkardıgı halkalar misali bu tepkı genısleye genısleye bırilerinin duyabılecegı sevıyeye gelıyor. insanlar sosyal medyadan örgütlenıp devrim yapmadılar mı? medya haberleri servis etmezken insanlar sosyal medyadan sansürsüz bilgiye ulasmadılar mı?

    aşikar ki insanların kimi burada öfkelerini kusuyor, kimi acısını paylaşıyor, kimi de lanet ediyor. size ne?
    sızın mantıgınza göre hiçkimse olaylara tepki göstermesin, gösterecek olan kuşansın süngüsünü silahını cepheye koşsun. yoksa sussun. afedersınız de andaval mısınız? hani fikirlerin önemi, hani düşüncelerinizin üstünlüğü? hani susmayıp var gücünüzle aklınızdakileri anlatmanız? insanların düşüncelerini bir tepki olarak ortaya koymasına tepki göstermek de neyin nesi? tepki gösterenlere tepki göstermek gibi daha boş bir iş yapacagınıza gidip, telkin ettiğiniz şeyleri yapsanız ya..

    tek tek bir anlam ıfade etmesede toplulukla yapıldıgı zaman anlam kazanan seyler vardır. evet belkı ben buraya entry girince pkk dagdan ınmeyecek ama benım gıbı olan ınsanlar sayesınde harekete geçmek için bir işaret bekleyen insanlar arkaralarında bir destek bulacaklar, görecekler. şu sözlükte bile örgüt sempatizanlarının sesleri daha çok çıkıyorsa, sebebi de sağduyulu bazı kimselerin fikrilerini ortaya koyunca abuk sekıllerde yaftalanmalarıdır.

    tepkinizi açıklamaktan çekinmeyin. burada yazılan çizilenlerin, fikirlerinizin, düşüncelerinizin kıymetini bilin!
    3 ...
  34. bıçak sallayana abd polisinin 12 el ateş etmesi

    1.
  35. new york'ta polise bıçak sallayan uyuşturucu bağımlısının ihtarlara rağmen durmaması üzerine 12 el ateş ederek etkisiz hale getirilmesidir. olayın akabinde polisin uygun şekilde davrandığı ve 12 el ateş edilmesinin normal karşılandıgı görülmektedir.

    türkiye'de yaşanan benzer bir olayda, izmir'de sonradan uyusturucu satıcılığı yaptığı öğrenilen şahıs, polisin ceza yazmasına direnip, polisi darp etmeye kalkışınca yapılan ihtarlara sonuçsuz kalmış ve polis kendisine 5 el ateş ederek sokak ortasında ölümüne sebep olmuştu. bahsi geçen polis hakkında soruşturma açılmış, olay medya ve kamuoyunun büyük tepkisini toplamıştı.

    http://fotogaleri.ntvmsnb...ates-etti.html?position=0
    0 ...
  36. her önüne gelenin artık polisi dövebilmesi

    1.
  37. son zamanlarda polisin şamar oğlanı olmasıyla dogruluk kazanan önermedir.

    hatay dörtyoldaki polisleri sübhaneke tespihi gibi dizen milletvekili oğlunun görüntülerinin basına sızmasıyla polisin zaten itibarının yerle bir oldugu artık aşikar. ancak son zamanlarda basına pek de yanısmayan bir çok tehlikeli olay vuku bulmakta. tehlikeli diyorum çünkü bir ülkenin kolluk kuvvetinin itibarsızlaştırılması kanunun uygulatılmasındaki en büyük engelleri ortaya cıkarır ve hukuk devletinde adaletin saglanmasını güçleştirir.

    dün bahçelievlerde meydana gelen bir olayın görüntüsü;

    http://analiztv.aktifhabe.../news_detail.php?id=29924
    Bahçelievler Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü ekipleri, şüpheli şahısları arama yapmak istiyorlar, şahısların verdiği cevap
    'Bizi arayamazsınız, siz kimsiniz lan burası bizim mekânımız' oluyor. Bu durum 'Sen benim kim olduğumu biliyor musun'; Noktasından siz kimsiniz lan' noktasına getirilen durumdur.
    bu şahısların yakınları tarafından darp edilip şiddet gören polisler rapor alıyor. Suçlular savcılığa sevk ediliyor ve çıkarıldıkları mahkemede 'serbest bırakılıyor'.

    bir diğer örnek de izmir'den.
    http://videonuz.ensonhabe...s-mudurune-dayak-kamerada

    malatyadaki olayları protesto eden gruba izinsiz eylem düzenlenlediklerini beyan etmeye çalışan güvenlik şube müdürü yusuf ünsal tekme tokat dövülüyor. sonuç; saldırıyı gerçekleştiren kişiler tutuksuz yargılanmak üzere serbest.

    modern hukuk devletlerinde kanunun uygulatıcısı rolünü kolluk kuvvetleri üstlenir ve devletın ortaya cıkıs felsefesine dayanan devletin, bireye karşı üstünlüğünü temsil ettiği için hukuki anlamda bireylerden farklı olarak bir ayrıcalığa sahıp olması gerekmektedir. ancak bu şekilde kanunun uygulanması için bır caydırıcılık unsuru olusturabılır.

    fakat ülkemize baktıgımızda Toplumun güvenliğini sağlayan devletin polisi şiddete uğruyor ve serbest bırakılıyor.
    Polis şiddete başvurdu diye ayaklanan medya nerede? ses yok elbette.
    Olayların iç yüzü bilinmeden bir anlık görüntü ile memurunu sorgusuz sualsiz açığa alan devlet yetkileri nerede?
    bu noktada getirelecek "hep polis mi yapacak birazda onlar dayak yesin,oh olsun" tarzı bır yaklasım acımasızlıktır. bir kaç dengesizin yaptıgını 350bine mal etmektir. konu burada polisin tutumu olmamakla beraber ülkede hukuk ve adaletin tecelli etmesinin önündeki engellerdir.
    Polis de yapsa şiddete karşıyım. fatihteki dayakçı polisleri içimiz acıyarak izlemedik mi? peki Cezalandırma noktasında neden ayrımcılık yapılıyor?

    şu nokta çok önemlidir; bir şüpheli şahsı devletın kolluk kuvvetine, temsılcısıne' Sen Kimsin lan, burası bizim mekanımız' lafını çekinmeden söyleyebiliyorsa hukukun uygulanmasının temel kurallarından olan caydırıcılıktan eser yok demektir. caydırıcılıgın olmaması da bilimum asayiş sorunlarına ve suc oranlarının artmasına da gebedir.
    1 ...
  38. kasiyerin bozuk parayı avuca koymamakta direnmesi

    ?.
  39. genelde marketlerde başa gelen hadisedir. ürününüzü alıp paranızı verirsiniz, kasiyer size para üstü olarak bozuk para verecektir. bozuk paraları koyması için avucunuzu çukur vaziyete getirir ve uzatırsınız. ama o hayasız kasiyer parayı avucunuza koymak yerine metal zemine bırakıverir. zaten yatay vazıyette duran paraları öyle bır zeminden tek tek toplamak zor bir durumken, arkanızdaki sıranın oluşturdugu baskı da sinir ve stres katsayısını artırmaktadır. halbusi avucumuza koysa mutlu mesut ve hatta belki de iyi dileklerde bulunup ayrılacagız, ama yok illa bi puştluk yapacaklar.

    bir de bunun daha beteri vardır ki o da metrolarda kart satış,dolum yerleri ve oradaki görevlilerdir. market kasiyerlerine oranla buradaki görevliler daha acımasız ve duygusuzdurlar. ben bu farkı görevlinin oturdugu yerin camla cevrili olması ve o kutu içerisinde kendını apollo 11 kaptanıymış gibi hissetmesine bağlıyorum. herneyse, bu dolum yerlerinde parayı ve kartı alıp-verdiğiniz yer içe dogru çukur ve bonvelidir. işte tam burada bozuk para üstü veren görevliye gene avucunuzu açar ve para üstünü vermesini beklerisiniz. avucunuzu actıgınızı görmesine rağmen o para üstünü kartla beraber çukur zemine bırakır. marketteki zeminde paralar toplu bir vazıyette duruken burada hepsı dagılmıs haldedir. artık yapmanız gereken paraları aşağıdan yukarı dogru zemınde surukleyerek tek tek cıkarmak ve görevliye iyi niyet(!) dilekleriniz sunmaktır.
    5 ...
  40. batarya zayıf uyarısıyla enerji harcayan telefon

    ?.
  41. aslı 'batarya zayıf uyarısı verirken daha fazla enerji harcayan telefon' olacakken sınırlamaya takılmıs telefondur.
    ayı zamanda bana aittir.

    şarjın bitiyor, bataryan zayıf demek ıcın yapmadıgı kalmıyor arkadaş. mazoşist bir tavırla sürekli bi titremeler, dıt dıt diye uyarılar falan. Telefon 3 dakikada bir batarya zayıf uyarısı verip enerji harcamasa bu batarya beni 4 saat daha götürür. Ama yok, işi gücü ibnelik.
    5 ...
  42. hindistan da ateist olmanın zorluğu

    1.
  43. hindistan'da halkın çogunun ineğe taptığı düşünüldüğünde anlaşılan zorluktur.
    hadi buradaki ateistleri anladık da hindistandakiler ineği nasıl inkar ediyor lan?
    1 ...
  44. ezan okunduktan hemen sonra gelen su içme isteği

    1.
  45. sahurdan sonra, ezanın okunmaya basladıgı an itibariyle ortaya çıkan susuzluktur.

    sadece bana mı oluyor bilmiyorum ama sahur yapıp ertesi gün için "ulan bol bol içeyim de susamayım bari" diyerek huharca su içmeme rağmen ezan okunduktan hemen sonra ağzım kuruyor, su içesim geliyor. yasak olan şeyin çekiciliğiyle mi alakası var tam olarak çözemedim ama, diş macununun da buna etkisi oldugunu düşünüyorum.

    hazır yeri gelmişken burdan isviçreli bilim adamlarına da sesleniyorum; atomları çarpıştırıp duracagınıza susatmayan bi diş macunu yapın artık lan!
    8 ...
  46. etiketlerin en rahatsız edici yerde bulunması

    ?.
  47. kıyafetlerde, özellikle gömlek ve t-shirtlerde etiketlerin en rahatsız edici ve ulaşılamayacak yerde bulunmasıdır.

    hafif hafif sürtünür ensene doğru, iç gıcıklanması ve kaşıntıyla beraber tahriş eder ya böyle, elini uzatsan yetişemezsin de. koparsan kıyafetin zarar görme ihtimali var, kesecek olsan kalan ufak parçaları kaşıntının tahrişini arttır. öylesine çaresiz kalırsın. adeta kutu kolayı açarken, açacak kapağının kırılıp elinde kalması gibi.
    3 ...
  48. düşürülen jet olayının tezgah olması

    1.
  49. çoğu kişinin hemfikir oldugu üzere jetimizin bir senaryo gereği düşmüş olmasıdır.

    Türk silahlı kuvvetlerine ait düşürülen bir ucak mevzubahistir. Elbette bir ucagımız dusuruldugu ıcın tepkı gostermelıyız, bu kayıtsız kalınabilecek bir konu degıldır. bu gösterilecek tepkinin de birden fazla yolu vardır. Savaş da bu yöntemler arasındadır, ama en son kullanılmalıdır. Bölgedeki prestij ve caydırıcılıgın saglanması, kabul görmesi için tüm araçlar yetersiz kaldıgında savaş çözüm yoludur. Neticede savaş sebebi sayılabilecek bir durum söz konusu.

    fakat işin içyüzüne bakıldıgında senaryoyu andıran olaylar silsilesi göze çarpmakta.
    Bir şekilde suan türkiye'de savaş çığırtkanlıgı almış yürümüş vaziyette. Eminim ki bazı yazarlara sırf savaş lehine yazmaları ıcın para bıle verılmıstır. Hatta türk ucagının dusurulme vıdeosu adı altında yayınlanan ve nerede oldugu bellı olmayan, jetin görülmediği, ucaksavar sesi yerıne makınelı tufek sesının geldiği bir videonun bu konuyla alakadar gibi göserilip gündemi sıcak ve gergin tutma nıyetınde oldugu kanısındayım. böylece savaş ortamı hazırlamak ıcın gereklı temeller yavas yavas atılır vaziyette.

    Dikkat çeken noktalardan biri de Uçağın savaş ucaklarına nazaran daha düşük maliyetli bir ucak olması ve gözlem, keşif için suriye'de uçması. kaldı kı ki gözlem artık ülkeler nazarında uydular tarafından yapılır. Bu çeşit alçak uçuş gözlemleri 2. Dünya savaşından kalma taktıklerdır. Sapanla kuş vurmaya benzer. Türkiye'nin o uçağı suriye'ye gözlem yerine kasıtlı bir şekilde düşürülmesi için gönderdiği kansısındayım. Çünkü Suriye'nin bu ucagın nato ucagı oldugunu bılmeme ıhtımalı yok, radar sistemleri açık bir şekilde bunu gösterir. Nato üyesi düşman bir ülkenin ucagını kendı havasahasında surıyenın vuracagını da bizim yöneticilerimiz ve abd adları gibi bilmektedirler. Erdoğan'ın basın toplantısında bu ucagın orada ne işi vardı sorusuna cevap verememesi de olaydan haberdar oldugu ve mantıklı bır acıklamaya bunu an itibariyle dayandıramayacagı içindir. yani Bu ucagın vurulacagı bellıydı. Obama- erdogan görüşmesi sonrası bilerek vurulması ve abd güdümlü bir savaş başlaması için gönderildiği kanaatindeyim.

    Ayrıca pılotlar hakkında ilk anda acıklama olmaması ve pilotun zarar görmemesi de * tezgahlanan bır oyun olduguna gosterge olabilir. Şöyleki; savaş çıkarma nıyetınde olsalar bıle pilotların sehıt olması buyuk bır ınfıale sebep olacagı ıcın pılotların zarar görmeycegı bır senaryo hazırlanması hem savaş çıkarma isteğine uygun düşecek hem de ortamdakı gergınlıgın bır anda parlamasına izin vermeyerek kontrol altında tutulmasını saglayacaktı ve sagladı da. Düşünün şimdi eğer bir pilotumuz şehit olsaydı, durum ne kadar farklı olurdu.*

    Hülasa, fikrimce ve çogumuzun da düşündüğü üzere Bu olay Nato müdehalesinin gerçekleşebilmesi için bilinçli bir şekilde tezgahlanan bir senaryo. Hatta ismi açıklanmayan bir abd savunma bakanlıgı temsılcının ucak ıcın her turlu arama kurtarma faaliyetine abd'nın ne pahasına olursa olsun destek vereceğini söylemesi ve abd'nin olaya müdahil olmak için şaşırtıcı derecede istekli olması bunu destekler nitelikte. Bu 1. dunya savasında goben-bresllav olayı gibi, oldu bitti ile bir savaş çıkarma sebebi sayılabilir. Amaçlanan türkiyenin önderliğinde bir nato mudehalesının yapılabılmesı ıcın bir sebep yaratmak. Bu dakikadan sonra önemlı olan türkiyenin kendını bu senaryoya ne kadar kaptırıp kaptırmayacagı. itiyatlı davranmak, maşa olmamak gerek.

    edit:yazım hataları giderildi.
    12 ...
  50. suriye savaşını 2 günde bitirebilecek kişiler

    1.
  51. olası türkiye- suriye savaşını 2 günü aşmadan bitirebilme kabiliyetine sahip kişi veya kişilerdir.

    ör;
    (bkz: polat alemdar) israil'i tek başına nasıl dize getirdiyse suriye'ye de bi' güzellik düşünebilir. savaşı başlamadan bitirir.

    (bkz: rıza baba ve ekibi) olay yerine yakın oldukları takdirde değil 2 gün 2 saatte savaşı bitirebilirler.

    edit: bordo klavyeliler rahatsız.
    19 ...
  52. düşürülen türk jeti videosundaki jeti görememek

    ?.
  53. düşürlen türk jetinin görüntüsü başlıklı videoda jet falan görememektir. kaç kez izledim şu videoyu jete benzer bir şey göremiyorum ben arkadaş. tamam ses var ama görüntü yok. hayır biraz astigmatım var tamam da o kadar etkileyeceğini sanmıyorum. herneyse gören varsa beri gelsin.

    http://video.uludagsozluk...%BC%C5%9F%C3%BCrmesi-451/
    3 ...
  54. 21 haziran 2012 15 pkk lının teslim olması

    ?.
  55. Şırnak'ın silopi ilçesinde 15 PKK/KCK terör örgütü mensubunun güvenlik güçlerine teslim olmasıdır.
    büyük ihtimal ilerleyen günlerde gene medyada, 'örgütte çözülme başladı' tarzı haberleri görmemize sebep olacaktır.
    0 ...
  56. termal kameradan şemsiyeyle kurtulan teröristler

    ?.
  57. dağlıca bölgesinde 8 askeri şehit edip 19 askerin yaralanmasına sebep olan teröristlerdir.

    teröristlerin yanlarındaki siyah şemsiyeleri termal kameradan kurtulmak için hafif çömelerek ve şemsiye arkasına gizlenerek kullandıkları ve bu sayede Siyah renkli şemsiyelerin vücut ısısını kapattığı için termal kameralar tarafından tespit edilemediği ortaya çıkmıştır.

    milyon dolarlık termal kameradan bu şekilde kurtulunabilmesi akıllarda soru işareti bırakmıştır.

    http://gundem.milliyet.co....2012/1556379/default.htm
    0 ...
  58. polisi terör örgütüyle bir tutmak

    ?.
  59. ziyadesiyle yanlış ve tehlikeli bir tutumdur. neredeyse polisin her karıştığı olaydan sonra polise bir karalama kampanyası başlıyor. ulan şu ülkeden hangı kurumda, hangı meslek grubunda herkes işini 4 4 lük yapıyor, hangi işte çalışan tüm insanlar müthiş? nası bir zihniyettir ki her polisin karıştığı olaydan sonra tüm teşkilatı kötülüyorsunuz?

    hatta bunu daha da ileriye taşıyıp polis teşkilatını kanlı terör örgütüyle bir tutan sempatizanlar var.
    niye? evlerinizde bomba düzenekleri buldular diye mi? uyuşturucu kaçıracakken ensenizde bitti diye mi? sakladığınız molotof kokteyllerini yakaladılar diye mi?, yapacağınız eylemleri aylarca takip ettikten sonra engelledirler de bütün çabanız boşa gitti diye mi, sen götünü devire devire entry girerken dışarda itle kopukla uğraştı diye mi yoksa doğuda batıda bu ülke için şehit oluyor diye mi kötü oldu polis?

    birkaç kişinin yaptığı hatayı tüm teşkilata yıkanlar ancak polisin varlığından huzursuz olan, art niyetli olanlardır. bir suç varsa elbette cezası çekilecektir. kimse adaletin tecellisini engelleyemez de engellememelidir de. hiç bir zümre ve sınıfa ayrım da tanınmamalıdır, ama sen polisin yaptığı hataya sevinip bundan nemalanmaya çalışıyorsan bu ülkenin bekaasını düşünen bir insan değilsindir. hadi çıkın biji apo biji pkk diye bağırın şimdi, fatih'te dayak yiyen kişiye üzülmeyin de sırf polis hata yaptığı için sevinin.
    6 ...
  60. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük