çaylak olmuş. az önce beni de açık eksi oyladı, sonrasında ise önüne geleni açık eksi oyladığını öğrendim. derdi belli ilgi çekip nick altı almak. oh oldu, moderasyonun ilgisini çektin işte.
ne yalan söyleyeyim kıskandım. çünkü, çok istedim ama hiç yata binemedim. binebileceğimi de sanmıyorum, hele hele yürütme kurulu toplantısı yapabilmem kesinlikle mümkün görünmüyor. yalnız, bir şey dikkatimi çekti, o bu ortama masadaki maden suyu şişeleri hiç ama hiç uymamış. viski şişeleri falan olmalıydı. vah zavallılar, vah!
youtube'da rastlayıp videosunu izledim. sanırım alkolünde etkisiyle kendinden geçip canı istediği şekilde eğlenmiş, en iyisini de yapmış. türbanlı diye eğlenmek hakkı değil mi?
dün başıma geldi, sanırım. zira, dün neredeyse bütün gün başım ağrıdı. hiçbir rahatsızlığım yokken, akşama doğru ise kulak uğuldamasına çevirdi. bugün kulak uğuldamam geçti, baş ağrısı ise çok hafif bir şekilde var. umarım atlatırım. aman dikkat edelim dostlar, bu sıcak havalarda çok önemli bir işimiz yoksa dışarıya çıkmayalım.
"edit: kızlar üzerine alınmasın. hepiniz alının." demiş, kendide üzerine alınıp "ben malım" dedi mi acaba, demesi gerek? "insan denen yıkık dna süprüntüleri" demiş sonra, kendisi insan değil sanırım. gerçekten tuhaf, ne gibi bir rahatsızlığı söz konusu acaba?
adı, özgür ege şire'dir. canını hiçe sayarak, fuel oil dolu kuyuya düşsen kediyi kurtarmak için, kedinin ardından kendini kuyuya atmıştır. tam da daha bir kaç gün önce; hamile bir kediyi, pitbula parçalatan o yürek dağlayan hadise ile yarınlara dair umutlarımıza gölge düşmüşken, gönüllerimizi ferahlatmış, insanlığımızı hatırlatıp geleceğe dair umutlarımıza can suyu vermiştir. teşekkürler sevgili özgür, sana minnettarız.
duyduğumda inanmadım. ama gerçekmiş, adamlar alenen meydan okuyor, "maşası yiyen bizi göndersin" demeye getiriyor. çok ilginç bir hal aldı ülke, yarın bir gün bizi göndermeye kalkarlarsa şaşmayın. yazıklar olsun, ciddi ciddi "besle kargayı oysun gözünü" durumu bu.
yerine göre mantıklıdır. bir kaç gün önce başıma geldi örneğin, girdiğim kendimce esprili bulduğum bir entrymi beğenmeyen bir yazar aklınca beni küçümsediği bir mesaj attı entrym üzerinden. hiç umursamadım, aşağılayıcı tavrını görmezden gelip cevap vermeyi kesinlikle düşünmedim. direkt sildim mesajını.
çok değil aşağı yukarı 1 haftadır buradayım lakin, adını görmekten bıktım. sırf memelerini paylaşarak gündem olması beni rahatsız ediyor, ama kendisini rahatsız etmediği için halinden memnun. neyse, az önce frame de hoş bir tevafuk gözüme ilişti, ekran görüntüsünü alıp eklemek istedim. ona odaklanalım biz, zira kendisi hakkında kısa sürede bilgi sahibi olmamızı sağlıyor. kısa ve net bir şekilde.
videoya kaydedilmiş, videoyu çeken arkadaşımız tarafından sosyal deney olarak lanse edilmiş. ve ilginç bir atraksiyon olmuş. elinde kamerası, rastladığı insanlara "sizi neden çekiyorum biliyor musunuz" diye sormuş "hayır" cevabını aldıktan sonra ise "güzel şeyleri çekiyorum" gibisinden bir ifade kullanmış. kadınların çok hoşuna gittiği bir gerçek. zira, ortada hiçbir sebep yokken iltifat alınca sevinçten kuş gibi havalara uçuyor hepsi.
yaklaşık olarak 27 saat sonra bitmesi gereken eylemdir. 3 saat sonra bitecek olsaydı "24-26 temmuz" tarihleri arasında gerçekleşmiş olması gerekirdi. yazmadan duramıyorsunuz, ama böyle ilginç atraksiyonlardan da geri kalmıyorsunuz. 1 gün daha yazmayacaksınız, unutmayın 1 gün.
edit; 3 saat sonra biteceğini söyleyen arkadaş entrysini silip uçmuş.
mantıklı olandır. zira, bu tür, ileride insanların başına bela olabilecek bireylere sahip çıkarak topluma faydalı bireyler haline getirmekle mükellefiz, her birimiz. sevgili haluk levent'te bu düstur ile yola çıkarak böyle bir davranışta bulunmuş yüksek ihtimalle. lakin, işi zor. hemde gerçekten zor. umarım başarılı olur, olur da ileride daha vahim olaylara imza atmaz bu çocuklar.
aslında farkında değiller, kendileri ölse insanlar üzülmez. aksine, olaya "yarın bir gün kim bilir kimin canını yakacaklardı" şeklinde yaklaşarak mutluluk bile duyabilirler.
akit gazetesi tarafından gösterilip dile getirilmiş. "Bu saygısızlığa kim dur diyecek? Çanakkale Şehitliğinde baldır - bacaklı rezillik!" şeklinde bir manşet ile haber yapılmış. haklılık payları yok değil ama, bu şekilde tepki gösterilmesi de bence biraz abartı. insanların art niyetli olduğunu düşünmüyorum ben, şort ile şehitliği ziyaret eden kadınların yani. şehitlerimize saygısızlık yaptıklarını da kabul etmiyorum. keşke daha uygun bir üslup kullanılmış olsa idi.
onu bunu bilmemde, bu şekilde bir serzenişte bulunup suriyelileri aşağılayıp, insan yerine koymayıp "kürtler suriyelilerle bir tutulamaz" demekte ırkçılıktır. yani, "suriyelilerle kürtleri bir tutmayan ırkçı köpek" şeklinde bir başlıkla karşılık görebilirsiniz. saçma gibi değil mi, ama değil. ayrıca, suriyelilerin ezici çoğunluğu kürt amına koyim. çelişki değilde ne şimdi bu çıkış?
memeleri ile poposu orantılı değil arkadaşlar. yani, memeleri iri ama poposu minnak. abazanların dikkatinden kaçması gayet normal tabi, lakin ben gibi simetri hastası bünyelerin farkına vardığına eminim.
edit; çaylak halde bile deli gibi nick altına neler yazıldığını takip ettiğinin farkındayım. zira ilgi görmek hayattaki tek hedefin. bundan mütevellit, eksi oylayınca memelerinle popon uyum sağlamayacak. yine orantısız, orantısız ortalıkta dolaşıp duracaksın. gerçekler acıdır!
güldürmüştür. yalnız, benim aklıma takılan sizin bu durumdan nasıl haberdar olduğunuz. eşlik mi ediyorsunuz yoksa ablanız gelip size dert mi yanıyor, " ya iks ciğim, senin şu enişten çok şerefsiz var ya, iki de bir anal istiyor" diyerek?
ehli mümin davranışı. işeyip, s*çtıkları için denizde alınan abdestin geçerliliği olacağını sanmıyorum. en uygunu plaj duşu. 3 kere ağza, 3 kere buruna. allah kabul etsin.