babasının oğlu olmaktır. evlenip boşanan kardeşlerimizi ve bir kazaya maruz kalan kızlarımız başka. hülasa erkek hem anasında, hem karısında eğer kanı bozuk değil ise bekaret ister. zihnen ve beyin olarak kendini evli olmadığı, sırf anlık zevk için kendini erkeğin altına atan, paketi açılmış birini erkek olan erkek elbet istemez.
güzellik kavamını açmak gerektiren tespit. domuza gül değil, bok güzeldir aynen öyle de, islam gibi ahlak gerektiren bir din, bazı münafıklara ağır gelebilir. çünkü ahlak bunlara ağır gelir lakin bu münafıkların güzel bulduğu şeyler ahlaksızlıklarda bulunur, domuz gibi. zina bunlar için güzeldir, alkol almak, cinsiyet değştirmek, hırsızlık yapmak, kibir bu ahlaksızlar için mutluluk vericidir, lakin islam bunları yasaklar. insana insanca yaşamayı önerir.
herkesin kendi mesleğinde, kendi sloganlarını kullanması doğru orantılı olarak güzel bir slogandır. dinsiz nasıl dinsizliğini yapıyorsa, münafık nasıl yalnız bu dünyayı düşünüyorsa dindar ebeveyn de evladının ahiretini düşünür ve yavrusunu imam hatipe göndermek ister. namaz kılma, bale yap diyen, imam hatiplere zulm eden, kat sayı koyan, kızını baleye yazdıran, kolejlere yazdıran nasıl ki sırf bu dünya saadeti istediği için yazdırıyorsa, baba da evladını cennet için ve ilk adım için yavrusunu imam hatip e yazdırır. taki kemalist hurafelerden çocuk krtulsun, islam a yakışır insan olsun, inşaallah cennete gitsin.
etö terör örgütünün üyesi bir sürü silivri gangsteri ile aynı orantılı kanun. adam etö nün avukatı olur da ceza almıyor is, pkk lıyım diyen de almamalı.
ne müslüman ım diyeynin neden tekbir getirenen müslüman olmak için yeterli olmadığını gösterir. video yu izlemedim lakim pusuda yatan dinsiz kafirler hemen islama sataşmak için bu görüntüleri kulklanıyorlar. peki bizim ülkemizde müslüman ve islam ı en güzel şekilde yaşan halk, bu tip şeyler görüyor musunuz bre münafıklar. haçlıların müslümanlara neler yaptığını, sırpların müslümanlara yaptıklarını, kemalitlerin müslümanlara yaptıklarını ne çabuk unuttunuz da bir kaç aşağılık herifin yaptığını islama yüklüyorsunuz.
1400 yıllık islam ı, son yüzyılda kurduğu cumhuriyetle karıştıranların yanılgısı. islam ın ilk yılları ne çabuk unutuldu, osmanlı nın dünyayı yenmesi ne zaman unutuldu. son 100 yıl a bakarsak ne zaman ki türkler islam dan uzaklaştı, gerleme başladı. sen peki laikliğinle mi övünüyorsun. kaç yıllık tarihin var, ne yaptın bu memlekete. bu gerileme islam ile alakalı değil, dinine belki bağlılık ile ilgili. amerika incile yemin ederek görevine başlar, kilisesine gider ya sen. kalbim temiz dersin, sana bahşedilen hak dine lakayd kalırsın, içki içer, zina yaparsın da nasıl başarı beklersin.
zamanında atatürkçülüğe inanan ve onun gereklerini yapanlar tarafından uygulanmış ve binlerce, belki milyonlarla müslümanın asılmasına sebep olmuş eylem. istiklal mahkemeleri, kur an okumanın yasaklanması, tesettürün yasaklanması, ezanımızın susturulması hep bu tekbirler ile olmuştur.
doğrucu zihniyettir. şu an türkiye de yapılan milliyetçilik, bir nevi faşistlik, kendini başka milletlerden üstün görmedir. öyle boyalı, baştan mevzuyu tıkamak için hakaretlere gerek yok. alayınız faşistsiniz.
kck nasıl pkk nın siyasi kanadı ise, cehape de o şekilde etö denen örgütün siyasi kanadıdır.
--spoiler--
Ergenekon Terör Örgütü nü deşifre eden ve soruşturmada tanık olan gazeteci Zihni Çakır, Silivri deki davayı engellemeye çalışan CHP nin, Ergenekon Terör Örgütünün halen yapılan yargılamadaki eksik ayağı olan siyaset kanadının en önemli oluşumu haline geldiğini açıkladı.
Çakır, Türk siyasetinin belli bir bloğunda maalesef bir akıl tutulmasının yaşandığı, başını CHP nin çektiği ve kimi marjinal grupların anarşizm heveslisi aktörleri ile oluşan bir tepki grubunun, ne pahasına olursa olsun bu ve nun da desteği ile birkaç kez tekrarlanan ve mahkemenin işleyişini engellemek, yargının sağlıklı karar vermesinin önüne geçmek için sergiledikleri provakatif tutumunun sadece bir akıl tutulması olarak nitelendirmek de mümkün olmadığını kaydeden Çakır, Ergenekon davası eksik ayaklarla yürüyor. Yani yüksek yargı, güçlü medya ve siyaset ayağı bu davada yok. Kimi marjinal siyaset kuklalarını derin devletin siyaset ayağı diye kimseye inandıramazsınız dedi Çakır, CHP milletvekillerinin ne pahasına olursa olsun bu davanın yürümesini engelleme girişimleri, CHP Genel Başkanı nın pervasızca davanın sanıklarını sahiplenmesi, bu davaya konu örgütsel yapılanmanın yani derin devlet yapısının siyaset ayağının fotoğrafını da net bir şekilde ortaya koymuyor mudiye sordu.
CHPNiN UMUDU DERiN DEVLET”
Zihni Çakır, şunları söyledi:
Ülkede darbelerden beslenen, siyasal iktidar gücüne ulaşmak için silahlı otoritenin yani ordunun darbe ya da muhtıra hamlelerinden medet uman CHP yi, darbe ve muhtıralar için uygun ortam yaratma, kaotik bir düzen tesis etme ve gerektiğinde darbeyi meşrulaştırmak için terörizmi, anarşizmi sonuna kadar kullanıp faili meçhullerle kan kokan bir psikolojik savaşın başaktörü olma görevi üslenmiş bir örgütten ayrı tutabilmek mümkün değil. Dokunulmazlık zırhına güvenen CHP milletvekilleri, defalarca mahkemenin sağlıklı koşullar altında görevini yapmasını engellemeye çalışmış, duruşmaları erteleterek bunda başarılı da olmuştur
CHPLiLERiN YERi SiLiVRi KOĞUŞLARI
Çakır, söz konusu tutumuyla CHP milletvekillerinin olması gereken yerin aslında Silivrideki koğuşlar olduğunu belirterek, Üstelik o iddia olunan ve Kemal Kılıçdaroğlunun neredeymiş o örgüt gidip üye olacağım diye sözüm ona ironi yapmaya çalıştığı aslında çok eskiden beri süregelen örgüt üyeliğiyle... Ama dokunulmazlık zırhı altında bu gerçekleşemediğine göre, yapılacak en akıllı hareket, sandık milletin önüne geldiğinde bu pervasızlıklarının, hukuk tanımazlıklarının bedeli olarak sandığın dibine gömmektir dedi.
HUKUKA MEYDAN OKUMAK
Çakır, Geçmişte hukuku istediği gibi kullanın, yargıyı parmağında oynatan CHP ve ona bağlı zihniyet, Ergenekon davasında hukuk kendi mecrasında ilerlediği için, hukuk asli görevine döndüğü için bunun kabullenilmezliği içerisinde, pervasızlıklar, hukuka meydan okumalar ve hukuku yok saymalar dahil her türlü fütursuzluğa imza atmaktadır. Bütün bunların tek bir anlamı vardır. CHP Ergenekon’un halen yapılan yargılamadaki eksik ayağı olan siyaset kanadının en önemli oluşumu haline gelmiştir diye konuştu.
--spoiler--
birbuçuk milyar müslüman ı lekelemek için kullanılan, bir kaç aşağılık herifin yaptığını islam a yüklemek için kullananların sarıldığı haber. be dinsizler. islam ın bir milyar güzelliği varken neden bu vesveseli şeylere aldanırsınız.
güzide kurumumuz tsk nın zamanında uğraştığı işler. üzerine vazife olmayan ne varsa yapmışlar. modacımısın giyime, kuşama karışırsın, ateş etmek, savnma yapmaktan başka işin mi var. siyaset mi bilirsin, yönetimlere karışırsın. bir pkk yı bitirmediniz.
--spoiler--
Genelkurmay Başkanlığı, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya yı yargılayan mahkemeye yeni belgeler gönderdi. Gönderilen belgeler arasında darbe sonrasında devlet bakanlıklarına atanan subayların, kadın memurların başörtülü olarak kuruma gelmesine izin verilmemesi şeklindeki talimat da yer alıyor. Aynı belgelerde, sakıncalı personelin kullandığı oda ve masaların da denetim altına alınması talimatı veriliyor.
BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI
Çok Gizli ibareli Bakanlıklara gidecek özel timlere özel talimat isimli belgede ise, bakanlıklarda görevlendirilecek personelin nasıl çalışacağı ve hangi hususlara dikkat edeceği vurgulanıyor. Belgede, irtibat subaylarından bakanlıklardaki örtülü ödenek miktarını, kıymetli ve hediyelik eşyaları bir tutanakla tespit edilmesi istenilerek, şu talimatlara yer veriliyor:
-Bakanlıkta hiçbir evrakın, dosyanın imhasına, bakanlık dışına çıkarılmasın izin verilmeyecek.
-Terfi, nakil, işe alma, naip kadro değişikliği, emeklilik, istifa gibi işlemler yapılmayacak.
-Arşivlere özlük dosyaaları odası koruma altına alınacaktır.
-Memurların (Bayan memurlar dahil) devlet memuruna yaraşır, kıyafette, binalar dahilinde başı açık bulunmaları hususundaki 2413 sayılı kararname esaslarına uymaları sağlanacaktır.
bir çülüğün veya bir izm in uykudan uyanışıdır. fakat izm ler ve sağlam ideolojşler uyumaz. tarih ve durum eğer bu çülükten fayda getirecek zaman ise bu çülüğü kullanıp kendilerine menfaat sağlamaya çalışanları görüyoruz bu dergide. atatürkçülük ne zaman başladı, belki yüzyıl. bu kadar yeni bir şey nasıl olur da uyur. neyse şimdi bunlar yeni uyandı sersem gibidir. e tavuk muhabbeti de var malum.
kafirleri evhamlandıran uygulama. dünyevi zevkleri ancak ahlaksızlık, içki, karıya kıza bakmak ve kendi karılarına başkalarına baktırmak olan sözde çağdaş dinsizleri rahatsız etmiş hizmet. ne var. müslüman kıyafetini üstünde taşısın olmaz mı. sen yine kendin gibi pislik, çıplakları bulursun sen o tarafa kay.
kendisine adaletin üstünde olmadığını gösteren fezleke. dokunulmazlığın arkasına sığınıp, peşindeki elemanlara güvenip dayılanamazsın adalete, hakimlere.
kendisini asmak yerine yaşatma yolunu seçen, as şu apo yu dendiği halde asmayan mhp ye bir güzelliktir. eğer apo kabul ederse ve şartlar oluşursa neden olmasın.
yanlışta olan müslümandır. lakin bazen konu öyle olur ki öyle pislik bir yazar çıkar ve öyle pislik bir şekilde konuşurki bunlar , söylenen küfür değil, kafir yazarın asıl tanımıdır. yani bok, boktur. şimdi boka ne diyelim. yani kafir yazara veya kafire ki bu kafir islam a dil uzattı ise buna söylenen hakaret bel ki hakaret değil onun tam tanımıdır. belki bu pislik ve kafiri övmek asıl hakarettir, küfretmektir.
olması gerekendir. milli marşımız böyle heryerde fütursuz kullanılarak basitleştiriliyor yada tam tersi. ulan altı üstü spor müsabakası bu istiklal marşı ne alaka. istiklal marşı ve fitbol. geniş bakmak lazım. bugün bir dükkan açıyosun hoppala istiklal marşı, bir bayii toplantısı var istiklal marşı. geçin bunları artık.