17 aylık minik Muhammet eren in yaşaması için yapılması gereken nakildir. kendisi yeğenim olur. doğduğunda 6 ay yaşar dediler, 6 aylık olunca 4 ay daha yaşar dediler. şimdi ise 17 aylık. durumu her geçen gün dahada kötüye gidiyor. geçen gün bir umut ışığı doğdu. zira minik yeğenimin babası bir alman vatandaşı gurbetçimizle konuşmuş. almanya da pediatrik organ bağışı çok yaygınmış ve 3-6 ay arasında gerekli olan kalbin bulunma ve nakledilme ihtimali çok yüksekmiş. ancak mali olarak tuzlu ve aynı zamanda zamanla bir yarış var. 170 000 Euro gerekiyormuş. buda bütçemizi çok aşıyor arkadaşlar. şu an ilk etapta sağlık bakanlığını ve/veya diğer kurumları harekete geçirmeye çalışıyoruz. eğer olmazsa yardım kampanyası başlatacağız. sizden isteğim, şu aşamada ses getirmesi bakımından sosyal ortamda minik Muhammet e destek olmanız.
twiter: #muhammeticinelele hatag ı ile destek verebilir, eğer hesabınız varsa diğer sözlüklerden bu hastag ı paylaşabilirsiniz.
yıllar sonra girdiğimde birkaç tane başlık gördüğüm, bu haliyle beni şaşırtan, eski ve ergen günlerimi hatırlamama neden olan sözlük. zamanında ekşi nin tek rakibi idi. şimdi can çekişiyor. ekşi rakipsiz kaldı vesselam.
hırsızlık yapıyorsanız fakirsinizdir. yapmayın. çalışın, çabalayın, bir şekilde köşeyi dönün önce. sonra rahat rahat yaparsınız. zaten o zaman yaptığınız şey yolsuzluk olarak geçecek. arkanızda da duracak çok insan olur.
cumhuriyet tarihinin en yüksek miktarlı batık kredisidir. chp istanbul milletekili aykut Erdoğdu nun izah ettiği durum.
not: daha 3 dakika bile olmadan eksilemiş bir kaç kişi. arkadaş bari vidiyoyu izleseydiniz. gerçi siz bunları izlemediğiniz ve üç maymunu oynadığınız için onbir yıldır bu haldeyiz ama neyse...
çocukluğumun geçtiği kasabada dahi vardı. "kuzuculu kasabasına hoş geldiniz" yazıyordu. öbür tarafındada "güle güle" . komik olan durum ise koca ankara bşb. nin bu kapıları reklam konusu yapması.
eğitimin çöküşüyle başlar her şey. eğitim toplumun en temelidir. Osmanlının ilerleme dönemine bakıldığı zaman dünyanın en ileri toplumu olduğu görülür. buda yüksek teknoloji ve eğitimi sayesindedir.
yeni kurmayı hayal ettiğim parti. ülkemizdeki bu siyasi yapılanmaya bu parti iyi gider diye düşünüyorum.
ancak kısaltması sakat. ama kafamda bir slogan var. toplu olarak sokağa inip "sik i tuttuk, sik i tuttuk" diye bağırırız. güzel slogan.
birde gençlik örgütlenmesi yaparız. adıda "genç özgürlükçüler takımı" olur. sloganlarıda "göt e geldik sik i tuttuk" olur. hatta şakı bile yapılır. "siki tuttuk sikiii tuttuk, göye geldik siki tuttuk" diye. ilk hedefimiz tek başına iktidar olmak olur. ama iktidarsızlık biz göre olmayacağı için koalisyonlarada açık oluruz. aksik koalisyonu olabilir mesela. milliyetçi sik, cumhuriyetçi sik de olabilir. maksat iktidarsız olmamak.
öyle değil o. acı çekmiyor. attığı çığlıklar zevk çığlıkları. başka elleri bulmuştur terk eden. bir arkadaşımın bir lafı vardı. "kız milleti maymuna benzer, başka dalı tutmadan, tuttuğu dalı bırakmaz" diye. keyfi yerindedir yani.
bir abazanın kafasındaki şey. birazda kıskançlık kokar. zira milyonlarca kadın zina yaparken kendisi elizabet takılır. bu kadarmı tipsidir? bu kadar mı itilmiştir? bu kadar mı asosyaldir?
(bkz: kompleks edinme nedenleri)
ihtiyacı karşılamayacak kadar olmasıdır. özellikle cumaları ve bayram namazlarını dışarılarda, avlularda yollarda kılıyoruz. yazın çok problem olmuyor ama kışın, yağmurlu havalarda problem oluyor. keşke cemaate yetecek kadar ibadethanemiz olsa.
