sene 2006 kış ayı. o zamanlar esk da öğrenci olan kopya kütahya ya arkadaşının yanına gidecektir. as-tur dan biletini alır. beklemeye başlar. biraz vakit sonra şöför sen kütahya ya mı gideceksin diye sorar. ben evet dedikten sonra iyi madem muavinim olurmusun çocuk beni ekti der. kopya mennuniyetle kabul eder garip bir deneyimdir. anadolu üniversitesinin orda " haydi kalkıyor kütahya" diye bağırır kopya. sonra valiz indir yolcu bileti kes para topla şöföre ver. felan güzel anılardı. söför abi kütahyada "esk ya akşam dönceksen beraber gidelim yemek felan yeriz" der. kopya eywallah çeker oluna devam eder.
as-tur iyidir iyidir. müşretiye hizmet sıfırdır. ama güzeldir zaten kötü olmazsa iyinin iyi olduğunu nasıl anlayabiliriz ki?
çok boktandır. güzel bir konu seçerler oyuncular dandik olunca konununda-göz zevkininde içine ederler. misal güzel bir konu; genc delikanlı milli olmak ister piç dayı mode on olur o ara. bu genc abazayı karıya götürür afadersiniz. karılar leş. oldumu şimdi genç ilk defa yapacak söyle güzel hatunlar seç, sen nasıl dayısın? dayına dayıyım afadersin. birde şunu anladım hatunun krosu hiç çekilmiyor. konuşmalar laçka tahrik edici değil böyle barbarca. ama russian instute serileri var yapımcısına hayranım desem yeridir. ruslar yapıyor bu işi. (bkz: rus pornosu)
destek verdiğim kampanya; sadece kazandığı maçlarda fairplay olan bir adam. birde fanatizm yaptığını düşünüyordum. serdar özkan beşiktaş değil galatasaray yada fenerbahçe forması giyiyor olsaydı milli takımda ilk onbir oynardı.
beşiktaşın kazanacaktır neden mi? beşiktaşın kilit adamları zapatocny, bobo ve delgado dur. onlarda maçı istiyorlar. özlellikle bobo bu maçı çok istiyor. elinden gelenden daha fazlasını yapacağına söz verdi.
bir fizikçiye fizik nedir diye sorsanız hemen cevap verir. lakin bir matematikçiye matematik nedir diye sorarsanız cevap veremez. zaten bilmediği için matematik ona haz vermektedir. matematik elle tutulur bir olgu değildir her şey soyuttur. ve soyutluk bu bilim matematiktir.
bu çağda hala çok eşliliği savunan, bulug çağında evlenmeyi makul bulan( rızasıymıs sen beynini yıka sonra rızası var de. 18 yaş bilimsel sınır.), belki 14 yaşındaki kıza tecuvuzude haklı bulan, din dogmadir begenmeyen inanmaz , atasi maymun olanin dini islam olamaz gibi bilimden uzak baslıklar açan gereksiz bir insan.
--spoiler-- kopya sigara odasında cay sigara yapmaktadır. bir öğrenci gelir "öğretmenim, sizin sınıfın öğrencileri okulun arkasında kavga yapacaklar!" kopya olay yerine doğru hızlı şekilde ilerlemektedir aklı kültabağın daki sigarasındadır. sınıfta iki grubun olduğunu bildiği için olayı tahmin etmektedir. olay yerine varılır. sorulur soruşturulur iki tarafta haksızdır.
kopya: demek grup oldunuz kavga ediceksiniz? tamam ben tek siz hepiniz **
ondan sonra kopya sıra ile dövmeye başlamıştır. hem sohbet hem dayak ile gecen olay sırasında, öğrencilerden biri akıllanmamış diklenmiştir "neyse cezamız razıyız delikanlıyız bıdı bıdı" "gel" dedim "canım gel" tuttum tekrar bir sağlam dövdüm "al sana ceza... al sana kavga..." diye diye... sonra "öpüşün koklaşın barışın" dedim yalancıktan barıştılar.
geri döndüğümde sigara kendi kendini içmişti.
--spoiler--
zenit'in kale önüne kadar gelip boşa harcadığı pozisyonlar var.
bir de yanılmıyorsam. ingiliz spiker fatih tekke demeyip "turkish international" diyor.
sanırım zenit kontradan bir gol yiyecek gibi görünüyor.
en son söyle bir bakınız verir; (bkz: eshedu en la ilahe illallah ve eshedu enne muhammeden abduhu ve resuluhu)
sonra "tüh!! 50 karaktere sığmıyor der."
sirinler komunizmi anlatan güzel bir cizgi filimdir. dikkat herkesin farklı özellikleri var fakat; herkes eşit. biri yemeği yapıyo biri tamir ediyo biri hiç bir işe yaramıyo. çocuğun herşeyin eşit olmasını istemesi ve bundan yana olması gayet güzel. kapitalist, dinci, sömüren, hırsız, cahil abilerinin sınıfta kaldığını düşünürsek yıldızlı pekiyiyi hakediyor.
matematiği ilk uygulayan pisagor'dur. ilk aksiyonları o bulmustur ve yaymıştır. lakin matematik hayatın kendisindedir. ne olduğunu ben bile hala çözemedim. mesela para icat olmadan takasın olduğu zamanlarda bile 15 tavuk= 1 koyun gibi bir eşleme çımış olabilir, matematik midir? değildir. lakin özünde matematik yatar ve matematiğin bundan haberi yoktur.
tamam öyle di böyley di demeyi bir kenera bırakıyorum. japonya 1880 yılında lise eğitimini mecburi kıldı. liseyi okuyup üniversiteye gittiğini düşünüce. bilmiyorum belki siz düşünün babanne ve dedenizin, savcı doctor mühendis öğretmen olduğunu düşünün. adamların bu kadar gelişmesi mucize değil. japonyada bir mühendis olmak için lisans eğitimini bitirmek yetmiyor. dünyanın herhangi bir yerindeki fabrikanın yada firmanın birinde bir sorun bulacaksın ve o sorunu cözeceksin. sonra gidip ben buraya gittim bu sorun vardı su kadar yıl içinde çözdüm diyeceksn ondan sonra mühendis sıfatına layık olabiliyorsun.