kolistavra
286 (zehir gibi)
altıncı nesil yazar 1 takipçi 15.70 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    askerde yapılan kulak tırtlatma hareketi

    1.
  1. bu hareketten memnuniyetsizliğini belirten alt devreler şu yüreklere su serpici cümle ile yatıştırılır:
    -şafağın kaç la yarrraaam.
    1 ...
  2. vizyondaki filmlerin stv deki alternatif isimleri

    1.
  3. -inception: bismillah
    -machete: allah'ın kılıcı
    -the american: el arabia
    -after life: hesap günü
    1 ...
  4. unutulmaz mısralar

    1.
  5. mal sahibi mülk sahibi
    hani bunun ilk sahibi
    malda yalan mülk de yalan
    var birazda sen oyalan.
    (bkz: yunus emre)

    ben sana gülüm derim gülün ömrü uzamaya başlar.
    (bkz: yılmaz erdoğan)

    aşk derdiyle hoşem el çek ilacimdan tabib
    kılma derdime derman kim helakum zehri dermanundadur.
    (bkz: fuzuli)

    sen gelmeyince hatıra bilsen neler gelir.
    (bkz: nabi)

    medeniyet dediğin soymaksa bedeni
    desene hayvanlar bizden daha medeni.
    (bkz: mehmet akif ersoy)

    karışmış birbirine gecem ve düşüncem
    (bkz: laedri)

    bir adın kalmalı geriye
    bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
    aynaların ardında sır
    yalnızlığın peşinde kuvvet
    evet nihayet
    bir adın kalmalı geriye
    bir de o kahreden gurbet

    sen say ki
    ben hiç ağlamadım
    hiç ateşe tutmadım yüreğimi
    geceleri, koynuma almadım ihaneti
    ve say ki
    bütün şiirler gözlerini
    bütün şarkılar saçlarını söylemedi
    hele nihavent
    (bkz: ahmet hamdi tanpınar)
    2 ...
  6. vefasız sevgili

    3.
  7. sevmeyen, acıyı bilmeyen, saf sevgiye vurulamayan, yalnızlığa dokunamayan, aşktan sorulamayan, "hep onu sevenleri sevmeyerek" ömrünü geçiren, genel itibariyle hep popülariteye, karizmaya, paraya, yakışıklılığa ehemmiyet vererek, onu gerçekten sevenin yüreğinde onulmaz yaralar açan sevgilidir. yüreğinizde açan gülleri bir bir solduran sevgilidir. yelkenlerinizi lodosa kapattıran, sizi akdenize küstüren, adı her anıldığında sizi duygularınızla vurup, kırıp, dövüştüren sevgilidir. kapınızın ziline basıp kaçan yaramaz çocuk gibidir. hulasa "sevisiz" bir sevgilidir, hatta sevgili nitelemesi başındaki sıfatla birlikte bile söylense kendisine yakışmaz bunu haketmemektedir çünkü şerefsizin tekidir...
    3 ...
  8. öğrenci icatları

    1.
  9. -bira şişelerinin üzerine mukavva koymak suretiyle oluşturulan tv sehpası,
    -sigara kutularından masa,
    -elektrikli sobadan mangal, vs...
    0 ...
  10. şeyh ahmed yasin

    1.
  11. Filistin'de işgale karşı iki ayrı intifadanın öncülüğünü yapan, vücudunun felçli olmasına rağmen Allah yolunda mücadeleden, direnişten geri kalmayan büyük insan.
    Şeyh Ahmed Yasin'in hayatını dört kelimeyle özetlemek mümkündür: ibadet, hicret, cihad ve şehadet. Bu dört kelime aynı zamanda nebevi çizgiyi, peygamberlerin bize gösterdiği kutsal yolu özetlemektedir. O, insanın bu dünyaya Allah'a kulluk görevini yerine getirmek üzere gönderildiğine bütün kalbiyle inanmış ve işte bu inancın kazandırdığı teslimiyet duygusuyla Allah'a teslim olmuş, ona kulluk görevini özenle yerine getirmek için çalışan biriydi. Allah'a olan bu teslimiyeti onu, dünyevi hesaplarla zalimlere teslim olmaktan alıkoydu. Dolayısıyla kulluk teslimiyetiyle, bu vasfın kendisine kazandırdığı kula kul olmama onurunu bir araya getirmeyi başardı. Böylece hak bildiği yoldan asla sapmadı, zalimler karşısında zerre kadar taviz vermedi. Tertemiz vatanı işgalci Siyonistler tarafından işgal edilince 11 yaşında ailesiyle birlikte hicret etmek suretiyle birçok peygamberin hayatına girmiş olan hicret olayını yaşadı. içinde bulunduğu şartların kendisine diğer kulluk görevlerine ek olarak cihad yükümlülüğünü de yüklediğini bildi ve bedensel özürlü olmasını bu konuda mazeret olarak gösterme yoluna gitmeksizin, bir kaçamak yolu aramaksızın cihad ve direniş hususunda başkalarına örnek olmak için hep gayret sarf etti. Sonunda Allah'a kulluk bilinci içinde cihad ve direnişe adadığı 67 yıllık ömrünü, bir seher vaktinde, cemaatle kıldığı sabah namazının ardından kucakladığı şehadetle tamamladı.
    filistin in işgali üzerine şu şekilde bir dua ile allah tan yardım istemiştir ve büyük ölçüde müslümanları şikayette bulunmuştur:

    "ALLAH ım! Ümmetin suskunluğunu Sana şikayet ediyorum!

    Ben ki kocamış bir yaşlıyım. Kurumuş iki elim, ne kalem tutuyor ne de silah!..
    Sesimle yeri inletecek güçte bir hatip de değilim!..
    Ben ki saçları ağarmış, ömrünün son demlerinde, türlü hastalıkların yıktığı ve üzerinde zamanın belalarının estiği biriyim!..
    Tek isteğim benim gibi, Müslümanların zaaf ve aczinden müteessir olanların yazmasıdır!..

    Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helak olmuş ölüler!..

    Hâlâ kalpleriniz sızlamıyor mu, başımıza gelen bu acı felaketler karşısında?..
    Bir halk yok mu? Hiç mi kimse yok,ALLAH için ve ümmetin namusu için kızacak?..
    Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler olarak ilan edenlere karşı duracak!..
    Bu ümmet utanmaz mı, şerefi çiğnenirken? ..

    Siyonist katilleri ve uluslararası işbirlikçilerini görmezden gelirken!..
    Omuzlarımıza el verecek ve göz yaşlarımızı silecek bir bakış!..
    Bu ümmetin kurumları, sivil güçleri, partileri, teşkilatları ve bariz şahsiyetleri,ALLAH için kızmaz mı!? Tümü birden sokaklara dökülüp, bizim için dua etmeye;
    Ey RABBimiz! Gücümüzü topla, zaafımızı gider ve mümin kullarına yardım et! diye çağıramaz mı!?..
    Buna da mı gücünüz yetmiyor!?..
    Yakında bizim büyük ölümlerimizi duyacaksınız, o zaman alınlarımızda şu yazılacak:
    Bizler direndik! ileri atıldık ve kaçmadık!..
    Ve bizimle birlikte çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek!..
    Onları, bu suspus ve bön ümmete yakıt yapacağız!..
    Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin!..
    Çünkü biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz. Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!..
    Dilerseniz bizimle olun, elinizden geldiğince, öcümüzü sizden her biri boynuna taksın!..
    Dilerseniz bize acıyarak ölümümüzü izleyin! ..

    Temennimiz, ALLAHın, emaneti savsaklayan herkesten kısas almasıdır!..
    Umarız bizim aleyhimize olmazsınız! ALLAH aşkına, bari aleyhimize olmayın!..
    Ey ümmetin liderleri, ey ümmetin halkları!..
    ALLAH ım! Sana şikayette bulunuyorum Sana şikayette bulunuyorum..
    Sana şikayette bulunuyorum..
    Gücümün azlığını, imkanımın yetersizliğini ve insanlara karşı zaafımı sana şikayet ediyorum..

    Sen mustazafların RABBisin Sen bizim RABBimizsin Bizi kime bırakıyorsun?..
    Bize cehennem olacak uzaklara mı? Veya düşmana mı?..
    ALLAHım! Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen hürmetler, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsad edilmiş ekinler aşkına sana şikayette bulunuyorum.
    Sana şikayette bulunuyorum! Gücümüz dağıldı ve Birliğimiz bozuldu Yollarımız ayrıldı Halkımızın zaafını ve ümmetimizin bize yardım edip, düşmanı yenmedeki aczini Sana şikayet ediyoruz."
    4 ...
  12. tahtadan maşa enver den paşa olmaz

    1.
  13. birinci dünya savaşında kafkas cephesinde aldığı yenilgiler sonucu enver paşa nın paşalığıyla alakalı şüphe edildiğinin kanıtıdır. söyleyenlerin, yalın ayak, başı kabak bir biçimde ve sadece soğukla (ruslarla değil) savaşıldığını unutmaları acı vericidir.
    0 ...
  14. şathiyat ı sofiyane

    1.
  15. inançlardan alaylı bir dille söz eder gibi yazılan şiirlerdir. Görünüşte saçma sanılan bu sözlerin, yorumlandığında tasavvufla ilgili türlü kavramlara değindiği anlaşılır. Bu tür şiirlere genellikle Bektaşi şairlerinde rastlanır. Medrese hocalarına göre bu şathiyeler küfür sayılır.



    Yücelerden yüce gördüm

    Erbabsın sen koca Tanrı

    Âlem okur kelâm ile

    Sen okursun hece Tanrı

    Asi kullar yaratmışsın

    Varsın şöyle dursun deyü

    Anları koymuş orada

    Sen çıkmışsın uca Tanrı



    Kaygusuz Abdal yaradan

    Gel içegör şu cüradan

    Kaldır perdeyi aradan

    Gezelim bilece Tanrı
    3 ...
  16. beşik ulemalığı

    1.
  17. Osmanlı zamanında görülen "alimin oğlu alimdir." uygulamasıdır. Bu günümüzde de "siyasetçinin oğlu siyasetçidir, sanatçının kızı sanatçıdır, topçunun oğlu topçu, popçunun oğlu popçudur" diye süregitmektedir. toplumda sınıflaşmaya neden olmaktadır ve aşırı yanlış bir uygulamadır.
    4 ...
  18. halepçe katliamı

    16.
  19. karşılıksız sevmek

    162.
  20. zehra nın gözleri

    1.
  21. en sonunda insanın gözlerini yaşartan ve şehadet duygusuyla gururlandıran, dört saat boyunca duygusallığını kaybetmeyen iran yapımı bir film.
    2 ...
  22. sehl i mümteni

    1.
  23. okuduğunuzda söylemesi size çok basit gelen cümle veya şair dizeleridir ama ne kadar ıkınsanız böyle güzel bir dizeyi oluşturamazsınız, örn:

    kimsesiz hiç kimse yok her kimsenin var kimsesi
    kimsesiz kaldım yetiş ey kimsesizler kimsesi
    16 ...
  24. divan edebiyatı

    34.
  25. adını duyunca kalbinizin aşk için atması durumudur. divan edebiyatı sadece bir edebiyat değil bir yaşam biçimidir. o gizemli dizelerin içinde kendini kaybetmek, sehl-i mümteni örneklerine bakıp bakıp hayretler içinde kalmak, aşk hikayelerinde kendini aramak, fuzuli ile kendini bulmaktır. değeri bilinmeyen bir edebiyat alanımızdır, şiirlerde sözler farsça olduğu için hep dalga geçilir, gel gör ki bugün sagopa kajmer aynı sözleri şarkılarında dillendirdiğinde tüm gençlik mest olur. sahip çıkılması gereken en büyük edebiyat hazinemiz divan edebiyatımıza sahip çıkalım, aşkı ve ezayı anlamaları için gelecek kuşaklara da divan edebiyatının sevdirilmesi gerekir...
    8 ...
  26. mersin atatürk lisesi

    2.
  27. benim için ilk ve tek olan sevgiliye aşık olduğum lisedir. en güzel hatıralarımın baş köşesindeki mekandır. kendi kendime hep liseyi keşke bir kere daha okusam dememe neden olur hatırladıkça lise anılarımı.
    2 ...
  28. doğuda okumak

    1.
  29. her şeyden önce güzel bir duygudur. kötü zannedilen insanlara karşı olan önyargının yıkılmasındaki en büyük etkendir. karların içinde bata çıka yürümektir, soğuktan donmaktır, biter bu günler diye diye 4 yılın sonuna gelmektir ve dönüp geriye baktığınızda kocaman bir özlemdir yaşananlara dair.
    3 ...
  30. aşk üzerine söylenen en güzel sözler

    1.
  31. Mevlana : aşk, öyle engin bir denizdir ki, ne başlangıcı ne de sonu vardır.

    Mevlana : aşk, davaya benzer, acı çekmek de şahide; şahidin yoksa davayı kazanamazsın.

    Mevlana : Bir aşkı başka aşk söndürebilir. aşkta ne yükseklik, ne alçaklık, ne de akıllılık ve akılsızlık vardır. Hafızlık, şeyhlik, müritlik yoktur. Sadece kepazelik, aşağılık ve rintlik vardır. insanın toprağını aşk şebnemi ile yoğurdukları için alemde yüzlerce fitne ve kargaşalık peyda olur. aşkın yüzlerce neşteri, ruhun damarlarına sokuldu ve oradan gönül adı verilen bir damla aldı aşk öyle engin bir denizdir ki, ne kenarı vardır, ne de ucu bucağı.

    Mevlana : Gerçek aşkta ne vefa vardır ne cefa.

    Mevlana : Kimi aşık görürsen, onu maşuk bil. Zira o aşka nisbetle hem aşıktır, hem de maşuktur.
    15 ...
  32. sevgiliye isyan niteliğindeki dizeler

    1.
  33. "Henüz bir tokat gibi inmedi yüzüne aşk

    Kalbine çivilerle gömülmedi ayrılık

    Görmedin bir arslanın can çekişen resmini

    Yalnızlık kitabında okumadın ismini

    Bir takvim yaprağında yanmadı bakışların

    Dökülen tüylerine tutunmadın kuşların

    Karanlık köşelerde acı acı gülmedin

    Sen henüz kovulduğun kapılarda ölmedin

    O Celali uykudan uyanmadın, uyanma

    Düşlerimin rengine boyanmadın, boyanma



    Bir kuş gibi çırpınan kalbimin kafesine

    Bir avuç yem bıraksan ölür müsün, a gülüm

    Feryadı kayaları parçalayan sesine

    Ömür boyu yabancı kalır mısın, a gülüm

    Sen henüz bir zindanın küflü duvarlarına

    Çarpmadın gözyaşıyla boğulan gözlerini

    Sen henüz diken diken saplamadın göğsüne

    Dudağında kuruyup dağılan sözlerini

    Sen henüz dokunmadın yalnızlığa kan gibi

    Acıyı kaynatmadın içinde volkan gibi

    Karalar bağlamadın beni anlayamazsın

    O kalp sende oldukça gülüm, ağlayamazsın"

    Nurullah Genç
    0 ...
  34. aşkı en güzel anlatan dizeler

    1.
  35. siftahı Fuzuli ile yapalım:

    Cânı kim cânânı içün sevse cânânın sever,
    Cânı içün kim ki cânânın sever cânın sever.
    38 ...
  36. sevgiliye akrostiş yazmak

    1.
  37. yüreğinizde oluşan müthiş duyguların vezin, ölçü, kafiyeyle birleştiği ve kağıda aktarıldığı ama okuyunca kendi kendinize sende mi şair oldun lan gevşek dedirttiren durumdur.
    Örnek:

    aldın kalbimi
    ruhumu çaldın
    zalimsin kızım sen
    ulan sevsen ölür müydün beeeeee.
    4 ...
  38. etme şiirini yılmaz erdoğan dan dinlemek

    1.
  39. insanın, mevlanaya ait olan bu şiirin ete kemiğe büründüğünü hissetmesidir. o duyguların ve muhteşem dizelerin ayaklanıp tüylerimizi diken diken etmek için yola çıkmasıdır.
    3 ...
  40. mevlana yı anlamak

    1.
  41. "Sevgide güneş ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol,
    Hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol,
    Öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol,
    Ya olduğun gibi görün, , ya da göründüğün gibi ol" dizelerini beyne kazımaktır ve onun şems-i tebrizi ye olan aşkının içindeki maneviyatı anlamaktır.
    Mevlana, günümüz dünyasının kötüleşmeye yüz tuttuğu, çevrenin ve insanların bozulduğu bu yolculukta; insanlık şuuruna yükselirken sahip olması ve dikkat etmesi gerekenleri
    "Aşk, tanrı, gönül, akıl, ilim, ahlak, ibadet, irade, tevekkül, dünya ve ölüm" olarak özetlemiştir. işte mevlana'yı anlamak bu kavramları anlamak ve sonunda toprak olacağını bilmektir. ve son olarak vasiyetini yerine getirmektir ki o vasiyette şudur: "Size , gizlide ve açıkta Allah'tan korkmayı, az yemeyi, az uyumayı, az konuşmayı, isyan ve günahları terk etmeyi, dininize bağlanmayı, sürekli olarak şehveti terk etmeyi, bütün yaratıklardan gelen cefaya tahammüllü olmayı, aptal ve cahillerle oturmamayı, güzel davranışlı ve olgun kişilerle birlikte bulunmayı vasiyet ediyorum. insanların en hayırlısı, insanlara yararı olanı, sözün en hayırlısı ise az ve anlaşır olanıdır."
    5 ...
  42. © 2025 uludağ sözlük