Onu yalnızca yakından tanıyanların bildigi sırlardır.
Sucuk ekmek sevişi, nazarlik taşıması, arabasının torpidosundaki parfümleri ve duygusallığı... en ufak şeye aglar o, karısı bile bilmez. Kendi şarkılarını mırıldanırken bile dolar gözleri, bir de çaresiz hissettiği anlarda peygamber efendimizin hayaliyle konuşur.
Ciddi bir tespittir. Bi kere nolursa olsun siveden artıyı hakediyo adamlar. Çoğunluk sevmese de ayrı bir şirinlik söz konusudur canını yediklerimde.
Not: yozgatlı degilim.
B.k gibi kokan şişedir. Hayır 20 tl bayılmışsın sağlıklıymış,organikmiş diye de ilk haftadan küf kokmaya başlamış mk şişesi. Bi boka yaramayandır, sakın alma'dır.
Seneler sonra yeni model bir telefon almışsın, bu iyi birşey bildigin sevinmişsin (zenginler bilmez), çağ atlamış gibi hissediyosun, aynı günün akşamı ibne bi arkadaşının plan yapası tutmuş hazırlamış nevaleyi, içmeye çagırmış gitmişsin. Ama ne içmek... zil zurna olmuşsunuz muhabbet o biçim, eğlence desen dibine kadar neyse ki bi evin oldugunu hatırlamış kalkmışsın. Eve girmiş bi sekilde yatağı bulmuş sızmışsın. Alışkanlığındır gece kalkıp arayan soran var mı diye telefonu kontrol edersin tam o esnada çirkef bir koku gelir burnuna ve o iğrenç sesle birlikte hobaaaa yatak kıpkırmızı, telefon desen görünmüyo ortada bi anda hersey kıpkırmızı....çarşafı yastık kılıfını üstünü başını değişmişsin de telefon çarpmış gözüne işte o an daha ilk gününde onu o halde gördüğün an "vay ben benim ağzıma s.çayım" olmuşsun. Tövbeler etmişsin ama nafile açılmıyor zalim,ertesi gün malum servis şeysi falan. Garantisi var diye avutuyosun kendini bi gidiyosun yetkili arkadaş "sıvı girmiş, kullanıcı hatası" demiyor mu 700 tl ye 230 tl daha ekleyip götüne giren kazıkla yaşamaya devam ediyosun.
Not: alkolü bırakmadın.
ikinci not: kustuktan sonra yaşadığın kafayı hiç bi an yaşamadın.