Bizler bir ırka karşı savaşmıyoruz. Bizler ırkçılığa karşı verdiğimiz savaş içerisinde bulunuyoruz. Siz ırkçı insanlar; Bizleri sadece Kürtleri savunan bir kesim olarak görüyorsunuz. Bu düşünce yanlıştır. Bizler siyasetten önce iki tarafında hastalıklı olan ırkçı düşüncelerini yıkmak için uğraşıyoruz. Sosyalistler bir ırka düşman değildir. Haksızlığa karşı (bkz: Boyun Eğme) diyerek mücadelemizi yaymak için uğraş veririz. Ancak siz ve izin gibi düşünen insanlar bizleri karalamaya çalışırlar.
Evet efenim. Sözlük ırkçıların atıştığı bir ırkçı yuvası olmuştur. Gerek Türk ırkçıları gerekse de Kürt ırkçıları birbirlerini ırkçılıkla suçlarken kendilerini üstün tutmaya çalışmalarından dolayı sürekli bu tür başlıklar görebilirsiniz.
Zaman tüneline geçince bazı ergenlerin geçmişteki gönderileri fark ettikten sonra tek tek silme işlemine başlamasıdır. Zahmetlidir, yorucudur ve eski paylaştığınız yazıları gördükçe kendinizden soğursunuz.
Yapan google cidden sinir bozucu olmaya başlamıştır. Bir şarkıyı dinlerken hangi şarkı olduğunu öğrenmem için şarkıda geçen kelimelerden bir kaçını yazdığım zaman o yabancı kelimeyi Türkçe kelimeye çevirmesi kadar sinir bozucu bir olay yoktur.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcının çalışmalarda sona gelindi dediği dershanelerin dönüşümü için hazırlanan taslak son aşamaya geldi. Önümüzdeki günlerde Meclise sunulacak olan taslak, dershane envanterinin çıkarılması ve paydaşlarla görüşülmesinin ardından yeniden şekillenirken dershanelerin sadece özel okula değil farklı eğitim kurumlarına dönüştürülebilmesi için de birçok seçenek oluşturuldu.
ÖZDERin önerisine MEB sıcak
Star'ın haberine göre MEBin paydaşlarla yaptığı son görüşmede ise yeni bir alternatif daha gündeme geldi. ÖZDERin öneri olarak sunduğu model, dünyada Carter Scool olarak biliniyor. Önereyi Bakanlığın da sıcak baktığı öğrenildi. Carter Scool modeli Milli Eğtiim Bakanlığı tarafından kabul görürse Türkiyede yepyeni bir dönem açılacak. Amerikada bulunan Carter Scool modeli öğrencilere ücretsiz olarak özel okullara gitme imkânı sunuyor. Bakanlığa önerilen modelin ayrıntıları şöyle:
Kalitesi düşük olan okullar
-MEB mevcut okulları imkan ve eğitim kalitesi açısından sınıflandıracak ve eğitim kalitesinde geri kalan bölgelerdeki okulları dershane sahiplerine dershaneleri kapatma karşılığında devredecek.
-Dershaneler bu okulların yönetimini ve eğitimini üstlenecekler. Öğretmenleri ve idarecileri dershaneler kendileri atayacaklar.
-Bu okullar halka ücretsiz olacak. Öğrencilerin parasını devlet karşılayacak. (Öğrencilere yıllık olarak harcadığı miktarı özel okullara verecek.)
-Bu okulların işleyiş ve denetimleri düzenlenecek ilgili mevzuatlarla yapılacak.
-Milli Eğitim bu okullardan kendi personelini çekip diğer okullara ya da yeni açılacak okullara kaydıracak.
Düşük gelirliye özel imkan
Sunulan önerinin kabul edilmesi ve taslağa konulması durumunda ise maddi imkâna sahip olmadığı için özel okula gidemeyen öğrencilere özel okul yolu açılmış olacak. Aynı zamanda öğrencilere sunulan imkânlarda artış gerçekleşerek maddi imkânlar yüzünden oluşan eğitim farklılığı sona erecek. Dershane temsilcileri bu durumu hem devletin elindeki okulların kaletisinin artırılması hem de dershane sahiplerinin altından kalkamayacağı yeni okul inşaatı zorunluluğunun da çözümü şeklinde savunuyorlar. Öneri hayata geçerse, dershane sahipleri devralacakları devlet okullarını elden geçirdikten sonra, kendi müdürleri öğretmenleri ve eğitim kadrosuyla işletecekler.
Hayattan beklentilerin karşılanmadığı zaman kızma terimi olarak ''Lanet olsun bu hayata'' cümlesi kurulur.
Bu beklentilerden biri de tam hapşırcağınız zaman hapşıramayıp esneme gelmesi ve onu da tam yapamayıp okunulan kötü söz.
güzel bir kız olmamasına rağmen abartılan bir kızdır. ve artık bu tür başlıklardan bıktığım ve bu ortamda bu tür başlıkların açılmasından bıkılası duruma gelinmiştir. bu arada bence kaşları lens.
Kendi kendine düşünürsün. Diğer ayakkabı daha mı güzeldi? Kırmızısını alsam daha iyi olurdu. Bu kötü mü? diye düşünüp bir karara varıldıktan sonra yeni bir soru ortaya çıkar. Bağcıklar. Nasıl bağlasam bu ayakkabıya uygun olur. Ve bu bir kaç gün daha gittikten sonra ayakkabıyı alan kişi artık ayakkabı umurunda değildir. ilk günkü heyecan kalmamıştır.