gel geri dönelim dünyaya aşkla; kuşlar
gagalıyor üzüm salkımlarını; kuşlar
kanatlarına, incecik parmaklarına
kuşlar hepimize yabancı
sevmek bir başkasının yarasına dokunmaksa
kuşları siktir et! anne ol bana bu gece
karanlığa sürtünmeden usulca geç eşiğimden
kapıyı çalmana gerek yok, yumruklamana
omuz atmana gerek yok, sabret
nasılsa bir serseri kurşun gelir bulur beni
bir bıçağa hasret karnım, yumuşak karnım
ve kanım dondurucu soğuğa gebe
sen sadece anne ol bana bu gece
tuhaf bir türkü söyle erzincan yöresinden
içinde kuş olmayan, kan ve karanlık
kapı eşiği olmayan eğlenceli bir türkü
bakarsın eşlik ederim, bakarsın küserim
ne söylesem yalan olur, ne söylesem asılırım
eski ahit yazıcısı kadar asık bir yüzle
önemseme...sen sadece anne ol bana bu gece
bir tren makas değiştiriyor kalbimde
bir vapur yan yatarak eğleniyor denizle
sanki iki sevgili Beşiktaş motor iskelesinde
karşılaşmış gibi tuhaf bir his var, kırgınlık var
sevinç de var aksi gibi içimde
yürürken çalılara sürtünüyorum sanki
elini tutarken üstünkörü bir diken
gülün ömrünü kısaltıyor, gülün azmini, gülün
zerre kadar yeri yok hayatımda
sevmek sahiden bir başkasının
yarasını yalamaksa kuşları siktir et
gülü siktir et, sen sadece
anne ol bana bu gece.
demre'deki antik liman kentidir. devasa hadrian granarium'yla dikkat çeker. kazısı 2009 yılında myra antik kentiyle bir arada başlatılmıştır; akdeniz üniversitesinden nevzat çevik başkanlığında çalışmalar sürdürülmektedir.
geçen sene ortaya çıkartılan, bölgedeki, şuana kadar keşfedilen tek sinegogun da andriake'de olduğunu belirtmemiz gerekmektedir.
arkeolojide anadolu ekolu denilinde ilk akla gelen isimdir kendileri. arkeoloji dünyasının efsanelerinden; patara eski kazı başkanı ve akdeniz üniversitesi arkeoloji bölümü kurucusu. bu sene sonunda emekli oluyor, koskoca bir ömürü bu ülkenin keşfedilmemiş ve keşfedilmeyi bekleyen toprak altındaki tarihini incelemek için harcamış hoca.
yabancı literatüre karşın geliştirdiği kendi öz türkçe literatürle gönüllere taht kurmuştur. örneğin: akropol yerine beykalesi terimini kullanması. amma velakin bu yabancı literatür savaşında, neredeyse hiç türkçe makale yazmayarak kendisiyle çelişmeyi de başaran aklı karışık bir üstattır kendileri.
anadolu aşığıdır, koskoca bir yalan olduğunu savunduğu yunan mucizesine karşı hep mücadele etmiştir. hatta bunu o kadar ateşli bir şekilde yapar ki sırf bu yüzden tepki çeker. belki de haklıyken haksız duruma düşmüştür akademi kariyeri boyunca.
asla ders vermemiştir, her dersini konferans gibi işler.
kendisi gibi diğer küçük kardeşi de arkeologtur: cengiz ışık
bir diğer kardeşi ise kenan ışık'tır.
üniversite hayatı boyunca bütün öğrencileri, hep onun dersinden 20 aldıkları için nefret etseler de o arkeolojinin efsanelerindendir.