birçok kozmetik markasına ait ürünün barkod numarası üzerinden üretim yılını kontrol edebileceğiniz site. çok uygun fiyata aldığım parfümün orjinal fakat 6 yıl önce üretildiğini öğrendim. mağazadan uygun fiyatlı parfüm bulursanız barkod numarasından bu site üzerinden sorgulama yapmanız tavsiye olunur.
bu nedenle
bekir coşkun tsk'nın
30 ağustos zafer bayramı
resepsiyonuna davet ettiği 5 birbirinden müstesna gazete yazarı arasında yer alırken,
(çok uzun oldu bu satır)
yılmaz özdil evinde
oturur.
özdil de öğrenecektir,
eğer bekir abisini okursa
ne de olsa
o da bekçidir
bu kışla kapısında
laik teokrasimizin.
harika bir habercilik örneği. araştırmacı gazetecilik bu işte. koskoca mustafa kemal atatürk, senin benim gibi olacak değil ya, dağa yansıyacak görüntüsü, bulutlar onun şeklini alacak, insanların beynine onun bir insandan çok farklı, doğaüstü, ulu bir kişi olduğunu kazıyacağız, kazıyacağız da bunu geçen ay saçmalıklarıyla dalga geçtiğimiz adamlarla aynı şekilde düşünerek mi yapacağız onu kestiremiyorum.
çok laik bir haber bu arada, çarpılmamak için daha fazla bir şey söylemiyorum. atatürk düşmanı da olmuşmuyumdur diye düşünüyorum ama sanmam, sanacaklar çıkacaktır, allah diyerek kükreyen aslanla dalga geçenlerin din düşmanlığıyla itham edildiklerini bir düşünsünler, düşünmeye çalışsınlar, düşünmeyi denesinler, ya da doğaüstü bir güç beklesinler, öperim.
flash'ın .net platformu için alternatifi. microsoft'un yeni ürünü. Sitesindeki tanımı şöyle:
"Silverlight is a cross-browser, cross-platform plug-in for delivering the next generation of Microsoft .NET–based media experiences and rich interactive applications for the Web."
kolayca dinamik hazır web sayfaları oluşturmanızı sağlayan microsoft ürünü, tasarımcılar için çok bir anlam ifade edeceğini sanmıyorum ancak teknik bilgisi az olan ya da web sayfası yapmaya yeterli vakti olmayan kişiler için yararlı olabilecek bir program. henüz alpha sürümü mevcut. davetiye ile siteye giriş yapabiliyorsunuz, o nedenle youtube,vb. sitelerdeki demo videolar ile yetinmek zorundasınız, şimdilik.
microsoft'un yeni bir ürünü. klavye ve fare kullanmaksızın dokunarak etkileşimli bir şekilde işlem yapmanıza olanak sağlayan alet. misal cep telefonunuzu bu cihazın üzerine koyuyorsunuz ve cep telefonunuzdaki resimler ekrana geliyor, sonra başka bir cep telefonunu yan tarafa koyup parmağınızla ilgili resmi sürükleyip ikinci cep telefonunun içine atabiliyorsunuz, bu tip çılgın atraksiyonlar mevcut.
islamiyet'in arap ırkına ait bir din(!) olduğunu düşünen insanların kabul edebilecekleri görüş. hala böyle düşünebilen insanlar var mı diye soruyorsanız sözlükteki tüm entryleri okumadınız demektir, isteyene özelden hala bu tür insanların olduğunu gösterebilirim. ayrıca az önce yaptığım araştırmaya göre buna inanan insanların "hem laik hem müslüman olunmaz" sözünden de gocundukları gözlenmiştir, hayır kendi görüşlerini destekliyor olmasa anlayacağım da neyse, isviçreli bilimadamları da şaşkınlık içindeler şu anda.
baştan edit : moderasyon eğer bu entrymi de araştırılmamış, emin olunmayan bilgi gerekçesiyle silmeyi aklından geçiriyorsa söyleyeyim, dün geceden beri bu konuyu araştırıyorum, kamera kayıtları mevcut, ansiklopediler evin her tarafına dağıldı, ayrıca bu bilgiden de eminim, kanıtım da var üstelik, isteyene gösterebillirim, şimdi burada gösterirsem polemik konusu olabilir diye de silebilirler, herşey formata uygun yani, bilmem anlatabiliyor muyum, ya da anlayabiliyorlar mı?
dini siteler arasında çok fazla rastlanmayacak sadelikte tasarıma sahip islamiyetle ilgili bir site. kuran'ın meali, tüm surelerin sesli kayıtları vs. bulunuyor. fethullah gülen'in düzenli olarak haftalık sesli sohbetleri yer alıyor, sohbetlerde ağlamıyor, sırf bu yüzden merak edip dinleyecek olanlara da yardımımız dokunsun.
cafcaflı bir site değil, içeriği dolu yalnız, kısaca ne aradığını bilen için iyi bir dini site.
özellikle seçime yaklaştığımız bu dönemde sıklıkla karşılaştığım durum. mevlana diyor ki "Ne kadar bilirsen bil; söylediklerin karşındakinin anladığı kadardır." ama bazı arkadaşlar bunun yerine -mevlana'nın müslüman olmasından olsa gerek- aziz nesin haklı, türk halkının %60'ı aptaldır diyor, hem de sıklıkla, acizliğin göstergesidir bu, mantıklı bir antitez geliştiremediğin, muhatabına oturaklı bir cevap veremediğin, haklı olduğunu ispat edemediğin ya da anlatamadığın durumlarda siz aptalsınız demekten bir farkı yoktur ve ne yazık ki acınacak durumda olduğunu anlamamaktadır bu %40'lık kesim. bir sözün, bir düşüncenin nasıl savunulacağını bilmeyen, söyleyecek sözü olmayan, aciz insan sözüdür, haydi hep beraber tekrarlayalım.
-şu şu nedenlerden ötürü yanlış düşünüyorsun, bence böyle.
+ya saçmalama ya, aptal mısın sen, öyle şey olur mu.
-ama daha geçen gün sen böyle yapmıştın, şimdi şöyle diyorsun.
+abi hakikaten aziz nesin haklı, az bile demiş. böyle düşünenler türk halkının %60'lık kesimi işte.
daha neyi, kiminle, nasıl tartışacak, konuşacaksın ki.
şahin alpay tarafından kaleme alınmış bir köşe yazısı.
Görev süresi uzasa da, Cumhurbaşkanı olarak Ahmet N. Sezer'e veda zamanı yaklaşıyor. Anayasa Mahkemesi Başkanı olarak Ahmet N. Sezer, dile getirdiği özgürlükçü ve demokrat görüşler nedeniyle benim de büyük takdirimi kazanmıştı.
Ben de cumhurbaşkanlığını hararetle destekleyen yazılar kaleme almıştım. Ne var ki Cumhurbaşkanı olduktan sonra özgürlüklere karşı bir tavır takınması; makamın gerektirdiği tarafsızlığa aykırı olarak kendisini belirli bir siyasi parti, belirli bir gazete, belirli bir televizyon kanalı ile özdeşleştirmesi yüzünden Sayın Sezer, pek çok başkalarında olduğu gibi, bende de büyük bir hayal kırıklığı uyandırdı. 13 Nisan'da Harp Akademileri Konferansı'nda yaptığı son konuşma hayal kırıklığımı perçinledi. Başlıca şu nedenlerle:
Sezer'in "devlet ideolojisi" ya da "Atatürkçü Düşünce Sistemi" olarak gönderme yaptığı Kemalizm, bugün başlıca iki şekilde yorumlanıyor. Bir yoruma göre Kemalizm, Atatürk'ün Batılılaşmayı, çağdaş uygarlığı yakalamayı hedef gösteren fikirlerini; hiçbir dogma tanımayıp, eleştirel akıl ve bilimin yol göstericiliğini savunan tavrını ifade eder. Öteki yorumuna göre ise Kemalizm, 1930'larda, tek parti yönetimi altında, o günün ihtiyaçlarına ve o günün dünyasında hakim olan modernlik anlayışına bağlı olarak geliştirilen politikalara mutlak sadakati gerektirir. Bu yorumuna göre Kemalizm, Türklüğü etnik kökenle ya da Türk kültürüne bağlılıkla tanımlayan; laikliği de devletin dini kontrol etmesi ve dinsel özgürlükleri kısıtlaması olarak anlayan politikaları savunmak anlamına gelir.
Ne yazık ki Sayın Sezer, son yıllarda Kemalizm'in ikinci, dogmatik yorumunu en katışıksız ve en otoriter şekliyle ifade eden resmi sözcü oldu. Bu yorumun, fevkalade pragmatik bir lider olan, başarılarını buna borçlu olduğuna inandığım ve büyük saygı duyduğum Atatürk'ün dogmaları reddeden görüşleriyle bağdaşmadığı konusunda en küçük bir tereddüdüm yok. Atatürk'ün tıpkı totaliter diktatörler Hitler, Stalin, Mao ya da Kim Il Sung gibi "Yüce Önder" ya da "Ulu Önder" olarak anılmasını, bir kişiye tapma konusu haline getirilmesini, ona derin bir saygısızlık olarak gördüğümü de belirtmeliyim.
"Aydınlanma" değerlerine bağlılık, birtakım kalıplaşmış fikirlere, ideolojilere, dogmalara tabi olmak demek değildir. Tam aksine: Aydınlanma felsefesi, hiçbir ideolojiye, otoriteye, dogmaya bağlı olmamak, doğruyu bulmak için eleştirel aklı ve bilimi kullanmak anlamına gelir. Atatürk kuşkusuz bir "Aydınlanmacı"ydı, ama bugünün dogmatik Kemalistleri aydınlanma fikrinin karşısındadır.
Din ve inanç özgürlüğünün olmadığı, dolayısıyla demokrasinin olmadığı yerde laiklikten söz edilemez. "Ilımlı islam-radikal islam" ayrımı, "ılımlı islam"ın kaçınılmaz olarak "radikal islam"a dönüşeceği iddiası, kafa karışıklığı yaratmaktan başka bir işe yaramaz. Bir din olarak islam'ın reformcu, gelenekçi ve köktenci yorumları vardır, ama bir din olarak islam ile ondan bir ideoloji, siyasal eylem için kılavuz çıkaran islamcılık birbirinden tamamen ayrı şeylerdir. Her dindar Müslüman, islamcı değildir. islamcılar arasında özgürlükçü yorumlara bağlı olanlar ile otoriter-totaliter yorumlara bağlı olanlar arasındaki ayrım da giderek önem kazanmaktadır.
Otoriter ya da totaliter rejimlerde bütün yurttaşları bağlayan bir "devlet ideolojisi" vardır, ama özgürlükçü ve çoğulcu demokrasilerde devletin "ideolojisi" yoktur. Aksine, yurttaşlar şiddete övgü ve çağrı yapmadıkça, hakaret etmedikçe, kin ve nefret yaymadıkça diledikleri fikri savunmakta, diledikleri gibi inanmakta ve yaşamakta hürdür. Türkiye 1950'lerden bu yana, "devlet ideolojisi"ne dayalı bir rejimden, özgürlükçü ve çoğulcu demokrasiye geçişin sancılarını yaşıyor. Bu geçiş tamamlanmadan Türkiye'nin iç barış ve huzuru tesis etmesi kesinlikle mümkün değildir.
Sayın Sezer, savunduğu "devlet ideolojisi"nin ancak bir tek-parti rejimi ya da askerî diktatörlük altında hakim kılınabileceğinin farkında değil mi?
yeni yeni popüler olmaya başlamış yeni nesil dns. artık türkçe alan adı kullanılabilmektedir bu sayede, dns sunucusunda yapılan farklı bir kayıt ile www.itü.edu.tr adresine girilebilmektedir. dns sunucusunda kayıt bu şekilde tutulmamasına rağmen istemci tarayıcının da desteklemesi şartıyla bu özellik kullanılabilmektedir. sonuçta bunun yalnızca yurt içinde işe yarayacağını unutmadan, olayı abartmadan kullanmakta fayda olduğunu düşünüyorum. ie 7'de idn desteği bulunmaktadır.
iki farklı ağı birbirine bağlamak için kullanılan simetrik hat, türk telekom her zamanki gibi fahiş fiyat uygulamakta, firmaların belini bükmektedir, tamamen size ayrılmış bir hat olup kesilme ihtimali çok çok azdır, telekom sayesinde olmaz olmaz tabii ki, güzeldir, pahalıdır.
Nitekim yakınlarından Hasan Rıza Soyak'a söylediği şu sözler 1930'ların başlarında Türkiye'yi de içine alan 1929 dünya ekonomik bunalımının Atatürk'ü ne kadar bunalttığının göstergesidir:
Bunalıyorum çocuk, büyük bir ıstırap içinde bunalıyorum! Görüyorsun ya, her gittiğimiz yerde mütemadiyen (sürekli olarak) dert, şikayet dinliyoruz. Her taraf derin bir yokluk, maddî manevî perişanlık içinde;
Kim söylüyor bu sözleri? Atatürk. Ne zaman söylüyor? 1930'da. Peki nasıl oluyor da bu bunalımı yaşamış bir Türkiye Altın Çağ ilan edilebiliyor?
dergah yayınları'ndan çıkan bir mehmet kaplan eseri, ilkoöğretimde ya da liselerde muhakkak okutulmasını düşündüğüm ender eserlerden birisi, bir ülke için dilin ne anlama geldiğini kavramanızı sağlayacak harika bir eser.
kitabın arka kapağından;
Türk dili ve kültürü üzerinde söz söyleyenler, ayrı kanaat ve ilkelerden hareket etmenin tabii neticesi olarak ayrı neticelere varmaktadır. Ayrı ilkeleri belirleyen temel unsurlar arasında Türk kültürünün kaynakları, islam dininin Türk toplumunun yapısına etkileri ve batılılaşma meselesinin boyutları gibi önemli konular vardır.
"Eşyayı kullanma ve ona hakim olma tarzı" şeklinde tarif edilen kültür, bir çok yerde ancak dil sayesinde, ifadeye bürünmekte ve manalar kzanmaktadır. Bu noktada dili kültürden, kültürü de ortaya çıktığı ve boy verdiği ortamın dünya görüşünden ayrı düşünmek mümkün değildir.
windows'un servislerini yamalamak(update) için çıkardığı sunucu. şu anda 3.0 versiyonu release candidate sürümü var. sürekli microsoft'un sitesine girip xp, office, windows 2003 server, vs. yaması indirmeyle vakit kaybetmek istemeyen küçük, orta ya da büyük ölçekli firmaların güzel çözümü.
şu şekilde çalışıyor, siz kendi wsus sunucunuzu kuruyorsunuz, isterseniz yamaları bilgisayara indirerek diğer kullanıcıların daha hızlı yama yapmasını sağlıyor isterseniz de yalnızca hangi paketlerin güncelleştirileceğine vs. karar vererek yine yamaların microsoft'un sitesinden indirilmesini sağlıyorsunuz. ikinci seçenek hangi yamanın hangi bilgisayarlara uygulanacağına karar vermek için bir strateji geliştirmenizi sağlıyor, ilk seçenek ise her makinenin yarım saat(daha kısa ya da uzun olabilir, önemli olan wsus kurulmayan bir durumda daha uzun süreceğini anlatmak) yama indirmek yerine yerel ağdan ya da daha yakın bir sunucudan yamaları çabucak indirmesini sağlıyor. muhasebe bölümündeki bilgisayarların windows media player update'inin olmasına gerek yok misal, bunu yönetebilirsiniz.
yunanistan'da yayın yapan spor gazeteleridir. web üzerinden birkaçına eriştim ancak çoğunlukla resimlerle yetinmek zorunda kaldım. adresleri veriyorum, yazın lütfen;
active directory ve benzeri yapılara erişirken kullanılan bir protokol. ldap sorgusu ile active directory'de bulunan tüm objelere ilişkin bilgi alınabilir, örneğin son 30 günde şifresini değiştirmiş kullanıcılara erişebilir, 5 aydır kullanıcı adıyla sisteme giriş yapmamış user objeleri bulabilir ve sistemi kullanmıyorsunuz, neden böyle yapıyorsunuz diyebilirsiniz. ldap esnektir, sorgusu zaman zaman istenilen sonucu vermez, her zaman direk obje adı ile aratamazsınız, onun karşı geldiği numerik değeri kullanmanız gerekebilir falan filan.
daha detaylı bilgiye aşağıdaki ingilizce sayfadan ulaşabilirsiniz, microsoft kaynakları genelde ldap query hakkında bilgi verir; http://www.gracion.com/server/whatldap.html
windows'un yönetim enstrumanı(tanıma gel). yerel ya da uzaktan sunucu ya da istemcilere ait tüm sistem bileşenlerine ait her türlü bilgiye ulaşmanızı sağlayan bir windows teknolojisi. ne yapabilirsiniz bununla? bununla sunucuda neler olmuş neler bitmiş görebilir, her türlü olayı(event) uzaktan çekebilir, sistemin kalın bağırsağını görebilirsiniz, isterseniz .net'te bunun sınıfını kullanarak sunucu sistemlerdeki tüm verilere erişebilir, ado.net ile mssql'e bunları iyice bir yazdırabilir daha sonra istediğiniz bilgiye kolayca erişme imkanına kavuşabilirsiniz, güzel bir teknoloji. http://www.microsoft.com/...m/pnppwr/wmi/default.mspx
microsoft'un sunucuların yönetimi, izlenmesi için çıkardığı merkezi bir yazılım. tüm sunucularınızdaki bilgileri tek bir sunucuda toplayıp analiz eden, üzerlerinde çalışan uygulamaları kontrol etmenizi sağlayan, hata olduğunda istediğiniz şekilde uyarı gönderen bir merkezi yönetim arayüzü diyebiliriz. yalnız oldukça zor ve karmaşıktır, her babayiğidin harcı değildir, elinizde iki elin parmağını geçer sayıda sunucu varsa yavaş yavaş bunu düşünmeye başlarsınız, iyice araştırmanız gerekir. en son 2005 versiyonu olup servis paketi 1 çıkmıştır, ne güzel. http://www.microsoft.com/mom/default.mspx
secure computing firmasının ürettiği oldukça kaliteli bir mail gateway. günde 1000 adet spam'in 995 tanesini kestiğini söyleyebilirim, oldukça kullanışlı bir arayüzü var, web üzerinden yönetilebiliyor, spam olup olmadığına karar veremediği durumlarda kişiye e-posta atarak liste halinde ben bunlar için bir şey söyleyemedim, asalım mı, besleyelim mi diye soruyor, kurumsal bir çözüm olarak tercih edilebilir, tavsiye edebilirim. http://www.securecomputing.com/index.cfm?skey=1612