birde onların müziğin sesini en sona getirip sadece kendilerinin duyduğunu zanneden tiplerde yok değildir halk arasında. çıkarın kulaklığı hoparlöre verin daha iyi, kulağınıza yazık olmasın.
(bkz: kulak, burun, bogaz)
"peygamber efendimiz secdede iken torunu hasan geldi, sırtına çıktı. peygamber efendimiz de onun elinden tuttu ve ayağa kalktı. tekrar rükûa varıncaya kadar onu sırtında tuttu. rükûdan kalktıktan sonra bıraktı ve çocuk gitti."
bir gün peygamberimiz minberde hutbe okurken hasan ve hüseyin'in düşe kalka mescide girdiklerini görür. konuşmasını yarıda keserek aşağı iner, onları tutar, bağrına basar.
"cenab-ı hak, 'mallarınız ve çocuklarınız sizin için birer imtihan vesilesidir' buyururken ne kadar doğru söylemiştir. onları görünce dayanamadım" dedikten sonra konuşmasına devam etti.
--spoiler--
Peygamber efendimizin (s.a.v) ibret alınması gereken hayatından kesitler. Onlar çocuk ve her ne yaparsa yapsınlar, onların kalbini kırarak değil, tatlı dille uyarmak yada nasihat etmek gerekir.
baştan söyleyim kimseyi kınamıyorum ve herkesin dini, ibadeti kendine ama başka zaman olsa yok diyetti yok bilmem buda felsefesiydi diye türlü şaklabanlıkları yapan insan *bu arada kimliğinde müslüman yazıyor ve sorsan elhamdülillah müslümanım* der ama iş ne zaman sadece bir ay yemek yememek *tabi onların düşüncesi sadece aç kalmak* oruç tutmak olunca herkes gereksiz olduğunu düşünüyor. bir çok yabancı ve sonradan müslüman olmuş insan tanıyorum ve onların sözleri aynen şöyle * doğuştan müslümanlığı tanıyan insanlar neden dinleri hakkında böyle davranıyorlar ama bilselerdi gerçeği, onlar bizlere örnek olmaya gayret gösterirlerdi*. isteyen tutar isteyen tutmaz ama şu gereksizdi falan gibi muhabbetler olmasın lütfen. madem siz oruç tutmadığınız için eleştirilmek istemiyorsunuz bizlerde ibadetlerimiz için eleştiri istemiyoruz.
not: cemaatçi değilim, sıradan dinini yaşamaya çalışan bir müslümanım.
peşin edit: eksileyen arkadaşlara hakkım helal olsun. saygılar.