kaset skandallarıyla gündeme gelen iki siyasinin istifalarından sonra ortakça kuracakları partinin doğuracağı sonuçlardır. ülkenin bütün abazaları oy verir ve yüzde 10 barajını rahatlıkla geçerler.
uludağ sözlüğün kanayan yarasıdır. saat ilerledikçe seviye düşer abazan baykuşlar ava çıkar ve bu sonuç ortaya çıkar. diğer sözlüklerde gündüz vakti troller ve liseliler yüzünden bu gibi bir durum meydana gelir ama burda neden gece?
tüccar olacak kişinin mesleğe atılmadan önce öğrenmesi gerekenlerdir.
öncelikle akp hükümetinin politikasını (yap-sat, olanı olmayanı sat ananı babanı vatanı sat) incelemelidir. bugüne kadar ticaret hayatında bu derece başarılı insancıklar görülmemiştir. biri özelleştire özelleştire tek karış toprak bırakmaz diğeri yumurta satar bir başkası gemi ticaretine bakar... velhasıl-ı kelam memlekette dönen tüm dümenler bu heriflerin avucunda döner. tüpraş satıldı tekel satıldı(3 ayda getirdiği kar karşılığında) mersin iskenderun limanları türk-telekom daha neler neler satıldı.
burada dikkat edilecek nokta şu... bakım yapma ilgilenme zarar etsin sonra da batıyor zaten deyip sat. demir yolları özelleştirildi neden? çünkü bakımı için çok masraf gerekiyormuş zarara neden oluyormuş. elin adamı aldı tcdd'yi(tc'si eskilerde kaldı ama...) getirdi kendi işçisini kendi sistemini bal gibi de kar ediyor. ama iş işten geçmeden vekillerin vekil yakınlarının eşin dostun cebini doldurması gerekiyor ya ne olsa satacak pezevenkler... ne diyebiliriz ki koyun gibi sürü zihniyeti içinde olmaya devam ettikçe bunlar bizi de satacak... hem de "babalar gibi satacak"
hapis cezasını tamamladıktan sonra cezaevi kapısında kalabalık bir grup tarafından sevinç gösterileriyle karşılanan şahıstır. adam yaralama uyuşturucu kaçakçılığı azmettirme gibi türlü suçlardan içeri giren şahıs. sevinç gösterilerine anlam veremediğim bir tahliyedir.
tarsusta yaşayan yazarlardır. tarsus türkyenin en büyük 4. ilçesidr 269.000 nüfusu ile oldukça kalabalık bir mekandır. adana ve mersin illerinin arasında çukurova üzerinde verimli tarım arazilerine sahip bir ilçedir. (bkz: tarsus)
celal bayar üniversitesinin 19960 nüfuslu demirci ilçesinde yer alan eğitim fakültesidir. demirci dağlarının eteğinde olan ilçe manisanın merkezine 168 km uzaklıkta olduğu için oldukça içe kapanık bir mekandır. ilk yılların da demirci öğretmen enstitüsü olarak faaliyet gösteren kurum 1989da eğitim fakültesi adını alarak eğitimdeki rolüne devam etmiştir. tatlı sakin şirin bir yerde olan üniversitede sosyal hayat 0a yakındır.
tanım: M.K. Atatürk gençliğini sözle tahrik etmektir.
bugünlerde sözlükte sıkça rastlanılan bir durumdur. oldukça rahatsız edicidir. siz kim oluyorsunuz ki dil uzatabiliyorsunuz mustafa kemale. kürdü türkü lazı çerkezi arabı hepsi herkes ya seve seve ya da s*ke s*ke O'nu bu vatanın kurucusu olarak kabul etmek zorundadır. sevmek zorunda değilsiniz ki zaten buna ihtiyacı yok ama eşek gibi saygı göstermek zorundasınız. açılan başlıklar hep eleştiri hep eleştiri lan sen bokunla oynayacağına haddin olmayan işlere kalkışıyorsun. burası atatürkün memleketi ya sev ya da s*itir git arkadaş.
19.960 kişilik sevimli ilçemizin 12. camisinin için karşılıksız olarak çalışan işçilerdir.
birçoğu ciddi anlamda yiyecek ekmeği bulamamaktayken bu davranışa bir anlam verememekteyim. iki ihtimal var: yapacak iş olmadığı için vakit geçiriyorlar ya da işlerinin sadece allaha kaldığı düşüncesiyle son bi gayret edip cami yaparak allahtan medet umuyorlar. gel de çık işin içinden...
kurallara uymadığı ya da grup içinde istenmediği için siktiri yiyen kişidir. çoğu zaman hakederek atılır. atan için daha zor bir durumdur. iyi arkadaştık ancak ortak yaşamın gereklerini yerine getiremiyordu. çok defa uyardık sabahlara kadar konuşup böyle devam ederse olacaklardan bahsettik. bir kulağından girip ötekinden çıktı. uyumsuzluğa devam etti. biz de evin diğer öğrencileri 3 kişi olarak benim yazdığım bi siktirnamenin altına alkışlar eşliğinde imzayı çaktık ve arkadaşın kapısına çattık. ve heyecanla olacakları izlemek için benim odada toplandık konuşmaya başladık... gece geç saatte bizimki geldi kapısındaki kağıdı aldığını duyduk... aradan beş dakika geçti benim odanın kapısı çaldı, açtım. kendini savunmasını beklerken bana birader ince girişli şarj aletin var mı diye sordu. dumur oldum şarj aletini verdim gitti. tek kelime bile konuşmadı konuyla ilgigi. bi anlam veremedik. şunu öğrenmiş olduk ki orospunun yüzüne tükürmüşler yağmur yağıyor demiş atasözü gerçekmiş. bu mümkünmüş... inanın hala yağmur yağdığını sanıyor.
