aslını inkar etmeyen sanatçı, kraliçe. beyaz show'da bile söyledi denizli'li olduğunu. ama bir insan denizli'de sadece doğmakla denizli'li oluyorsa o ayrı, kadın üç yaşında ayrılmış oradan, sonra hep izmir...
ne kadar hatırlıyor olabilir ki denizli'yi.
bu arada aslını inkar etme merakı diyen süper insanlara sezen'in resmi sitesinden geliyor, bakın resmi diyorum.
"Sezen Aksu Denizli Sarayköy’de dünyaya geldi; izmir Kız Lisesi ve babasının arzusu ile girdiği Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi de dahil olmak üzere eğitim sürecini izmir’de sürdürdü"
Eh üç yaşında ayrılan biri, o günden beri izmir'de yaşayan biri de izmir'i sevdiyse kendisini izmirli hisseder çok normaldir ki sezen çoğu zaman izmirliyim de der, egeliyim de der. hiçbir zaman doğduğu yeri de inkar etmez.
yeni albümünde onno tunç'un hiç açığa çıkmamış bir bestesinin yer alacağı gazetelerde değil, milliyet sanat'ta duyulmuştur ve doğru olma ihtimali çok fazladır, zira yazının yazarı bundan önceki albümlerde de albüm çıkmadan önce dinleyip yazı yazmıştır, çıkacak olan albüm de bizzat dinlenip, yazılmıştır milliyet sanat'ın haziran sayısında.
üniversite konserlerine yeterince önem veren sanatçı. istediği önemi göremediği ortamlarda, yargısız infaz yapılan ortamlarda haklı olarak geriliyor. bir gün bunu yapacağım aklıma gelmezdi ama, ankara seyircisi 18 mayıs'ta sezen'i bağrına bastı. öyle ki programdan uzun sürdü konser... sezen çok eğlendi. harmandalı bile yaptı...
kraliçe çıkıyor sahneye.
kadın 1.5 saat sahneye geç çıkmış, savunulmaz tamam... ama seyirci onu bağrına basmazsa ne beklersiniz?
pahalı diye nitelenen bostancı konseri biletleri tükenmek üzere olan kraliçem. pahalıdır elbet, ama özcan deniz'in hatta onu bırakın gülben ergen'in 65 ytl'ye konser verdiği bir ülkede sezen sonuna kadar hak etmektedir o parayı.
ayrıca kendisine "biletler çok pahalı" dendiğinde, "bununla ilgilenmeye çalışacağım, ama fiyatlarda benim etkim olmuyor pek, organizasyon şirketi belirliyor" demişti.
haklıdır da;
zira bu sene harbiye'deki konserlerden bkm ve most tarafından düzenlenenlerin fiyatları farklıydı.
resmi olmayan bilgilere göre mayıs ayında albümü çıkacak olan kraliçe.
takipte kalınız efendim, çok yakında sizler için tüm çabamı sergileyip, albüm çıkışını aydınlatacağım.
Demir Leblebi döneminde ne kadar dövülmüş, ne kadar hırpalanmış olsam da beni asıl üzen şey, o günlerde olduğu gibi, bugün de yurdum insanının hâlâ ifade özgürlüğü sıkıntısını çekiyor olmasıdır.
Sezencim sağ olsun Açık Radyodaki programında o albümde sosyal sorumlulukları içeren şarkılarıma karşı gösterdiği hassasiyetle bir kere daha gözlerimi yaşarttı.
Bazı insanlar ekmek gibidir, her gün aranır, bazıları da ilaç gibidir, lazım oldukça aranır. “Sezen benim için ekmek gibidir her gün aranır.” Meraklanma Sezen'ciğim iyiyim, sana da söylediğim gibi, şarkıların girdiği eve hastalık girmez. Yine bir gün oturur konuşuruz bunları.
Seni utandırmak istemem ancak biliyorsun, her gün bir Sezen şarkısı dinlemezsem o günüm biraz eksik kalır, biraz bulutlu geçer. Ne zaman senle konuşsak, içim öyle bir serinler ki, huzur dediğimiz şey bu olsa gerek demekten kendimi alamam. Yine konuşur, gene hasbıhal ederiz. Müzikten girer, Ege'den çıkarız. Şarkılarından başka neyimiz var ki hayatlarımızı kolaylaştıran?
Ha bu arada unutmadan söyleyeyim; bugün bahçeme bir ağaç diktim, adı Sezen oldu.
Bir izmir konserinde, ezan okunmaya başlar. Şarkı yeni bitmiştir. Ezan duyulur ama sonra sesi kesilir ezanın. Sezen bakar bakar seyirciye döner "ayol izmir'in ezanı da bu kadar sürüyor" der.
Herkes yerlerde. ***
daha önce söylenmemiş yeni şarkı verdiği isimler olarak şöyle bir liste hazırlanabilir. zira bu listeye sezen'in ona buna verdikten ya da kendisi söyledikten sonra yeniden söylettiği isimleri de sokarsak yer kalmaz. işte sizin de hayatınızda bir sezen şarkısı vardır sözünün canlı tanığı bir liste.
ajda pekkan
ali kırca
alpay
aşkın nur yengi
ayça tekindor
aysu başar
aysun kocatepe
ayşegül aldinç
bora öztoprak
burak kut
candan erçetin
cenk eren
ceza
demet sağıroğlu
deniz arcak
deniz seki
emel müftüoğlu
emel sayın
erkan oğur
erol evgin
esra özmen
ferda anıl yarkın
ferdi özbeğen
ferhat göçer
göksel
gönül akkor
gülben ergen
gülşen
hande yener
harun kolçak
hepsi
holly valance
hülya avşar
ibrahim tatlıses
ışın karaca
izel
jale
karine hannah
kenan doğulu
levent yüksel
linet
meyra
muazzez ersoy
mustafa ceceli
niels william
nil burak
nükhet duru
ömür göksel
özcan deniz
pakize suda
recep aktuğ
rengin
rüya ersavcı
saadet sun
seden gürel
seferad
selçuk ural
sertab erener
sıla
sibel can
sibel tüzün
şebnem ferah
tarkan
tülay özer
uğur başar
yaşar gaga
yeşim
yeşim salkım
yılmaz erdoğan
yonca evcimik
zeki müren
zeynep casalini
şu an radyo programında nazan öncel çalarak kendilerini kavgalı gibi gösteren basına çok kibar bir "bu da size kapak olsun" mesajı vermiş, nazan öncel gripti nasılsın acaba nazancım diye sorarak ikinci bir "kapak" yapmış nazanın geçmişinde yaşadıklarından anlatı sunarak üçüncü "kapak" olayını yapmış ve gidelim buralardan'ı çok sevdiğini söylerek dördüncü "kapak" ile mevzuyu kapamıştır.
kuşing sendromu adındaki hastalığın ruhu ve iç düzenindeki etkilerini yok etmiş, adeta hastalığı yenmiş, dışa yansıyan etkilerini de yavaş yavaş silmekte olan kraliçe.
engelli çocuklar için tasarlayıp, açık arttırma ile 50 bin dolara satılan ayakkabısının altında şöyle diyor;
"Kavacık'ta bir dükkan
Bir avuç içi
Mehmet, Necati, Sezen
Üç ahbap kişi
Sade kahve, demli çay
Hoş beş arası
Güle oynaya yaptı
Bu kırmızı işi...
geçen seneyi düşünün, öyle bir düşünün ki, radyodan bir ses size, 'yürüyorum düş bahçelerinde...' desin, 'benim dengemi bozmayınız...' desin hatta ve hatta 'sabahı zor ettim yine...' desin.
japonca şarkı söylesin. zaman zaman hatalar yapsın, acemiliğine verin. içinden nasıl geliyorsa öyle hareket etmiş olsun.
Onno tunç'un hiç bilinmeyen bir eserini çalmış olsun.
'sadece bir ömürlük misafirim ben...' desin.
En sevdiği şarkılarını 'çalmak ayıp gibi geliyor, demeyin bu kadın çıktı da kendi şarkılarını çalıyor' diyerek çalmış, yürekleri fethetmiş...
En sevdiği şarkıcılardan birinin 'amalia rodriguez' * olduğunu söylemiş olsun...
Ümmü Gülsüm'ü seviyor olsun.
Erkan Oğur'dan Levent Yüksel'e birçok ismi çalmış olsun.
Yoğun istek üzerine bir saatlik program iki saate uzamış olsun üstelik, insanı dinlerken bile sevinçten hüzne boğmuş olsun..
Doyamamışlık tadı bırakarak bitmiş olsun...
Ve o günden bugüne tadı damağınızda olsun.
Üzülmeyin...
16 Mart saat 18.00'de, Açık Radyo'da, Canlı yayınla, Sezen'cim, kraliçem, yine bizimle buluşuyor. Öldürüp, diriltmek için...
dtp'nin popülist hareketlerinden sorumlu tutulamayacak kraliçe. bülent ersoy'a da karnavallarında çıkması için teklif götürdüler...
bunun sorumlusu bülent ersoy mu?
dtp'nin abuk subuk politikalarından kesinlikle sorumlu olmayan kraliçemdir o benim.
sezen kara harekatına karşı şiir yazdı denilmiştir, fakat kara harekatından ziyade annelerin ağlamasına, tanrı'nın gözyaşlarına bir serzeniş, bir yakarış var o şiirde.
sezen, haziran ayı'nda 'MEHMET' isimli şarkısını, mehmetçikler için yazmış okumuş, bestelemişti sonrasında da. Bir ağıt gibiydi, sezen'in gözleri dolmuş, sesi titremişti okurken.
yaşayan bilir.
dehap genel başkanlık teklifi götürdü diye yazmak mı lazım bir şey ima eder gibi?
cumartesi türküsü'nü yazdı, nevruz'da diyarbakır'a gitti diye mi bu? dehap bunun için genel başkanlık teklifi götürmüş, ama sezen kabul etmemiş.
kabul etmediği aşikar olan bir şey mi tartışılıyor?
başbakan da nevruz tarihiyle diyarbakır gezisini birleştirdi... o da mı kötü niyetli? (gerçi beklenir ondan * )
şu güzelim başlığa siyaset karıştırmayın, rica ederim.
insanların önceki hallerini bilmeden yargılayanları ortaya döken büyük sanatçı, kraliçe.
sezen'in yüzü çoktan düzelmeye başlamıştı, ama o en iyi dostlarından biri kaybetti, ben de gördüm çok üzülmüş da tanıyamadığım insanları...
yüzü şişmiş yeniden sezen'in, ama hastalığı var.
ekranlarda da gözüküyor; bakınız beyaz show, candan erçetin, halit kıvanç...
bu öyle bir hastalık ki, henüz yüzü tam olarak düzelemedi, ama düzeliyor, düzelirken, cenaze'deki sezen'le programdaki sezen'i bir karşılaştırın, sonra karar verin, o üzüntüden miymiş, yoksa hep mi öyleymiş.
geçer, geçer daha öncekiler gibi...
bu da geçer sezen...
resmi internet sitesi http://www.sezenaksu.com.tr adresine, aysel gürel anısına, royal albert hall konserine ait sen ağlama-1945 ve haydi gel benimle ol yorumlarını eklemiş, videolara aysel gürel'i sevgiyle anıyoruz demiş vefalı kraliçem. ayrıca müzik kutusundaki tüm şarkılar da aysel gürel'e ait şarkılar haline dönüşmüştür.
royal albert hall konseri kayıtlarını ekleyerek insanı yeniden orada hissettirmiş, konserin anılarını canlandırmış, hüzünlendirmiştir.
1945 yorumu özellikle muhteşemdir.
ne oraya buraya konuk olsun.
ne sahneye çıksın.
ne ona buna laf atsın.
ne davetlere gitsin.
sezen'ciğim, sana söylemek istediğim şu, sen bir şarkıcısın. gir bak hayran sitelerine, artık hayranların bile isyanda.
sezen özledik seni, sesini, şarkılara kattığın ruhu.
elalemin şarkılarına değil, kendi şarkılarına kat biraz da o ruhtan.
tamam biliyoruz, paramparça'yı sen teoman'dan bin kat daha güzel okumuşsundur, kesin.
15 ocak'ta onu dinleyeceğiz kabul.
ama niye 15 ocak'ta "sezen aksu-kök" albümünü almıyoruz müzik marketlerden.
sezen, özledik seni...
sesini...
senin şarkılarını senden dinlemeyi özledik.
ne tuhaf di mi?
yine albüm yap, yine bi tarih ver.
yine o tarihte çıkmasın.
1 hafta geciksin.
sonra çıksın.
kartonet kötü olsun.
şarkı sözleri yanlış olsun.
ama o cd'de senin şarkıların olsun.
ve en önemlisi senin sesin olsun.