Sözlük yazarlarının çoğunun üye olduğu dernektir.Sorsan lise terletir ve durmadan 'öğretmenler 3 ay yatıyor maaş alıyor yeaa' diye diye ağzının suyu ala aka konuşur.Halbuki o saman beyninde küçük bir zeka kırıntısı olsa belki öğretmen olmak ister ancak yaşamamıştır. Anlayış göstermek lazım.
Ha bu tarz düşüncelere sahip bir veliyse iş daha vahim. Zira pandemi sürecinde veliler okullar açılsın diye kendini yırttı. 5 ay boyunca kendileri tahammül edemedikleri çocuklarına öğretmen kızınca çemkiren velilere selam olsun.
Yazarların, Uludağ sözlük 'e üye oldukları yaştır efenim. Kendi adıma 13 veyahut 14 yaşında üye oldum. O zamanlar 8.ci nesil yazarları çok eziklerlerdi. Ancak yeni nesilleri görünce bizim nesile kurban olsunlar. Tabi o zamanlar sözlük janrına pek alışkın değiliz, henüz pişmemişiz arada ergence entrylerim olsa da genel itibariyle fena gitmemişim.
Çok sevdiğimiz bir deyim ile malum durumu çok iyi açıklayabiliriz. Ülkede o kadar olay varken, sözlük yazarlarının oral seks, karı kız vb başlıklara takması başka bir deyim ile açıklanamaz. Tabiki kimse hep ciddi olalım demiyor ama hep de pejmürde olunmaz. Bu sözlüğe üye olduğumda 14 yaşındaydım ve hiçbir zaman bu kadar ağır ergen olmadım.
Karakter sınırından dolayı takılan ancak açmak istediğim başlık 'ayasofya'nın cami olmasına tepki gösteren bir yunanın Selanik' te yer alan Atatürk Evini gökkuşağı renkleri ile renklendirilmiş halini paylaşarak aklı sıra hakaret etmesi '
Bunu bir açıklığa kavuştıralım Madımak gibi olay karışmasın. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2052728/+
Bu milletin ne kadar kindar olduğunu gösteren resimlerdir.Aklı sıra hakaret ediyor.
Tanım : hoşgörü ve barış kelimesinden bizi uzaklaştıran resimlerdir.
Edit:Madımak olayı ile 6-8 Eylül olaylarının farkını elbette biliyorum ancak anlatmak istediğim hala aramızda bir resime dahi bakarak gaza gelip yakıp yıkacak adamlar var. Yanlış anlaşılma olmasın.
Türk erkeklerine ömür boyu katlanmak için önerilerin yer alacağı rehberlik tadında bir başlıktır. Biraz uzun bir entry olabilir ama kültürsüz Türk erkekleri sonuna kadar okumaya üşeneceğinden asil Türk kızları ile yola devam edebiliriz.
Bu ezik erkek grubunun en temel problemi kompleksli olmasıdır. Anneleri bunları paşa gibi büyüttüğü için herkesten aynı tavrı beklerler. Asarım keserim, ben en iyisiyim, tüm kızlar bana hasta şeklinde özgüven patlamaları yanısıra bir de kıskançlık tipleri vardır. Onu giyme, buna bakma, sen benimsin vs vs. Bu türü genel olarak bir gruba ayıracak olursak:
1.Bağcılar kekosu gibi takılan altında çakma eşortmanı, bulabilirse tofaş arabası var. Arsız bela türü şarkıları dinleyerek bangır bangır arabasıyla gezerek milletin yaşam zevkini elinden almaktadır. Genelde kara kurumlardır, saçları yandan kazanılmış Habeş maymunu gibi gezinirler. En büyük hobileri kız meslek lisesi çıkışı beklemektir.
2.Türk lugatına 'yavşak' kelimesini kazandırmış ikinci grubumuz vardır. Her önüne gelen kıza asılır. Fullspeed parfümü ile olmayan cazibesine cazibe kattığını düşünür. Olur olmaz esprilerle ortamı gerer. Ağına bir iki kızı düşürürse bunu yıllarca anlatır. En büyük kaçamak noktası 'ben bağlanamıyorum' olur. Hâlbuki bu tarz tipleri kızlar bir kere zor sabrettiğinden ikinci kez görmek istemez başından savar. Sözün özü bağlanacak birini bulamadığı için bu havalarda takılır.
3.üçüncü erkek modelimiz ise kasıntı, cool takılan tipteki çocuklardır. Kendini everest dağında hayal ederek karşı cinse yaklaşır. Onlara göre karşı cins ağrı dağı ise onlar everesttir. Bir yaklaşır bir uzaklaşırlar. Çok isteselerde hiçbir etkinliğe katılamazlar. Güneş gözlüğü üçüncü elleri gibidir. Sigarayı sevişircesine içerler. Tüm kızlar onalea hastadır ama onlar kimseye yüz vermediğini sanarak ömürlerini geçirirler.
4.dördüncü tipimiz ise Anadolu cocugi tarzı değişik bir türdür. Bol bol küfür ederler, esnaflara araları iyidir. Ellerinden tesbih eksik olmaz. Büyük çoğunluğu şiveli konuşur. Eğitim düzeyleri düşüktür ve tek bildikleri boş boş gezinmektir.
Özetle sevgili Türk kızları en güzeli genlerimizi Türk erkekleri ile kirletmemek en güzelidir. Bırakın onlar Rus kadınlarının kendilerine hasta olmak olduğunu sanarak yaşayıp ölsün. Hâlbuki Rus kadınları için Türk erkekleri yoklukta gitmektedir. Zira kabul etmek gerekir Rus erkekleri Türk erkeklerinden çirkindir. O çirkinlikle yaşayan güzel Rus kadınına Türk erkekleri farklı gelmektedir. Hâlbuki hiç genini bozmaması gerektiğini umarım bir gün anlar.
Not :parodi amaçlı bir entrydir. Kimi yerlerde gerçekler debarındırmaktadır.
Sık sık böyle açılmaktadır bilirim lakin açılan başlıklar fena halde baydı artık. Üç tema üzerine kurulu :kadın, pipi, kadın. Ciddi anlamda sözlüğün ergen tayfadan arıtılması gerekiyor. Elbette iyi ve donamlı genç yazar arkadaşlarımız da vardır. Ben onları tenzihen söylüyorum. Yukarıdaki başlıkta bahsettiğim eylemin hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini bilmeme karşın, bir tür serzenişim olarak kabul edin. Ergence açılan başlıkların sahibi ciddi anlamda iğrençsiniz.ha soracaksınız neden 23?genel olarak farkettiğim nokta şu ki ;96 sonrası doğanların ayarı bozulmuş durumda. Sanki bir olay oldu ve bu dönemden önce doğanlar ile sonra doğanlar arasında ciddi nesil farkı var.
Not :96'lı değilim.
Tanım :hiçbir boku beceremeyen, hayatındaki tek hobisi bel altı konuşmak olan boş yazarların sözlükten temizlenmesi dileğidir.
Ek 1:23 altı yazarların eksilediği başlıktır.
Ekrem imamoğlu'nu seçilse yapacağı icraatleri içeren başlıktır. Öncelikle belirtelim Ekrem imamoğlu babamızın oğlu değil. I yüzden bence hiçbir siyasi lider ya da parti ölümüne savunulmamalı. Çünkü bu adamların yaptığı en iyi şey sizi manipule edip inanmanızı istedikleri şeye inandırmanız. Belki cidden çok iyi bir yötenicidir, belki de kötü. Bunu şu an için bilemeyiz. Ancak şahsi fikrim artık değişimin şart olduğu. Yıllardır aynı zihniyet ülkeyi yönetiyor ve artık başka siyasiler de icraatlerini göstermeli. Mansur yavaş'ın yaptıkları cidden güzel şeyler. işte artık yeni bir siyasi figüre şans verilirse güzel şeyler olacağı kanaatindeyim. Çünkü yeni gelen zihniyet eski zihniyetin yaptığı kötü faaliyetleri tekrarmayarak kendi yönetimin daha iyi olduğu ispatına girecek. O yüzden artık değişim şart
Uludağ sözlük'te açılan başlıklar hakkında çok güzel bir analiz yapılabilir aslında. Müstesna sözlük yazarlarını tenzih ederek, Uludağ sözlük ekşi sözlüğe göre daha kalitesiz yazarlara sahiptir malum bu sözlükte iki hafta da yazar olmak mümkün. Gerçi ekşi sözlük eskiye göre bozdu ancak bu ayrı bir tartışma konusu. Sözün özü daha ortalama yazarlara, yani ortalama halka bakarak diyebiliriz ki bizim millet belli konular ile kafayı bozmuş.
1. Cinselik
2.siyaset-
3. Din
4.kadınlara dair boş söylemler
5.ırkçılık.
Özetle durum vahim. Elbette Türkiye'nin her kesimden insanın bilimle ve sanatla ile ilgilenmesi beklenemez, ancak toplumun yüzde 30' i bu seviyeye ulaşsa şu an çok farklı şeyleri konuşuyor olurduk.
'sen vurursun dikiş, ben vururum toprak atarlar' şeklinde olan ve bu replikleri duyduğunuz an hayalinizde absürt renk uyumlu çakma Adidas eşortmanı, bir tarafı kazıttırılmış bir tarafı uzun saç modeli, hafif kavruk teni, hafif yarım gülümsemeleri ve geçen her dişiyi süzen haşin bakışları ile o zar-ı şahaneleri canlandırırsınız.
sıralama şu şekilde olurdu :
ankara - beyni (siyasetin merkezi)
istanbul - kalbi (medeniyetler şehri)
izmir - akciğeri (o olmadan nefes alamazsın)
çanakkale - boğazı *
Bayburt - serçe
doğu illeri - mide
trakya illeri - karaciğer (malum o kadar içkiye sağlam karaciğer lazım)
...
şeklinde devam etmektedir.
tüm moderatörlere yönetilmesi gereken sorudur. hadi sözlük yazım kuralları, başlıklara tanım yapma gibi sorunları geçtik,bu kadar iğrenç,bel altı içeriklere nasıl göz yumrukları büyük bir sorunsaldır.
Bir halttan anlamayanları rahatsız eden uygulamadır. Şöyle ki ;bu milleti bir konuda eğitmenin tek yolu para ile terbiye etmektedir. Instagram da yok şu kadar kişi alsa, şu kadar para kazanılır tarzı gönderilerle işsizliğin me denli saçma çıkarımla yaptorabileceğini kanıtlar.Her ne kasae hükümeti desteklemesem de, güzel bir uygulamadır. Deniz kenarlarında, sokaklar da, yeşillik alanlarda her gün bir sürü görüntü kirliliğine bu arkadaşlar maruz kalmıyor sanki. Bu uygulama zaten sen almayasın diye yapılıyor. Hükümet veya x marketin cebine para gitmesini istemiyorsan almayacaksın güzel kardeşim. Geri dönüşüm çantalarını yanında taşıyacaksın, mis gibi yapacaksın alışverişini.
Maalesef acı olan bir söylemdir. Tarihte birçok güzel şey başarmış bu halk nasıl bu hale geldi?artık maalesef Çakal, hırsız, olmak bu millet için akıllılık göstergesi.
Bu serzenişimin altında yatan yaramı şöyle anlatayım.
Tarihi bir bölgede küçük bir müzede çalışıyorum ve neredeyse her gün o müzeye 200 kişi gelmekte. Kapının girişine kocaman yazılarla 'giriş 2 tl' ve 'üst kat müze uyarıları yazmakta. Buraya kadar her şey güzel, ancak sorun şurada doğuyor:uyarıları dikkate almamak vs levhaları okumamak. Gelen her 150 kişiyle diyaloğum şöyle
- hoşgeldiniz
-hoşbulduk
(sonrasında paldır küldür müzeye girilir ve hiçbir şey sormadan fotoğraf makinaları çıkarılır.)
-yalnız beyefendi /hanfendi yukarıda yazdığı gibi 2 TL'lik bir giriş ücretimiz var.
-ha pardon görmemişiz, peki x müzesi burası mı? (alanda bahsedilen başka bir müze olup olmadığı sorulur. Halbuki girişte kocaman y müzesi levhası yer almaktadır.
Bundan sonra üç çeşit diyalog ve insan tipi ortaya çıkıyor.
1.'ha, ücretli mi çıkalım o zaman.(paragöz, amacı bir şeyler öğrenmek değil, boş vakit geçirmek ve soran olursa 'bende gittim' demek amacı taşıyan insan tipi.)
2.'müze bu kadar mı yaa? (yarı paragöz yarı andaval ve yaptığı levhaları okumama alışkanlığına inatla devam ettiği için üst katta müze olduğunu farketmemiş insan tipi
)
3.'böyle yerler neden ücretli? Biz tarihimizi görmeye geliyoruz.'( müzenin kendi kendine elektrik,temizlik ve bakım ücretini ödendiğini sanan kısacası bir boktan haberi olmayan insan tipi.)
Gözlemelrimdeb özetle, gelenlerin çoğunluğunun amacı oranın havasını koklamak, bir şeyler öğrenmek değil. Adamın cebinde malborası var, ancak 3-5 tl her neyse ücreti ödemeye gocunur. Lakin sorsanız size saatlerce 'türk milleti şöyle, böyle diye' anlatabilir.
Kıssadan hisse arkadaşlar, eski devirlerde de millet böyle cahil ve çakaldı da yine 3-5 kişinin yüzü suyu hürmetine mi var oluyordu yoksa sonradan mu bu hale geldik o kadarını bilemem. Ama böyle gittikçe sonumuz son değil. Sadece okumakla yetmiyor, zihniyetleri de açmak gerekiyor. Çevremde her gün gördüğüm göbekli, cahil insanları ve okumasına rağmen ukalalığı, bir bok bilmemesi baki kalmış sözdr aydın insanlardan tiksiniyorum. Yukarıda bahsettiğim hadise ücretin ödenip, ödenmemesi değil,cahilliğin bu eylemde ortaya çıkmasıdır.
Damarlarında asil kanı hala muhafaza eden büyüklerimiz, küçüklerimiz bu ülke sizle var oluyor.
Dipnot 1: aşağıda bir arkadaş devletin masrafları karşıladığını beyan etmiş. Birincisi kardeşim aç Google bir özel, şahıs müzesi nasıl yürür yaz ve ikincisi acaba bende o okuyamayan ve bilmeden atan zihniyetin içinde miyim diye sorgula.
"dağdaki çobanla benim oyum bir değil"den gelinen noktadır.ister kabul edin ister etmeyin bir sürü suriyeli oy kullandi ve kullanaca da.artık oyle bir duruma geldik ki,tayyip iyi bir şey yapsa bile o seyin iyiliginden şüphe ediyoruz.bunun nedeni fesatlik,düşmanlık degil, tek neden güvensizlik.sevgili badiler inanin bende isterim bu adamın bu ulke icin iyi olmasına ama adam harcıyor hepimizi.ve yillarca okul sıralarında dirsek cürütmüş,idealleri için kisa yollu bir meslek yerine uzun yolu secen ,dusunen ve düşünmeyi, sorgulamayı bilen nesiller amaçlayan bizim gibi gençler ile tek yaptığı kahvede kari kiz kesip, dedikodu yapip, kart oynayan veya evde oturup onu bunu cekistirip,evlilik programlari izleyen o orta yasli cahillerin oyu bir değil.ama maalesef ki. geleceğimizi eline bir Kur'an alip Allah dedi diye oy veren bu cahiller belirliyor.ve en üzücüsü hiçbiri gençliğe güvenmiyor,tek bildikleri biz ne darbeler ne yoksulluk gördük diye nara atmak.halbuki geçmişte yaşanan her sey sizin suçunuz ve bizden ozur dilemelisiniz.geçmiş Türkiye ye bok gibi yol verdiniz simdide vermek istiyorsunuz ama artık lütfen huzur evlerinize çekilin ve sessiz kalın.
bugün farkettiğim hededir.ağırlıklı olarak esse sigara markası ve yanında polo ve this diye daha once hic duymadigim sigara markasını farkettim.bana geçtiğimiz yıllarda sigara satiyor musunuz diye sorduğumda biz öyle zararlı şeyler satmıyoruz diyen a101 kızına buradan selamlar.
Arapların hacdan yıl başına kazandığı rakamdır.Bu tarz başlıklar ve söylemler çoğu yerde yer almaktadır,ancak hiçbiri de batı ülkelerinin turizmden ne kadar kazandığından bahsetmez.Bizim insanımız bu kadar adidir işte.Müslümanlıkla ve Türklükle ilgili her şeyin altına nefret söylemi giren bu şahıslar diğer dinler ve milletler söz konusu olduğunda empati kasarlar.
nasıl kaliteli yazarlık varsa aynı şekilde kaliteli trollük de ayrı bir vasıftır. bu arkadaşlar her aklından ve arka tarafından çıkan fikri "aha bu çok saçma olur" edası ile sözlüğe yazmaz.kendi içinde bir tutarlığı ve yeri geldiğinde az da olsa gülmeyle karşılık bir ironisi vardır ve özelden yazdığında eğer keyifleri yerindeyse kaliteli bir iki muhabbet edebilirsiniz.
ülke de ve sözlükte toplum bilimciler tarafından fazlaca araştırılması gereken bir konudur.hem kız hem erkek olsun (türk toplumuna mensup) sadece cinsel anlamda değil her anlamda acayip acayip söylemlerin ,saçma düşüncelerin nedeninin ne olduğu araştırılması gereken konudur.
inanmıyorum,başka toplum yoktur ki; kendi bireylerini bu kadar gömsün aşağılasın.sözlükten kızlar hakkında saçma sapan başlıklar açan bir arkadaşa " o kadar kötü şeyler yazıyorsun ve türk kızı böyle,şöyle şeklinde başlıklar açıyorsun ancak senin annen de türk kızı nasıl oluyor" şeklinde sitem karışık soruma " anneler kız değil kadın " şeklinde verdiği cevapla şahsım adıma böyle insanları az da olsa mazur görebiliyorum,çünkü zihniyet sığ.hatta bir zihniyetin oluştuğundan da şüpheliyim.
acı ama gerçek olandır.aslında küçük bir türkiye gibidir,açılan konular genelde cinsellik,siyaset ve diğer üçüncü saçma konular üzerinedir.ülkede bu üç onu hakkında farklı bir konunun konuşulduğunu çokça görmeyiz.elbette donanımlı ve yetkin yazarlar vardır,zaten tıpkı ülke de olduğu gibi bu sözlük de bu güzel insanlar sayesinde ayakta kalır.
kişilerin yaşam tarzlarına,duygularına,karakterine, toplumsal olguları umursayıp umursamam durumuna göre değişkenlik gösteren değerlerdir.
örneğin toplumsal olgulardan ve olaylardan, duygu değişimleri yaşayan kbd kişisi olarak ,
1. dört bir yanımızda yaşanan savaş ve bir sürü insanın ölmesi
2.ülkeye ve yönetime dair umutlarımın sıfırlanması
3.her ölümü,her kötü olayı dine bağlayan insanlar topluluğuyla aynı ortamda yaşamak
(bkz: mina başaran)
4. özgür düşünmenin ve umutla yaşamanın hayal olması
5. kadın cinayeti,çocuk tecavüzü ve toplumsal şiddetin artması
6. büyüdükçe ve değiştikçe gerçeklerle yüzleşmenin zorluğu
7. yapmak zorunda oldukların fazla olması
8. yaklaşan iş hayatı işin kendini yetersiz görmek ve hazır olmadığını hissetme
9.bir şeyler başarmaya dair bir isteğin kalmaması ya da bırakılması, kasıtlı ya da zorunlu tembellik
10.hayallerin her zaman hayal olarak kalacağını bilmek
bonus:yaklaşan vizeler
ütopyaların en güzeli,ancak en zor olanıdır,mümkün olmayandır.her ne kadar dünya küreselleşiyor ve sınırlar kalkıyor dense de bence sınırlar hiç bu kadar belli olmamıştı.dünya artık kendi arasında bir çok kutba, tarafa bölünü.doğru-batı, zengin-fakir,aptal-zeki,muhafazakar-laik ve bu bölüşmeler hep soyut kavramlar üzerine.evet eskiden de vardı ancak iyi-kötü, mutlu-mutsuz gibi soyut kavramlar üzerine olanlar bolcaydı .azrail ,dünyanın ruhunu aldı sanki dünyada ruha dair bir şeyler hissedemiyorsun.
ve bu kadar bölünmenin arasında kişinin veya bir toplumun bir şeylerden sıyrılıp özgür kalabilmesi imkansıza yakın.zihninde manevi özgürlüğü yakalayamayan insanın,maddi dünyada bunu yakalaması oldukça zor.kafamızda hep bir şeyler kodlu,hep bir tarafa ait olmak zorundasın sanki ve en kötüsü sana ait olmak istediğin tarafı seçme hakkı dahi verilmiyor.bunun inançla veya başka bir şeyle alakası yok.insan tabiatı sanırım gerçek özgürlüğü tadımlayacak kadar cesur değil.
Sözlükte açtığı başlıklardan ve girdigi entrylerden erkegim izlenimi vardir, ancak psikolojisine bakıldığında farklidir.mahallenin erkek fatmasi olarak adlandirilan,hic kimsenin yuzune bakmadigi,en yakin kiz arkadasi guzel ve basariliyken bununsa tam tersi olduğu ve bu yüzden kendi cinsine nefret dolu başlıklar açmasına neden olmaktadir.
Tamamıyle yanlış olan bir onermedir.her nasıl turk kizlarinin kilolu olması,paragoz olmasi vb seklinde başlıkların tamamiyle genellemeye kaçtığindan mantıksız oldugu gibi bu baslikta saçmadir.
sözlükte yer alan mütercim ve tercüman ve adayı arkadaşlarımızın deneyimlerini,diğer tavsiyelerin yer alacağı başlıktır.
birçok kişi için faydalı olacağını düşündüğüm başlıktır.üniversite de bu bölümü seçmek isteyen veya hali hazırda bölüm öğrencisi olup mezun olduktan sonra ne gibi durumlarla karşılaşacağına yönelik bir ön rehber şeklinde olacaktır.
uniişbul.com yer alan bir firmanın yer aldığı bir ilandır.ek olarak daha önce kafe vb yerler de deneyim olan arkadaşlar ilk tercihmiş.
ilan ortada, kalite ortada yorumu siz değerli yazar arkadaşlarıma bıraktığım ilandır. http://www.unisbul.com/pe...r-araniyor-is-ilani-37253
tam olarak (bkz: sözlükte kadın haklarına dair her içeriğin yazarlarca eksilenmesi) olacaktır.
maalesef ki bu platformda ataerkil yapıyı sonuna kadar hissediyoruz.açılan rezil ve iğrenç başlıklardan bunu anlamak ve mümkündür.en acısı ise bu insanların kendini hem haklı hem de doğru bulmalarıdır. fark etmezler ki;iğrenç zihniyetleri yüzünden bu toplum üçüncü sınıf olarak kalmaya mahkumdur.kimisi elit ,okumuş ve kültürlü olduğundan dem vurur ancak zihin köhnedir. diğeriyse dinden dem vurur ancak peygamberinin ev işinde dahi eşine,kızına yardım ettiğini bilmez.
sözlüğün çoğunluğunun ergen olacağını farz edersek,durum daha kötüdür.çünkü bu mikroplar ,ileride bu ülkenin gelecekte ki bireyi olacaktır;hele ki bu grubun içerisin de kadın yazarlar varsa daha iç karartıcı bir tablo ortaya çıkmaktadır.
edit:eğer bu yazılanlar seni çok çok az da olsa rahatsız ettiyse tavsiyem o iğrenç kara beynini, koca kafanla beraber bolca çamaşır suyu ve tuz ruhu dökülü suya yatırman. zihnin aydınlanmasa da , kodomanların tabiriyle ülke bir pislikten kurtulur.
