Elinden kaçırmış ya da hiç ulaşamamış hatunlar tarafından veryansın edilen burç erkeğidir. Anlıyoruz sizi, üzülmeyin, her şeye bir çare var ama size yok.
Reklam yapmak ayrı bilgi vermek ayrı, gerek televizyonda gerekse medyada bilgilendirme için çıkan bir çok avukatı görebilirsiniz, iyi ki de yapıyorlar ayrıca danışma parası vermeden bilgi sahibi olabiliyoruz.
hukuksal anlamda bir çoğumuzun merak ettiği soruların cevaplarını bulacağı oldukça kapsamlı bir site. avukatlar bir çok konuda hepimizin anlayacağı dilde bilgilendirme yapmışlar.
(bkz: )http://www.adalettv.com/
hukuksal anlamda bir çoğumuzun merak ettiği soruların cevaplarını bulacağı oldukça kapsamlı bir site. avukatlar bir çok konuda hepimizin anlayacağı dilde bilgilendirme yapmışlar.
(bkz: )http://www.adalettv.com/
hukuksal anlamda bir çoğumuzun merak ettiği soruların cevaplarını bulacağı oldukça kapsamlı bir site. avukatlar bir çok konuda hepimizin anlayacağı dilde bilgilendirme yapmışlar.
Keşke yalnızlığım kadar yanımda olsaydın...
Keşke yalnızlığımla paylaştığımı seninle paylaşsaydım...
Keşke senin adın yalnızlık olsaydı ...
Ve ben hep yalnız kalsaydım...
.
Demiş ve tam 12 den vurmuştur.
ofra haza - you
bu şarkıyı söyleyen sanatçı 42 yaşında hayatını kaybetti, ama öyle bir şarkı bıraktı ki geriye... Dinledikçe güzelleşen, güzelleştikçe dinlenen cinsten, enfes görüntüler eşliğinde... http://www.youtube.com/watch?v=GPq6eGCXXP8
Bir büyük beyaz köpekbalığı ile karşılaştığında dişleri ile parçalama zahmetine girmez zira aynı dişlerden köpekbalığında da vardır, onun yerine direkt solungaçlarına vurur ve bu karaciğerine sert bir darbe alan insan gibi büyük beyaz köpekbalığını nefessiz bırakır. Bu köpekbalığının kabadayılığının sonudur...
balık burcu erkeğinin böyle zayıf gösterilmesi beni sadece gülümsetti. deniz gezmiş gibi liderlerin çıktığı bir burç hakkında yorum yaparken şapkayı önünüze koyup bir de aynaya bakıp öyle döktürün olmaz mı?
Özellikle Jumbo, ingiliz tiplerinin, büyük ve gösterişli olanlarının insana alışması zor, bir de yavruyken alınması önem taşıyor, eğer uzun süre kafeste diğer kuşlarla kaldıysa hele bir de eş bellediyse orada şakır şakır öten kuşu eve götürdüğünüzde dut yemiş bülbüle döner. uzun yıllardır gözlemlediklerimden damıtılarak gelen bir sırrı da sizle paylaşabilirim, kuşun boyun tüylerinde kalp işaretleri varsa gözü kapalı alabilirsiniz, onlar size hayal ettiğiniz dostluğu seve seve verecektir.
Doğru zamanda karşılaşmışlar ise tadından yenmeyecek bir ilişkidir. boğa burcuna gerçek bir kadın olduğunu hissettirir balık burcu erkeği, bazen fırtınalar kopsa da birbirleri kadar güvenli başka bir liman olmadığının farkındadırlar. bu çok derin bir sevgidir. bay balık ve bayan boğa eğer incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler için kılıçlarını çekmezlerse kendilerini bir anda nikah masasında bulabilirler...
içinizdeki gücü farkına varmış iseniz dinlemeniz gereken bir sestir. ama bu sesi hemen duymayı beklemeyin, çok acı çekmeniz gerekir, yıllardır unuttuğunuzun birden size ait olmasını beklemeyin. o gücü kapattığınız hücreden serbest bıraktığınızda o ses sizin en iyi dostunuz ve yol gösteren ışığınız olacaktır.
zıt burçların çekimi dışında çok bir şey yok, balık erkeğinin derbederliği başak kadınının tüm alarm zillerini çaldırır, bayan başak ta eleştirileriyle kabak tadı verir, ama nedendir bilinmez etrafıma şöyle bir baktığımda bay balık bayan başak evliliğinden de geçilmiyor...
aslan burcu erkeğini derleyip toparlayıp 0-100 arasını 3 saniyeye indiren bir ilişkidir. örnek ver derseniz hazır, bir aslan burcu olan barack obamanın eşi oğlak burcudur.
kendi olma çok yürek isteyen bir şey, gerek çevre, gerek koşullar, gerekse yaşanan tecrübeler bunun önünü tıkıyor, battal gazi, malkoçoğlu, kara murat vari bir cesaret ister, gerçek anlamda kendini bulan ve maskesini çöpe atan kişinin bu dünyada sırtı yere gelmez.
kendi değerini bildiğin zaman mutlu olursun, daha da açıkça yazmak gerekirse; sevgi açlığını başkalarından ödünç almaktan vazgeçip kendine yetebildiğin zaman..
yıllardır yaşıyorsun. peki hiç kendine sordun mu, kimin için yaşıyorum diye? ne için yaşıyorsun? yaptıkların, yapacakların kimin için? neden başarmayı bu kadar çok istiyorsun ya da neden tanınıp övülmeyi delicesine arzuluyorsun? içinde neler kopuyor ya da için sana neleri yaptırıyor? şimdi sana gerçeği görebileceğin bir pencereyi göstereceğim. sen aslında bütün bunları kalıplaşmış bir baskının altında yapıyorsun. ne ruhun anlıyor yaptıklarından ne de yok edemediğin egon tatmin oluyor. sen sıradanlıkları bırakıp karmaşık hayallere düşmüşsün. hep daha fazlasını isterken sahip olduğun en değerli şeyini kaybetmişsin. sen hep mükemmel olmalısın. dışarı çıktığında, başkalarıyla konuştuğunda hep tanınmalı ve hep içten içe övülmelisin. itiraf et artık; sen içindekini tatmin etmekten başka bir şey için yaşamıyorsun. daha tanımıyor musun yoksa? yarattığın sahte benliği tanımıyor musun? o ise seni çok iyi tanıyor. öyle ki, sana her şeyi sorgusuz yaptırıyor. senin yerine karar veriyor, üzülüyor, üzüyor, şımarıyor ve bitmek bilmez bir istekle kendini doyuruyor. oysa sen yaptıklarının hep kendin için olduğunu düşünüyorsun. sen aslında kalın parmaklıkların arasında sıkışmışsın. yaptığın sadece parmakların içinde pembe bir hayatı görmeye çalışmak. sen koskoca bir okyanusun içindeyken, küçücük bir bataklıkla yetinmişsin. yüce dağlara ulaşmak varken, tek katlı övgüleri kabullenmişsin. neden huzurlu değilsin? neden içinde hep bir korku var? neden her şey hep iyi olmuyor? çünkü sen içindeki gerçeği gömüp yerine kırık dökük kimliğini yerleştirdin. kolay olanı seçtin. bütününü ve özünü reddettin. sen sen olmaya çalışırken aslında en çok uzaklaştığın yer kendin oldun. sen hiç bir zaman içindeki gücü göremedin. hep küçümsedin ya da bıkmadan usanmadan unuttun. şimdi ise içinde garip bir sıkıntı var. anlayamadığın, adını koyamadığın bir sıkıntı. ondan artık kurtulmak ve gerçek dünyaya ulaşmak istiyorsun. ama yarattığın sahtelik o kadar yapışkan ki seni bırakmıyor. yorgunsun... tek istediğin artık huzur. yıllardan beri bu kadar istemiştin. eğer eminsen, artık içindeki gücü ortaya çıkarmanın vakti geldi. sevgiye bulanmanın, kaynağına dönmenin vakti geldi. içindeki derin sesi hemen duymayı bekleme. acı çekmelisin... hem de çok. yıllardır unuttuğunun birden sana ait olacağını mı sandın? artık bakışlarını değiştirmelisin. artık başkaları için değil kendin için davranmalısın. kendini içinde özgür bırak. içindeki güce teslim ol. bırak hayat başkalarının kaypak kelimelerinde yürürken sen onları içinin derinliklerinden izle. kafandaki zincirleri, kalıpları sil. sadece içindeki sese kulak ver. derinden gelen sese...bırak her şeyi yapan, her şeyi söyleyen o olsun. sen sadece ona izin ver. ona engel olma yeter. kimsenin bakışlarına, övgülerine ihtiyacın yok. hiç bir kalıbın içine girmene gerek yok. sen kendi özüne aitsin. ona dönmelisin. artık paylaşmaya başlamalısın. sürekli sevgiye aç olmalısın. sen artık eskisi gibi olamazsın. çünkü o sen değilsin. gözlerine bak. gözlerinin içine bak... içindeki güç sana parlayacaktır!
her sabah beni ıslık çalarak uyandıran sevgili kadim dostum. ona en kral yemleri aldım hep, bir gün vitak... markalı silindirik metal kutulu karışık fıstık vs olan yeminin tadına bakacağım tuttu, karnım da açtı azizim, allahım o ne lezzet o ne lezizlik, ışık hızıyla kutuyu yarıladığımı hatırlıyorum. sonrası malum, hüsmenle barışmak için maymuna döndüm tabi...