Bu gün Kpss için başvuru yapan genç bir çocuk 120 tl para ödediğini ve o parayı bir hafta da kazandığını söyledi. Kendi evlatlarımızın sırtından alınan vergilerle neidüğü belirsiz yamyamları besliyoruz malesef...
Bu konu ile ilgili en güzel sözü Yılmaz Özdil söylemiştir:
"Çocuklarımıza 1500-2000 liralık telefonlar alırken bu parayı emanet ettiğimiz çocuğumuzu yetiştiren öğretmene çok görüyorsak gerizekalı nesil yetiştirmeye mahkumuz"
"Kişisel Gelişim Zırvaları" adlı kitapta yazar bu konuyu ayrıntılı olarak ele almış. Yanlız söylediği kişisel gelişimin tamamının zırva olduğu değil! Sadece bazı kişisel gelişim kitaplarının son zamanlarda iyice zırvaladığı. Ayrıca kendini yaşam koçu, değişim uzmanı, ışık enerjisi uzmanı gibi abuk sabuk ünvanlarla adlandıranlara baya bir giydirmiş.
Psikolog ve psikiyatri diye bir bilim varken her aklına geleni yazan adamların kitaplarının içinin ne kadar boş olduğunu vurguluyor.
internette sörf yaparken tesadüfen gördüğüm kitaptır. Daha kapağına bakar bakmaz insanı vuruyor. Arka kapağındaki yazıyı okuduğum anda hiç düşünmeden siparişi verdim. Genelde beklentiyi büyük tuttuğum zaman hayal kırıklığına uğrardım. Ancak bu kitap beklentilerin bile tahmin edilemeyecek düzeyde ötesinde. Kişisel gelişim sektörünün nasıl bir çöplük haline geldiğini son derece analitik yaklaşımla ve yine harika ötesi eğlenceli bir dille anlatıyor. Tek satırında bile insanı sıkmıyor. Kitap akşama doğru elime ulaştı ve 200 küsür sayfayı nonstop nasıl okuduğumu anlamaya çalışırken saatin gece 1 olduğunu görünce ayrı bir şok yaşadım. Çünkü senede bir iki kitap okuyan birisi olarak en hızlı rekorum bir kitabı bir haftada bitirmekti.
Adına bakıp aldanmayın çünkü kişisel gelişim karşıtı bir kitap değil. Sadece bu işlerin çok fazla ayağa düştüğünü anlatıyor.
Şu kadarını söyleyeyim, bu kitap çok ses getir. Demedi demeyin!!!!! Aha da bura yazıyorum.
Benim favorim atari reklamıdır. Reklamda "evinize koşun atariyle coşun" sloganı dikkat çekiyor. Günümüzde ise ailelerin çocuklarını bilgisayar başından kaldırıp dışarıda oyun oynamasını sağlamaya çalışmaları ve bu iki durum arasındaki bariz tezatlık!
90' lardan önce doğan nesildir.
Zira o dönemlerde uçağa binmek neredeyse bir araba parasıydı. insanların yüzde 80' i uçağı sadece havada görüyordu.
Dolayısıyla çok da yadırganacak bir durum değildir.
"Dünya' yı kurtaran adam" filminin Abd' deki üniversitelerin sinema televizyon bölümlerinde dünyanın en abzürt filmi olarak bütün öğrencilere izlettirilmesi bu mukayeseyi daha manidar yapacaktır.
Hindistan gibi metrobüsler tepeye de yolcu alır, kominist rusya gibi bir evde 4-5 aile yaşardı.
Bimde çalışacak ucuz iş gücü imkanı olurdu bu da ayrı mesele.
Bilim kurgu filmlerine konu olabilecek bir durumdur. Mesela senaryoda bir salgın tüm dünyaya hızla yayılmaya başlar ve salgının bulaştığı insanlar hızla intihar etmeye başlar. Bir gurup kahramanda salgınla mücadele edebilmek için uğraş verirler.
Gerçek hayattaki ezik tiplerin halı sahaları boşalma alanı olarak görmesi nedeyiyle kaynaklanan durum.
Zira son gittiğim halı saha maçında az kalsın bu tiplerden birisi belimi kırıyordu.