Lamb of God grubunun yeni albümü.
1. "Still Echoes"
2. "Erase This"
3. "512"
4. "Embers" (featuring Chino Moreno of Deftones)
5. "Footprints"
6. "Overlord"
7. "Anthropoid"
8. "Engage the Fear Machine"
9. "Delusion Pandemic"
10. "Torches" (featuring Greg Puciato of The Dillinger Escape Plan)
bir grup düşünün, hayallerin sınırları zorlanır, anlatılmak istenen herşey yarım kalır. ve bir de bu adamlara ait bir albüm düşünün. her dinleyiş, tadı damağınızda kalan bir nefes, haz, heyecan gibi.
evet bu albüm Le Vent..
caz müziğini, büyük bir şiirsellikle işleyen bu albüm, soluksuz dinlecek ve hayatı hiç bu kadar derinden yaşatmamış dedirtecek nitelikte.
ispanyol flamenko gitar ''üstadı''. evet o gerçek bir üstad ve gitaristtir. çaldıklarıyla, gitarının tonu ve tınısıyla gerçek bir ispanyol.
dinledikçe doyumsuzlaşan ve hemen ardından aynı şarkıyı tekrar dinleme hissi yaratan şahsiyet.
dinlendirici caz tanımına sonuna dek uyan, amerikalı trio. piyanist vijay iyer tarafından kurulan trio, davulun esn sevilen tonu ve piyanonun canlı tuşeleri ile, kontrbass'ın orkestra şefliği ile bir şölen havasında.
şarkının başlamasından itibaren kendini farklı bir dünyanın ürünü gibi düşünüyorsunuz. içinde barı ndırdığı nefret ve duygusallık birleşince ortaya bir sanat eseri çıkıyor.
ibrahim maalouf'un son albümündeki son şarkı. sakin bir ezgiyle başlayıp, ardından temposunun arttığı ve gitgtide yükselen bu tempoda trompet sesinin kutsallaştığı şarkı.
smooth jazz, ve funk türevlerini birleştirip ortaya Francesca Leone'nin vokallariyle can verdikleri bir grup. Dinledikçe akdenizin esintisini ve jazz müziğin sıcaklığını hissedebildiğiniz, özellikle sakin kafayla iyi giden şarkılara sahipler. Teknik altyapılar oldukça güçlü. E un giorno şarkıları için sanırım sayfalarca yazılar yazabilirim. her şarkıları başka güzel ama bu şarkı bir başkadır. melodisi, tınısı, alt yapısı, gitar solosu kısaca herşeyiyle her saatime mutluluk katan bir şarkı.
Buckethead'in 2011 yılında çıkarmış olduğu, It's Alive albümünde yer alan ve başucu parçalarım arasında yer alan şarkısı. Girişindeki arpej kısmından tutun da, devamındaki hareketli kısma kadar bir bütünlükle ilerler.
5 yaşında gitar çalmaya başlamış, tüm hayatı boyunca farklı müzik dallarında başarılı gitar eğitmenliği yapmıştır.
lick library'de 50'nin üstünde eğitim dvdsi vardır ayrıca. kendine has stili, öğretci ve anlaşılır dili ile izledikçe hayran kalabileceğiniz bir gitarist.
vinnie moore, richie kotzen, pat torpey, john petrucci,albert lee,steve lukather gibi isimlerle turnelere çıkmış ve albümlerinde konuk sanatçı sıfatıyla çalmıştır.
kendi şahsına ait ilk albümü j, içinde mükemmel melodik soloların barındığı ve ayrıca ritchie kozen'in gitar-vokal olarak eşlik ettiği mükemmeliyetin sınırlarını zorlayan bir albüm.
sabaha dair başlar aslında herşey. sonra, akılda kalacak maceralara adanır güzellikler, sıfatlar, suratlar. vakit alan çabalara dair koşturmalara dönüşür yaşam...
biryerlere koşturma çabasında, gözümüzden kaybolan gerçekler vardır. masanın üstünde durmayan, açılıp okunmayan, melodisi kulağa hoş gelmeyen, ama insanlığımıza dair kesitler. hani yağmur yağar da, ıslanmaktan kaçınırız. kaçındığımız yerlerde arta kalan yaşamlarını yaşamakta olan insanlar vardır esas orda. sen orayı bir durak, sığınacak dakikalık bir yer olarak kullanırsın da, onun heyecanıdır orası.
sonra oyunlar sergilenmeye başlar. vakit akşamın en güzel anıdır artık. öğleden sonrası yoğunluğuna el sallamış küçük bir çocuğun hevesli bakışlarında batarken güneş. kimisi için huzur, kimisi için zehir zemberek bir akşam daha başlamıştır.
herşey ama herşey yaşamak içindir..
larry carlton - robben ford ikilisinin, tokyo konserlerinde, sanki birbirleriyle atışırak çaldıkları şarkıları.
izlemekten zevk alınan bir performans. http://www.youtube.com/ ...
1987 yılı kırgısiztan doğumlu, caz piyanisti. yaşam boyunca sürekli müzikle haşır neşir oldu. haliyle, bir çok müzisyen ile çalışma fırsatı da yakaladı. klasik caz yorumları, kendine has üslubu dinlenilesi olduğunun en büyük mesajı aslında.
moanin' şarkısını nasıl çaldığını dinlemenizi özellikle tavsiye ederim.
contemporary jazz klansmanında severek dinlediğim, dinledikçe de özümsediğim bir trio.
müzikleri oldukça ketifli, dinlendirici ve modern tarzdadır.
özellikle son albümleri chants, müziksel dokunuşun en büyük gösterisi.
city of broken dreams albümleriyle contemporary jazz türündeki müziklerini icra eden duyguların müziğe dönüştüğü, yüreğinizdeki herşeyi size anlatan bir albüm.
albümle aynı adı taşıyan albümle başlayan bu güzel macera, dinledikçe cool jazz etkilerininde görüldüğü şiirselliğe doğru akıyor.
the forbidden zone...
albümde içime işleyen tek şarkı. klasik müzik etkisi görülen, minör ve majör tonların en güzel ifadesi.
charles mingus'a ait ve erkan oğur tarafından da perdesiz gitarla çalınmış müthiş bir eser. erkan oğur ile daha bir anlam ihtiva eder.
(bkz: perdesiz gitarda arayışlar)
1983 israil doğumlu genç yetenek caz gitaristi. melodileri, caz tekniği sizi huzura götürür. o kadar sakin v kyif dolu çalr ki zamanın nasıl geçtiğini anlamassınız.
ilginç bir grup. jazz dinlemek isterseniz, jazz yok eğer tercihiniz indie rocktan yana ise size bu müziği sunabilen, hepsini mükemmel bir kıyas içinde götüren japon topluluk.
dile gelen sözler, yüreklerden yayılan huzur. her şeyin içinde var olan o duygular.
yaptığınız veya uğraştığınız sanat dalının hangisi olursa olsun, onu tarifsiz güzel kılar. sanatı icra eden sanatçı için de o an yaşadığı en güzel, karamsar halini hissiyatın derinliğinde yansıtır.
özellikle de müzikte çalınan; piyano eseri veya gitar ile bir eser, beste duygu-his birikimiyle yansıtıldığında sanat için eşsiz bir kazançtır.
bunun sebebi elbette harcanan emekten geçer. hissiyat ile bu bağdaşınca, sergilenen emek-eser kulaklara yayılan melodi, gözlerin gördüğü bir resim tablosu.. bunu anlayabilmek için elbette fazla bir kafa yormak veya kendimizi düşüncelere sevk etmek gerekmez. sadece biraz anlamak ve beğendiğimiz sanat dalını hissiyatla bütünleştirip, o an sanatçının yansıttığı duygu yoğunluğunu anlarız.
''şimdi sana dair ne varsa içimde biriktirdiğim onları birer özlem içinde tutuyorum. fazlaca söz dökemeyeceğim dilimden senin yüreğine. sen bakınca anlayacaksındır. yalandan yaşamaya baş gelemiyorum artık. belki de seni istiyorum, özlemlerini değil. gün geçti bak yine. gündüze el salladım, geceye dönen akşama merhaba demek üzreyim artık. ben beklemelere alışkınım diyordum da, zorlanmaya başladım. tekledi bak bugün yine kalbim. sana ait olan. hani hep sende kalan.
mısralarım sana ulaştığında özlemlerim mi bitecek yoksa benim ömrüm mü? bilemiyorum.
özlemler bugün de sana yakın, sana dair.''