Dönüşüme bir kibrit çakın
Gidişim sizde kalsın
Ben sürgün bir sevdakeş
Bu gidişim ölüme eş
Siyah saçlarının gölgesinde
Güneşli bir güne koynunda uyanmak için
Vakit çok geç..
Bileylenmiş acılarımız
Erimiş umutlarımız
Ve bu kan kırmızısı gözlerle
Uyku kokan bir geceye
Birlikte girebilmek için
Vakit çok geç...
Ah bu geç kalmışlığım
Kendi kendimle yarışım
Her gülene dostça sarılışım
Yanılışım, yıkılışım
Mutluluk trenine varamayışım
Tekillikler içinden
iki kişilik bir acı yaradışım
Ne kadar boş şimdi
Diktatör planlarıma
Protest bir duygusal hal ile kafa tutuşum.
Sahur vakti davul çala çala geçen davulcuya, bira şişesi gösterip,
- Şerefine sayın abicim!
diye bağıran adamdır.
Daha bir celallendi, daha bir sinirle vurmaya başladı davula.
--spoiler--
iki kişi eşit sevemez birbirini. Bir taraf mutlaka ya eksik kalır, ya fazla gelir. Bunun bir terazisi de yoktur ki ölçülebilsin. En doğru sonucu ayrılık söyler. O gösterir hangi tarafın daha az sevdiğini. Bunu öğrenmek bir aşka mal olur ama... Ve biter tüm birliktelikler. Dedim ya işte; aşkta eşitlik yoktur, birliktelik vardır. Ve o eşitsizlik birlikteliği de bitirir...
--spoiler--