Ayrılıkla mümkün olandır. iyiyken en kötü niyetlisi bile iyidir çünkü. Bağınız koparken tanırsınız bir insanı. Zaten iyi olsaydı bağınızı koparmazdınız.
çok hırslıyım, çaresizliğin hırsı. Çok üzgünüm, gerçekten üzgün. Neden bilmiyorum tüm ölümlerden daha fazla içimde hissettim acısını. ilahi adalet olmalı, lütfen.
iyesta’ya empatiyle yaklaşıldığında ne demek istediği aşikâr, fakat olay sadece Cem yılmaz’ın Bir tweetiyle çözülecek kadar basit değil. Belki bu şekilde düşünüp en azından destek olmak adına bağış yapmıştır.
Diğer taraftan, kıçımızı da yırtsak başka ülkelerin karalama kampanyalarını durduramayacağız çünkü düşmanımız çok ve canlarının istediği şekilde yazıyorlar. Hiçbir şey yapmasan, zeytin dalı uzatsan veya teröristle anlaşma masasına otursan bile sen Kürt’leri öldürüyorsun diyecekler ve diyorlar.
Sizin testislerinizi yumurtalıklarınızı alsalar hoşunuza gider mi diye örnek vermiş bir de. Bir kedi tek doğumunda en az 4 yavru doğuruyor ve yılda üç defa hamile kalıyor. Hamilelik süreci ortalama 60 gün. Bir insan 60 günde dördüz doğurup birkaç ay sonra sokağa mı bırakıyor? Ayrıca yavrular ortalama 2 aylık olunca anne kedi artık yavruları yanında istemiyor, çoğalmanın önüne geçilmesi için kısırlaştırma şart.
Bir kedi 4 tane doğursa biri bile dişi olsa 6-7 aylık olduğunda doğum yapacak duruma gelir. O da en az 4 tane doğursa sokaklarda feci halde ölen hayvanların önüne geçilemez. Tuvaletten çıkıp elini yıkamayı bilmeyen birçok insan da kedi tüyünden tiksiniyor ne hikmetse. Bu dünyaya öküz gelip öküz gitmeyin, biraz insan olun da kendinizden başka canlıların da hayatını kurtarın.
Karşısındakinin sözlerine değer vermediğini ve onu ciddiye almadığını düşündüğüm insandır. Çünkü göz teması kurmak dikkati oraya vermek anlamına da gelir. Bu yüzden konuşurken göz teması kurmaya çok dikkat ederim, tabii ki rahatsız edici şekilde baskı yapar gibi değil. Ciddiye alır gibi.
11 yaşında bir çocuğa cinayetin tüm suçunu yükleyip kenara çekilmek de mantıklı değil, bu durumu doğuran sebepler olmalı. Ailesi çoook normal bir aile olsaydı çocuk zarar verme dürtüsü barındıramazdı, henüz o yaşta... bunu bir yerden bir şekilde görmüş olmalı ki yüksekten düşmenin ona zarar vereceğini bilebilsin.
ayrıca haberin içeriğini okuduğumda kanım dondu. Annesi elinde kardeşinin battaniyesini görünce kardeşinin battaniyesini niye aldın, üşür demiş. O da artık üşümez, nefes almıyor demiş ve kadın bu korkunç manzarayı görmüş sonrasında. olay gece 02.00 sularında olmuş, haberde yazılana göre. O saatte kalkıp bunu akıl edebilen, bunu isteyen bir çocuk normal bir ailede yetişmiş olamaz. Çocuğu çok fazla ilgisiz bırakıp ilgiyi küçük çocuğun üzerinde bariz şekilde toplamak belki buna sürükleyen ihtimallerden biridir.
devlet korumasına alınması çok iyi olmuş. bundan sonra ailesinin de çocukla ilgileneceğini sanmıyorum, muhtemelen kin besleyeceklerdir. Olan bebeğe oldu, melek.
Kayıplarda, cinayetlerde kişilerin yakınları oraya başvuru yapmadan kadın kafasına göre neyi araştıracak? Kaç milyonluk ülkeyiz her pisliği Müge anlı temizlemek zorunda mı? Aileler gitsin başvursun, müracaat etsin araştırılsın.
Ayrıca vicdanı olan biri bu kadar kötü birini bulup ne yapacak? Geride kalana eziyet etmeye devam mı etsin, doğal seçilim deyin geçin bazı şeylere. Dünyadan bir pislik eksilsin hiç değilse.
Umarım çocuğunuzun sağlıklı ve güzel bir ömrü olur.
Biri doktor biri eczacı olan iki kişinin yanında çocuğun kız olmasını kadının rahmine bağlayabilmek de tam bir cahil cesareti sanırım.
yapmanız gereken buraya bunları dökmek değil, o anda içiniz soğumadan dile getirmeniz gerekenleri tepki olarak yansıtmaktı. Tepki göstermeden buraya yazılması artık gerçekten çok manâsız. Böyle insanlar yüzünden bazen düşündüğünü içinde tutamayan biri olmama çok seviniyorum.
Ayrıca sizden önce eşinizin anasının ağzının payını vermesi gerekirdi, o noktada da bir sorun var.
Hiçbir şey yapmadan oturan herkesin götünün ne kadar tutuştuğunu 5.8’lik bir depremle öğrendik. Ayrıca istanbul Şirinevler’de bir binanın yan yattığını duydum. 5,8’le yan yatan bir bina. Oyun hamurundan mı yapıldı bu anasını sattığımın binaları? Herkes deprem çantasını ve deprem olursa ne yapacağıyla ilgili planını hazırlasın, düşünsün. Paniğe ve korkuya yer yok. Büyük deprem olacak ve korkudan, panikten önce yapılması gerekenler var.
Düzeltme: ayrıca burdan tüm Türk Telekom’a sövgülerimi iletiyorum, 15 gün içerisinde hattımı taşıyacağım.
Çocuğa başının çaresine bakmayı öğretebileceği gibi, yalnızlığı da öğretecektir. Kişinin karakterine göre değişkenlik gösterebilecek bu durumun iyi tarafı kendi ayakları üzerinde durmayı çok erken yaşta öğrenmiş çocuklar, kötü tarafı ise ilgi eksikliğinden sapıtmış çocuklardır. Fakat her ev hanımı da çocuğuna yeterli ilgiyi gösteriyor sanılmasın. Öyle anneler var ki istediği kadar evde çocuğunun yanında dursun, çocuktan uzak durması çocuk için daha hayırlı olur.
Hadi şimdikiler çalışıyor da çocuğuna terbiye veremiyor. Bu ülkede bütün terbiyesizlikleri genç nesil mi yapıyor? Bunların hepsi bir bir sorgulansa keşke.
Bu kez yoğun bakıma alınmasıyla ilgili içimden o kötü hisleri atamadım.. mücadele edemezse, ya giderse bu dünyadan diye çok üzülmüştüm. Son videoları fotoğrafları oldukça zor durumda olduğunu anlatıyordu sanki. Ne diyeceğimi bilemiyorum...
Çelişki söz konusu her iki taraf adına da. Gaziler böyle bir şeyin içinde bulunduysa, neden Gazi olduklarının farkında değiller. Bir yerin bağımsızlığı için savaşan insanlar bir insanın kendi içinde bağımsız olduğunu idrak edemediyseler bağımsızlık savaşını boşuna vermişler demektir.
ikinci çelişki ise başörtülü kadının sunucu olmasıdır. Sunuculuk işinin gereği tamamen ön planda olunması gereken bir durumdur. Fakat başörtünün amacı kadının meraklı bakışlardan uzak durmasıdır, sunucu olup aynı anda kendini kötü gözlerden uzak tutması ne mümkün.
Genellikle Balkanlarda çalınan tanıdık ezgileri duyabileceğiniz, kadınların yerel kıyafetlerini çok fazla kullandıkları, aynı gece 152636372 kıyafet değiştirdikleri, bol gösterişli düğünlerdir. Takılan altınlarla boy gösterirler.
we are the champions. çünkü bohemian rhapsody'i izledim. kendimi kalabalıkların içindeki yalnız freddy mercury gibi hissediyorum. tabii birkaç fark dışında. güzel bir ses, çok para ve şöhret.
Namussuz oç’larla evlenmeyin. Düzenbaz şerefsizlerle evlenmeyin. kadın mı erkek mi ayrımına varamamış oynaklarla da evlenmeyin. Hele kendini öven, fırsatını bulsa egoistlikten kendi kendisini becerecek tiplerle hiç evlenmeyin. Evlenmeden de yaşayabilirsiniz kızlar.
Olur da bunun dışında kalan birini bulursanız da evlenin. Tabii bu %2-3’lük bir orana tekabül eder muhtemelen.
Erkekler siz de öyle. Nafaka yemek uğruna hayatınızı karartacak, sizi bankamatik olarak görecek ya da sadece çocuk yapmak için bir araç gibi kullanacak biriyle evlenmeyin. Erkekler de evlenmeden yaşasın aksi bir durumla karşılaşmazsa. Hiç değilse saçma sapan tiplerle evlenip soyunuzu çoğaltmazsınız.
Belki kendini hazır hissettiği zaman doğurmak ister bir kadın. Çünkü benim boynuma borçtur bu dünyaya kendi isteğiyle gelmeyen; benim beş dakikalık zevkimden sonra kendinin farkına varıp gözlerini açacak varlığa hak ettiği kıymeti verip, hak ettiği imkânları sağlamak. Bunu yapacağıma inanmadığım her an doğurmak da istemiyorum.
Olay sadece iyi insan olmanın Türkiye’de kerizlik olarak algılanmasıdır. Sosyal medyada genç bir arkadaşın yazdığı bir yazı denk gelmişti. “Nezaketen yol verirsin, ama bu senin nezaket hanene yazılmaz. Yol verdiğinin efelik hanesine yazılır.” Welcome to Turkey.
Bu aralar akıl sağlığımı korumakta zorlanıyorum. Öyle bir eşikteyim ki, bundan sonrasında dilediğim şey ya ölmek ya da kendimi çok mutlu olacağım bir yerde bulmak.
Sus diyorum, söyleme. yapma, içinde kalsın. Bir gün gelecek gideceksin. Çok uzaklara diyorum, çok uzaklara...
Buna bile eleştirecek bir yer buluyorsunuz ya pes. Eleştirene kadar alın iki üç paket yedirin hayvanlara. Ayrıca bu normal bir durum falan değil. Yapan insan az bir kere, normalleşen bir şeyin hemen herkes tarafından yapılması gerekir.
Sağlıksızmış, bilmem ne. Aşağı yukarı üç günde bir karnını doyurabilecek bir şeyler bulabilen hayvanlar için konuşmamız gereken ilk konu sağlıksız olması mı? Daha iki gün önce, açlıktan ve susuzluktan baygın yatan bir kedi bulup veterinere götürdüm. ilk bulduğumda öldü sandım hayvanı. Veteriner beslenememiş, çok susuz kalmış dedi. Bırak yemeği, su bulamıyorlar su!