üniversiteye gidiyordur. ailesi kızlarının bu şekilde giyinmesinden rahatsız olmaz, aksine gururlanırlar. kızımız açılıp saçılıyor tıpkı avrupalılar gibiyiz diye düşünürler. erkek arkadaşıyla sevişmesi onlar için medeniyettir.
kızlarının halk otobüslerinde başına gelebilecekleri hayal etmezler. bedenini kimlerin elleyeceğini düşünmezler. dışarda hangi genç delikanlıların tahrik olup tuvalete koşacağını düşünmezler. kızlarının yarı çıplak bedenine dakikalarca sırıtarak bakan kara kuru gençleri düşünmezler. yüzlerce aç erkeğe cinsel malzeme olarak kızlarının bedeninin sunulmasından rahatsız olmazlar.
mustafa kemal atatürk demokrasiden yana değildi, tek partili rejimle ülkeyi idare etti, halkın oylarıyla seçilmedi, astığım astık kestiğim kestikti.
recep tayyip erdoğan ise demokratik seçimlerle %47 oy alarak halkın başına geçti. halkın sevgilisi oldu ülkeyi kalkındırdı.
mustafa kemal atatürk alkole ve sigaraya meraklıydı. günde 3 paket sigara ve bir ufak rakı içerdi.
recep tayyip erdoğan ise alkolden ve sigaradan uzak bir hayat sürmeye devam etmektedir.
gece yatağına uzandığında atasıyla konuşur.
"atam ülke elden gidiyor, akp bizi islamcılaştırıyor, keşke yaşasaydın atam, atam sen kalk da ben yatam" diye iç geçirir, gözünden yaşlar süzülür. temiz yüreklidir ama biraz cahildir.
evet kısaca bir yazı yazacağım. diğer bilinen sözlüklerde de yıllardır yazarım. daha önce böyle bir durumla hiçbir yerde karşılaşmadım. belki ihl sözlükte yazsaydım karşılaşabilirdim bilmiyorum. bahsettiğim keyfiyet faktörünü burada az önce 2 entrymin keyfi sebeplerle silinmesinden sonra daha net bir biçimde gördüm.
şimdi entrylerimin silinme gerekçesi bu;
# Entry hakaret, küfür, ağır derece argo içermemelidir.
bir kere bu gerekçe diğer sözlüklerde ** olmayan son derece ucu açık ve keyfiyete dayanan bir kural. ayrıca belirtiyim yasal olarak hiçbir sakınca içermemektedir silinen entrylerim. "ağır derecede argo" ne demek bir kere. size ağır derecede argo içeren yüzlerce entry bulabilirim şu an burada. onlarca bekaretle ilgili, patlak kızla ilgili, seksle, am, göt, memeyle ilgili entryler var. ama onlar yerlerinde duruyor. hiçbiri ağır argo sayılmıyor. demek ki moderatör kafasına yatmayan, hayat tarzına uymayan, güzel cümlelerle bazı tabuları yıkabilen benim entryimi görünce "ağır argo" içeriyor diye silebiliyor.
dediğim gibi sözlük formatlarına hakim birisiyim. her sözlükte yazarlığım mevcut. normal şartlarda bir tane dahi entryim format dışı diye silinemezdi o derece mevzuya hakimim. hatta bir kaç günlük uludağ deneyimim içerisinde onlarca hatalı entry gördüm. format kurallarının aslında işlemesi gereken noktada hak getire bir durum söz konusu.
3-5 tane "cinsel içerikli başlık istemiyoruz ühühühü" diyen embesil sürüsünden etkilenenler olduğu sürece sözlük, cinsellik hakkında detaylı cümleler kurabilen yazarlardan yoksun kalacaktır. kendimi övmek için söylemiyorum. kim olursa olsun. sikko cinsel başlıklarla "yae bizde de cinselliğe izin var aslında" diye geçinip gideceksiniz. hepiniz yetişkin insanlarsınız, kişilere kurumlara hakeret etmediğiniz sürece yasal çerçevede dilediğiniz gibi düşünme-yazma yetkiniz vardır.
karısı mini etek giydiğinde, etraftaki erkeklerin karısının bacaklarına bakarak tahrik olmalarından hoşnut olan adamdır. karısı bacaklarını erkeklere sergilerken bu gavat da karısının yanında utanmadan koca diye dolaşır.
bu soruya doğru cevap vermenin kişiyi çok entelektüel, kültürlü biri yaptığını sananlar vardır. libya nasıl bir ülkedir? dünyanın sikinde olmayan ufak bir devlettir. sıradan bir insan dünya haritasının her köşesini ezberlemek zorunda mıdır? tabii ki değildir. hemen bu tarz bir muhabir halkın nabzını ölçerken şans eseri bilen tv karşısındaki insanların "vah vah yurdumun acınası hali, bunu bile bilemiyorlar" nidaları atmaya başlarlar.
bir ara türk gazeteci amerikalılara "türkiye nerede" diye sormuştu. nerdeyse hepsi yanlış cevap vermişti. çünkü biz de onlar için önemsiziz.
umudunu yitirmemesini tavsiye ettiğim delikanlıdır. tabi biraz tipi de müsaitse.
ben şahsen üniversitede çok kız yuvarladım. bir elim yağda bir elim baldaydı karı-kız açısından. üniversite hayatım çok bereketli geçmişti. tabi herkes benim kadar şanslı sayılmazdı.
laik, çağdaş, batıya ayak uydurmuş kızların genel özellikleridir.
sevgililerim genelde kemalist kızlardan olmuştur. bir kızı sevgili yaparken siyasi görüşüne dikkat ederdim. çünkü kemalist kızlar bazı konularda daha geniş ve rahattılar. özellikle cinsellikte. bu da benim gibi genç bir erkeğin her zaman ilişkide arzuladığı bir durumdur. modern ve çağdaş bir cinsel hayat yaşadım hep onlarla. yasakları yoktur.
eğer kadın güzel ve bakımlı değilse yapılması önerilmez. fakat kadın güzelse ve dolgun, şekillli bir kalçaya sahipse tadına doyum olmaz. şehveti tavan yaptırır, yoğun zevk alınır.
yıllardır kullanmakta olduğum diz üstü bilgisayarımın markası. hiç sorun çıkarmadı ve performans olarak hala çok iyi durumda. bundan sonra bir bilgisayar alırsam bu kesinlikle dell olacaktır.
charles bukowski'nin en beğendiğim kitabı. sözleriyle anılarıyla insanlara bakışıyla beni kendine hayran bırakmış, hayatımın kitabı.
--spoiler--
ve benim durumum doğduğum günkü kadar kötü ve hüzünlüydü. tek fark, istediğim sıklıkta olmasa bile arada sırada içki içebilmekti. insanın kendini sonsuza dek sersem ve yararsız hissetmesini engelleyen tek şeydi içki. onun dışındaki her şey insanı sürekli gagalayıp deliyordu. ve hiçbir şey ilginç değildi. insanlar kısıtlayıcı ve tedbirliydiler, aynıydı hepsi. ve bu götlerle ömrümün sonuna dek yaşamak zorundaydım. tanrım, hepsinin kıç delikleri, seks organları, ağızları ve koltuk altları vardı. sıçıyor ve konuşuyorlardı ve at boku kadar can sıkıcıydılar. kızlar uzaktan iyi görünüyor, güneş elbiselerinde ve saçlarında parlıyordu. ama yakınlaşıp ağızlarından akan beyinlerini dinleyince silahlanıp yeraltına gizlenmek istiyordum. mutlu olmayı asla beceremeyecek, asla evlenemeyecek, çocuk sahibi olamayacaktım. allah kahretsin bulaşıkçı bile olamıyordum.
--spoiler--
gençliğinin önemli bölümünü barlarda sefil bir şekilde geçirmiştir. ilerleyen yaşlarında tekrar yazmaya başlamıştır. bu sefer ilgi görmüştür yazdıkları. genelde kadınları düzüşme aracı olarak görmüş, yalaka, itaatkar insanlardan nefret etmiştir.