son bölümüne, kuzenim yüzünden tam 120 dakika katlanmak zorunda kaldığım ve bunu başarmış olduğum için sabrım ve
kendimle gurur duyduğum dizi.
(bkz: bitmedi amk bitmedi)
(bkz: kaç sene oldu lan)
- ne zaman evleniyosun?
- ya baba nerden çıktı şimdi gene ya?
- yok soruyorum yani birgün evlenmeyi düşünüyor musun?
- niye soruyosun ki baba, siparişle mi olucak bu iş?
- yok yani evlensen de kurtulsak diyorum - gülerek-
- o kadar mı yük oluyorum baba size! git bide kısmetimi seç istersen!
- valla sonunda öyle olucak gibi, evde kaldın sen. - bide güler üstüne-
- sağol baba ya sağol valla harikasın, devam et böyle!
manavda, pazarda indirim yapılması, karşıdan karşıya geçerken arabanın durup yol vermesi, otobüste, dolmuşda erkeklerin sizi görünce kalkıp yerini size vermesi, sonra sizi mal gibi izlemesi, -tepeden bakmak daha kolay tabi-, hocanın not kıyağı geçmesi, erkek arkadaşların koluna takarak, başkalarına hava atması, kız arkadaşların çekememesi, bankada tanımadığınız kişinin elinizdeki numaran çoook önce olan numarasını size vermesi, emniyette, belediyede, resmi kurumlarda, kadın görmemiş gibi memurların, o kadar bekleyen insan içinden sizin işleminize öncelik tanıması ve bunu dakikalar içinde yapması, yaparken de gereksiz bir laubalilik içine girmesi *... gibi çoğu zaman nedenini anlamadığınız ve çifte standarda maruz bırakıldığınız için sevinmek bir tarafa, sinir olduğunuz eylemlere maruz kalanlarınızın yaşadıklarıdır.
hometown glory isimli şarkısında duru vokaliyle, piyano eşliğinde insana huzur veren sesiyle, çıktığı sene grammy'de ödülleri toplayan, 23 yaşındaki, türevlerinin de aksine kilolu ve sade olan ingiliz şarkıcı. (bkz: aynen devam)