en azından çoğunun öyle olması. sanki öğretim üyesi oldu uzaya çıktı, ya da vatanı kurtardı sanırsınız. ki vatanı kurtaran insanlar bile bunlar kadar egoist değildir belki de. ve bu kişiler profesör de olabilir, araştırma görevlisi de. sanki hiyerarşileri sadece öğretim hayatları ile belirlenmiş gibidir. davranışları aynıdır. tecrübeliler biraz daha egoisttir sadece.
beden hocasından tutun ki öğretim üyesi bile dememek lazım bence, ana derslerin hocaları hep böyledir. öğrenciyi çoğu iplemez. çünkü öğrenci kendisinden daha düşük seviyededir. neden? üstat master yapmıştır, biraz da bağlı bulunduğu yüksek dereceli bölüm hocasına yalaklanmıştır ondan.
neyse genelleme kesinlikle yapmıyorum ama sonradan görme tavırlar özellikle yeni başlayanları için zorunluluk arz eder sanki.
3. köprü projesi hükümet kaynaklıdır,
biber gazı sıkılması vali kaynaklıdır,
gökdelen meselesi yine hükümet kaynaklıdır,
trafiğe zaten hiç değinmek istemiyorum çünkü metro, metrobüs projelerinden haberiniz vardır. ayrıca böyle bir sorun çok kısa bir sürede çözülemez.
meydanların göl bırakılması olayı ise tamamen manipülasyon, koca meydanın sadece 7-8 metrelik bir alanında oluşan su birikintisinden bahsediyoruz ki düzeltilmesi 1-2 saatlik iş.
bir dediği bir dediğini tutmayan olayı ise politikadır. ve günümüzün nice politikacıları tarafından zaman zaman taraf gözetilmeksizin görülebilir.
sonuç olarak istanbul için en mantıklı adaydır. dostu çoktur, düşmanı azdır. etliye sütlüye karışmaz bir başkandır.
tanım: utandırmasını gerektirmeyecek durumda oy istemesidir.
özellikle çocukluk zamanlarında anneye karşı ya da babanın sevmediği herhangi bir duruma yönelik işlenilen bir suç dolayısıyla hissedilen ömür törpüsü stresli bir sorunsaldır.
işin içinde anneniz yoksa bi şekilde anneye gereken acitasyon uygulanarak babayı yumuşatması sağlanabilir. lakin suç anneye karşı işlenmiş ise ve anne de akşam babanız geldiğinde sizi şikayet edeceğini söylemişse dönülmez bir yola girdiğinizi anlarsınız.
türlü türlü fikirler beyin loblarınızda tepişir. babaya karşı verilecek ilk cevap düşünülür, çünkü ilk cevap son cevabın olabilir.
yeminle sırf bu yüzden bir gün komşumun evinde yatmıştım, babam annemi yolladı beni almaya, komşu hanım teyze vermedi allahtan. hala çok severim onu, belki de bu yüzden.
babam bugüne kadar elini kaldırmadı bana, pardon kaldırdı ama hiç vurmadı. o korkuyu yaşatırdı ama.
belki de vurmadığı için bu kadar sevildi, ve sadece elini kaldırdığı için bu kadar saygı duyuldu. baba işte...
sosyal devletin tam zıttı olan devlet tipi.
bu tip devletin kendine edindiği amaç ve görevler başlıca, adaleti sağlamak, ülkede asayişi sağlamak ve dış tehditlerden halkı korumaktır.
sosyal devletin zıttı olmasının sebebi, hiç bir şekilde pozitif statü haklarının anayasasında geçmemesidir.
takıldığı fişte unutulandır. şimdi çıkar birileri oha lan ayaktan elektrik mi alıyo bu falan triplerine girer, hemen düzeltiyim o öyle değil. üstünden geçerken aletin kablosu ayağa takılır ya hah işte onlardan.
ben bu durumdan fazlasıyla şikayetçiyim. bunun yüzünden telefonlarımın şarj girişleri her ay servise gidiyor*. bi o kadar şarj makinesi de her ay bozuluyor.
o değilde o nasıl zamanlamadır ya rab. atılan adımın kablonun altına girmesi zaten ayrı bir enterasanlık. bunun yüzdelik oranı nedir merak ediyorum vallahi. yeter lan.
olmayan tanımdır. ya da vardır ama o kadar çok vardır ki, ortak payda da birleştirmek mümkün olmadığı için yoktur. herkesin hissettiği aşk farklıdır. birine sorsan ben şöyle aşk yaşıyorum ulen ya sen? desen, yok ulen ben daha çok seviyorum, daha farklı benimki der. bu böyledir. soyuttur. ruh gibidir. ruhundan daha yakındır sana.
derslerden bunalıp, haftasonunu arkadaşlarla playstation, rakı, sigara ve envai çeşit yiyecekle geçirmek. bünyede belli zaman sonra uyku bastırıyor ama salgılanan adrenalin hemen üstüne set çekiyor uykunun.
her hafta denemeniz önerilir.
sol frame de coşan abazanvari, pislikimsi, bayat balık gibi kokan insanların açtığı başlıklardır. ulan ne kadar boş adam var şu dünyada, azdıysan git banyoya sen de kurtul biz de.
o değil sözlük bu başlıkları açarken bir de söyler' diyen kız, diyen erkek şeklinde başlık açmayınız.' diye. sizlerin yüzünden ben de girdim aynı çukura.
yazar alımları daha katı hale getirilmeli, hem de acilen. yoksa sözlüğün büyümesini bırak, çöplüğe dönecek burası.
dokuz eylül üniversitesi dokuzçeşmeler kampüsü dahilinde bulunan iibf'ye bağlı bölüm. her yıl yaklaşık 90-95 kişi arası kontenjanı vardır. izmir de bulunan tek kamu yönetimi bölümüdür.
özel okullara gitmenin zorunlu olmadığı ülkemde tartışılması gereksiz konudur.
parası olan zaten acımaz her türlü o parayı karşılar, parası olmayan için de devlet okulları ne güne duruyor.
durduk yere insana koyan efkardır. nedeni belli değildir. o yüzden neye üzüleceğini bilemezsin. hangi şarkıları açacağını, hangi arkadaşını arayıp içini dökeceğini bilemezsin. şansına bi şarkı açarsın, olmaz. o şarkı bu şarkı değildir. bir türlü nedenini bulamazsın, sonlandıramazsın da.
işte o zaman aklına en sevdiğin gelir dünyada. belki insan, belki değil. ama o gelir. zihnimiz bize yardım eder, kalbimizden de destek alarak. o kişiye götürürler seni elinden tutarak. aramak istersin ama uyumuştur diye kıyamazsın. kendinden fedakarlık edersin aramazsın. arkada çalan duygusal bi şarkı eşliğinde sözlüğe gelir içini dökersin. seni bu yüzden seviyorum dersin ona. ardından bi sigara..
yanınızda kimse kalmadığında başa gelebilecek eylem. tek başınıza kalırsanız ya annenizi özlersiniz, ya da annenizi. ölmüş olsun, yaşıyor olsun bu böyledir. ölmüş ise eğer, özlemenin yanında deli gibi üzüntü duyarsınız, daha çok ağlarsınız ruhunu yanınıza çağırabilmek için, lakin eğer yaşıyorsa hemen telefona gider eliniz, ararsınız. annenizin sesi gelince kulaklarınıza gözyaşları çıkar sahneye, aniden. annem, özledim seni, deli gibi.
sigaraya para verdiği için yakınmayan insandır. evet, belki de sigaraya para verdiği için yakınmayan tek insan türüdür. böyle adamlardan lüks vergisi almakta gerekebilir. adam zevk için içiyor olm, alacaksın lüks vergisini kaybedecek hiçbir şeyi yok nasıl olsa.
ülkemde vergiden yolda yürünmüyor ne de olsa al bundan da vergi olsun bitsin. varlığı bile hissedilmez inan.
ayrıca bu tür insanların bir başka özelliği de parasının bol olmasıdır. öyle ki, günde zevkine üç paket bitirir bana mısın demez, oysa bağımlı insan öyle mi? değil. adamcağızın hem parası yok hem bağımlı, bizim ki hem bağımlı değil, hem parası var, hem de içerken zevk alıyor resmen. ilahi adalet ne zaman tecelli edecek dostlar, yazıktır günahtır.
not: sigarayı zevk için içen birisiyim, evet, küfür etmeyin, iyi çocuğumdur.
tarihinin en zorlu ve virajlı yollarından geçen ülkemin üzerinde egemen olan sınıfın bilinmeme durumudur. şimdi bi kaç sazan çıkıp ak parti, imamın ordusu vs. gibi kolay ve anlamsız tahminlerde bulunabilir. ben buna tamamen karşıyım.
bence günümüz türkiyesinde egemen sınıf yoktur. zaten karmaşıklığın en büyük sebebi de budur. ama kabul etmek gerekirse bundan 10 yıl önce egemen sınıf laik, kemalist ve hümanist bir yaklaşımla göze çarpıyor. ama ak parti iktidarının getirdiği rüzgar, kuvvetli oldu ve bazı ağaçları yerinden söktü.
bu soruyu kesin olarak cevaplayabilmek için ülke olarak bi 5-10 yıl daha beklememiz gerekiyor sanırım.
tüm bu kavgaların, karmaşanın sorumlusu parti içinde iktidar kuramayan bir parti liderinin olmasındandır. ki bu lider partiyi bile sükunet ve disiplinle yönetemiyor ise yarın birgün olur da iktidara gelirse ülkeyi nasıl yönetecek sorusun doğmasına sebebiyet verir.
12 dakika önce bünyemde gerçekleşen uykusuzluk halinin marjinal tanımı. tam 31 saattir uykuyla buluşmadım ve gözlerim artık çok özledim dermişçesine bana isyan ediyor. evet, gözlerim uykuya benden daha çok önem veriyor. değerini anladığım nadir organlarımdan biri beyin. 31 saattir durmadan çalışmasına rağmen, şuraya bi kaç satır entry girebilmeme yardımcı olmaktan çekinmedi. teşekkürler beyin, değerin bu durumlarda anlaşılıyor.*
çoğu marşta karşımıza çıkan gerçektir. bu da milliyetçilikte ecdadımızın kanını aldığımızı gösterir. osmanlı devletini sırf islami yapısından dolayı eleştirenler için, milliyetçilik vurgusu kapalı kapılar ardında saklanmıştır. oysa ki en basitinden mehter marşlarında bile bu milli duygular göze çarpmaktadır. duyana ve onu anlayabilene.
her kafadan bir ses çıkması sonucunu doğuracak sebeplerdir.
kimine göre iman gücü ve vatan sevgisiyken, kimi insancıklara göre de asker fazlalığı ve silah gücüdür.
bunlara çanakkale savaşını örnek verdiğin an susar giderler, ama susmayanları da mevcut. derler ki, çanakkale savaşını türklerin kazanma sebebi, itilaf devletleri arasındaki münakaşa ve anlaşmazlıktır. evet bunu diyeni gördüm, artık ölsem gam yerim!
potansiyel tehlike oluşturan başlıca cansız varlıklardan birisidir.
siz ona güvenip oturursunuz, ama bu davranış pahalıya patlayabilir. hani bu dolabın sivri ucu kadar da suçlu değildir orası ayrı, ama yine de oturmadan önce bi düşünün derim.
yazan: kırık sandalyenin hışmına uğrayan bir yazar.
sözlüğün durumunun git gide daha da kötüye gitmesinin sonucudur.
bugün anladığım kadarıyla, ne saygı, ne terbiye ne de anlayıştan eser yok. herkes birbirinin açığını aramakta ve bu yol üzerinden karma kasmakla meşgul.
ateistler ve ateist olmayan güruh arasında olanları söylemek zaten benim işim değil, ama açıklamak istiyorum.
birisi devamlı dine hakaret içeren veya dini insanların gözünden düşürmeyi hedefleyen başlıklar açmakla meşgul iken diğer taraf onlara cevap yetiştirmekle uğraşıyor. herkes kendine göre haklı, ama hakkını yansıtırken başkalarına saygı duyun be kardeşim.
taraftar muhabbetleri desen, birlik ve beraberliği pekiştirmek şöyle dursun yazarlara daha da ayrımcı bir kişilik kazandırıyor. sözlüğü bu halde görünce gerçekten soğudum.
eskiden her an her gün takıldığım sözlük, şu günlerde kendinden nefret ettiriyor.
düşünüyorum böyle durumlarda çekip gitmek mi iyisi yoksa ara vermek mi ilişkiye.. ben de bilmiyorum, bundan sonra yine içimden geldiği gibi davranıp, işlerin düzelmesini beklemek yapacağım en mantıklı iş galiba.
sözlüğümü kirletmeyiniz!
bütün aile aynı evin içinde sıcacık bir muhabbet ortamı yaratmasıdır soğuğun iyi yanlarından birisi.
sobalı evlerde sobanın üstünde kestane kızartabilmektir, annenin dibine sokulmak, kokusunu içine çekmektir avantajı soğuğun.
dahası sevgiliyle tek vücut olabilmeyi zevkli kılar, ısıtır seni sevgili.
tüm bunlar için evde tek başına olmaman lazımdır, yoksa soğuk getirilerini birden götürüye çevirmekle kalmaz, çekilmez hal alır.
şu anda evin camlarından binbir çeşit ıslık sesi çıkarabilme kapasitesine ulaşmış rüzgardır.
3 saate kadar yavaşlaması dileğiyle. yoksa okula giderken bugün de saça şekil verme işini erteletecektir.
geleneksel türk adetlerindendir. eskiden dansözlerin daha revaçta olduğu zamanlar da dansöz de çağırılırdı.
herkes edebiyle rakısını içer, dansözünü s.ker, ah pardon izler, evine dağılırdı.
neyse yılbaşında rakı içmek gibisi yoktur, benim önerim yılbaşında için sadece bütün bir yıl alkolden uzak durun. yetmez mi, yeter.
içimizde dolaşan bir takım insan evlatlarının tanımı.
ben bunları görünce şaşırıyorum ya, nasıl olur diyorum ve oldukça düşünüyorum.
galiba olay fil-fare ilişkisinde. en son bu kanıya vardım. anca bu çıktı benden.
köylülerin yanlışlıkla bombalanması sonucu bazı kesimler tarafından katil damgası yiyen türk askeridir.
ilgili videoda ne katillikten bahsedebiliriz, ne de kötü herhangi bir muameleden. ikisini yapan asker bir olabilir mi?
artık kendinize benzetmeyin askerimizi, bile bile masum insanları öldürmez türk askeri. bilerek öldürdüyse de o insanlar masum değildir.
her öğrenci evine denk gelmese de azımsanmayacak kısmına denk gelebilen komşudur.
öğrenci haftanın 3 günü bu yaşlı komşunun yemekleriyle karnını doyurur. komşuyu teyze farzediyorum ama amca da olabilir tabi.
ama olumsuz yönleri de yok değildir. eve kız arkadaşınızı getirmek için en başta bu yaşlı komşuyu getirdiğiniz arkadaşınızın imam nikahlı eşiniz olduğuna inandırmalısınızdır. o zaman dünya size cennet olur.
