hey gidinin efesi, efelerin efesidir.kime ne'sidir. beğeni, tercih, ağız tadı görecedir. allah'ın bir içeceğidir, bok gibi denmez ayıp... adabıyla içene hiçbir şeycik denmez. içmeyene de sen bilirsin denir.içene de içmeyene de "sen bilirsin" deyince kavga çıkmaz. uzatmayın.
yeri doldurulamayacak sanatçılar olduğunu hüzünle düşündürten harika konser.Kızılok'u , çekirdek sanat evini, çok eskileri sızım sızım hatırlatan, naif muhalefetin güzelliğini, zarafeti, bağırmadan, böğürmeden şarkı söylemenin yumuşaklığını, güzelliğini duyumsatan sakin konser... doğru müzik yerini bulur ...
hikayedir,koftidendir,fasaryadır, balondur, kulağa hoştur içi boştur... başka tabir kaldı mı bilmem. ak parti değil AKP'dir( a.. koyan parti diye de açımlanabilir). ak parti tanımlaması imaj danışmanlarının, zavallı halkıma kaktırmaya çalıştığı ak'lama çabasıdır. "alla beni pulla beni al koynuna yaaar " şarkısını seçimde propaganda şarkısı yapmaları tavsiye olunası gelişime açık partidir. iktidarda(!) oldukları dönem TC siyaset tarihinin gördüğü en kara'nlık çağdır.
"Ananı..." diye başlayan cümlesinin sonunu "...da al git" diye sürdüren, teklifsiz ve içten konuşması halka yakın, halkının arkadasında(arkasında olma durumu biraz huylandırıyor ya dur bakalım)halkın içinden biri olduğunu gösteriyor allah için. evet evet, bize bütün bunları yapan içimizden biri.
Karşılıklı ilgi ve sevgiyle yaşanacaklar için "vermek" ifadesini kullanıp sevişmeyi,ki sözcük işteş bir eylemdir, alışverişe indirgeyen erkeğe kadınlar selam bile vermez.
vaktiyle balık hafızalı bir sevgilimin her seferinde bana eski bir sevgilisinin adıyla hitap etmesiyle tüm eski sevgililerinin adını öğrenmeme vesile olmuş durum."bak selin..." , "ama güliz" gibi cümlelerine nokta olarak adımı kullanma haline yok açan bıkkınlık.
" Sevişmek" sözcüğünün, geçmişte daha revaçta olan "Pek sevişiriz onunla, iyi dostumdur." cümlesindeki anlamından öteye gitmeyen ya da gidemeyecek içtenlik (!) belirtkesi
yasakani'nin işyerime kadar gelerek beni bulup davet ettiği ve benim "iç iç nereye kadar'la olmaz uzuun bir aradan sonra sözlüğe döneyim ben de." dediğim zirvedir. Yasakani'ye ve katılan herkese hoş sohbetleri için teşekkürler.
sıcaklığıyla insanın içini ısıtan; harika müziğiyle kulağını, gönlünü doyuran piyano perisi...80'li yıllarda kurduğu grubu mozaik'ten bu yana pek çok çalışması olan müzisyen. şimdilerde "piyano perküsyon grubu"yla ayrıca Yahya Dai ve Oğuz büyükberber ile "ayşe tütüncü üçlüsü" adıyla çalışmalarına devam ediyor. piyano perküsyon grubu'nun "çeşitlemeler"; Ayşe tütüncü üçlüsünün de " panayır adlı bir albümü var. http://www.youtube.com/watch?v=z5coxecegs8
ana maddesi pelinotu ve alkol oranı %70 olan bir tür rakı. muhteşem yeşil renginden dolayı "yeşil peri" olarak anılan absent 21. yüzyıla kadar Avrupa'nın pek çok ülkesinde yasaklanmış. bir iki yıldır içindeki thujon oranı düşürülerek satışı sağlanmış. Fransa'da bir dönem sanat çevrelerinde çok rağbet edilen bir içkiymiş. fransız ressam degas'nın "absent" adlı bir resmi de bulunmaktadır.
TRT 2'de 10 yıldır "sinema ve edebiyat" adlı hoş bir program da sunan hukuk öğrenimi görmüş sinema eleştirmeni. sinema eleştirmeni olarak yaptığı değerli katkıları yanında kendisinin c.pavese, i. calvino, m. kundera gibi yazarlardan çevirileri vardır. özellikle decameron çevirisi pek çok ödül de almıştır.
"sözlüğün sinema bilgisinin yüksek olması" başlığından sonra görünce sadece bilgi değil ilgi de yüksek galiba dedirten başlık. e bi katkımız olsun babından en iddialısının anmadan olmaz. kendileri Türkiye'de yazılmış en kapsamlı kaynak kitap olduklarını söyler, haksız değillerdir. rekin teksoy'un oğlak yayınları'ndan çıkan "sinema tarihi"...
Krzysztof Kieslowski'nin fransız bayrağının renklerinden esinlenerek yaptığı "üç renk" genel adlı filmlerinden en iç kıyıcı, hüzünlü olanıdır. umutsuzluğu umudu eylemsizlik kararına rağmen hayatın neler yaptırabileceğini görürüz filmde. ayrıca film hem görsel şenlik hem de leziz müzik ziyafeti diye de tanımlanabilir.
sevgililiğin cicim aylarının en çok anımsanıp özlendiği durum, birlikteliğin sorgulanmaya başladığı andır.aslında konuşulacak bir şey bulunmadığından değildir, "ne yapacağız şimdi biz bu ilişkiyi" diye arpacı kumrusu gibi düşünüldüğünden olabilir bu mesela.
anlayışlarını da "think locally fuck globally" da dile getirmiş, müziğine de kayıtsız kalınamayacak, eğlenceli grup.
kendileri hakkında: http://www.gogolbordello.com
sadece adı "yüksek lisans" olan tezsiz türü tamamen isim benzerliğinden ibaret olup öğrenciden daha fazla para tırtıklamak için icat edildiğinden kullananılabilecek saptama. Zira formasyan denen yetkinlik eskiden üniversitelerin ücretsiz ve üç yıla yaygın olarak verebildikleri bir eğitimdi. demek ki olabiliyormuş; para ve vakit çalmaya, sinir bozmaya gerek yokmuş.
maddenin temel yapı taşlarından biridir (diğeri de leptonlardır)nötron ve protonları oluşturan üçü bir arada parçacıklardır.atom altı parçacık olarak da tanımlanan kuarklar yanında karşıt kuarklar da vardır. kuarklar aşağı kuark ve yukarı kuark olarak ikiye ayrılır.
saatli maarif takvimlerinin olmazsa olmaz bölümlerinden biridir. diğer duvar takvimlerine de devşirilerek gelenek devam ettirilmiştir. çocuk bekleyenler zaten bu kaynağa danışmak gereği duyuyorlarsa hepsini birden kontrol ettiklerinden günlük olmasının önemi ortadan kalkar ve "çocuğunuza adlar sözlüğü" işlevi de görür.
üzeriden zaman geçip de duygular eksildiğinden ve bu nedenle eski sevgili kardeş gibi olduğundan( zaten duygu değişmese eski sevgili denmez) pek de ahlaki olmayan ki oldu huzursuz eden eylemdir.ahlaki olmadığı da vuku bulduğundan yaşanan huzursuzlukla anlaşılabilir.
teknososyal dünya ürünü arkadaştır. bazen esaslıları çıkar, bazen gerçekten sanaldır. esaslı olanları yanınızdaki kanlı canlı ama sanal, yani sanılan ama gerçekte arkadaş olmayan arkadaşlardan yeğ olabilir zaman zaman. tek kötü yönü tüketim çağı ürünü olduğundan uzun süreli olmamasıdır.