seyfullah türksoy'un sunduğu, her cumartesi bengü türk tv ekranlarında yayınlanan programdır.
yeni bölümleri her cumartesi günü saat 21:00'de olup tekrarları ise pazar günleri saat 11:00'de yayınlanmaktadır.
"Çaga Bayram" Altaylıların 10 yıldan beri kutladıkları bir
bayram. Önceleri Altay'ın Çin sınırına yakın köylerinden
birinde kutlanan bu bayram Sovyet rejiminin yıkılmasıyla
birlikte bütün Altay Cumhuriyeti'nde kutlanmaya başlamış.
Çaga Bayram Altaylıların yeni yıl bayramıdır. Altaylılar miladi
takvimi de kullanmakla birlikte eski Türklerin de kullandığı ay
takvimine dayanan bu takvimi de kendi takvimleri olarak
kullanırlar. Bu yüzden her yılbaşı bir önceki yılbaşına göre
10-15 gün erken gelir.
birçok benzerliği bulunan iki millettir. örneğin bozkurt iki millettede kutsal hayvan kabul edilmektedir. diğer benzerlik moğolca ve türkçe aynı dil grubundan olan altay dillerindendir. bu örnekler dahada arttırılabilir.
Ayrıca Atsız'a göre moğol imparatorluğu'nun kurucusu olan Cengiz han moğollaşmış bir türk ve timur imparatorluğu'nun kurucusu olan timur ise, Türkleşmiş bir Moğoldu.
Latin alfabesi, Kiril alfabesi, Yunan alfabesi, Gürcü alfabesi,Ermeni alfabesi, Arap alfabesi, ibrani alfabesi, çince karakterler, Japonca karakterler, Kore alfabesi, Hint dilleri alfabesi, Amhar alfabesi, Tana alfabesi, Kannada alfabesi.
resmi facebook sayfasında kendi byografisini şu şekilde açıklamışır.
ÇANKIRI Şabanözü
Büyükyakalli koyünde, babasi
Salih Aydas' in ilk cocugu
olarak dünyaya geldi. Ilkokul
donemini Büyükyakalli,
koyünde bitirdi. Daha sonra
Ankara Lalahan' da ortaokulu,
Pursaklar lisesinde, okulun
müzikte 1 numarasi olarak
liseyi bitirdi. Bu gocebe
hayatinda dogustan hakkin
lutfu olan sesiyle, daha kücük
yasinda boyundan büyük saza
heveslendi. Kendine hediye
edilen, boyunca bir curayla
notasizca caldi soyledi. Müzige
olan büyük ilgisi onu nota
bilmeden saz çalmayi ogretti.
1993 yilinda babasi Salih
Aydas' in erken vefatiyla, calip
soyledigi türkülerde, hep baba
hasreti idi.
Yardi yarendi saz onun icin!
Karanlik gecenin yol
gostericisi, caresizligin caresi,
devasiydi gizli yarelerininr30;
Susunca diller en iyi saz
anlatirdi gonülleri, bam
telinde hasret, orta telde
gurbet, mizrap costumu bir
kere susmak bilmezdi.
Adem AYDAS yaraticinin
verdigi yetenekle okudugu her
eseri yeni bastan oyle bir
yorumlar, ona oyle bir ruh ve
hava verir ki, adeta yeni bir
beste ile karsi karsiya
oldugunuzu dahi
sanabilirsiniz. Bu durumu,
yetenegi, kulturu ve birikimi
oldukca SINIRLI sig ve siradan
sanatcilarin yorum adina
yaptiklari "dejenerasyon" ile
karistirmamak gerekir.
Cd lerin ligindan bile
haberdar igimiz o gecmis
yillarda, sesini sazini duyup
dinleyenlerin yogun istegiyle,
kendi imkanlarini kullanarak
evde kasetlere kaydedip,
sevenlerinin gonüllerini
kirmadi. Sanatındaki bu ustun
basarisi, ve sevenlerinin israri
üzerine 1999 yilinda "SENI
AGLATIRSAM EGER" adli
albümünü yapti. Onun
ruhunda sadece saz ve müzik
vardi. Unlü olmak sana sohrete
kavusmak gibi bir arzusu
olmadigi icin kisa donemde
biten bu albümün ikinci
baskisini yapmayi bile
düsünmedi. Ama sevenleri
dinleyenleri ondan daha
israrciydi, ve yogun istek
üzerine 2004 yilinda "ILK GOZ
AGRINIM" albümünü cikardi.
Hemen devaminda 2006
yilinda "DIV DIV" albümü
geldi. Bu albümler ona
Televizyon ve Radyo
dünyasinin kapilarini acti.
Fark edilen sesi yorumu ve
saziyla kisa zamanda müzik
programlarinin aranan konugu
oldu. Bircok Tv kanallarinda
yer almanin yani sira, acilis,
kokteyl, konser ve dügün
gecelerinin de aranan ismi
oldu.
Suan Ankara'da ikamet
etmekte ve yine sevenlerinin
israri üzerine yeni bir albüm
calismasi icindedir. Onun
dünyasi bazen aska düsmüs bir
sevdaliya, bazen evladina
hasret bir anneye, vatan
ugruna sehit düsmüs bir
Mehmetcige, ve daha
karanlikta kalip gün gormemis
nice duygulara , ezgilerle
tercüman olmanin cabasiyla
akip gitmektedir.