askeri darbeyi devrim diye havai fişekle kutlayan mısır komünist partisi.
silah zoruyla yaşam, demokrasi-özgürlük hakları askeri darbeyle gasp edilmiş ve bu zulmü silahsız yasal eylemlerle alanlarda protesto eden onlarca Müslüman proleterin öldürülmesi, 500 siyasi tutuklama; islami yayın yapılıyor diye kapatılan sayısız televizyon, gazete ve bu kuruluşlarda çalışan yüzlerce tutuklama. sakallı diye darbeci postalıların ve taraftarlarının şiddetine ve tacizine maruz kalan insanlar. vb. sayısız insanlık dışı uygulamalar.
hulasa: demokrasiden, özgürlükten, adaletten bihaber askeri vesayetin ve emperyalist güçlerin, esaretine biat etmiş zavallı sözde komünistlerin kendilerini ve ideolojilerini bu suça ortak etmeleri belki onlara göre suç veya paradoks değildir, ama insanların gözünün içine baka baka, diğer taraftan iradelerine silah zoruyla darbe yapılmış insanların üzüntülerine saygı duymayarak etik dışı gösterilerle havai fişekleriyle kutlamaları, feodalizmin değnekçiliğini yaparak darbeye karşı eylem yapanlara saldırmak ve kaba kuvvet kullanmak en dar anlamıyla faşizm ve insanlık suçudur. Türkiye komünistleri bu haberi yayınlamaları ise başlı başına ironidir.
--spoiler--
Kan dökmek istiyor
Mursinin halka değil, kendi teröristler çetesine ve destekçilerine seslendiğini belirten MKP, Mursinin, bu çevrenin sahip olduğunu sandığı sayısal üstünlüğe ve terörist geçmişlerinden gelen uzmanlıklarına güvenerek daha fazla Mısırlının kanını dökmek istediğini duyurdu. http://proleter.net/misir...ist-partisinden-aciklama/
--spoiler--
* islamiyet karşıtlığı adı altında özgürlük çığırtkanlığı yaparak 'devrimle özdeşleşmiş' tahrir meydanını kirleten, ahlaktan yoksun bu barbarların özgürlük anlayışlarına tüküreyim. bumu istediğiniz özgürlük? kadın hakları, insan hakları diye kafa ütüleyen avrupa, bumudur övündüğünüz medeniyet ahkamı?
bu tür yaratıkları savunup "ırza geçmeyi" devrim diye örtbas etmek isteyenler kendilerinden utanmalılar!
ne diyon karan allasen? 65 yaşında biri nasıl ve neden 75 yaşındaki birini evlat edinsin veya edinir? hem bunlar eşcinsel iki sevgili! la bi git maynak!
haberi okumadan düşünüp yorum yazmayın bence, mantık sorusu gibi algılansa da, engelleyici yasalara karşı yapılmış basit bir hile veya üç kağıt.
el insaf be kardeşim; 150 polis demir coplarla öldüresiye dövmüş ama ablam maşallah tabiri caizse, demir gibi'de sağlam bir vaziyette olanları heyecanlı bir şekilde anlatıyor. birileri neden bize kimse inanmıyor? derken, bu kadar tutarsız ve mantıksız, yaşanmış bir olay varsa da abartılı olarak anlatıyorsa, değil inanmak,olayların artık meşru olmadığını bile düşünmüyor değil insan.
polis olay yerine 25 tane biber gazı atıyor. Kız, biraz ileride anıtın arkasına oturuyor gazın geçmesini bekliyor. (1 tane dahi biber gazı atılsa orada durması mümkün değil.)
Kız anıtın arkasında dururken 100-150 civarında polis ve eli sopalı kişiler geliyor. Kızı ayılta bayılta 25'er dakikadan toplam 50 dakika çelik coplarla dövüyorlar. Kızın o esnada kolu ve bacağı kırılıyor.
Genç kız kırık koluyla ve kırık bacağıyla oradan koşarak uzaklaşıyor. Hatta bir arkadaşı denize atlıyor, 1 saat boyunca yüzüyor, sahil güvenlik arkadaşını kurtarıyor.
Polis ve AK Parti Gençlik Kolları tarafından 50 dakika boyunca ağır şekilde dövülen, kolu ve bacağı kırık olan kızın bir kafede DHA'ya röportaj vermesi de akıllara durgunluk veriyor.
Genç kız önce kafasına polis tarafından copla vurulduğunu söylüyor. Birkaç dakika sonra ise "polis o copu kafama vursaydı oradan sağ çıkamazdım" diyor.
-40 yıllık yazarım böle hikaye görmedim. Kırık kol ve kırık bacakla koşmuş. ulan ne dayak yemişsin yoruldum dinlerken.
-Tüm polis teşkilatı kızı dövmüş lan, anlat pampa dinliyoz.
-bakın arkadaşlar ben Psikolog olarak sunu diyebilirim. bu kız ya gerçekten büyük dayak yiyip beyin travması geçiryor. ya da çok pis sallıyor. çünkü mimikler ve sözcüklerini duraklayarak söylemesi öğretilmiş bir metni yada yaşadığı travmanın etkisini gösterir. malesef ki yalan kısmı ağır basıyor. çünkü sözlerinde büyük çelişkiler mevcut. dayak sırasında gözlerini kapamış ve kişiyi sayabilir vs...
- arkadaşın 4-5 metre ilerde ama hiç bi polis ona gitmemiş * yerdeyken nasıl 20 kişi saydın? sivil polis ayırdın. madem iki kere bayıldın bu kadar olayı nasıl hatırlıyosun? 2 kere bayıldın kol kırık bacak kırık nasıl denize atlamaya gittin? bacağına çelik le vurduk larını arkadaşın nasıl çözmüş çelik olduğunu ? bacak kırık kol kırık nasıl koşarak kaçtın??? madem bayıldın 20-25 dakka dayak yediğini nasıl zamanı tuttun?
bazılarına göre, Shrek'in karısı Fionaya daha çok benziyormuş. ilginç benzetme.
onların gördüğü:
--spoiler-- ibrahim Tatlıses: Yani şimdi Hürrem oldu mu? Vahide Hanım nasıl kabul etti, anlamadım. Hilal Cebeci: Böyle Hürrem olur mu yaa? Şirin Bayülgen: Bu Hürrem değil, bayağı babaannem olmuş ayol.
--spoiler--
Türkiye geneline yayılan ve üç haftadır devam eden taksim gezi parkı protestolarının, pazartesiden itibaren, tv'ler ve digital platformlarda konuşulan-tartışılan, olayların fiziki, maddi ve manevi zararların tahlili; suçlu faiz lobisi, mağdurlar, taksim Esnafı.
twitter ve facebook'ta geyik yapmak isteyenler için özen ve itina ile hazırlanmış, bundan kelli biçilmesi için servis edilen, dejenere harekatı.
son günler de başbakanı derinden yaralayan ve mitinglerde sürekli dillendirdiği, "alt geçitte" kırılan" o, canım canım seramiklerdir. (bkz: yapmayın gençler olmuyor ama)
halkın demokratik yollarla seçtiği, siyasi iktidarı cebir yoluyla devirmeye yönelik yapılan eylemler, muhtemelen darbe suçlamasıyla birçok kişiyi yargı karşısına çıkaracaktır.
haklı veya haksız görünen fotoğraf budur. şimdilik olayların yatışmasını bekleyen hükümet ve yetkililerin, imalı bir söylemle bunu birçok kez televizyonlar da dille getirmesi: Ankara'daki Başbakanlık binasına girme çabaları, Dolmabahçedeki Başbakanlık ofisinin taşlanması, akp, izmir ilçe binasının yakılması, bir çok sokakta polisin taşlanması, sokaklara bariyer kurulması, kamu araçlarına ve işyerlerine zarar verilmesi gibi görüntüler, sosyal medya da bu yönde provokatörlerin yalan haberleri yayarak halkı galeyana getirip kin ve düşmanlığa teşvik etmesi) uyarıları, örnek olarak gösterilebilinir. bu eylemlere katılan kişilerin, masum başlayan ve son bir haftadır, sosyal medya da ünlü, ünsüz birçok kişinin dillendirdiği, ( amaç, gezi eylemi veya ağaç değil) söylemi bu düşüncemi de bir nebze olsun doğruluyor. umarım ben yanılıyorumdur. burada olan olayların gelecek nesillere ve tarihe; bir darbe girişimi olarak değilde, gerçekten çevreye duyarlı insanların bir eylemi olarak aktarılmasını isterdim.
darwin'in evrim teorisi, doğal seçilim yoluyla olmasa da, kapitalizm'in yardımıyla sosyal alanda bazı insanlar üzerinde açıkça etkisini gösteriyor, başlıkta belirtilen örnek gibi.
--spoiler--
ingiltere'de bir adam, buluştuğu fahişeyi beğenmeyince polise şikayette bulundu.
Polisin acil hattını arayan adam, "tarif ettiği gibi güzel" çıkmayan fahişe hakkında Tüketiciyi Koruma Yasası'nı ihlalden soruşturma açılmasını istedi.
--spoiler-- http://www.internethaber....-cirkin-cikti-547511h.htm
almanya şansölyesi merkel'in 3.6 milyon işsiz genci sürgüne yollayacağını, gençlerin buna şimdiden hazır olmaları yönünde uyarması, almanya'nın girdiği ekonomik krizi yavaş yavaş hissettiriyor, verdiği röportaj'da; "Kemer sıkma" ifadesini kullanmaktan imtina eden Merkel" almanya'yı kötü günlerin beklediğini açıkça itiraf etmese de ima ediyor.
ekonomi'den çok fazla anlamam ama ab ülkelerinin finansal açıdan, birer birer çöküşleri, ingiltere'nin, Avrupa Birliği üyeliğinden ayrılma isteği ve bunu referanduma götürme planı; ekonomistlerin, birliğin finansal boyutuyla alakalı gelecekteki durum analizleri ve bu bağlamda olumsuz yorumları, "ispanya, yunanistan, italya, irlanda, portekiz, kıbrıs rum kesimi" ekonomik krize dayalı çöküşleri, birliğin zor günler geçirdiğini deyim yerindeyse, "haçlı birlik" dağılmasın düşüncesiyle, almanya ve fransa tarafından verilen maddi desteğin (kredilerin) geri dönüşü olmaması ve bu yüzden bu iki ülkenin de zor günler geçirdiği aşikardır. yani sonuçta alınan kararlar hükümetin aldığı kararlarıdır ve halkın alınan bu yanlış kararlardan ötürü cezalandırılması adalet midir? varın siz karar verin. muhtemelen göçe hazır olun uyarısı, 2,5 milyondan fazla nüfusuyla, Türkiye cumhuriyeti, vatandaşlarına yönelikte olabilir. *
--spoiler--
Almanya Başbakanı Angela Merkel, euro bölgesinde işsiz olan 3.6 milyon gencin, iş bulmak için başka yerlere göçmeye hazır olmaları gerektiğini söyledi. http://www. internethaber. com/merkel-Issiz-gencler-goce-hazir-olmali-547614h. htm
--spoiler--
cemil meriç in, jurnal adlı eserinde geçen kavram.
fikriyatını toplumsal bilinçten uzak; menfaati lehine körükleyerek "yalnız ben" üstünlüğüyle haz ve doyum sağlamak isteyen tahsilli "bencil" kişilerin ruhiyat hobisi. *
--spoiler--
Entelektüel teşhircilik cinsel teşhircilik kadar tiksindirici. cemil meriç. jurnal
--spoiler--
kedi fareyi kovalamaktan ne kadar zevk alırsa, bende inancı kuvvetli insanlarla uğraşmaktan zevk alırım. der, mefisto*
cadı: ilmin yüksek kudreti, en keskin zekalar için dahi bir sırdır. *
mefisto: bana güven ve bütün benliğinle teslim ol! bunca senenin kayıplarını telafi edecek yeni ve hiçbir dünyalıya nasip olmamış zevkler seni bekliyor. içimizden biri tarafından söylenmiş şu söze de inan; tanrı, bu dünyayı kendisi için yarattı. insanoğlunu , gece ile gündüz arasına hapsetti. bir sürü yasaklar koyarak ve tehditlerde bulunarak, beşikten mezara kadar onu bedbaht etti.
sen, bedbahtlığın farkına vardın ve artık kaderin elinde basit bir oyuncak olmak istemiyorsun. ruhların dünyasına girmek, fanilikten sıyrılmak, bütün o zavallılar adına saadet tacı giymek istiyorsun *
faust: evet! hemde bütün zerrelerimle istiyorum. *
hikayenin sonuna doğru, dr faust ve zerreleri..
faust: köpek! yılan ruhlu menfur canavar ey ruhların sahibi! sen şu haşereyi, ekseri gecelerde karşıma çıkıp havladığı köpek şekline çevir!.. hayır, hayır! onu tekrar en sevdiği kılığa sok ki önümde çimenler üzerinde sürünsün ve ben o melunu ayaklarımla ezeyim!
sen pis bir yalancısın! saadet vaat ettin, fakat felaket getiriyorsun çirkin dişlerini bana gıcırdatma öyle! işte korkmadan haykırıyorum; senden iğreniyorum ve senden korkmuyorum! *
mefisto'nun kılı kırk yaran ayarı..
mefisto; madem daha ilk hadise de böyle aklını kaçıracaktın neden benimle yolla çıktın? sonuna kadar devam edemeyecektin; neden benimle anlaşma yaptın? madem başın dönecekti, neden uçmaya heveslendin? söyle bakalım; biz mi sana musallat olduk; yoksa sen mi bizi arayıp buldun? *
"heyhat! işte tahayyüller kanatlanmış etrafımda uçuşuyor, tahayyül evhamsız olur mu?" demiş goethe kitabın ithaf bölümünde; çok heyecan az mantık olursa neden olmasın...
melek şelalesi. Venezuela'da bulunan dünyanın en yüksek çağlayanıdır. suları, 979 metre boyunca kırılmadan dökülür. şelalenin yüksekliğinden dolayı su aşağıdaki kanyon del diabloya (şeytan kanyonu) ulaşmadan ince bir buğu haline gelerek uçar. **.
öfkeniz dindiğinde bi'zahmet "kuzeydoğa derneğinin başlattığı imza kampanyasına da katkınız olsun." kuzeydoğa derneği (#19549057)
--spoiler--
CHP'li belediye tarafından izmir Gaziemir'de temeli atılan fuarın yeri daha önce ormanlıktı.
haberseyret.com'un haberine göre, bizzat CHP lideri Kılıçdaroğlu tarafından temeli atılan fuar alanındaki ağaçların nasıl katledildiğini, google earth görüntüleri net bir şekilde ortaya seriyor.
bdp'tir. demokratik açılım sloganıyla avazı çıktığı kadar bağıran eş başkanlar , süper demokratik vekiller pyd'nin, suriye de kürt halkına uyguladığı baskıya zulme gelince sessiz kalıp, sanki hiçbir şey yokmuş gibi demokratik açılıma devam, biz işimize bakalım tavırlarıyla vurdum duymaz samimiyetsiz duruşları özü sözü bir çatı olmadığının özetidir.
--spoiler--
cuma ve cumartesi günü sokaklara dökülen muhalif kürtler, pydnin esed adına kendilerine yaptığını iddia ettikleri zulmü protesto etti. suriyenin kamışlı kentinde yürüyüş düzenleyen gruba suriye kürt demokrat partisi başta olmak üzere çok sayıda muhalif kürt partisi ve siyasetçi de destek verdi.
esed gibi bir diktatöre boyun eğmediklerini belirterek pyd gibi örgütlere de boyun eğmeyeceklerini dile getiren eylemciler. bu eylemden bir gün sonra (bugün) suriye-irak bölgesel kürt yönetimi sınırında gözaltı olayları yaşandı. pyd, sınırdan geçen 75 kişiyi gözaltına aldı. kuzey ırak hükümeti pkk lılara sınırı kapattı
--spoiler--
şimdi beni gönderene gidiyorum; ve sizden kimse bana nereye gidiyorsun? diye sormuyor. ama ben size bunları size söylediğim için içinizi keder kapladı. ne var ki ben size gerçeği söylüyorum; gitmem sizin için hayırlıdır, zira gitmesem, tesellici size gelmez; ama gidersem, onu size gönderirim. ve o geldiği zaman, günah, adalet ve yargı konusunda dünyayı ikna edecektir. size söyleyecek daha çok şey var; ama şimdi bunlara dayanamazsınız. tesellici, olarak o ruhu-kudüs gelince, gerçeğe giden tüm yolları size gösterecektir. zira o kendiliğinden konuşmayacaktır; ama duyduğu her şeyi söyleyip, bunları size haber vermeye gelecektir. o beni aziz kılacaktır; çünkü bende olanı alıp size bildirecektir.babanın sahip olduğu her şey bana da aittir. bu nedenle, onun bana ait olanı aldığını ve bunu size ileteceğini söylüyorum.
doğrusu; "şeriat hukukunun geçerli olduğu devlet" Şeriat dini bir terim olarak pratik anlamda "hukuktur", Gayrimeşru işlere girişen ve toplumsal düzeni bozmaya çalışan kimselere karşı verilecek bedeni, mali veya caydırıcı bazı cezai hükümleri kapsar. devletin yönetim aygıtı ile alakası yok ve Şeriat devleti olmaz. Şer'i hükümlerin uygulandığı, şeriat hukukunun geçerli olduğu devlet olur. Şeriat yönetim şekli değildir.4 halife döneminde halifeler değişik sistemlerle halife olmuştur. islam tarihinde ise Cumhuriyet,meşrutiyet,monarşi vb. gibi yönetim şekilleri olmuştur. islam, Müslümanların şura ile karar vermesini tavsiye etmiş ve desteklemiştir.
omm sety; eski mısır tarihi uzmanı. ingiltere de doğan doruthy eady, çocukluğundan beri kendisini mısıra çeken bir güç olduğunu söylüyordu. 27 yaşında mısıra yerleşti ve bir mısırlı ile evlendi bu evlilikten seti adında bir oğlu oldu. o günden sonra omm sety adıyla bilindi. *omm sety, yaşamının son otuz yılını "Mısır Eski Eserler Bölümü" için 1nci seti tapınağını incelemekle geçirdi. kral seti ve kral 2nci ramses konusunda uzman oldu. ***
--spoiler--
omm sety (dorothy eady): üç yaşındayken merdivenlerden yuvarlanır ve öldüğü söylenir. ancak dorothy kendine gelir ve firavun sety ile ilişkisi hakkında sürekli tekrarlanan rüyalar görmeye başlar. bu rüyalara göre, üç bin yıl önce abydosta sety tapınağında yaşayan bentreshyt adında bir genç kızdır. on dört yaşına gelince isis rahibesi olma yeminini etmiştir. artık dokunulması yasak bakire bir rahibedir. ancak kız, setyle tapınak bahçesinde sevişir, hamile kalır. başrahip tarafından yargılanır, suçlunun kim olduğunu söylemezse ölüm cezasına çarpılacağı söylenir. kız firavunu ele vermek yerine intiharı seçer. sety, abydostan döndüğünde kızın ölümünü duyunca çok üzülür. onu unutmamaya yemin eder. dorothy, 14 ile 27 yaş arasında rüyalarında reenkarnasyon, ölüler diyarı olan amentideki yaşamla tanıştığını söyler. dorothy, bunun üzerine mısıra yerleşir omm sety adını alır ve zaman zaman isis görevini de yerine getirirdi. http://www.ruya.info.tr/ruya_unlu_ruyalar/
--spoiler--
insanlar topluluğunun, anlayış görüş ve fikir telakisi feodal düzenin pozitif eziyeti. toplumu temel yaşantısından uzaklaştıran zorbaların kabullendirmeye çalıştıkları ütopya.
Herkesin kendine özgü bir mutluluk kavramı vardır. *
maalesef bu öneride bilimsel bir araştırma sonucu. şöyle ki; ingiltere de yapılan yeni bir araştırmada mangal üzerinde oluşan bakteri oranının tuvalet klozeti üzerinde üreyen bakterilere göre 2 kat daha fazla olduğu bildirildi.
Hijyen uzmanı Doktor Lisa Ackerley, açık havada yapılan bir mangalın her 100 santimetresinde 1.7 milyon bakteri olduğunu açıkladı. Bu sayı tuvalet klozetiyle karşılaştırıldığında mangalda yüzde 124 daha fazla bakteri oluştuğu ortaya çıktı. http://www.internethaber....emekten-beter-538724h.htm
Roma 'daki St. Peter Meydanı'nda Katoliklerle buluşan Papa Francis, kendisinden şifa bekleyenleri de geri çevirmedi. Papa bir kişinin alnına bastırarak içinde olduğuna inandığı şeytanı çıkardığı belirtildi. http://www.internethaber....eytan-cikardi-537714h.htm
bizim hocalarımız maşallah kavga gürültü kovup leblebi gibi saydırıyorlar. bazıları var ki daha çağdaş ve kibarlar, gece ziyaretleri gidip hoş beş sohbet işi tatlıya bağlıyorlar. yani papa gibi kolaya kaçmıyorlar. herhal papanın şeytanıyla müslümanların cinleri farklı türlerden? bizimkiler imanlı olanlar sanırsam..!
(bkz: himyeriler) hz. muhammedin doğumundan 1 asır önce Hıristiyanlık yemende çok fazla sayıda taraftar kazanmış, bu da ülkenin Yahudi kralı zunuvası kaygılandırmıştı. necran Hıristiyanlaşmanın merkezi konumundaydı. taberinin aktardığı iki olay zunuvasın Hıristiyanlar üzerinde uyguladığı işkence ve katliamı açıklar niteliktedir. birinci olayın nedeni, fanatizmdi. zunuvas, Hıristiyanlardan Yahudiliği kabul etmelerini emretmiş, onlarda bu emri reddetmesi üzerine zunuvas tarafından kılıçtan geçirilmeleri emredilmişti. bir diğer olaya göre; iki Yahudi çocuğu necranda öldürülünce, babaları kral zunuvasa şikayette bulunmuş, o da Hıristiyanların affedilmeleri için tek çıkar yolun dinlerini değiştirmek olduğunu söylemişti. necranlılar dinlerini değiştirmeyi reddettikleri için, zunuvas büyük bir ordu ile bölgeyi istila eder ve karşı koyanları öldürmüş ya da tutsak almıştı. daha sonra büyük çukurlar (uhdud) kazılarak içlerinde ateşler yakıldı. zunuvas Hıristiyanlara son bir kez din değiştirmeleri için fırsat tanıdı ve Yahudiliğe geçmeyi reddedenlerin hepsini diri diri ateşe attı. zunuvas bu katliamdan sonra hire(güney ırak) kralı temsiliyle ülkesindeki tüm Hıristiyanların yok edilmesi emrini vermiştir.
katliamdan sağ kurtulan birkaç necranlı ya kaçıp kurtuldular ya da din değiştirmiş gibi göründüler. o sırada Mekkenin iktidarını elinde tutan ve katliamdan kurtulanlara sığınma hakkı tanıyan, curhumlu başkan el-haris ibn mudad suçluları cezalandırmak amacıyla bir dizi seyahat düzenlemiş bizanstan yardım istemiştir.
iran ısfahan kentinde ele geçen bir mezar kitabesinde şöyle kayda rastlanmıştır; ben hendek(uhdud) kazdıran insanları cezalandıran el-haris ibn mudadım
bizans imparatoru katliama uğrayanların temsilcisine; benim ülkem sizinkine çok uzaktır; tek yapabileceği şey komşunuz ve aynı zamanda bir Hıristiyan olan neçaşiye sizin lehinize bir mektup yazmaktır. katliamdan sağ kurtulanlar neçaşinin huzuruna çıkmış ve kendisine kutsal kitaplarının yanmış sayfalarını göstermişlerdir. bunun üzerine Habeşistan kralı, bizans imparatoruna bu yanık incileri göndermiş ve ondan kendisine asker sevkiyatı için gemi sağlaması isteğinde bulunmuştur. sonunda necaşi kendi imkanlarıyla 700 gemi inşa ettirmiş, o sırada kendi limanlarına demir atmış iran ve diğer ülkelere ait ticaret gemilerine el koymuş ve bu arada bizanstan istediği yardımını da almıştır. Arapça kaynaklara göre 70.000, yunan kaynaklara göre ise 120.000 habeşli babul-mendeb boğazını geçmek üzere gemilere binmiş, ancak gemilerden çoğu daha son durak olan yemene varmadan batıp gitmiştir. ibn el-kelbiye göre burada iki istila hareketi söz konusuydu, bunlardan birincisi, tek başına zunuvası dehşete düşürecek kadar etkili olmuş, öyle ki zunuvas büyük bir meblağ karşılığında barışı sağlayabilmiş; ancak, Habeşistanlı subaylar bu parayı almak üzere zunuvasın yanına vardıklarında, haince kılıçtan geçirilmiş, daha sonra vakit yitirmeden, şaşkın ve komutansız kalan Habeş ordusunun üzerine çullanmıştır. yukarıda belirtilen 70 000 rakamı, ibn el kelbiye göre, ikinci kez düzenlenen misilleme harekatındaki asker sayınsı göstermektedir. Bizanslı vakanüvisler ise, 15 000 kişilik bir öncü kuvvetin susuzluk ve bitkinlikten telef olduğunu söylerler. savaş zunuvasın yenilgisiyle sonuçlanınca o da kendisini denize atarak intihar etmiş ülke necaşinin orduları tarafından işgal edilmiştir. *