bu adamın şiirlerini okumak ayrı bi mesele, anlamak çok ayrı bi mesele. Herhangi bi şairin şiirlerini okursunuz hoşunuza gider whatsapp Durumu yaparsınız, facebook'ta göndermelerinize alet edersiniz, twitter'da rt edersiniz. Ama bu adamın Belli başlı Birkaç dizesi dışında bunu yapmaniz mümkün değildir. Öyle kapalı bi anlatımı vardır ki ilk okuyusta ve muhtemelen ondan sonraki okuyuslarinizda da anlamazsiniz. Ama her seferinde yeni bi anlam çıkarıp, şaşırırsiniz, şiirin Ne olduğunu sorgularsiniz. Işte Öyle bi adamdır zarifoğlu.
ilkokuldayiz. Önümde okulun en belalı kızi oturuyor, o zamanlar orta sonlarla takılıyor ordan hesap edin. Arkasına döndü Sadece "kopya vereceksin" dedi. Rica değil yani Sadece haber verdi bana. "Tamam" dedim. Ama yediremedim de. Tüm cevapları Yanlış işaretledim verdim sonra önüne dönünce de doğrularını işaretledim. Sonuçlar açıklanınca bi şok geçirmedi değil ama bi şey de yapmadı Allahtan.
yedi güzel Adam'da okunmuş Şiir. Daha önce Hiçbir Şiir beni bu kadar etkilememişti. Sebebini açıklayamayacak kadar acemiyim bu işlerde. Sadece dinliyorum, dinlediğim gibi de zaten Şiir amacına ulaşıyor. Boğazım düğümleniyor, gözlerim doluyor.
inanılır gibi değil ama var gerçekten böyle insanlar. Bu insanlarin aynı zamanda hem kafayı otobüs/tramvay camına yaslayip uyuyabilme hem de okul sıralarının rahatsızlığına rağmen Kafayı sıraya koyar koymaz uyuyabilme gibi Insan üstü kabiliyetleri de gelişmiştir. Horlama, saat sesi,musluk sesi, inşaat sesi, kuş sesi, komşulardan gelen sesler vs bunların hicbiri onları uyandıracak güçte değildir.
gün ışığının masaya vurmasıyla dikkati dagilan ve ev ahalisinin en ufak bi konuşmasıyla sinirlenen bi insansaniz siz de benim gibi, gündüzleri uyur Geceleri de Herkes uyuduktan sonra çalışmaya başlarsınız. Masa lambası,kahve ve müzik eşliğinde-instagramim yok- Fizik bile çalışacaksınız zevkli hale gelir Öyle soyliyim.