Uzun ismi kızıl kahkaha:bulunmuş bir el yazmasından parçalar olan leonid andreyev tarafından yazılmış kitap. Kitap rus-japon savaşına (1904) katılan 30 yaşındaki bir bireyin savaş deneyimlerini anlatıyor. Yine anlıyorsunuz ki savaş çok kötü bir şeydir, tıpkı cehalet gibi. Kitap 76 sayfacık, ama bu kadar kısa bir kitap bile savaşın korkutuculuğunu müthiş bir şekilde özetliyor.
ben claudius kitabının devam kitabıdır. Yazarı robert graves baba ilk kitapta zemini hazırlamış bu kitapta ise claudius'un imparatorluk döneminde yaptıklarını anlatmıştır. Tarihi roman severlere tavsiye edilir.
kerem alp usalın yeni çıkan dokuzuncu kitabının ismi. Tarihle polisiye ve bilim kurguyu bir araya getiren çok sürükleyici bir kitap olmuş, yazarın kalemine sağlık. Ayrıca roman Ankara'da ve ODTÜ'de geçtiği için daha da bir beğendim. Çünkü edebiyatımıza baktığımızda Ankara'da geçen çok kitap yoktur oysa ki Ankaralılar da kitabın sayfalarını çevirirken her gün geçtiği yerleri bu satırlarda bulmak ister. Şimdi Cengiz Han ve Ankara ne alaka derseniz de bilim kurgu kısmı o sırada devreye gidiyor. Kitap 21. Yy ve 13. Yy arasında gidip geliyor. Dolayısıyla günümüzde geçen kısımları ile kendinizi çok kolay bir şekilde özdeşleştirebiliyorsunuz. Bu da romanı hayatınızın bir parçası haline getiriyor adeta. Bir şans verin derim.
2014 yılından itibaren aktif olarak çalışan, şimdilik kerem alp usalın kitaplarını yayınlayan başarılı yayınevi. Internet sayfası için http://hayalurunuyayincilik.com/ . Ayrıca instagram hesaplarından zaman zaman çekiliş yapıp yazardan imzalı kitap kazanma şansınızın olduğunu da belirtmek isterim.
itaat ile ilgili milgram deneyinin fikir babası stanley milgramın yaşamını anlatan biyografik film. Deney zaten etkileyici, adamın hayatı da öyle. Ben deneyi bildiğim için çok fazla etkilenmedim ama deneyi bilmeyenler izlerlerse bilmeyenler izlerlerse çok daha fazla beğeneceklerini düşünüyorum.
çölde 1.5 saatlik kovalamaca şeklinde geçiyor film, michael dougles'ın oynadığı karakter tam bir psikopat, zaten bu zenginler illa deli oluyorlar biraz. ne çok iyi ne çok kötü, ortalama bir film olmuş.
artık bahar geldi yanılgısına kapılıp o sıcacık tutan kalın montlarını kaldırıp kaşe mont giyen insanların durumudur. buradan uyarım yapmayın, etmeyin güzel kardeşlerim. üşüyoruz reiz.
Hayalürünü Yayıncılıktan çıkan Handoğan, Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Beyin oğlu Orhan Gazinin yaşamını anlatıyor. Tarihsel bir doku içinde yazılmış bu romanda, karakterlerin analizleri çok iyi yapılmış. Kitabı okuduğunuzda tarih kitaplarında isimlerini okuyup geçtiğimiz karakterler kanlı canlı karşınıza çıkıveriyor ve tarihin tozlu sayfalarına onların gözünden bakabiliyorsunuz. Bu açıdan yazar gerçekten çok başarılı.
Tarihsel gerçekliklerin yanı sıra insan ilişkilerine de vurgu yapılmış kitapta. Bu bağlamda baba-oğul, abi-kardeş, usta-çırak ilişkileri akıcı ve etkileyici bir dille anlatılmış. Uzun uzadıya betimlemelerin olmaması, bazı kısımların okuyucunun hayal gücüne bırakılması kitabın en güzel özelliklerinden biri. Bunların dışında, karakterlerin iç seslerini duymak da ince düşünülmüş hoş bir ayrıntı. Bu sayede, kendinizi onlarla özdeşleştirip, daha yakın hissediyorsunuz.
Özetlemek gerekirse, tarihin sayfalarını aralayıp bilgi veren, aynı zamanda da kendinizi o tarihin içinde buluverdiğiniz sürükleyici bir roman. Umuyorum ki sevgili yazar Kerem Alp Usal daha fazla kitapla bilgi birikimimizi genişletir ve bizi tarihin bilinmeyen sayfalarına doğru güzel bir yolculuğa çıkarır.
izlediğiniz ya da izlemek istediğiniz filmleri kaydedebileceğiniz, kendinize dizi takvimi yapabileceğiniz güzel bir film sitesidir. çok fazla dizi izleyenler için gerçekten faydalı olabilir çünkü bir yerden sonra takip etmekte zorlanıyor insan hangi gün ne çıktı diye. onun dışında benim gibi biraz unutkan insanlar için raf yapma özelliği de güzel olabilir, bu sayede zamanında izleyip beğendiğiniz film-dizileri raf yapıp hatırlamanızı sağlayabilirsiniz.
2014 yapımı müthiş bir animasyon. farklı bir şey çekmeyi başarmışlar, tebrik ediyorum. baymax adlı karakterin fist bump yapma çabası insanın içini eritiyor.
bir tiyatro üstadı olan dario fonun çılgın isimli, güzel oyunudur. 19. uluslararası ankara tiyatro festivali kapsamında itü taşkışla sahnesi tarafından 29 kasım saat 20:00'de akün sahnesinde oynanacaktır.
21-30 kasım tarihleri arasında gerçekleşecek olan festivaldir. ankara dt'nin güzel oyun kıtlığında tiyatroseverlere alternatif olabilir. programa buradan ulaşabilirsiniz: http://www.ankaratiyatrofestivali.org/?page_id=6368 . 29 kasım akün sahnesinde saat 20:00 de oynanacak olandario fonun oyunu olan klakson,borazanlar ve bırtlar gerçekten çok güzel bir oyun.
dizinin yapımcısı adam goldberg'in çocukluğunun anlatıldığı güzelim 80li yıllarda geçen dizidir. geçen yıl başlamış, bu yıl da 2. sezonu ile deva etmektedir. dizinin açık ara en süper karakteri açık ara annedir. çocuklarının mutluluğu için her şeyi yapabilecek bu kadının en büyük duygu sömürüsü cümlesi ise "if you behave like this, then i fail as a mother" dır. bu kadında herkes kendi annesinden bir parça bulabilir.
happy endings dizisi ile tanıştığım ve sonrasında birçok komedi yapımında rol aldığını farkettiğim oyuncudur. şapşirik rolleri oynatıyorlar genelde bu kadına ama yakışıyor. saturday night live (snl) da bir süre oynamıştır. son olarak marry me adlı yapımda izliyorum kendisini. orada da gey babaları tarafından büyütülmüş, biraz histerik, evlenme peşinde olan ama bir yandan da bu sürece alışamayan bir kızı oynuyor. ken marino ise damat adayını oynamakta.
izlediğim en kısa (11 dk) ve en başarılı komedi dizilerinden biridir. olaylar bir hastanede geçer fakat karakterlerin bir tanesi bile normal değildir. öyle bir hastanedir ki doktorlardan birisi yüzünde palyaço makyajı ile dolaşıp, kahkahanın en iyi tedavi olduğunu iddia eder ve ameliyat falan yapmaz. absürd komedi sevenlerin bayılacağı bir dizidir.
birçok başarılı komedi yapımında yer almış oyuncudur. özellikle burning lovedizisinde hafiften salak itfayeci rolünde çok başarılı bir iş çıkarmıştır. childrens hospital' de de çılgın doktor rolündedir. son olarak casey wilson ile birlikte oynadığı marry me adlı dizide yer almaktadır.
bir kadın için geçerli olmayan önermedir. ne kadar gezerse gezsin, o tutar kafasında hangi mağazada neyi beğendiğini, ama hep daha güzeli var mı diye baya gezer. kimi zaman gezdiğine değer çoğu zamansa fazladan yorulmuş olursun.
ankara bahçelievler 3. cadde üzerinde bulunan muazzam hamburgercidir. ek malzeme olarak ananas, mantar, hellim ve daha bir sürü şey bulabilirsiniz, ki bir şey ekletmeseniz bile hamburgerin tadı süperdir. çalışanları da çok iyi insanlardır.yakında bilkent şubesinin de açılacağını duydum, oradan odtüye paket servisleri de olacakmış.
2012 yılında yapılmış toplamda 18 bölüm sürmüş komik dizidir. bu dizide çocuklarına bakma konusunda üst düzeyde görev alan 3 aile babası anlatılıyor. birisi işini bırakıp 4 çocuğuna bakıyor eşi çalışabilsin diye, diğeri eşinden boşanmış ve oğluna bakıyor, diğerininse evliliği gayet yolunda ve oğluna bakıyor zaman zaman. hepsinin elinde bebek arabalarıyla barda oturdukları sahne görülmeye değer.
yeni başlamış romantik komedi dizisidir. online dating sitesinde çalışan andrew ve oraya kendisine bir kız ayarladıkları için şikayete gitmiş olan zelda'nın tanışmaları ve devamındaki ilişkilerini anlatan, ve ümit vaat eden yapımdır. bu iki gencin ilişkilerini a'dan z'ye inceleyeceklerini iddia ediyorlar, zamanla göreceğiz.
geiger-müller sayacı olarak da bilinen, iyonize radyasyon ölçen cihazdır. düşük maliyetli bir sayaç olduğundan bir çok bilim alanında sıklıkla kullanılmaktadır.
genç yazar kerem alp usalın heyecanla okuduğum polisiye romanıdır. kitabın karakterleri alfabenin harfleri şeklinde anlatılmış, hoş bir anlatım yakalanmıştır. türk edebiyatında farklı bir soluk arayanlara şiddetle önerilir.
çok başarılı bulduğum komedi oyuncusudur. şu anki saturday night live kadrosundaki en güçlü isimdir. aynı zamanda how i met your mother daki robinin kocasıdır, bu da özel hayatta da başarılı olduğu anlamına gelir benim nezdimde.
can pazarında bir iş günü adlı kitabını az önce bitirmiş olduğum yazardır. kendisi polisiyede farklı bir tarz denemiş ve gayet başarılı olmuş. türk edebiyatına yeni bir soluk getirdiğini düşünüyorum. herkese tavsiye edilir.