annenin yedigin naneleri bildigini andirdigi durumdur. cok anlayisli bir anne bile olsa insana ne yapacagini sasirtir.
4-5 sene once okul tatilinden eve geldigimde, biraz sabah mahmurlugu birazda gunlerin yol yorgunluguyla uyandigim, hatta mutfaktan gelen guzel kokulari duydugum halde gozlerim kapali yatmaya devam ediyordum. O sira annem uyandirmak icin yanima geldi, yatagima yatti. zaten aylardir ayriydik, koyun koyuna yatmak pek tatliydi. hadi uyan artik kahvalti hazir baban bekliyor falan derken birden nasil olduysa, ben burda cok yalnizim (babam o zamanlar abimle benim okul paralarimi odeyebilmek icin cok calisiyordu), babanda gidiyor gelmiyor, sen orada baskalariyla yatiyorsundur ama ben hep yalniz kaliyorum, vs. turunden seyler soylemeye basladi. Allah'tan gozlerim kapaliydi, uyuyor ayagina yattim. cunku ne soyleyecegimi bilmiyordum, zaten niye oyle bir sey soyleme geregi duydu onuda anlamadim. En sonunda hadi kalk artik kizim, abin bile uyandi dedi. haa nee neya diyerek yeni uyanmis ayagina yattim. o sirada abim geldi, ki onun gelmesi ayri bir dert oldu bana, duymusmuydu acaba annemin soylediklerini. kalk kiz yetti senin yorgunlugun islatirim seni deyince anladim ki bir sey duymamis. o sabah aylar sonra ailemle uzun guzel bir kahvalti yapmak sonra hep beraber teyzemlere gitmek, kar topu oynamak cok guzeldi. ama sonraki gunlerde erken yasta birlikte yasamanin kisilik gelisimine olumsuz etkilerinden, vs. konustu. sanirim babam bu laflari abim icin soyledigini dusundu, cunku annemin bu fikirlerini hep orneklerle destekledi ama hic beni hedef anlan tepkiler vermedi. ama tahmin ediyorum, zamanla o da tatillerde eve geldigimde arkadasimda kalicam deken bu arkadasin her zaman kiz arkadas olmayabilecegini dusunerek anlamistir.
insanin cocukken yada ergenken yapmaktan nefret ettigi seyleri buyuyunce tamamen hayatindan cikardiginda verdigi tepki. mesela anneyle beraber gune gitmek, tabagini bitirmek, erken yatmak, etc.
insana pahaliya patlayan sonuclardir. mesela kotu sevgiliden daha iyisini bulamam diye ayrilmamak, yada istemedigin bir okula puanim ona yetiyor diye gitmek, etc.
maalesef toplumun aci gercegi, hatta sadece bizim toplumumuz da degil dunya genelinde durum pek farkli sayilmaz, baska yerlerde de hizmetcilikle kolelik arasinda bir yerlerde. dahasi erkeklerin cok yada az egitim almis olmasi bu durumu degistirmiyor. erkekler icin kadinin calismasi yada calismamasiyla kimse ilgilenmeyip, eve gelip eslerinin yorgun argin ev islerini yapmasini bekleyip, sonrada karim beni anlamiyor, evlendik degisti, vs. teraneleri, ama kanimca en kotusu kadinlarin erkekler tarafindan degilde baska kadinlar tarafindan hizmetcilige itilmesi ve durumun kisir bir donguye donusmesi. biz yaptik sende yap, biz cektik sende cek hesabi.
edit: basliktaki kucuk degisiklik nedeniyle ilk cumle.
kişinin, doğrudan yaşantıyla değil, bir başkasının (bir modelin) davranışlarını gözleyerek ve taklit ederek yeni tepkiler/bilgiler kazanmasıyla tanımlanan bir öğrenme biçimi. gözleyerek öğrenme genellikle dört evrede gerçekleşir) modelin gözlendiği dikkat evresi) modelin taklit edildiği koruma evresi) modele benzer davranışın sergilendiği yeniden üretim evresi) model davranışın içsel veya dışsal ödül için tekrarlandığı motivasyon evresi.
genelde amerikadaki turklerin takildigi ve siyasi konularin islendigi programlarin yayinlandigi paylasim sitesi.
her fikirlerini katilmayip, her yayinladiklarini izlemiyorum ama insanlarla konusurken farkediyorum ki baya etkililer, genellikle adminlerin fikirlerine uyan seyleri yayinlamalarina ragmen, etrafimdaki herkes gaza gelmis programlarin agzindan konusuyor.
son zamanlarda darbe karsitligi adi altinda epey populerlesmis ve onune gelenin orduyu elestirmekten, hatta hakaret etmekten cekinmeme dahasi zevk edinme noktasina vardirdigi, alternatifi olmayan ve daha da onemlisi olmayacak bir kuruma olan kendi icinde celiskili karsitlik.
insanda migren, boyundan basa dogru yayilan agri gibi yada sanki gogsunun ustune surekli biri oturuyormus gibi agriyan ama gecmeyen doktora gidince fiziksel bi koken bulunamayan, dermansiz dertlerdir. unutmaya calismak en iyisidir.
ayrica orhan pamuk masumiyet muzesi kitabinda da bu konuyu detaylandirmisti.
muhtemelen 80ler hatta 90larda hep duz saclilarin ezilmesi, surekli perma yaptirmaktan saclarinin sapir sapir dokulmesinden, sonunda duz sac moda olmasiyla yillarca suren sistematik iskence bitmis ve duz saclilarin pek cogunun neseyle haykirdigi unlemdir.