yapay bir görüntüye bakıp zavallıca buna bir kıymet vermek nasıl bir sefilliktir. insanlık bunca yıl sonra bula bula bu saçmalığı mı kakalayacak 3d hede hödelerle hayat mı geçecek. güya teknolojiyle kalkınıp dünya uçacaktı. tam tersi tüm kaynaklar tüketilip dünyanın içine sıçıldı. ne bulunduysa geçen yüzyılda bulundu. bu saçmalığı kim ne için kabul edecek. bilen anlayan varsa anlatsın.
ne biliyor bir halt olduğu yok saçma sapan görüntülere abuk inek gibi bakıp ne olacak.
insanları haksız ve kötü bir dünyayı unutturmak için iyice ahmak sığır edecekler bakıyorum bazıları çok hevesli bu durumlara.
gidin bakın marketlere özellikle yoğurt diye satılan şeylere bakın içinde neredeyse protein yok. gidin ürünleri inceleyin çoğunda protein değerlerinin çok eksik olduğunu ama fiyatlarının pahalı olduğunu göreceksiniz. gidin bir düzgün avrupa ülkesine amerikada orada inceleyin oranları görün. ülkende her şey hukuksuz kontrolsuz tepeden birilerini kafaladınmı bu millete her türlü ürünü satarsın. işte ülken böyle olduğu için kimse ciddiye almıyor düzgün ağır yatırım gelmiyor. kimse güvenip ciddiye almıyor.
uzaktan tarzan gibi bağırmaktan başka bir halt bilmeyen ona buna çirkin iftira atmaktan başka bir halt yapamayıp karşı karşıya yıllarca gelemeyen ezik düşük zekalı kendini kontrol etmekten aciz akıl fukarası papağanlar.
ülkeyi full bitirip fakirleştirip sefil edip halkın tümünü hiçe sayıp gelecek yabancıya bel bağlayan yamuk bir bakış açısı ve siz buna model diyorsunuz öyle mi.
resmen yüzsüz arsız ve cahil birileri milletin hala suratına bak baka neymiş yeni modelmiş bilmem neymiş diye palavralar atıyor. lan bu arsızlık nedir nedir diye soran yok.
bu aç sığır sürülerine demek ki artık kömünizme geçtik domalıyorsunuz dense bunlar onu da yapacak. firavunlaktan beter bir ortama geçmişiz habarımız yok.
ülkeyi batırıp bir de bokuna badem diktiler. neymiş yeni modelmiş paralar bitince yüksek kur modelmişmiş. lan bunların satacak dolarları yok acizler hiç bir alacak önlemleri yok. kartuşlar boş millete hep palavra algı yönetimi masal. neymiş şimdi akıllarına gelmiş 20 sene sonra kalkınılacakmışmış. nasıl bir sığırsınız lan bunlara inanıyorsanız.
bu mu millilik. resmen halk pahalılıktan zaruri şeylerini alamıyor. başka ülkelerden kendi uyduruk paraları bizi katlamış mallarımızı ucuza yağmalıyorlar. ülkeyi bitirip mahvettiler tüy diktiler. halkın kaynakları götü boklu bulgarlara sırplara gidiyor kendi halkın daha şimdiden bu malları alamıyor bu millet her türlü şeyden feragat etti bütün kaynakları satıldı kimsenin elde etmediği kaynaklar paralar nerede ortada yok buhar olmuş hani güya uçuşa geçecektik. halk çalışıp üretecek bunu beş paraya gavurlar yağmalayacak halk kasap kedisi gibi karın gurultusuyla dolaşacak.
okuduğunu anlamadan mal sazan gibi abuk subuk şey yazanlar var. biz tarım yapılmamalı mı diyoruz. tarım ürünleri türkiyenin kaynakları yoğun tüketilip üstelik insan emeği de yurt dışına ihracat yapacağız diye kaynaklar yeraltı suları tüketilip yokuş yukarı motor fazla zorlanıyor. üretim yapılmalı ama halkın beslenmesi için yapılmalı. asıl para ve katma değer için yüksek katma değerli teknoloji sanayi ürünü üretip satmalı. türkiye otu boku ithal edip güya üetim yapıyoruz diye mal satıyor. topu ithal ürünü dolarla. eşşek yüküyle para kaynak yurt dışına kaçıyor. onu da beceremeyip sonra dönüp bu tarım ürünlerini bir de yurt dışına satmaya çalışıyor. oysa bu ürünler halkın beslenmesine iç piyasaya ayrılmalı. nerede tapon yabancının almadığı reddettiği kötü mal var onu bir de halka satmaya çalışıyorlar.
Yalın bu kalıbın en şablon şarkıcısıdır. durmadan bir ağlak dilenen bir ses tek düze ritmler bombok saçma melodiler. şimdi oğuzhan koç bu alanı iyice dibe vurdurdu varoşluk ve ağlaklıkta dibi buldular.
hiç bir mantıklı izahı ve gerekliliği olmadan anlamsızca büyük paraları böyle şeylere harcamaya kalkışmak nedir nasıldır. böyle bir kafa yapısı ve zihniyetin ülkeyi düze çıkaracağını sanmak apayrı bir gaflettir.
bu sefer öğretmenler bilim adamı oldum havasına girecek ders vermek zor gelecek. güya ben yayın yaptım doktora yaptım kafalarında bu sefer ünivtelere kapağı atma sevdasına kapılacaklar. üniversitelerde bile dikkat edin doktora yapmışlar bir süre sonra yaa ben niye ders veriyorum ki bu dersler bana zulum mümkün olduğunca az ders vereyim deyip palavra dergi peşinde cingözlüklerle profluğa atlamaya çalışıyorlar. öğretmenin asıl görevi ders vermek öğretmek bunu ne iyi şekilde yapmak bunun iyileştirmek ve bunu iyi yapanı ödüllendrmek yerine saçma rütbeler yaratılıyor. bir işe yaramadığı kısa sürede anlaşılacak yine tarihteki projeler çöplüğünde yerini alacak.
ne bu kadar hırsızlıklar kayıtlar taşan lağımlar zenginleşen taşşakzadeler. hiç biri bu milleti akıllandırmadı. ama şimdi kazık dübüre dokunmaya başladı. her şey keyfe göre yapa yapa artık ekonomi birilerini fena batmaya başlayacak bakalım madem bu kadar meraklılar onun keyfine iyice varsınlar zevklerini alsınlar ondan sonra göreceğiz.