Gece olsun istemiyorum çünkü panik atağım nüksetti yine. Kalbim ezilirken uyanıyorum kan uykulardan. "Kan uykular" derken eski bir benzetmeyi tekrarlamıyorum. Gerçekten kanlı bir düşün havuzunda geçiyor rüyalarım.
Bir gece vakti sessizce ölmekten korkuyorum. Her an birisi amansız bir şekilde ölecekmiş gibi sanki. Her an yeniden aldatılacağım, yeniden terk edileceğim ve bildiğim bilmeye çalıştığım hiçbir şey dönüp kurtarmayacak beni.
ilaçsız bir hastalığa yakalanmaktan korkuyorum. Kimsesizlik, yalnızlık gibi bilimsel laboratuvarların asla çare bulamayacağı bir hastalıktan.
Bir gece vakti kalbim bozacak aramızdaki sözleşmeyi. Bir dakikalık da olsa ölüyor olmanın korkulu çaresizliğini yaşıyor olacağım.
Ellisine gelmeden ölmemeli insan. Nefret suçları, uçak kazaları, ebola... insana yakışır şeyler değil bunlar. Tıpkı yalnızlık gibi.
Bizim neslimiz, yürürken adımlarını eşleyeceği bir çift ayağa daha muhtaçtır.
Merhaba sevgili sözlük. Henüz beni tanımasanız da muhtemelen ileride benimle çok muhatap olacaksınız. Korkarım ki birçoğunuzun şöyle bir bakıp geçeceği uzun yazılar yazan bir yazar olarak hatırlayacaksınız beni. Merak etmeyin ama işinize pek fazla karışmayacağım. yapmak istediğim şey kurulu düzeninizi bozmak değil sadece yazmak. Sırf bir şeyler yazmak için kendime bir başlık açmamı umarım mazur görürsünüz. Epeydir takip ediyorum sizleri. mümkün olduğunca okuyorum. içinizde gerçekten çok güzel yazanlar var. Bir çoğunuzun da eğlenmek için burada olduğunuzu biliyorum. Ne güzel kendi eğlence ortamınızı oluşturmuşsunuz birçok saçma sapan muhabbetle gününüzü güzel geçiriyorsunuz.
Uyumsuz bir adamım ben sözlük. hem yaş grubu olarak da sizden biraz büyüğüm. bu yüzden aranıza pek fazla katılamıyorum. Mizah anlayışım pek sizinkine uymuyor. Tam buna bir şeyler yazılır dediğim başlıklar olduğunda karalıyorum üç beş satır. bazen kendimi tutamayıp çerezlik başlıklara yazdığım da oluyor. bu beni sizlerden biri yapmaya yeter heralde.
Haddim olmayarak bugünkü yazımı hem tanışma hem de biraz tavsiye niteliğinde yazmak istiyorum. sonrasında kendi duygu ve düşünce süzgecimden geçenleri yazacağım. sözlüğün en iyi yazarı olmak gibi bir kaygım yok. herkes beni okusun da demiyorum. dedim ya amacım sadece yazdıklarımı paylaşmak. içinizden birkaç kişi okuyup geri dönüş yaparsa bu memnuniyet beni idare edecektir.
Görüyorum ki açılan başlıkların birçoğu kadın erkek ilişkileri üzerine. pek tabii genç hanımlar ve genç beyler olduğu için birbirleriyle tanışmak kaynaşmak istiyorlar. Doğanın bize verdiği önlenemez istek için bulduğunuz bir yol burası. Fakat sevgili arkadaşlar emin olun ki çiftleşmek için binbir türlü dolap çevirmenize gerek yok. iki tarafta da doğuştan gelen organlar var olduğu sürece arayıp birbirini bulacaklardır onlar. cinsel kaygılarınızı anlıyorum o yüzden bu konuda yazdıklarınıza karşı değilim. evet onaylamıyorum da ama bu beni pek fazla alakadar edecek bir durum değil.
nesilden nesile geçildikçe değer yargıları değişiyor sözlük. Benim neslim bu yaşlardayken emin olun sizden daha farklı değildi. sadece değer yargıları farklıydı. isteklerimiz amaçlarımız aynıydı ama yöntemlerimiz farklıydı. siz bizim yapamadığımız şeyleri yapmışssınız. aşırı bireysel ve katı tutumunuz sizi bireysel mutluluğa eriştirecektir bundan şüphem yok fakat sizlerin daha fazla maruz kaldığı bilgi teknolojileri ile popüler kültür etkisi sizi insani yönden zayıflatıyor. Hayat yeyip bitirebileceğiniz ve marketten yenisini alabileceğiniz patats cipsi değildir. onu bir kez bitirirseniz tekrarını bulamazsınız. bu yüzden tüketmeden önce iyi düşünün. dikkatli kullanın.
Değerli arkadaşlarım karşı cinsler olarak birbirinize davranışınız beni ilgilendirmiyor ama bütün olarak insan ırkını ele aldığımızda onların üzerine etiketler yapıştırmayın. yani sigara içen bir kadın illaki orospu değildir. aynı şekilde türbanlı bir kız da illa çok büyük cinsel açlık çekiyor anlamına gelmez.
insan ırkı olarak biz diğer canlıların yapamadığı bir şeyi yaptık. bilinç geliştirdik, yaşadığımız hayatın farkına vardık. bu bize birçok değer kattı aynı zamanda doğada var olan her şey üzerinde hakimiyet kurmamızı sağladı. onu çarçur etmeyelim. bir hayata sahip olan herkesi sevmek zorunda değiliz ama saygı göstermek zorundayız. Yaratılan ya da var olan içini asla dolduramayacağımız bir hafızaya sahibiz. mümkün oldukça onu bilgiyl, duygularla dolduralım. doğuştan gelen özelliklerimiz üzerinde hiçbir hükmümüz yoktur. türk kürt ermeni kadın erkek hetero ya da eşcinsel olmayı seçemeyiz ve sırf bunlardan birine sahip olduğumuz için diğerinden üstün değiliz. bizi üstün kılan içini dolduracağımız fikirsel- duygusal dünyamız olacaktır.
Lafı toparlamak gerekirse önce fikirli, duygulu insanlar olalım sözlük. Karşı cinsi iliklerine kadar kemirmeyi düşünmeyi, bir politik görüşün diğerine böcek gibi davranmasını, bir dinin diğerlerini cehennem ateşinde yakmasını engelleyelim.
Hayat emek değer ilişkisine bağlıdır. Bir şey için ne kadar emek harcanıyorsa (emeği doğru yollarla harcamak koşuluyla) o şeyin değeri kat be kat artar. Karşınızdaki herhangi bir nesnenin değeri harcanılan emekle eşdeğerdir.
Bu yazı bitti sözlük. Fazlaca nasihat içerdiği için hepinizden özür diliyorum. bundan sonra daha edebi yazılarda görüşmek dileğiyle kendinize iyi bakın.
hepinizi çok sevmiyorum değerli yazarlar ama varlığınız beni mutlu ediyor.
muhalefetin çok güzel bir yer olduğunu düşünenlerin aldığı muhteşem karardır.
Şöyle bir bakıldığında yerel seçimlerde CHP 13 il kazanmış.
Bu illerden izmir, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli, CHP den eşek koysan seçilecek illerdir. Başka alternatif bulamadıkları için CHP ye oy verirler.
Eskişehir' de Yılmaz Hoca nereye giderse on oy verir. Yani CHP' nin değil Yılmaz BÜYÜKERŞEN' in kazandığı ildir.
Geriye kaldı 8 il. Yani içlerinde başarılı olan varsa 8 tane il başkanı var.
Eminim o il başkanları arasında cumhuriyet tarihi boyunca ilk kez sağa başkanlık vere ARTViN il başkanı vardır.
Eminim AKP den ithal başkanıyla seçim kazanan Hatay il başkanı da vardır.
CHP' nin yıllardır her seçimde kazandığı ama so yıllarda kaybettiği Dersim il başkanı da vardır.
Ankara' da HDP den TKP den tutanak toplayan aciz il başkanı katılmıştır.
Ama Muharrem ince' nin dişiyle tırnağıyla kazandığı Yalova il başkanı katılmamıştır.
Bunlar muhalefette kalıp, parti kaynaklarını dolayısıyla bizim vergimizi iştahla tüketmeye ve koltuklarında kıç büyütmeye devam etmekten zerrece çekinmeyen adamlardır.
Bu haliyle parti tam bir Kaybedenler Kulübüdür. birbirlerini desteklemeleri oldukça normaldir.
Hadi ateistler bunu da açıklayın şeklindeki inançlı argümanıdır.
Gerçekte ateistlerin hiçbir şeyi açıklama zorunluluğu yoktur. Nasıl ki inanç sahibi olmak bir tercihse inanmamak da bir tercihtir. ancak inançlı insanlar evrenin bütün sırlarına tek bir cevapla hâkim oldukları için kendi tezlerine karşı çıkan inançsızların bunu çürütmesini istemeleridir. Fakat tezat şuradadır. Bir miminin bütün kanıtları metafizik söylemler olmasına karşın ateistle karşılaştıklarında illa ki fiziksel kanıt isterler.
Bunun için öncelikle bir kaç kavramı iyi tanımak gerekir. Daha açıklayıcı olması için maddeler halinde yazacağım.
inanç sistemleri:
Dünyanın ve evrenin belirli tanrılar tarafından yaratıldığına inanılan, doğaya bakışı bu şekilde değerlendiren sistemlerdir. Kendilerini dinler, peygamberler ve kutsal metinlerle ifade ederler.
Dünyada bugüne kadar var olmuş binlerce din vardır.
Ateizm:
Sözcük anlamı tanrı tanımazdır. Metafiziği reddeder. Bir tanrının var olamayacağı düşüncesidir. Ateizm sanılanın aksine bir inanç sistemi olmadığı gibi felsefi bir sistem de değildir. Ateizmin felsefi sistemdeki karşılığı diyalektik materyalizmdir.
Deizm: evrenin bir yaratıcısı olduğunu ancak o yaratıcının bizimle iletişime geçmediğini yani dinlerin yalan olduğunu savunan kesimdir. Deizm felsefi bir görüştür.
Agnostisizm: agnostikler Türkçe adıyla bilinmezciler. Evrenin bir yaratıcısı olup olmadığının bilinemeyeceğini savunurlar. Var olma ihtimali ile olmama ihtimali eşittir. Bu sebeple kesin kanıtlar elde edilinceye kadar bilinmemeye devam edecektir.
Bilim henüz her şeyi açıklama noktasından çok uzak olduğu için inançlıların \"Allah yaptı\" konusuna sığınarak bilinmeyenleri ateistlere sorarlar bun da açıklayın, bunu da bunu da...
Her ateisti bir fizik profesörü olarak görmek, her dindar olmayanı ateist sanmak kadar yanlış bir önermedir. Yukarıda saydığım sistemlerden birine dâhil olabilir.
Her ateist bilgili olmak zorunda değildir. inanmak duygusal bir mevzu olduğuna göre inanmamak da duygusaldır. Herkesin fizik yasalarına dayanarak inançsızlığı seçtiğini söylemek yanlış olur.
inananların ortalarda hiç gözükmeyip en erken bin dört yüz yıl önce bir peygamberle melekler aracılığıyla konuşan bir tanrının varlığının inkârı için kanıt istemek oldukça gülünç bir durumdur. Zira hiçbir inançlı kanıtlara dayanarak inanmamıştır. Mantığa uymayan yerde aslında şöyle demek istedi, burada mecaz var, efenim olayın gelişine göre şöyledir, mucizedir cevaplarına sığınmışlardır.
Nuh tufanı başta olmak üzere birçok dinsel efsane gerçeklerden uzak, fiziksel, kimyasal ve biyolojik yasalara aykırı olmakla birlikte şu an algılayabildiğimiz tüm evren bu yasalara göre hareket etmektedir. Olması imkânsız şeylerdir. \"Allahlın yaratma yeteneğini sorguluyorum evet\"
Müminlere not: hiçbir ateist size bir şey açıklamayacak. Siz bir asanın yılana, suyun şaraba çevrildiğine, küçük bir geminin elli milyon türü taşıyabildiğine, bir parmakla ayın yarıldığına ve dünyaya düştüğüne inanıyorsanız. Açıklaması gereken kanıtlaması gereken sizsiniz.
Orada olmayan bir adamın varlığını kanıtlamak size düşer
Ben insanım, bir başkasına ait hiçbir şey, kendime ait her şeyim.
vefakar sevgili, hayırlı evlat, kahraman gazi, mükemmel işçi, devrimci yoldaş, en habis müslüman değilim. hristiyan, hindu, yahudi de değilim. bakılcak vücut, ezilecek toprak, tapılacak tanrı olmadım hiçbir zaman.
ne asamı vurup dağaları düz ederim, ne bitmez tükenmez yolları kat ederim.
ilahi bir ruh üflenmedi içime. kimsenin vazgeçemediği, aynadaki yüzü, kalbindeki sızı olmadım hiçbir vakit.
Ben insanım. Zihin kıvrımlarımda var ettiğim dünyada, konuşan, yürüyen, üzülen, ağlayan, yorulan biriyim
Sever, sevilir, nefret ederim. arş- ı alaya süzülecek kanatları olmayanım ben.
Vakit tamam olduğunda bilinçsiz bir et yığını olarak toprağa düşecek olan yine benim.
az önce gezinirken rastladığım hayretle izlediğim ibretlik tespittir.
arkadaşa göre sadece yunus emre değil bütün tasavvuf ehli kafirmiş. tasavvuf islama hiç bir şey katmamış.