Dün itibariyle tarihin derin sayfalarına gömmüş bulunmaktayım. Ameliyat sürecinden biraz bahsedecek olursam
- Ameliyata aç karna gittim tabi ki
- Yıllardır saklamaya çalıştığın bir sorunun ekibin bütün gündemi olması biraz rahatsız edici oluyor ilk başta ama ilk saatin sonuna doğru alışıyorsun.
-Ameliyat öncesi anestezi testleri yapılır benim gibi kan tutuyorsa sizi mutlaka hemşireye önceden bildirin yoksa başınızda nolur kendinize gelin diyen ağlamaklı bir hemşire bulabilirsiniz *
- Ameliyatı genel anestezi altında oldum anestezi doktoruna uyuyacağım zaman söyler misiniz dedim iyi uykular dedi en son düşündüğüm şeyin hani ya la ben uyumuyorum ki olduğunu hatırlıyorum sdsfsa
-Buradan sonrası biraz sıkıntılı bir süreç odaya alındıktan sonra tam olarak kendime gelmem ciddi bir süre aldı bir şey yiyip içemiyorsunuz herhangi bir öldürücü ağrı olmuyor ama sağa sola dönmeye cesaret edilmemesi gerektiğini hissediyorsunuz.
- Bir kaç saat hastanede kaldıktan sonra tansiyon, oksijen kontrolü gibi ıvır zıvıra bakıp çıkartıyorlar sizi aynı gün.
-Geldik en can sıkıcı kısma, korse... Yazın ortasında olursanız bu ameliyatı benim gibi 2-3 hafta gece gündüz korse takacak olma fikri ürkütücü geliyor bir hafta sonra doktor kontrolüm var henüz korseden dolayı sonucu göremedim ama doktorum sağ ve sol memeden toplam 500 ml yağ aldığını söyledi.
Kontrolden sonra edit gelecek burayı takip edip okuyanlar var biliyorum çünkü ben de yıllarca her yazılanı okudum. Cümleten geçmiş olsun.
Edit :1
-Bugün ameliyatın üzerinden 8 gün geçti ve zaten az olan ağrılarım tamamen geçti. Kontrole gittiğimde doktor korseyi ve bandajı çıkardı sonuç mükemmel göğüs bölgesi gayet düz ve fit duruyor.
-Biraz deri buruşması var dedi doktor o yüzden korseye devam ediyoruz ondan da ilk günlerdeki gibi şikayetçi değilim artık alıştım sanırım.
Ameliyattan bir hafta sonraki tavsiyem gerçekten yaşadığınız rahatsızlığa değmez arkadaşlar bu beladan kurtulmak mümkünmüş.
herkes avantaj zannediyor da ben bunu yapmaya çalışan çok kişiyi almışımdır zamanında. bir kere rakip öne doğru hamle yapıyor dengesi bozuluyor. başlangıç isteyebileceğim en iyi şeydir heralde bu. sonra benim müdahele alanıma aktif giriş yapıyor. bir darbe için ekstra çaba sarfetmeme gerek kalmıyor. (bkz: diz kapağı (bkz: diyafram) (bkz: kasıklar) seç beğen vur oluyor resmen.bir de ilk saldırıyı benim yapmamış olmamın verdiği vicdani rahatlığı eklemeliyim.
kıyısından köşesinden de olsa gündemimize girebilmiş bir kişidir. bakın hala bu kadar önemsiz bir şeyi gündem yapabiliyoruz yani demek ki kırıntı da olsa bir normallik belirtisi var üzerimizde çok daha ağır dertlerimiz olsa bunu gündem yapmasak daha mı iyi olurdu? şükür biraz şükür
reklamın iyisi kötüsü olmaz kafasıyla hareket edip gündeme gelerek kitap ve yakmayan kefenlerini satmaya çalışan adam.
gündemdeki satranç söylemleri ile ilgili de söyleyeceklerim var. satranç bildiğimiz gibi bir zeka oyunudur. insanı sürekli sorgulamaya, anlamaya, analiz etmeye iter ve ben gerçekten bir tarikat lideri için bundan daha tehlikeli bir şey göremiyorum bence kendi açısından son derece haklı lanetlemekte.
esas soru işaretleri bırakan şu ki; dünya tarihine baktığımızda bu tarz söylemler ne zaman yoğunlaşsa, birikse sonrasında bir aydınlanma dönemi başlıyor çünkü bilinçaltında bunun doğru olmadığı biliniyor. yani mental sağlığı yerinde bir insan satrancın şeytan işi olmadığını v.s. zaten kalıtımsal olarak bilir bilinçaltında vardır bu. Noel söylemleri, Mekke'nin fethi ve kutlu doğum gibi bir çok konuda bariz bilgi eksiklik ve yanlışlıklarının ben bu büyük aydınlanma öncesi tabir-i caizse bir ''irin çıkarma'' ve ''kusma'' olarak görüyorum.
alkollü bir şekilde gözler ağlamaktan şişmiş bir şekilde sabaha karşı uyursun. rüyana girer sıkı sıkı sarılır ve ''salak ben seni bırakır mıyım hiç'' der.biliyordum iyi ki kabullenmemişim gidişini dersin. sabah bir uyanırsın. hangisi rüya hangisi gerçek ne doğru ne yanlış bilmeden nefes almaya devam edersin.
Millet bu kadar ne bulmuş anlayamadigim filmdir. Eleman bir saat anlatıyor sonra şaka yaptım diyor sonra en tuhafi da aklı başında okumuş etmiş abiler ablalar anything is possible diyerek soru sormaya devam ediyor. Benim bir arkadaşım dese bak ben isayim 14.000 yıldır da yaşıyorum tutar çocuğu bir mektebe götürürüm kendine gelsin diye soru soracağima.