“Asabiyet(ırkçılık) dâvâsına kalkışan, onu yaymaya çalışan, bu dâvâ uğrunda mücadele eden kimse bizden değildir.”
“Ey insanlar!.. Rabbiniz birdir, babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerine bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah’tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız Ondan en çok korkanınızdır.” Veda Hutbesi - hz. Muhammed
Bir erkekle konuşmaya başlayınca otomatik olarak hayat enerjim düşüyor ya. 30 yaşına gelince hiç çekilmiyormuş bunlar. Evlen evlen dedikleri için görüşmeye çalışıyorum ama bir yere kadar dayanabiliyorum galiba ben bu cinse. Evet.
En son görüştüğüm her dakika konuşmak isteyen, sürekli resim at diyen günde 3 5 kez aramak isteyen biriydi. Birde geçmişi gece klüplerinde geçmiş aile kızı arıyordu beyfendi. Kusma emojisi bulsamda koysam şuraya. Kendi haline bakmıyor bide hâla kız seçmeye çalışıyor. Burdan bi elemiştim zaten de biraz devam etti yine. En son boğulduğumu farkettiğim için tepkisizlikle yok ettim kendisini.
Sınıfta tüm öğrencileri sürekli hasta olan, ailede covidli olmasına rağmen ateşli çocuğunu okula gönderen velilere sahip olan, öğrencilerine test yapılmayan, öğrencisi maske takmadığı için yüzüne yüzüne hapşırılan öksürülen ve hasta hasta okula gitmek zorunda olan öğretmenlerdir. Okul öncesi kapanamaz çünkü türkiye'nin yegane eğitim kurumları anaokullarıdır onu anladık bari aşılama yapın.
okullarda çok fazla hasta var. kim grip kim korona belli değil çoğu teste gitmiyor. ondan ona ondan ona derken bir hastalık bütün okula yayılıyor. bugün doktor olan bir velimiz anaokulu kademesindeki öğrencisini artık göndermeyecegini çünkü bu yaş grubunda da hastalığın görülme sıklığının arttığını söylemiş. keşke uzaktan egitimde kalsaydı, vaka sayıları katladı resmen. neredeyse hepimiz bir kez covid geçirdik ve yine hastayım. her alanda bir önlem alınsın artık.
Yüzüm her zaman fondötenli gibi tek renkti makyaj yaptıgımı hatırlamıyorum. Şu 2 senedir yüzümde kızariklıklar oluşuyor ve geçmiyor. Baya dertliyim bu konuda.
(bkz: nazar ettiniz hayın insanlar)
Evsizlere, şiddete uğrayan zor durumda olan kadınlara , hayvanlara sahip çıkan samimi bulduğum bir yardım kuruluşu. Maalesef şu an maddi olarak sıkıntı çekiyorlarmış.
Sosyal medya hesabından takip ederek daha fazla insana ulaşmalarını sağlayabilirsiniz.
Alem fm'de hafta içi her gece 22:00 da yayın yapan hem sempatik hem komik radyo programcısı. Bir boş vaktinizde dinleyin seversiniz.
Edit: Tanımayanlar için yazılmıştır diye belirteceğiz illa anlamayanlar için.
"Şunu biliniz ki, iyi bir insana, ne hayatta ne de öldükten sonra, hiçbir kötülük gelmez. Onu ve onun gibileri Tanrılar daima korurlar."
"Kendisine karşı en ufak bir saygısı olan bir adam hayatta kalıp kalmayacağını değil, eylemlerinin doğru mu yanlış mı olduğunu, yaptıklarının iyi bir adama mı yoksa kötü bir adama mı ait olduğunu düşünmelidir."
"insanların sırf korktukları için en büyük kötülük saydıkları ölümün aslında en büyük iyilik olup olmadığını kim bilebilir?"
"Sizden tek bir sey rica edeceğim. O da, çocuklarım büyüdükleri zaman , erdemden çok zenginliğe ya da herhangi bir şeye düşkünlük gösterecek olurlarsa , ben sizinle nasıl uğraşmışşam, siz de onlarla uğraşın, onları cezalandırın. Kendilerine , hak etmedikleri bir değer verir, önem vermeleri gereken şeye önem vermez, bir hiç oldukları halde kendilerini bir şey zannederlerse , ben sizi nasıl azarlamışsam, size nasıl kızmışsam ve engellemeye çalışmışsam , siz de onlara öyle davranın. Bunu yaparsanız , bana da , oğullarıma da iyilik etmiş olursunuz."
"iyice bilin ki, bir değil bin kez ölmem gerekse de, doğru bildiğimi yapmaktan vazgeçmeyeceğim."
"Artık ayrılma vakti geldi çattı, ben ölmeye, sizler de yaşamlarınızı sürdürmeye gidiyorsunuz. Hangisinin daha iyi olduğunu sadece tanrı bilebilir."
"Yaşama sevinci adına bir tutanağım kalmadı Ömür hanım.
Bir garip boşlukta çiviliyim günlerdir gözbebeklerimden.
Sahi nedir yaşamın anlamı? Geriye dönüyorum sık sık yanıt aramak adına, yüreğimin silik izler bırakıp, ağır
yükler aldığı zamanın derin denizlerine.
Bakıyorum umut karamsarlığın, sevinç acının azıcık soluk almasından başka
ne ki?
Yaşamsa gerçekle düşün umutsuz bir savaşı, her şeyi içine alan kocaman bir yanılsama... Değil mi yoksa?
Öyle büyük umutlarım olmadı benim, büyük düşlerim, özlemlerim, büyük beklentilerim olmadı. Koşullarım beni oluşturdu ben acılarımı buldum.
Herkes gibi yaşasaydım eğer, yaşamı onlar gibi görebilseydim çarşılar yeterdi
avutmaya beni. Bir gömlek, bir ayakkabı, bir elbise; bir yemek lokantalarda; televizyon, halı, masa ve daha nice eşya yeterdi yalnızlığı örtmeye, kendimi göstermeye, varolmaya, 'dar çevre yitikleri'nde önem kazanmaya...
Oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla
dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim. Öyle bir tüketmek ki, sonucu yepyeni bir "ben"e ulaştırırdı beni, kederli dalgınlığımdan her döndüğümde...
Bir ben ki tüm ilişkilerin perde arkasını görür de gülerdim sessizce yapay yakınlıklarına insanların. Kim kimi ne kadar anlayabilir Ömür hanım? ..."
2 kere aynı hatayı yaparak kaldığım sınav. 2. Vitesle durduktan sonra kalkarken vitesi 1'e almayı unutup stop ettirdim. L parkı da yapmıştım ne güzel. Üzdü.
Namaz kılan insanlar kötülük yapmamalı, hak yememeli olarak değiştirilmesi gereken ifade.
4. Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki,
5. Onlar namazlarını ciddiye almazlar.
6. Onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar.
7. Ufacık bir yardıma bile engel olurlar.(maun suresi)
"Hayatım durma noktasına geldi. Nefes alamıyordum, yiyemiyordum, içemiyordum, uyuyamıyordum. Fakat tabii yaşamaya devam etmek için bunları yapmak zorundaydım. Yine de içimde hayata dair hiçbir istek yoktu. Çünkü tatmin etmeyi mantıklı bulduğum hiçbir isteğim kalmamıştı.
Ne istediğimi kendim de bilmiyordum.Hayattan korkuyor, ondan kaçıyor ve her şeye rağmen ondan bir şeyler ümit ediyordum..
Arayışımı bütün bilim dallarında sürdürdüm, ama aradığımı bulmak şöyle dursun, benim gibi, hayatın anlamını bilimde arayan hiç kimsenin de hiç bir şey bulamadığına ikna oldum."
"Tanrı'yı tanıdıkça yaşıyorum ;unuttuğum da, ona inanmadığım da ise ölüyorum."
"Hayat bizi sarhoş ettiği sürece yaşamak mümkündür, bir kez ayılınca hepsinin aptal bir yanılsamadan ibaret olduğunu görmemek ise imkansız!"
"Sokrates, kendini ölüme hazırlarken "Hayattan uzaklaştığımız ölçüde gerçeğe yaklaşırız." der."
"Pedagog Ali Çankırılı, ebeveynlerin söz dinletebilmek adına yaptığı en büyük yanlışın çocuğun her istediğini yerine getirme ve davranışlarına sınır koymama olduğunu söylüyor. “Biz fakirlik ve baskı altında büyüdük, çocuklarımız maddî sıkıntı çekmesin, baskı altında büyümesin.” diyen ebeveynlerin çocuklarının her isteğini yerine getirdiğini ifade ediyor. Bu şekilde çocuğun mutlu olacağına ve bağımsız bir kişilik kazanacağına inanıldığını belirten Çankırılı, aksine çocuğun doyumsuz, şımarık, saygısız, sabırsız, şükürsüz, tembel, kural ve sınır tanımayan bir kişiye dönüşeceğini aktarıyor.
Sınırların yol gösterici trafik levhaları gibi olduğunu söyleyen Çankırılı, “Arabanızla kalabalık bir şehrin sokaklarında seyahat ettiğinizi, daha önce hiç gitmediğiniz bir adresi bulmaya çalıştığınızı, ancak kavşaklarda ve dönemeçlerde hiç levha bulunmadığını düşünün. Aradığınız adresi bulmak için kim bilir kaç kez yanlış yola girer, kaç kez kaza atlatırsınız. Doğru ve kabul edilebilir davranışları öğrenmeye çalışan çocuklar için de durum aynıdır. Koyduğunuz sınırlar yol gösteren levhalar gibidir.” diyor. Çankırılı, sınırların sanıldığı gibi, çocukların haklarını kısıtlamak, onlara baskı uygulamak olmadığını aktararak, “Sınırlar, çocuklara korundukları, güvende oldukları ve değer verildikleri duygusu kazandırır. Aile içi kurallara uymalarını, işbirliği yapmalarını sağlar, sorumluluk kazandırır.” şeklinde konuşuyor."
Uzun zamandır böyle bir yapıma hasret kalmıştık. Espriler güzel, oyuncular güzel. Çok sevdik dizisi. Bir ara emperyal oteli şiiri okundu o da güzel gitti. Kaçıranlar için yeniden bölümü başlıyor, bilginize.
--
ben hiç böylesini görmemiştim
vurdun kanıma girdin itirazım var
sımsıcak bir merhaba diyecektim
başımı usulca dizine koyacaktım
dört gün dört gece susacaktım
yağmur sönecekti yanacaktı
sameland seferden dönecekti
duvardaki saat duracaktı
kalbim kendiliğinden duracaktı
ben hiç böylesini görmemiştim.
...
Saçma sapan aşk filmleri, mafya filmleri yayınlamaya başlamış olan devlet kanalı. Nerede eski aile komedileri. Vurdulu kırdılı, çeteli filmlerle doldurdular kanalı. Leyla ile mecnunları, yeşil denizleri, yedi numaraları istiyoruz.
Doğru düzgün delili kaynağı olmayan iddia. Yapıldıysa anlatıldığına göre emeviler döneminde olmuştur. türklerin müslüman olmasıyla ilgisi yoktur. Türkler emeviler döneminde değil, abbasiler döneminde müslüman olmuştur.
(bkz: talas muharebesi)
Sade bir hayat süren Osman Yüksel Serdengeçti, varını yoğunu davası için harcamasıyla ve fakir öğrencilere sahip çıkmasıyla tanınıyordu.
Serdengeçti, “Davamız Allah davası, millet davası, vatan davasıdır. Bu mukaddes dava karşısında biz, nefsimizi sildik.” diyerek dünya görüşünü ortaya koymuş bir insandır. Hayatını Allah için çabalayarak geçirmiştir. Allah'ta ona rahmet etsin.